Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/480 E. 2023/292 K. 04.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/480 Esas
KARAR NO: 2023/292
DAVA: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/06/2022
KARAR TARİHİ: 04/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkilinin, ——-abonesi olan davalının ——- bulunan işyerinde kaçak elektrik tüketimi yaptığının tespit edildiğini ve kaçak elektrik tüketim tespit tutanağı düzenlendiğini, söz konusu kaçak elektrik tüketimi nedeniyle tahakkuk eden fatura bedelinin davalı tarafından ödenmemesi nedeniyle müvekkilinin alacağının tahsili için davalı aleyhine ——— Sayılı dosya ile icra takibi başlattıklarını, davalı takibe itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, davalının itirazının haksız ve yersiz olduğunu iddia ile itirazın iptaline, takibin devamına ve %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin işlettiği yerin ticari şirket niteliğine haiz olmadığını, ——–kayıtlı bir esnaf olduğunu bu nedenle mahkemenin görevli olmadığını belirtmiş, esasa ilişkin olarak da, dava dilekçesinde belirtildiği gibi kaçak elektrik kullanımının söz konusu olmadığını, kaçak elektrik tüketimi yapıldığı iddia edilen yerin restoran olduğunu ve elektrik sayacının dükkanın içerisinde yer almakta olup herhangi bir görevli vasıtası ile kesilmediğini zira mekanın elektriklerinin kesilmesinin restoranı altından kalkamayacak bir duruma düşüreceğini, tutulan tutanakların usulsuz olarak tutulduğunu, zira kaçak tespit tutanaklarında sadece görevlilerin sicil ve imzalarının bulunduğunu, oysa ki düzenlenen tutanaklarda kullanıcının veya temsilcinin imzası ile tanığın imzasının bulunması gerekirken, bu imzaların bulunmadığını bu nedenle tutanakların usulsüz olarak düzenlendiğini, davacı tarafça dosyaya sunulan tanıkların şirketin çalışanları olacağı düşüncesinde olduklarını, bu tanıkların ne kadar tarafsız ve doğru söyleyeceği durumu ise tartışmalı olduğunu, bu nedenle tanıkların dinlenip hükme esas alınmaması gerektiğini, dosyaya sunulan bir çok belgenin bilgisayar ortamında —– yardımcı ———düzenlenmiş olup kullanıcı tarafından onaylanmamış belgeler hukuki olarak delil vasfına erişmediğini, işbu davada likit bir alacaktan bahsedilemeyeceği için icra inkar tazminatına hükmedilemeyeceğini savunarak haksız, dayanaksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine, davacı lehine alacağın %20’sinden az olmamak üzere tazminata hükmedilmesini talep etmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE : Dava hukuki niteliği itibariyle icra müdürlüğünce yapılan icra takibine İİK 67. maddesi uyarınca itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine ilişkindir.
Usulünce duruşma açılarak; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip ihtilaflı ve ihtilafsız konular ön inceleme duruşmasında resen belirlenerek uyuşmazlığın çözümü doğrultusunda tarafların tüm delilleri tahkikat duruşmalarında toplanıp bilirkişi incelemesi yapılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Celp edilen——– sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından kaçak elektrik bedelinden kaynaklı alacağa istinaden 33.775,39 TL asıl alacak, 2.398,46 TL faiz, 431,72 TL KDV olmak üzere toplam 36.605,57 TL alacağın davalıdan tahsili için icra takibi başlatıldığı, davalı-borçlu vekili tarafından takibe itiraz edildiği ve takibin durduğu anlaşılmıştır.
Tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi sonucunda; uyuşmazlığın, Kaçak elektrik tüketim bedeli nedeniyle yapılan icra takibine itirazın iptali noktasında toplandığı anlaşılmıştır.
Tarafların delilleri toplanmış, dosya Elektrik Mühendisi bilirkişiye tevdi edilerek rapor alınmıştır.
Mahkememizce benimsenen usul ve yasaya uygun bilirkişi raporunda özetle; ——uyarınca aksi ispatlanıncaya kadar resmi ve geçerli belgelerden olan dava konusu kaçak elektrik kullanımı tespit tutanaklarında kayıt altına alındığı şekliyle, ödenmeyen fatura borçları sebebiyle elektriği kesilen tesisat üzerinde elektriğin mühür fekki yapılarak kullanılmaya devam edilmesinin kaçak elektrik kullanımı olduğu, davalının da hem ödenmeyen fatura borcu olduğunu kabul ettiği anlamına gelen beyanları, hem kaçak elektrik kullanımı tespit tutanaklarının hepsinde ayrı bir mühür no.su bulunmasının mühür fekki yapıldığına dair en önemli kanıt olması sebebiyle kaçak elektrik kullanımı tespitlerinden sorumlu olduğu, Davalı tarafından dile getirilen, elektriğin kesileceği uyarısı ile fatura borçlarına karşılık ödeme yapıldığı yönünde beyanların değerlendirilebilmesi için davalının kaçak elektrik kullanımı tespit tarihlerini de kapsayan dönemlere ilişkin yaptığı fatura ödemelerini sunması gerektiği, Sonuç olarak; sunulan bilgi belgelerle tarafların beyanlarıyla sınırlı olarak yapılan değerlendirmeler sonucunda, dava konusu faturaların Yönetmeliğin fatura hesabına uygun olarak hesaplanmış fatura bedelleri olduğu, ancak asıl alacak tutarının sebebi bilinmeyen bir sebeple icra takibinde daha düşük olarak esas alındığı anlaşılmakla, taleple bağlılık ilkesi gereği, aradaki fark düşülerek 16.06.2020 takip tarihi itibariyle toplam alacak tutarı 36.286,27.-TL olarak hesaplanmış, davalının icra takibinin bu kısmından sorumlu olduğu görüş ve kanaatine varıldığını bildirmiştir.
Yapılan yargılama sonunda toplanan tüm deliller ile denetlenip benimsenen ve somut olaya uygun görülen bilirkişi raporundaki gerekçeler ve hesaplamalara göre; davacının elektriği şubeden kestiği, elektriğin yerinde fiziki olarak kesilmediğinin, dava konusu kaçak elektrik kullanım tespit tutanaklarının hepsinde ayrı bir sayacın mühür nosunun kayıt altına alındığının, sayacın mühür fekki yapılarak açıldığının ve mühür fekki yapılarak elektriğin kullanılmaya devam ettiğinin bilirkişi tarafından tespit edildiği, davacının, davalıdan davaya konu takip ile istenilen alacağının olduğu anlaşılmakla davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki gibi hüküm kurmak gerekmiştir.

H Ü K Ü M : Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın KABULÜNE,
Davalının —– dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına,
Davalının asıl alacağın %20’si olan 6.755,07 TL icra inkar tazminatına mahkum edilmesine,
2-Davacı tarafça yapılmış, 80,70 TL başvurma harcı, 442,12 TL peşin harç olmak üzere toplam 522,82 TL harç gideri ile bilirkişi ücreti ile posta ücreti olarak toplam 1.605,75 TL masraf olmak üzere toplam 2.128,57 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
3-Davalı tarafça yapılmış yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
4-Avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
5-Alınması gereken 2.500,53 TL karar ve ilam harcından peşin ödenen 442,12 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.058,41 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
6-Davadan önce gidilen arabuluculukta devletçe karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına, bu nedenle bu miktar yönünden de harç gibi tahsil müzekkeresi hazırlanmasına,
7-Taraflarca yatırılmış gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde ———–nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 04/04/2023