Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/40 E. 2022/832 K. 13.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/799 Esas
KARAR NO : 2022/889

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/10/2021
KARAR TARİHİ : 01/11/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin toptan cep telefonu ve elektronik eşya satışı yaptığını, 07/03/2018 tarihinde —–fatura ile davalı yandan ——- numaralı —–marka model cep telefonunu aldığını, davaya konu cihazı ——fatura numarası ile —— davaya konu cihazı son kullanıcı——sattığını, müşterinin cihazında arıza oluştuğu gerekçesi ile ——- verdiği karar ile cihazda üretim hatası olduğuna kanaat getirdiğini ve cihazın yenisi ile değişimine karar verildiğini, —— cihaz bedelini müşteriye ödediğini, iade faturası ile birlikte cihazı müvekkili firmaya yolladığını, müvekkili firmanın——- ücret iadesi yaptığını ve cihazı teslim ettiğini, cihazın müvekkil firmada olduğunu ve iade edilen cihazı satın almış olduğu davalı yana iade faturası ile gönderdiğini ancak davalı tarafça kabul edilmeyerek müvekkiline geri gönderildiğini, davalı hakkında ——-. sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını ancak icra takibinin davalının itirazı üzerine durduğunu, müvekkilin alacağının tahsili için arabulucuya başvurulduğunu, ancak görüşmelerde bir sonuç alınamadığını, davalının ——. Sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptaline karar verilmesini talep ettiklerini beyan ederek, davalının——- sayılı icra takip dosyasına olan itirazının iptali ile takibin devamına karar verilmesini, borçlu aleyhine alacağın %20’ sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatı ödenmesine karar verilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının uyuşmazlığa konu bedeli dava dışı—— ödediğini iddia ettiğini fakat ispat edemediğini, bu sebeple mesnetsiz iddianın dikkate alınmamasını talep ettiklerini, davacının işbu uyuşmazlığın konusunu oluşturan dava dışı —— yapmış olduğunu iddia ettiği ödemeye ilişkin dekontu dosyaya ibraz etmediği görüldüğünden ve bahsi geçen madde metni gereğince iddia ve savunmanın genişletilmesi yasağı söz konusu olduğundan artık dava dışı —— yapmış olduğu ödeme dekontu deliline başvuramayacağının aşikar olduğu, bu kapsamda davacının iddialarının sadece dosyaya sunmuş olduğu deliller kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, kabul manasına gelmemek üzere davacının iddialarında haklı olduğu düşünüldüğünde dahi uyuşmazlığa konu edilen bedele dava dışı ——- kendi kusuruyla sebebiyet verdiği, bu hususu araştırmayan davacının da ödemiş olduğu bedelin davacının kusuruyla ödenmiş sayılacağını, işbu bedelden de müvekkili şirketin sorumlu tutulmasının mümkün olmayacağı, dava dışı—— numaralı cihaz hakkında yapılan başvuru sonucunda tüketici şikayeti ile karşı karşıya kaldığı, bu şikayet ile karşı karşıya kaldığında başta davacı şirket olmak üzere bahsi geçen cihazın sağlayıcısı olan müvekkili şirketin de şikayete ihbar etmediğini, davacı şirket ile müvekkili şirketin savunma hakkı ellerinden alınarak yapılan savunma olağan hayat koşulları gereğince eksik bir savunma olduğunu, bir nevi dava dışı ——–aleyhine hükmedilen karara kendisinin sebebiyet verdiğini, ancak dava dışı şirket bununla kalmamakla birlikte aleyhine hüküm verilen—— kararına karşı tebliğden itibaren 15 gün içerisinde hakem heyeti kararının iptali davasını açmadığını, hiçbir kanun yoluna başvurmayan dava dışı şirketin kendi kusuru ile söz konusu bedeli ödediğini, bunun üzerine ödemiş olduğu bedeli davacı şirketten rücu etmek üzere (şayet böyle bir husus var ise) davacı şirkete iade faturası ve cihazı gönderdiğini, davacı şirket ise kendisine rücu edilen bu bedeli gerçekten var olup olmadığı hususunda basiretli bir tacir gibi davranmayarak, inceleme yapmadan, borca itiraz edip dava dışı şirketin kendi kusuruyla sebebiyet verdiği hükme itiraz etmeyerek, bahsi geçen bedeli ödediğini, bu noktada her ne kadar dava dışı şirketin uyuşmazlığa konu bedelin ödenmesi hususunda kusuru bulunsa da bir o kadar davacı şirketin de kusuru olduğu, bu sebeple müşterek kusurlu davacı şirket ile dava dışı şirketin eyleminden müvekkili şirketi sorumlu tutmanın başta Türk Borçlar Kanunu olmak üzere bir çok kanuna aykırılık teşkil ettiğini, müvekkili şirketin eylemleri ile bahsi geçen zarar arasında illiyet bağı bulunmadığını, müvekkili şirketin —— numaralı cihazın satıcısı, üreticisi, ithalatçısı olmadığı, müvekkili şirketin söz konusu cihazın sağlayıcısı konumunda olduğu, bir an için cihazda ayıbın mevcut olduğu düşünüldüğünde dahi —— dosyasına sunulan bilirkişi raporu gereğince de ayıp nedeniyle meydana gelen zarardan müvekkili şirketin sorumlu tutulmayacağı, davacı tarafın talebine istinaden %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatı talep ettiklerini, açıklanan nedenlerle; haksız icra takibinin iptalini, hukuka aykırı huzurdaki davanın reddini, alacaklı aleyhine alacağın %20’ sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatının ödenmesine, karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, İİK’nun 67/1 maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
Dosyanın safahatı incelendiğinde; davanın; 14/10/2021 tarihinde ——Asliye Hukuk Mahkemesinde ——Esas sayılı numarasıyla açıldığı, 20/10/2021 tarih ——- Karar sayısıyla görevsizlik kararı verilip mahkememiz——-Esas sayısına kaydedildiği görüldü.
Dava konusu——-. sayılı dosyası incelendiğinde, davacının davalı hakkında 2.400,00-TL ——kararına istinaden yapılan ödeme üzerinden icra takibi başlattığı, davalının yasal sürede borca itiraz ettiği, iş bu davanın yasal 1 yıllık hak düşürücü sürede açılmış olduğu anlaşılmıştır.
22/04/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; —–numaralı ——telefonun yukarda anlatılan hazırlık incelemeler neticesinde; bilirkişi incelemesinden önce telefonun birden fazla kez içinin fiziksel olarak açıldığını, kapak vidalarından birinin yalama olduğunun ve sıkmadığının görüldüğü, bağlantı noktalarında herhangi bir teknik servis müdahalesinin olmadığının görüldüğü, ana kart üzerindeki entegrelerde herhangi bir teknik servis müdahalesinin olmadığının görüldüğü, tüm bu incelemeler neticesinde dava konusu olan—— telefonun iç donanımında teknik bir müdahale veya herhangi bir değişim/tadilat olmadığı, telefonun üretiminden kaynaklı bir arıza durumunun olduğuna ilişkin görüş ve kanaatini bildirir rapor düzenlemiştir.Mahkemece toplanan deliller ve yapılan yargılama sonucunda;Davaya konu——- marka telefon davalı şirket tarafından davalıya satılmış olup davalının ayıba karşı sorumlu olması nedeniyle davanın kabulüne karar vermek gerekmiş, icra inkar tazminatı talebinin yerinde olduğu anlaşılmakla aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜNE;
Davalının ——Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptaline ve takibin devamına,
Davalının asıl alacağın %20’si olan 480,00 TL icra inkar tazminatına mahkum edilmesine,
KARAR HARCI
2-Alınması gerekli 163,95 TL harcın davacı tarafından peşin olarak yatırılan 59,30 TL harçtan mahsubu ile eksik bakiye 104,65 TL nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
ARABULUCULUK ÜCRETİ
3-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca 1.320,00 TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
AVUKATLIK ÜCRETLERİ
4——– nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
DİĞER YARGILAMA GİDERLERİ
5-Davacı tarafından dava açılırken harç olarak yatırılan 59,30 TL başvurma harcı ve 59,30 TL peşin harç olmak üzere toplam 118,6‬0 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından sarfedilen 850,00 TL bilirkişi ücreti ve 63,10 TL posta ücreti olmak üzere toplamda 913,10 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı tarafından sarf edilen yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
8-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı kesin olmak üzere karar verildi.