Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/395 E. 2023/380 K. 04.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/395 Esas
KARAR NO : 2023/380

DAVA : Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/05/2022
KARAR TARİHİ : 04/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,Yukarıda adı ve adresi yazılı davacı tarafından açılan hukuk davasının 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 9. Maddesi gereğince Türk Milleti adına yargılama yapmaya görevli ve yetkili—–. Asliye Ticaret Mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda aşağıda gerekçesi yazılı hükme ulaşılmıştır.

DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı sigorta Şirketince —– poliçe numaralı Kasko Poliçesi ile güvence altına alınan müvekkili şirkete ait—–plakalı aracın 05.12.2021 günü yapmış olduğu maddi hasarlı trafik kazasında hasara uğradığını, hasar sonrasında müvekkilinin davalı sigorta şirketine hasar ihbarında bulunduğunu, davalı sigorta şirketinin hasarın tespiti için sigorta eksperi görevlendirdiğini, Sigorta Eksperince hazırlanan kasko ekspertiz. Raporunda müvekkiline ait ——- plakalı aracın onarımının ekonomik olmaması sebebi ile pert-total işlemine tabi tutulduğunu, şikayet edilen şirket tarafından müvekkiline gönderilen ibranamede söz konusu aracın piyasa rayiç değerinin 330.000,00 TL olduğu tespitinin yapılarak müvekkiline 330.000,00 TL ödemede bulunulduğunu, müvekkilinin ibranameyi fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydı ile imzaladığını, müvekkilinin aracının değerinin, kaza tarihi olan 05.12.2021 tarihindeki değeri itibari ile sovtaj bedeli dahil tespit edilen ikinci el piyasa fiyatı olan 330.000,00 TL’nin çok üzerinde olduğunu, piyasa rayiç bedeli olan 330.000,00 TL’ye açıkça itiraz ederek davalı tarafından gönderilen ibranamenin itiraz-ı kayıtla imzalandığını, aracın ikinci el değeri belirlenirken reel bir araştırma ve hakkaniyetli bir bedel tespiti yapılmadığını, bu durumun açıkça yürürlükteki mevzuata aykırı olduğunu, müvekkiline ait aracın kaza tarihindeki piyasa değerinin yaklaşık 420.000,00 TL civarında olduğunu, Yargıtay yerleşik içtihatlarında da belirtildiği şekilde hukukumuzda gerçek zarar ilkesinin geçerli olduğunu, zarar görenin mal varlığında gerçekte ne miktarda azalış olduğunun tespiti gerektiğini, müvekkilinin aracındaki hasar miktarının da bu şekilde tespit edilmesinin gerektiğini, davalı sigorta şirketinin aracın rayiç değerini afaki bir şekilde belirlediğini, davalı sigorta şirketine 21.03.2022 tarihinde mail ile başvuruda bulunulduğunu, sigorta şirketinin hiçbir cevap vermeyerek taleplerini zımni olarak reddettiğini, akabinde dava şartı zorunlu arabulucuya başvurulduğunu ancak anlaşma sağlanamadığını, müvekkilinin zararı giderilmediğinden dava açılmasının hasıl olduğunu, yukarıda arz ve izah edilen ve resen gözetilecek sebeplerden dolayı; müvekkiline ait aracın 2. el piyasa rayiç bedelinin bilirkişi incelemesi ile tespit edilmesine, fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 100 TL tazminatın davalı şirketin temerrüde düştüğü tarihten itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden alınarak müvekkiline ödenmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yan üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Sigortacılık kanunu gereği müvekkili kuruma başvuru şartının gerçekleşmediğini, başvuru aşamasında sunulması gereken zorunlu evrakların taraflarına sunulmadığını, değerlendirme yapılmasının mümkün olmadığını, müvekkili şirket tarafından söz konusu ödemenin yapıldığını, dekontların ve satış belgesinin ekte olduğunu, sorumluluk yerine getirildiğinden ve mutabakatnamenin davacı tarafından imzalanması sebebiyle haksız davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, davacının kabul etmiş olduğu tutar üzerinden ödeme yapıldığını, dekontların ekte olduğunu, kabul anlamına gelmemekle birlikte bakiye çıkması durumunda ödenen bedelin güncellenerek tenzil edilmesi gerektiğini, müvekkili şirketin sorumluluğunun teminat limiti ve kusur oranı ile sınırlı olduğunu, hasar bedelinin genel şartlara uygun olarak belirlendiğini, kaza tarihindeki rayiç bedel üzerinden sovtaj tenzil edilerek ödendiğini, öncelikle yapılacak inceleme ile davacının gerçek zararının tespit edilmesi gerektiğini, aleyhlerine tazminata hükmedilmesi halinde ıslah edilmemiş tutar için tazminat faiz sorumluluğunun dava tarihinden itibaren, ıslah edilmiş tutara ilişkin tazminat ve faiz sorumluluğunun ise ıslah tarihinden itibaren başlatılması gerektiğini, arz ve izah edilen sebeplerle ve sair hususlar hakkındaki beyan hakları saklı kalmak kaydıyla, usule yönelik itirazlarının karara bağlanmasına, haksız ve hukuka aykırı davanın reddine, yargılama gideri ve ücreti vekâletin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava; trafik kazası nedeni ile davacı şirkete ait araçta meydana gelen hasar bedeli ve değer kaybı nedeni ile tazminat alacağına ilişkindir.Mahkememizce; taraf vekillerinin vermiş olduğu dilekçeler, tarafların ibraz ettiği tüm deliller, sigorta poliçeleri, hasar dosyaları, bilirkişi raporu ile dosya içerisindeki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.Dosyanın tetkiki teknik bilgi ve inceleme gerektirmekle mahkememizce dosya makine mühendisi ve sigorta uzmanından teşekkül eden bilirkişi heyetine tevdi edilmiş 10/02/2023 tarihli bilirkişi heyet raporunda özetle; teknik bilirkişi yönünden; davacı sigortalı —– model—— marka — —römorkun kaza tarihi 05.12.2021 itibariyle 2.el rayiç değerinin 420.000 TL olduğu halde tazminat ödenirken 330.000 TL kabul edilmesi nedeniyle muafiyet sonrası 88.200 TL eksik ödendiği ve talep edilebileceği, sigorta uzmanı bilirkişi yönünden; Kara Araçları Kasko Sigortası Genel Şartlarındaki “Rayiç değer için esas alınacak referansa veya rayiç değeri belirleme yöntemine temine poliçede yer verilir” Hükmü ile kasko poliçesindeki “… her halükarda tam hasarlanması durumunda (Pert Total) tazminat tutarı poliçede yazılı bedeli aşamaz.” klozu birlikte göz önünde bulundurulduğunda kaskolu aracın rayiç değerinin en fazla 330.000 TL’ye kadar talep edilebileceği, Ekspertiz raporunda hasara maruz kalan—— plakalı aracın sovtaj bedelinin 156.366,00 TL olarak tespit edildiği, aracın sovtajının sigortalıya terk edildiği, davalı sigorta şirketi tarafından davacı sigortalıya toplam 192.904,16+4156.366,00=349.270,16 TL tazminat ödemesi yapıldığı, davacı tarafın talep edebileceği ilave bir bedelin kalmadığı görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.Tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesi neticesinde; açılan davanın trafik kazasından kaynaklı bakiye araç bedelinin tazmini talepli olduğu, davacı şirketin —– plakalı aracın hasar tarihindeki maliki olduğu, davalının ise davaya konu aracın hasar tarihinde geçerli kasko poliçesiyle kasko sigortacısı olduğu, dosyaya celbedilen hasar dosyası incelendiğinde, davalı sigorta şirketinin davacının aracında meydana gelen hasar bedeli olan 349.270,16-TL’yi davacıya ödediği, Kasko Genel Şartları’nın 3.3.1.1. Maddesi ve kasko poliçesi gereğince davacının davalıdan aracın tam hasarlanması durumunda (pert total) kaskolu aracın rayiç değerinin azami olarak 330.000,00-TL’ye kadar tazmin edilebileceği, davacının hasar bedeli talep edip davalıya müracaatı sonrası davalının davacıya toplam 349.270,16-TL ödeme yaptığı, yapılan bu ödeme ile kasko genel şartları ve poliçe klozları çerçevesinde davacının bakiye alacağı kalmadığı ve davacının davalıdan başkaca bir talepte bulunmayacağı mahkememizce anlaşılmış, 10/02/2023 tarihli bilirkişi raporu gerekçeli, bilimsel ve denetime uygun olmakla hükme esas alınmış ve gerekçesi açıkça yukarıda izah edildiği üzere davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 179,90-TL karar ve ilam harcının, davacı tarafından dava açılırken yatırılan 80,70-TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 99,20-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Arabuluculuk aşamasında yapılan ve hazine tarafından karşılanan 1.560,00-TL arabuluculuk ücretinin hazine tarafından ilgili arabulucuya ödendiğinden, bu ücretin 6831 Sayılı Kanun’a göre; tarafların arabuluculuk toplantısına katıldığı ancak anlaşma sağlanamadığından ve dava reddedildiğinden arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, buna ilişkin harç tahsil müzekkeresi düzenlenmesine,
5-Davalı taraf kendini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık asgari ücret tarifesinin 13/2 maddesine göre davalı vekili için takdir olunan 100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avanslarının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı 6100 sayılı HMK’nın 341/2 maddesi gereği miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.