Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/371 E. 2022/999 K. 01.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/371 Esas
KARAR NO: 2022/999
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 12/05/2022
KARAR TARİHİ : 01/12/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Yukarıda adı ve adresi yazılı davacı tarafından açılan hukuk davasının —–yargılama yapmaya görevli ve yetkili —– yapılan yargılaması sonucunda aşağıda gerekçesi yazılı hükme ulaşılmıştır.
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; olay tarihi olan—- sevk ve idaresinde olan —– plaka sayılı aracın seyir halinde iken —–sevk ve idaresindeki ——–plaka sayılı —-hakimiyetini kaybettirmesi neticesinde direğe çarpması neticesinde yaralamalı trafik kazası meydana geldiği, bu kaza nedeniyle müvekkili —– yaralandığı, —- plaka sayılı araç sürücüsü —- ihlal ettiğinden kusurlu olduğu,—- plaka sayılı aracın —- tarafından sigortalandığı, müvekkiline —– tarafından ödeme yapılmadığı, müvekkili —- söz konusu trafik kazası nedeniyle yaralanması sonucu ——- oranında malul kaldığı, müvekkilinin haksız olarak mağdur edilmeye devam edildiği, müvekkilinin bu mağduriyetinin ve zararının ( maluliyetinin ) giderilmesi için ———– kapsamında alacağı olan maluliyet tazminat miktarının bilirkişi marifeti ile hesaplanarak müvekkile ödenmesi için dava yoluna gitme mecburiyeti hasıl olduğundan bahisle müvekkilimde oluşan sürekli iş göremezlik ve geçici iş göremezlik ve bakıcı gideri sebebi ile uğramış olduğu zararın güncel verilere göre hesaplaması yapılarak (fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla) şimdilik —–tedavi masrafları olmak üzere toplam——– maddi tazminatın davalıdan alınarak müvekkili davacı—- ödenmesini, yapacak oldukları harç, yargılama giderinin davalıdan tahsil edilerek taraflarına verilmesini, davanın kabulüne karar verildikten sonra ise lehlerine vekalet ücretine hükmedilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket——— aracın kusurlu olduğu yönündeki iddiaları kabul etmediklerini, kazadan sonran tanzim edilen kaza tespit tutanağında da ifade edildiği üzere, kazanın meydana gelmesinde davacı yan %100 kusurlu durumda olduğu, kaldı ki, davacı kaza esnasında —— küçük olup kaza nedeniyle trafik güvenliğini tehlikeye sokmak suçundan yargılandığı ——– —— hapis cezası ile cezalandırıldığı ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verildiği, davacı yan tarafından——– dosyası ile sigortalı araç sürücüsüne karşı maddi ve manevi tazminat talpeli dava ikame ettirmiş olup işbu dosya kapsamında alınan kusur raporu ile de dava konusu kazanın meydana gelmesinde kusurun tamamen davacı yanda olması nedeniyle davanın reddine kararı verildiği, davayı kabul anlamına gelmemekle beraber, müvekkili —– —- doğan sorumluluğu sigortalısının kusuru oranında ve poliçe teminat limitleri ile sınırlı olduğu, kusur dağılımının alanında uzman bilirkişilerden oluşturulacak heyete tevdi gerektiği, en doğru ve geçerli şekilde kusur dağılımının tespiti için —– seçilecek alanında uzman bilirkişi heyetinden kusur raporu alınmasını, kusur yönünden inceleme yapılmak üzere dosyanın —— tevdii edilmesini, davacının mezkur kaza nedeniyle kalıcı maluliyete uğradığını ispatlaması gerektiği, müvekkili sigorta şirketi geçici iş göremezlik, bakıcı ve tedavi gideri zararlarından sorumlu olmadığı,——–ait olduğu, davayı kesinlikle kabul anlamına gelmemekle beraber, bir an için müvekkil şirketin sorumlu olduğu düşünülse dahi müvekkili şirket ancak dava tarihinden itibaren yasal faizle sorumlu olduğu, zira davacı yanın talepleri poliçe kapsamında olmadığından müvekkili şirketin temerrütü söz konusu olmadığından bahisle haksız ve mesnetsiz davanın usulden ve esastan reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, trafik kazası neticesinde meydana gelen maddi zararın tazmini talebidir.
Mahkememizce; taraf vekillerinin vermiş olduğu dilekçeler, tarafların ibraz ettiği tüm deliller, ——–ile dosyamız içerisindeki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.
——– sayılı dosyası——- üzerinden dosyamız arasına alınmış, dosyanın incelenmesinde ; dava konusu yerde trafik bilirkişisi eşliğinde keşif yapılmak suretiyle rapor düzenlenmesine karar verildiği, düzenlenen —- tarihli raporda özetle; tescilsiz motosiklet sürücüsü ——— (Sürücülerin; geçme, dönme, duraklama, durma ve park etme gibi haller dışında şerit değiştirmeleri veya iki şeridi birden kullanmaları, Kavşaklara yaklaşırken, yerleşim yerleri dışında yüzelli metre, yerleşim yerlerinde ise otuz metre mesafe içinde ve kavşaklarda şerit değiştirmeleri, yasaktır. Yine sürücüler önlerinde giden araçları yönetmelikte belirtilen güvenli ve yeterli bir mesafeden izlemek zorundadırlar” maddesini ihlal ettiğinden dolayı %100 oranında asli kusurlu olduğu,——-plakalı araç sürücüsü—–meydana gelen kazada herhangi bir kusuru bulunmadığı görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
—— esas sayılı dosyasından aldırılan—- tarafından düzenlenen —tarihli raporda özetle; Davalı—- %20 (yüzde yirmi) oranında kusurlu, davacı —— %80 (yüzde seksen) oranında kusurlu olduğu görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
—- tarihli maluliyet raporunda özetle; —- tarihinde maruz kaldığı trafik kazasına bağlı yaralanması ——- maluliyetine neden olacak düzeyde olmadığından maluliyet tayinine mahal olmadığı, iyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren—— aya kadar uzayabileceği görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
—– karar sayılı ilamı ile davanın reddine karar verdiği, davacı vekilinin istinaf başvurusu üzerine dosyanın——– sayılı ilamı ile ilk derece mahkemesi kararının bütünüyle kaldırılarak değişik gerekçe ile düzeltilmek suretiyle yeniden esas hakkında karar vererek davayı reddettiği anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesi neticesinde; açılan davanın —-tarihinde meydana gelen trafik kazası sebebiyle maddi tazminat talepli olduğu, davacının daha önce —–dosyasıyla dava dışı sürücü —- aleyhine maddi-manevi tazminat talepli dava açtığı, ilgili dosya —— celbedilip incelendiğinde , mahkemece kazanın meydana geldiği yerde keşif icra edilerek kusur raporu düzenlettirildiği,—- tarihli bilirkişi raporunda meydana gelen trafik kazasında davacının %100 oranında kusurlu olduğu davalı —- ise kusurunun bulunmadığının rapor edildiği, mahkemece bu kez yine kusur durumunun tespiti için dosyanın —– sevk edildiği, —– tarihli bilirkişi raporunda meydana gelen kazada davacının %80 , davalının sigortalısı olan sürücünün ise %20 oranında kusurlu olduğunun bildirildiği, —– Karar numarasıyla meydana gelen kazada davacının %100 oranında kusurlu olduğundan bahisle davanın reddedildiği, bunun üzerine dosyanın istinaf incelemesi için ——- derece mahkemesinin kararının kaldırılarak “…Dosyaya kazandırılan bilirkişi raporları arasında çelişki mevcut ise de kaza tespit tutanağı, yapılan keşif, ceza dosyası içeriği ve diğer deliller kapsamında yapılan değerlendirmede, davacı sürücünün tescilsiz ——- ehliyetsiz olduğu halde davalı araç ile arasında yeterli izleme mesafesi bırakmadığı, kavşağa yaklaşırken şerit değiştirerek sollamaya geçtiği, oysa ki dönüş yapmak için sol şeride geçen ve dönüşe geçmek için bekleyen aracın sağından geçmesi gerekirken geçmediği, bundan dolayı da davalı aracına çarpmamak için manevra yaparak yolun karşı şeridinde yaya kaldırımında bulunan direğe çarparak yaralandığı, davalı araç sürücüsünün ise iki yönlü yolda yolun soluna yanaşarak sola dönüşünü düzgün bir şekilde yapmaya çalıştığı karşısında, davalı araç sürücüsünün kural ihlali yapmadan sola manevra yaptığı esnada kendisini sollamaya geçen ——- fark etmesinin mümkün olmadığı anlaşılmış olmakla; ——- tarihli kusur raporu üstün tutularak davanın reddine karar verilecek yerde, yazılı gerekçelerle davanın reddine karar verilmiş olması doğru olmamıştır. Bu durumda, davacılar vekilinin esasa yönelik istinaf itirazları yerinde değil ise de, HMK. nın 353/1-b/2. maddesi uyarınca kararın gerekçesinde hata edilmiş olması düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmesi nedeni teşkil ettiğinden ötürü istinaf başvurusunun değişik gerekçeyle kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, kararın gerekçesi düzeltilerek yeniden esas hakkındaki kararla aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.” gerekçesi ile esas hakkında farklı gerekçe ile davanın kesin olarak reddine karar verildiği, incelenen istinaf kararında da değerlendirildiği üzere kusur durumunun derecattan geçerek kesinleştiği, bu doğrultuda kaza tespit tutanağı, ilgili mahkemede yapılan keşif, ceza dosyası içeriği ve dosyada sabit olan diğer deliller kapsamında davacı sürücünün tescilsiz ——- ehliyetsiz olduğu halde davalı araç ile arasında yeterli izleme mesafesi bırakmadığı, kavşağa yaklaşırken şerit değiştirerek sollamaya geçtiği, dönüş yapmak için sol şeride geçen ve dönüşe geçmek için bekleyen aracın sağından geçmesi gerekirken geçmediği, bu sebeple davalı aracına çarpmamak için manevra yaparak yolun karşı şeridinde yaya kaldırımında bulunan direğe çarparak yaralandığı, davalı araç sürücüsünün ise iki yönlü yolda yolun soluna yanaşarak sola dönüşünü düzgün bir şekilde yapmaya çalıştığı, davalı araç sürücüsünün kural ihlali yapmadan sola manevra yaptığı esnada kendisini sollamaya geçen ——– fark etmesinin mümkün de olmadığı, bu doğrultuda davalı olan şirketin sigortalısına yüklenecek bir kusur olmadığı, davacının meydana gelen kazada %100 oranında tam kusurlu olduğu, bu hususun derecattan da geçerek ——– olduğu, davalı sigorta şirketinin—–plakalı aracın kaza tarihinde geçerli olan zorunlu mali mesuliyet sigortacısı olduğu ve sigorta örtüsünün ancak kusur durumunda devreye girebileceği, oysa ki somut olayda davalının sigortalısının kusurunun olmadığı mahkememizce anlaşılmış ve açılan davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Açılan davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 80,70-TL karar ve ilam harcı dava açılışı sırasında yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Arabuluculuk aşamasında yapılan ve hazine tarafından karşılanan 1.560,00-TL arabuluculuk ücretinin hazine tarafından ilgili arabulucuya ödendiğinden, bu ücretin 6831 Sayılı Kanun’a göre; tarafların arabuluculuk toplantısına katıldığı ancak anlaşma sağlanamadığından ve dava reddedildiğinden arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, buna ilişkin harç tahsil müzekkeresi düzenlenmesine,
5-Davalı taraf kendini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlülükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen 5.000,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avanslarının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde——— istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 01/12/2022