Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/312 E. 2022/583 K. 16.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/312 Esas
KARAR NO : 2022/583

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/12/2014
KARAR TARİHİ : 16/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı dava dilekçesinde özetle; —-olduğunu, yaklaşık——— numarasını kullandığını, ——- tarihinde —– aramalara kapandığını, davalı—– faturanın ödenmemesi nedeniyle hattın kapandığının bildirildiğini, ancak ———-nezdinde bulunan ——–ödeme talimatı verildiğini, fatura bedelinin 02/09/2014 tarihinde ödendiğini, davalı ile yapılan görüşmede yapılan ödemenin kredi kartına iade edildiğinin bildirildiğini, ancak banka ile yapılan görüşmede herhangi bir iade işleminin olmadığının belirtildiğini, 22/12/2014 tarihinde hattın dışarıdan gelen aramalara da kapandığını, kendisinin ——- yapması nedeniyle yaklaşık ——— aramalara kapanmasının kendisini mağdur ettiğini, iş kayıplarına uğradığını, manevi olarak derin üzüntü içinde olduğunu, davalı yanın haksız ve hukuksuz uygulamasının ayıplı hizmet teşkil ettiğini belirterek; konuşmaya kapatılan —– konuşmalara açılmasını ve 20.000,00 TL manevi tazminatı davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının —– ait faturasını tam olarak ödemediğini, yapılan uyarılara rağmen —-kadar ödenmediğini, davacının—- bedelli faturasının —- tutarlı kısmının farklı bir kredi kartından ödendiğini, kredi kartı sahibinin itiraz etmesi üzerine işbu ödeme iptal edilerek bankaya gönderildiğini, hattın davacının kusuru ile kapandığını, kaldı ki davacının hattını—– müvekkili ile olan abonelik ilişkisinin sona erdirildiğini, müvekkilince hizmetin kusursuz olarak verildiğini, davacının öncelikle haksız eylemin varlığını, bu eylemden zarar gördüğünü ve zararın miktarını ispat etmesi gerektiğini, manevi tazminat koşullarının oluşmadığını savunarak; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; haksız olarak aramalara kapatılan —— açılması ile manevi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda — Sayılı ilam ile; davacının dava —– konuşmalara açılmasına yönelik isteminin yargılama sırasında konusu kalmadığı anlaşılmakla; bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile 10.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, aşan istemin reddine karar verilmiş olup, verilen kararın davalı tarafça temyiz edilmesi üzerine—– “Somut olayda; davacı, her ne kadar, kullandığı ——– davalı tarafça haksız şekilde aramalara kapatılması nedeniyle zarara uğradığını, ——-kullanması nedeniyle hattın kapanması üzerine iş kayıplarına uğradığını ileri sürerek manevi tazminat talebinde bulunmuş ise de; yukarıda ifade edilen yasa hükmü de dikkate alındığında, davacının dosya kapsamı itibariyle ispat edemediği de açık olan bu iddialarının manevi tazminat istem hakkını oluşturmadığı kuşkusuzdur.” gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiş ve mahkememizce bozma ilamına uyulmuştur.
Tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesi neticesinde; davacı tarafça, haksız olarak kapatılan —-konuşmalara açılması ve uğranılan manevi zararın tahsilinin talep edildiği; davalı tarafça, davanın reddinin savunulduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda; Türk Borçlar Kanunu’nun 58. maddesi hükmüne göre, manevi tazminata karar verilebilmesi için 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 24. maddesi hükmünde genel olarak açıklanan kişilik haklarına bir saldırı bulunmasının, hukuka aykırı fiil sonucunda kişilik haklarının zarar görmüş olmasının zorunlu olduğu, malvarlığı zararlarının bu madde kapsamına girmediği, anılan madde hükmü ile yalnızca kişilik haklarına saldırı nedeniyle uğranılan zararların giderilmesinin amaçlandığı, eldeki davada davacı tarafça,——- haksız olarak kapatılması nedeniyle uğranılan iş kayıpları nedeniyle manevi tazminat talebinde bulunulduğu, davacının iddialarının dosya kapsamı itibariyle ispat olunamadığı gibi, manevi tazminat istem hakkının oluşmadığı anlaşıldığından; manevi tazminat isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacının, dava konusu—— konuşmalara açılması istemi hakkında mahkememizce —-. Sayılı karar ile verilen hüküm bozma konusu yapılmayarak kesinleşmiş olduğundan, bu hususta yenide karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
Dosya kapsamından tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda açıklandığı üzere Yasa ve Yargıtay İçtihatları gereğince ayrıntılı, detaylı inceleme yapılmış olup, yukarıda gerekçesi de yazılı olduğu üzere aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1.Davacının dava —–konuşmalara açılmasının istemi hakkında mahkememizce daha önce verilen karar kesinleşmiş olduğundan bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
2.Koşulları oluşmayan manevi tazminat isteminin REDDİNE,
3.Alınması gerekli karar ve ilam harcı olan 80,70.-TL’den davacı tarafça dava açılırken yatırılan 341,55.-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye kalan 260,85.-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4.Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5.Davalı tarafından posta gideri olarak yapılan 56,60.-TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6.Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan——-göre belirlenen 5.100,00.-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
7.Kararın kesinleşmesi halinde kullanılmayan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
Dair, Davacı Vekilinin ve Davalı Vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta süre içerisinde YARGITAY nezdinde TEMYİZ yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu.