Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/225 E. 2023/755 K. 18.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/225
KARAR NO : 2023/755

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/03/2022
KARAR TARİHİ : 18/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

DAVA : Davacı vekili dava dilekçesi özetle ; müvekkili şirketin—- adlı internet sitesi üzerinden—–adı verilen birçok satıcıyla karşılıklı olarak imzalanan —- Satıcı Üyelik Sözleşmesi” hükümleri gereğince AVM’de kiralanan “Mağaza” veya “Pazar Yeri” mantığından hareketle —– internet sitesinden satış faaliyeti yapılmasına aracılık ettiğini, davalı şirketin de bu çerçevede imzalanan sözleşmelerle müvekkili şirketin —-” adlı internet sitesi üzerinde açmış olduğu mağazadan tüketicilere satış yaptığını, gerekli satış işlemelerini yapabilmesi için müvekkili tarafından davalıya kullanıcı adı ve şifre tanımlandığını, bu kullanıcı adı ve şifre aracılığı ile davalı tarafından dava dışı tüketicilere çeşitli ürünlerin satışının gerçekleştirildiğini, davalının kendi kullanıcı adı ve şifresi ile giriş yaptığından müvekkilinin söz konusu ürünler üzerinde üyelik sözleşmesi gereği denetleme ve müdahale etme yükümlülüğü bulunmadığını, müşterilerin—–internet sitesindeki üyelik hesaplarından oluşturulan siparişlerin —- adı verilen satıcılar tarafından mesafeli satış sözleşmeleri gereği müşterilere teslim edilmek üzere kargo aracılığıyla gönderildiğini, müşterilerden gelen ödemelerin de ilgili satıcı firma hesaplarına müvekkili şirket aracılığı ile ödendiğini, bir ürünün tedarik edilmesi sürecinde tedarikçinin/satıcının siparişini iptal etmesi durumunda müvekkili şirketin aynı ürünün tüketici/satıcıya kaydırdığını ve ürünün müşteriye teminini sağladığını, ürünlerin tedarikçiler/ satıcılar arasındaki fiyat farkını ise müşterinin mağdur olmaması adına
müvekkili şirketin karşıladığını, akabinde bu fark bedelini siparişi iptal eden tedarikçinin hesabına borç olarak kaydettiğini, dava dışı—– ise müvekkili şirket müşteri kimliği ile 09-18/01/2021 tarihleri arasında 49 adet sipariş oluşturduğunu, siparişlerin toplam tutarının KDV dahil 547.209,31 TL olduğunu, siparişteki ürünlerin tamamının müvekkili şirket üzerinde davalı tedarikçi şirket üzerinden satın alındığının tespit edildiğini, yapılan araştırmada—– davalı şirketin yetkilisi olduğunun tespit edildiğini, —–üyeliği üzerinden verilen 49 adet sipariş detaylı olarak analiz edildiğinde ürünlerin gerçek değerinin 160 TL – 20.000 TL aralığında olduğunun tespit edildiğini, bu ürünlerin akıllı telefon kılıfı, bluetooth kulaklık, akıllı bileklik gibi düşük tutarlı ürünlerin yanında foto-kamera ekipmanları, akıllı telefonlar ve —- drone modeller gibi yüksek tutarlı ürünler olduğunun görüldüğünü, ancak müşterilerin aynı zamanda yetkisi olduğu tedarikçi davalı şirketin oluşturduğu mağaza incelendiğinde bu ürünlerin gerçek fiyatının çok altında değerlerle satıldığının anlaşıldığını, ürünlerin mağaza/satıcı hesabından düşük satış fiyatları ile siteye eklendikten sonra —–dahil olduğu tüketiciler tarafından ürün siparişi verildikten sonra mağaza/satıcı hesabından iptal edildiğinin görüldüğünü, davalı şirket tarafından siteye eklenen ürünlerin yine davalı tarafından iptal edilmesi üzerine toplamda 682.616,43 TL değerinde müşteri siparişi için “sipariş kaydırma” adı verilen yöntem ile siparişlerin aynı ürün satışı yapan diğer tedarikçi firmalara kaydırılarak Mesafeli Satışlar Yönetmeliğinin 16/4 hükmüne aykırılı oluşmaması adına müvekkili şirket tarafından siparişlerin müşterilere teslimatının gerçekleştirilmesinin sağlandığını, aradaki farkın ise müvekkili şirketin üstlendiğini, davalının siparişlerini iptal etmesi neticesinde gerçekleşen bu bedelin taraflar arasında düzenlenen satıcı üyelik sözleşmesi hükümleri gereğince davalıya faturalandırıldığını, bu nedenle müvekkili şirket tarafından davalının cari hesabına kaydedilmek üzere faturalar düzenlendiğini, davalı tarafından bu faturalara da herhangi bir itiraz gerçekleştirilmediğini, akabinde anılan faturaların—– İcra Dairesi’nin —–Esas sayılı dosyası üzerinden takibe konulduğunu, davalı tarafından ilgili icra takibine haksız bir şekilde itiraz edilerek takibin durdurulduğunu iddia ederek, davalı tarafından —- İcra Müdürlüğü’nün —–Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptaline ve takip tarihinden itibaren ticari temerrüt faizi ile takibin devamına, haksız ve kötüniyetli itiraz nedeniyle takip miktarının %20’sinden az olmamak üzere davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

CEVAP : Davalıya dava dilekçesi tebliğ olunmuş, cevap sunmamıştır.

İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava ; Taraflar arasındaki Ticari ilişkiden kaynaklandığı bildirilen alacağın tahsili için başlatılan ilamsız icra takibine yönelik davalı itirazının İİK.nun 67-1-2 maddesi uyarınca iptaline ilişkindir.Davacının ; —-. İcra Müdürlüğünün—– Esas sayılı icra dosyası ile 682.616,43 TL alacağın tahsili için ilamsız icra takibine başladığı, davalının süresinde itiraz ettiği ve davanın süresinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları resen belirlenerek, kanıtlar toplanmak ve bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle sonuçlandırılmıştır.
Düzenlenen bilirkişi raporu gerekçeli ve denetime elverişli bulunmakla hükme esas alınmıştır.
Bu itibarla toplanan deliller, mahkememizce benimsenen ve tarafların itiraz etmediği bilirkişi raporu, tarafların iddia ve savunmaları, takip dosyası hep birlikte değerlendirildiğinde;
Davacı şirket ile davalı şirket arasında toplam 11 sayfa, 15 madde ve 3 ekten oluşan satıcı üyelik sözleşmesi imzalandığı, Sözleşmenin 4.8. Maddesinde; “Satıcı’nın ‘Üye Sıfatına’ erişmek ve ‘—–’ üzerinden bazı işlemleri gerçekleştirebilmek için ihtiyaç duyduğu kullanıcı adı ve şifre bilgisi, ‘—-’ tarafından oluşturulmakta ve şifre bilgileri dilediği zaman ‘SATICI’ tarafından değiştirilebilecek olup, söz konusu bilgilerin güvenliği ve gizliliği tamamen ‘SATICI’nın sorumluluğundadır. ‘ÜYE’, kendisine ait kullanıcı adı ve şifre ile gerçekleştirilen işlemlerin kendisi tarafından gerçekleştirilmiş olduğunu, bu işlemlerden kaynaklanan sorumluluğunun peşinen kendisine ait olduğunu; bu şekilde gerçekleştirilen iş ve işlemleri kendisinin gerçekleştirmediği yolunda herhangi bir def’i ve/veya itiraz ileri süremeyeceğini ve/veya bu def’i veya itiraza dayanarak yükümlülüklerini yerine getirmekten kaçınmayacağını kabul, beyan ve taahhüt eder. SATICININ şifresi kullanılarak Üye Sayfası’nda —-aleyhine veya zararına işlemler yapılması halinde SATICI,—- bu fiillerden doğan zararını karşılamakla mükelleftir” hükmünün yer aldığı, Sözleşmenin 4.24. Maddesinde; “…SATICI’nın ürünün stokta olmaması ve temin edilmemesi sebebi ile sipariş için iptal talebi iletmesi veya herhangi bir bildirim yapmaksızın sipariş edilen ürünü ALICI’ya göndermemesi halinde aşağıdaki tabloda belirtilen bedeller SATICI’ya fatura edilecek ve bu miktar SATICI’nın hesabından—– ödenmek üzere borç kaydedilecektir. … SATICI stokunda bulunmayan ürünü satışa açmayacaktır…” hükmünün yer aldığı, Sözleşmenin 4.25. Maddesinde; “… SATICI’nın söz konusu ürünü ALICI’nın sipariş ettiği fiyat üzerinden göndermekten imtina etmesi ve/veya ürünün SATICI tarafından temin edilmemesi halinde ALICI tarafından sipariş edilen ürün, — tarafından “—–” internet sitesinde satış yapan ve ürünü ALICI’ya en kısa sürede teslim edebilecek başka bir SATICI’dan fiyat farkı gözetmeksizin temin edilecek ve aradaki fiyat farkı SATICI’ya fatura edilecektir. Ancak ALICI tarafından sipariş edilen ürün —– internet sitesinde satan başka bir satıcı mevcut değil ise söz konusu ürünün piyasa satış bedeli —– tarafından SATICI’ya fatura edilecektir…” hükmünün yer aldığı anlaşılmıştır.
Davaya ve icra takibine konu faturalar incelendiğinde, davacı şirket tarafından davalı şirket adına 31.01.2021 tarihinde toplam 13.406,72 TL tutarında ve 31.01.2021 tarihinde toplam 669.209,71 TL tutarında olmak üzere 2 adet fatura düzenlendiği, düzenlenen faturaların toplam bedelinin 682.616,43 TL olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce tebliğ edilen ihtara rağmen defterlerini incelemede sunmayan davalı şirket tarafından, icra dosyasına sunulan itiraz dilekçesi ekinde ibraz edilen faturanın incelenmesinde, davacı şirketin 31.01.2021 tarihli, 669.209,71 TL tutarlı faturasına karşılık 05.02.2021 tarihli, aynı tutarda iade faturası düzenlendiği görülmüştür.
Davacı şirkete ait defterlerin incelenmesinde, 2020-2021 ve 2022 yıllarına ilişkin GİB onaylı beratlarının süresinde alındığı, TTK ve VUK hükümlerine göre usulüne uygun tutulduğu, takip konusu alacağı oluşturan iki adet toplam 682.616,43 TL tutarlı faturaların davacı şirket defterlerinde kayıtlı olduğu, bu faturalar karşılığında davalı şirket tarafından iade faturası düzenlenmiş olduğu görülmüştür.

Davacı defterlerinde, Alıcılar Hesabındaki dava konusu faturaların 31.01.2021 tarihinde —–Şüpheli Alacaklar hesabına virman edildiği, sonrasında davalı tarafından İade Faturası düzenlendiği ve davacı kayıtlarında yer almış ise de, hemen sonrasında 22.02.2021 tarihinde davacı tarafından iadenin iadesinin yapılmış olduğu tespit edilmiştir. Sonuç itibariyle davacı defterlerinde, takip konusu 2 adet faturadan dolayı 682.615,80 TL alacaklı görünmektedir.
Teknik bilirkişi tarafından yapılan inceleme ile ; Davalı şirket tarafından siteye eklenen ürünlerin yine davalı tarafından iptal edilmesi üzerine müşteri siparişi için “sipariş kaydırma” adı verilen yöntem ile siparişlerin aynı ürün satışı yapan diğer tedarikçi firmalara kaydırılarak Mesafeli Satışlar Yönetmeliğinin 16/4 hükmüne aykırılı oluşmaması adına davacı şirket tarafından siparişlerin müşterilere teslimatının gerçekleştirilmesinin sağlandığını, sistemde en son değişikliği yapan kişi ve kullanıcıların kayıtlarının tutulduğu, bu kayıtların hem veri tabanında hem de log kayıtlarında gözlemlenebildiği, incelenen sipariş detaylarından bütün işlemleri davalının kendisinin iptal ettiği belirlenmiştir. Bu işlemler neticesinde davacı şirket tarafından, davalı şirket adına düzenlenen 31.01.2021 tarihli —–no.lu 13.406,72 TL ve 31.01.2021 tarihli —– no.lu 669.209,71 TL olmak üzere toplam 682.615,80 TL tutarındaki alacağını (zarar alacağını) içeren faturalar düzenlenmiştir.
Tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde davacının takip konusu faturalar nedeniyle davalıdan 682.616,43 TL alacağı olduğu, alacağın likit olduğu, davalının takibe itirazının yersiz olduğu belirlenmekle davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.

HÜKÜM : Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere :
1-DAVANIN KABULÜ ile ;
—-İcra Müdürlüğünün —-. Sayılı takip dosyasına yapılan itirazın iptali ile ;
Takibin 682.616,43 TL üzerinden takip tarihinden itibaren değişen ve değişecek yasal faiz oranları uygulanmak suretiyle devamına,
Davacının alacağı likit olduğundan alacağın % 20’si inkar tazminatının davalıdan tahsiline,
HARÇLAR
2-Alınması gerekli 46.629,52 TL harcın davacı tarafından dava açılışı sırasında yatırılan 8.244,31 TL harçtan mahsubu ile, eksik bakiye 38.385,21 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
VEKALET ÜCRETİ
3-Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 101.566,30 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
ARABULUCULUK ÜCRETİ
4-6325 Sayılı Kanunun 18/A maddesi gereği Arabuluculuk sürecinde düzenlenmiş sarf kararında yer alan 1.320,00 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
YARGILAMA GİDERLERİ
5-Davacı tarafından harç olarak yatırılan 8.336,51 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından sarf edilen 6.000,00 TL Bilirkişi ücreti ve 74,00 TL Posta ücreti olmak üzere toplam yargılama gideri olan 6.074,00 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile—- Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.