Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/201 E. 2023/538 K. 22.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2022/201 Esas
KARAR NO:2023/538 Karar
DAVA:İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ:16/03/2022
KARAR TARİHİ:22/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Yukarıda adı ve adresi yazılı davacı tarafından açılan hukuk davasının —- Maddesi gereğince — adına yargılama yapmaya görevli ve yetkili ——Asliye Ticaret Mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda aşağıda gerekçesi yazılı hükme ulaşılmıştır.

DAVA;Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket nezdinde—— ile sigortalı davalı/borçlu —— malik ve dava dışı sürücü —- sevk ve idaresindeki ——plakalı araç ile —- tarihinde,————yönü ——– isimli iş yeri önünde seyir halinde iken dava dışı maktül ——— çarpması ve sonrasında alkollü ve olay yerini terk/firari olması neticesinde ölümlü, maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği, meydana gelen ölümlü trafik kazası olayında sürücünün kaza yerini terk etmesi/firari ve alkollü olması nedeniyle, müvekkili sigorta şirketinin dava dışı —– maluliyeti sebebiyle oluşan destekten yoksun kalma tazminatı bedelini ödemesiyle ——- gereği Sigortalısına Rücu hakkı doğduğu, müvekkili şirkete vaki hasar ihbarına müteakip hazırlatılan aktüerya raporuna istinaden dava dışı—– vefatı nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı olarak toplamda 186.500,00-TL tazminat bedeli belirlenmiş ve bu tazminat bedeli 13.07.2020 tarihinde ilgilisine ödendiği, işbu ödenen 186.500,00-TL tazminat bedeli için müvekkili sigorta şirketi, ——– gereği doğan alacağa, TTK m.1481 hükmü gereği sigortalısının haklarına halef olduğu, dava dışı ——– maluliyeti gereğince ödenen 186.500,00-TL hasar tazminatının 166.500,00-TL’lik kısmının ödeme tarihi olan 13.07.2020 tarihinden ve 20.000,00-TL’lik kısmının ödeme tarihi olan 01.10.2020 tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek yıllık değişen oranlarla işleyen avans faizi ile tahsili için davalı/borçlu aleyhine ——dosyasından takip başlatıldığı, yasal süresi içinde davalı/borçlu ——- tarafından borca, faize ve tüm fer’ilerine itiraz ettiği ve takibin durduğundan bahisle ———- sayılı dosyasında haksız olarak yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, arabuluculuk vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline, yargılama giderleri ile ücret-i vekâletin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.

CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; söz konusu olay nedeniyle ———- numaralı dosyası ile yargılanmış olup verilen mahkumiyet kararında, mahkumiyete gerekçe olarak sadece alt tali düzeyde dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırılık belirtilmiş buna mukabil alkollü araç kullanımının söz konusu olmadığı tespit edildiği, ortada ———- alkollü araç kullandığına dair hiçbir bulgu, tespit, kanıt veya mahkeme kararı olmamasına rağmen bu davanın dayanağı olarak bu asılsız iddianın sunulması davanın reddi sebebi olduğu, davacı sigorta şirketinin hiçbir şekilde rücu hakkı bulunmadığı kesinleşmiş yargıtay kararlarıyla sabit olduğu, asla kabul anlamına gelmemek kaydı ile ceza mahkemesince alkol kullanımı olduğu sonucuna varılmış olsaydı dahi bu durum sigortacı şirketine hiçbir şekilde rücu hakkı oluşturmayacağı, ——– uygulamalarına göre meydana gelen zararın rücuen talep edilebilmesi için, münhasıran alkolün etkisi ile gerçekleşmiş olması gerektiği, davacının dava dilekçesinde ——- aracının arkasında bulunan boş şişeyi, olay anında alkollü olduğuna bağlamaya çalışması niyet okuma, delil yaratma çabasından ibaret olduğu, somut olayda kazanın salt alkol etkisiyle gerçekleştiğini ispatlayan her hangi bir bilgi, belge ve delil bulunmamakta olup ayrıca dava dışı ——- alkollü olduğuna dair alkol raporu da mevcut olmadığı, açıklanan ve mahkemenizce re’sen göz önüne alınacak nedenlerle; davacının tümüyle gerçek dışı, fiili duruma aykırı, ceza dosyası içeriği ile uyumsuz beyan ve iddialarına itibar edilmemesini, yerleşik —— uygulamalarına dair sunulmuş olunan kararlar ve mevzuat hükümleri uyarınca haksız davanın reddine, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE:Dava, İİK’nun 67/1 maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
Dava, alkol testine girmeksizin olay yeri terk sebebine dayalı olarak 3. kişiye ödenen hasar bedelinin tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.Mahkememizce; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları resen belirlenerek; taraf vekillerinin vermiş olduğu dilekçeler, ibraz ettikleri tüm deliller, ——– sayılı dosyası,———- soruşturma numaralı dosyası, poliçe ve hasar dosyaları ve mahkememizce alınan bilirkişi raporu,—— aldırılan kusur raporu ile dosya arasındaki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.
——– sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine 186.500,00-TL asıl alacak ve 41.751,6‬0-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 228.251,60-TL’nin tahsiline yönelik icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalıya 19/12/2021 tarihinde tebliğ edildiği, davalı tarafından 24/12/2021 tarihinde icra takibine itiraz edildiği, davanın yasal 1 yıllık süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.—— Soruşturma sayılı dosyası uyap sistemi üzerinden dosyamız arasına alınmış, dosyada alınan 10/05/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; şüpheli Sürücü ——2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu Madde 47/d, Madde 52/a,b, Madde 81/a,b,c,d ve 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanununa bağlı Yönetmeliğin Madde 95/d, Madde 101/a,b, Madde 152/a,b,c,d, Madde 157/b bentlerinde açıklanan hükümler gereği yukarıda açıklanan trafik kurallarını ihlal ettiğinden kazanın meydana gelişinde tali kusurlu olduğu, maktül Yaya —— 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu Madde 47/d, Madde 68/b,e ile 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanununa bağlı Yönetmeliğin Madde 95/d, Madde 138/b,ec, Madde 138/d, Madde 157/b son paragrafında açıklanan hükümler gereği yukarıda açıklanan trafik kurallarımı ihlal ettiğinden kazanın meydana gelişinde asli kusurlu olduğu görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.Mahkememizce tarafların yüzdeli kusur oranlarının belirlenebilmesi açısından dosyamız ——- gönderilmiş, düzenlenen 10/11/2022 tarihli adli tıp raporunda özetle; Sürücü ——– sevk ve idaresindeki araç ile seyir halindeyken yola gereken dikkat ve özeni göstermesi, mahal şartlarını dikkate alarak seyrini far ışığı altında görüş alanını kontrol altında bulunduracak şekilde temkinli ve tedbir alabilecek vaziyette sürdürmesi gerekirken bu hususlara riayet etmediği olayda %15 oranında kusurlu olduğu, müteveffa yaya ——gece vakti aydınlatma bulunmayan, yaya geçişinin demir bariyerler ve tel çitlerle engellendiği mahaldeki yolda kendi can güvenliğini tehlikeye atacak şekilde bulunduğu sırada gerisinden gelen araca karşı gerekli korunma tedbirine başvurmadan çarpmasına maruz kaldığı anlaşılmakla meydana gelen olayda %85 oranında kusurlu olduğu görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.Mahkememizce davacının talep edebileceği rücuya tabi miktarın hesap edilebilmesi için dosya aktüer bilirkişiye sevk edilmiş, aldırılan —– tarihli aktüer bilirkişi raporunda özetle;——- Kararında belirtilen yönteme göre, ——– baz alınarak işleyecek devre bakımından %10 artış %10 iskontolama yöntemine göre maddi zarar hesap ve tespit edileceği, ——- olan ——davaya konu ——— vefat tarihi itibariyle———– yaşında olduğu kabul edilerek ———–yaşama tablosuna göre bakiye ömrü ——– yaşına kadar yaşayacağı, müteveffanın bu olay sebebiyle ölmeyip sağ kalmış olsa idi yaşının da müsait olması hasebiyle kendisiyle birlikte desteğine ihtiyacı olan tüm aile fertlerinin zorunlu ihtiyaçlarını karşılayabilmesi için ya yapmış olduğu işi yapmaya devam edecek ve ya bir işverene ait işyerinde hizmet akdi ile ve işçi olarak, ya da diğer değişik işlerde çalışmaya ve kazanç sağlamaya başlayacağı kabul edilerek buna göre değerlendirme yapılacak ve değerlendirmelerde de 5510 sayılı Sosyal Sigortalar yasası hükümleri emsal olarak nazara alınacağı, müteveffanın bu olay sebebiyle ölmeyip sağ kalmış olsa idi aktif çalışmasını —— yaşına kadar devam ettireceği kabul edilerek kaza tarihi itibariyle —- yaşından itibaren—– yaşına kadar zarar gördüğü bakiye aktif devresinin—— yıl olduğu,—— bu konudaki yerleşmiş içtihatlarında müteveffanın —— yaşından sonra geçecek olan emeklilik ve pasif devresi için de destekten yoksunluk tazminatının hesaplanması gerektiği belirtildiği, bu itibarla; müteveffanın—— yaşları arası geçecek olan pasif devresi ——- olduğu, dava dosyasında mevcut güncel aile nüfus kayıt tablosuna göre müteveffa —— babası —– tarihinde vefat ettiği tespit edildiği, hak sahibi eşi —— doğumlu olup, müteveffa eşinin vefat ettiği ——tarihi itibariyle——- günlük olup —- yaşındadır. ——- tablosuna göre bakiyle ömrü —– yaşına kadar yaşayacağı, bu itibarla, hak sahibi davacı eş kendi bakiye ömür süresi ile sınırlı olarak müteveffa eşinin desteğinden mahrum kaldığı sürenin ——- yıl olduğu, hak sahibi oğlu——– doğumlu ve müteveffa babasının vefat tarihi itibariyle ——yaşında olduğu, buna göre adı geçen hak sahibi oğlu rüşte erinceye kadar müteveffa babasının desteğinden mahrum kaldığı sürenin —— yıl, hak sahibi oğlu——- doğumlu ve müteveffa babasının vefat tarihi itibariyle tarih itibariyle —– yaşında olduğu, buna göre adı geçen hak sahibi oğlu rüşte erinceye kadar müteveffa babasının desteğinden mahrum kaldığı süre——- yıl, hak sahibi kızı —— doğumlu ve müteveffa babasının vefat tarihi itibariyle tarih itibariyle —– günlük olup —-yaşında olduğu, buna göre adı geçen hak sahibi davacı kızı —– yaşına kadar müteveffa babasının desteğinden mahrum kaldığı süre—- yıl, hak sahibi annesi —— doğumlu olup, müteveffa oğlunun vefat ettiği tarihi itibariyle —— günlük olup —- yaşında olduğu, buna göre ——- tablosuna göre bakiyle ömrü —-yıl olup, muhtemelen —–yaşına kadar yaşayacağı, bu itibarla, hak sahibi annesi kendi bakiye ömür süresi ile sınırlı olarak müteveffa oğlunun desteğinden mahrum kaldığı süre—- yıl olduğu, davacı sigorta kuruluşu —– raporuna istinaden —– açıklamalı olarak—— Tarihinde 166.500,00 TL. olmak üzere toplam 186.500,00 TL. ödeme yaptığı tespit edildiği, ——–dosyasına göre, 14.12.2021 tarihinde 186.500,00 TL. asıl alacak ve 41.751,60 TL. işlemiş avans faizi olmak üzere toplam 228.251,60 TL. Üzerinden ————-aleyhine olarak icra takibi başlatıldığını, dosya borçluları tarafından borca ve faize yapılan itiraz üzerine icra takibinin durduğu tespit edildiği, davaya konu olay sebebiyle davacı sigorta kuruluşunun rücuan talep edebileceği alacak miktarı 80.128,26 TL olarak tespit edilmiş olup, 13.07.2020 ödeme tarihinden itibaren 14.12.2021 icra takip tarihine kadar işlemiş avans faizi hesabı yapılacağı, hukuki durumun nihai taktir ve değerlendirmesi sayın mahkemeye ait olmak üzere: Alacaklı —– tarafından dosya borçlusu —— Aleyhine olarak ———– sayılı dosyasın başlatılan icra takibinde; dosya borçlusu tarafından borca ve faize yapılan itirazın kısmen iptali ile 80.128,26 TL. Asıl alacak ve 16.765,17 TL. işlemiş avans faizi olmak üzere toplam 96,893,43 TL. üzerinden icra takibinin devamı gerektiği görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.Tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesi neticesinde; açılan davanın alkol testine girmeksizin olay yeri terk sebebine dayalı olarak 3. kişiye ödenen tazminat bedelinin ——–sebebiyle rücuen tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin olduğu, kaza tarihinde geçerli poliçe ile davacı şirkete —– davalı şirkete ait—–plakalı aracın sürücüsü —– tarihinde yaya olan dava dışı——- çarparak ölümüne sebebiyet verdiği, akabinde davacının müteveffanın yakınlarına destekten yoksun kalma tazminatı ödemek zorunda kaldığı, dava dışı —- plakalı araç şoförü——- kaza anında alkollü olduğunun iddia edildiği, ayrıca olay yerini genel şartlardaki istisna halleri dışında terk ederek kaza sonrası firar ettiği, bu sebeple davacının genel şartlar muvacehesinde ödemiş olduğu tazminatı dosya kapsamında davalı işletenden rücuen tazmin etmek istediği, taraflar arasında —- tarihli — düzenlendiği, dolayısıyla dava konusu uyuşmazlıkta poliçe tarihinde yürürlükte bulunan ve —- tarihinde yürürlüğe giren —- değerlendirme yapılması gerekeceği,——- zarar görenlerin haklarının saklı tutulması ve sigortacının sigortalıya rücu hakkının düzenlendiği B.4. maddesi; “Sigorta sözleşmesinden veya sigorta sözleşmesine ilişkin kanun hükümlerinden doğan ve tazminat yükümlülüğünün kaldırılması veya miktarının azaltılması sonucunu doğuran haller zarar görene karşı ileri sürülemez.Ödemede bulunan sigortacı, sigorta sözleşmesine ve bu sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine göre, tazminatın kaldırılmasını veya azaltılmasını sağlayabileceği oranda kazaya sebebiyet veren sigortalıya rücu edebilir.Sigortalıya başlıca şu nedenlerle rücu edilir:
a-) Tazminatı gerektiren olay, sigortalının veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin kasti bir hareketi veya ağır kusuru sonucunda meydana gelmiş ise,
b-)Tazminatı gerektiren olay, aracın ilgili mevzuat hükümlerine göre gereken ehliyetnameye sahip olmayan veya geçerliliğini yitirmiş sürücü sertifikasına sahip ya da ehliyetine geçici/sürekli el konulmuş kimseler tarafından sevk edilmesi veya trafik kurallarının ağır kusur ile ihlali sonucunda meydana gelmiş ise,
c-) Aracın, uyuşturucu madde veya ilgili mevzuatta belirlenen seviyenin üzerinde alkollü içki almış kişilerce veya aynı mevzuatta alkollü içki alamayacağı belirtilen kişilerce alkollü içki alınmak suretiyle kullanılması sırasında meydana gelen zararlar,
ç-) Tazminatı gerektiren olay, yolcu taşımaya ruhsatlı olmayan araçlarda yolcu taşınması veya yetkili makamlarca tespit edilmiş olan istiap haddinden fazla yolcu veya yük taşınması veya patlayıcı, parlayıcı ve tehlikeli maddeleri taşıma ruhsatı bulunmayan araçlarda, bu maddelerin parlama, tutuşma ve infilakı yüzünden meydana gelmiş ise,
d-) Sigortalının rizikonun gerçekleşmesi halinde bu genel şartların B.1 maddesinde belirtilen yükümlülükleri yerine getirmemesinden dolayı zarar ve ziyan miktarında bir artış olursa,
e-) Tazminatı gerektiren olayın aracın çalınması veya gasp edilmesi sonucunda olması halinde, çalınma veya gasp edilme olayında sigortalının kendisinin veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin kusurlu olduğu tespit edilirse,
f-) Bedeni hasara neden olan trafik kazalarında sigortalının veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin, tedavi veya yardım amaçlı sağlık kuruluşuna gitme, can güvenliği nedeniyle uzaklaşma gibi zorunlu haller hariç olmak üzere, olay yerini terk etmesi veya kaza tutanağı, alkol raporu vb. kazanın oluş koşullarına ilişkin gereken belgelerin düzenlenmesi yükümlülüğüne aykırı davranması halinde,Sigortacı rücu sebeplerine dayanarak tazminat sürecini geciktiremez ve bu sebeplere dayalı bilgi ve belgeyi hak sahibinden talep edemez.” şeklinde olduğu, davaya konu trafik kazasına bağlı olay yeri inceleme tutanakları, savcılık soruşturma dosyası ve ifadelerle sürücünün olay yerinden firar ettiğinin dosya kapsamında sabit olduğu, kaza tarihi itibariyle yürürlükte bulunan —— görenlerin haklarının saklı tutulması ve sigortacının sigortalıya rücu hakkının düzenlendiği B.4. maddesi f bendinde bedeni hasara neden olan trafik kazalarında sigortalının veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin, tedavi veya yardım amaçlı sağlık kuruluşuna gitme, can güvenliği nedeniyle uzaklaşma gibi zorunlu haller hariç olmak üzere, olay yerini terk etmesinin rücu sebebi olduğunu düzenlendiği, dosya kapsamına sunulan tüm beyan ve belgelerden dava dışı sigortalı araç firari sürücüsünün olay yerini terk sebebinin ——— bendi kapsamında “tedavi” veya “yardım amaçlı sağlık kuruluşuna gitme”, “can güvenliği nedeniyle uzaklaşma” gibi zorunlu hallerden olmadığı, bu hususun tüm dosya kapsamı ve savcılık ifadeleri ile sabit olduğu, bu nedenle rücu koşullarının oluştuğu, müteveffanın kazanın meydana gelmesinde %85 oranında, dava dışı sürücü —— ise %15 kusurlu olduğu, davacının rücuya tabi alacağının hesaplanması için dosyanın aktüer bilirkişiye sevk edildiği, 07/04/2023 tarihli bilirkişi raporunun gerekçeli, bilimsel ve denetime uygun olmakla hükme esas alındığı, bu durumda davacının 80.128,26-TL asıl alacak ve ödeme tarihi olan 13/07/2020 ile takip tarihi olan 14/12/2020 tarihleri arası işlemiş faizi olan 16.765,17-TL toplamından oluşan 96.893,43-TL’yi davalıdan rücuen talep edebileceği mahkememizce değerlendirilmiş açılan davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, alacak likit olmayıp yargılama neticesinde açığa kavuşmakla icra inkar tazminatı talebi reddedilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Açılan davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile,
———- sayılı dosyasına davalı tarafından yapılan itirazın iptali ile takibin 80.128,26-TL asıl alacak ve 16.765,17-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 96.893,43-TL üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
Asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine,
Alacak likit olmayıp yargılama neticesinde sarahiyet kesbettiğinden icra inkar tazminatı talebinin reddine,
2- KARAR HARCI;
a-Davanın kabul edilen 96.893,43-TL’lik bölümü üzerinden belirlenen 6.618,79-TL nisbi karar harcının 2.756.71-TL’lik bölümü dava açılırken peşin olarak alınmış olduğundan, geriye kalan 3.862,08-TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-AVUKATLIK ÜCRETLERİ
a-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen kısım için karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen 15.502,95-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
b-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden red edilen kısmı yönünden Avukatlık asgari ücret tarifesinin 13/3 maddesine göre davalı vekili için takdir olunan 15.502,95 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-DİĞER YARGILAMA GİDERLERİ
a-Davacı tarafından dava açılırken harç olarak yatırılan 2.756.71-TL peşin harç, 80,70-TL başvurma harcı toplamı 2.837,41‬-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
b-Davacı tarafından sarfedilen 2.000,00-TL bilirkişi ücreti, 1.560,00-TL ATK fatura ücreti ve 131,00-TL posta ücreti olmak üzere toplam 3.691,00-TL’nin davanın kabul ve red oranı gözetilerek 1.566,84-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan 2.124,16 TL’nin davacı üzerinde bırakılmasına,
c-Davalı tarafça yargılama gideri sarf edilmediğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
ç-Arabuluculuk aşamasında yapılan ve hazine tarafından karşılanan 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin hazine tarafından ilgili arabulucuya ödendiğinden, bu ücretin 6831 Sayılı Kanun’a göre; arabuluculuk ücretinin davanın kabul ve red oranına göre 560,34-TL’sinin davalı taraftan, kalan 759,66-TL’sinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına, buna ilişkin harç tahsil müzekkeresi düzenlenmesine,
d-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avanslarının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde——-nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 22/06/2023