Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/124 E. 2022/976 K. 29.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/124 Esas
KARAR NO: 2022/976
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 15/02/2022
KARAR TARİHİ: 29/11/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davalı taraf arasında ticari alım-satım ilişkisi bulunduğu, bu ilişkiye istinaden taraflar arasında cari hesap gereği müvekkili şirketin, davalıya farklı tarihlerde ürün satışları yaptığı, müvekkili şirketin cari hesap alacağının güncel bakiyesinin —- olduğu, davalı tarafından ödenmediği, cari hesap bakiyesinin tahsili amacıyla taraflarınca ——– sayılı dosyası üzerinden takip başlatıldığı, davalı tarafça icra takibine, asıl alacağa, faiz ve ferilerine itiraz edildiği, takibin durduğu, itiraz edilen icra takibinin cari hesaba dayandığı, yapılan ödenen/ödenmeyen faturaların müvekkili şirket ticari defter ve kayıtlarında mevcut olduğu, davalının borcunun toplamda —-olduğu, açıklanan nedenlerle; davanın kabulünü, davalı borçlunun —– Sayılı dosyasına vaki itirazın iptali ile %20’den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava ettikleri görüldü.
Davalı Şirkete dava dilekçesi—– tarihinde tebliğ edilmiş olup, davalı tarafından yasal süresi içinde cevap dilekçesi sunulmadığından, HMK md. 128 uyarınca, dava dilekçesindeki vakıaların inkar edildiği kabul edilmiştir.
Hukuki Nitelendirme, Delillerin Değerlendirilmesi ve Netice
Dava, İİK’nun 67/1 maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
İtirazın iptali davası, takip borçlusunun ödeme emrine süresi içinde itiraz etmesi halinde, takibin devamını sağlamak amacıyla, takip alacaklısı tarafından 2004 sayılı Yasanın 67 nci maddesine göre, itirazın kendisine tebliğinden itibaren bir yıl içinde açılan ve genel hükümler çerçevesinde incelenen bir eda davasıdır.
Borçlunun itirazı, icra dairesi tarafından alacaklıya tebliğ edilmiş olmadıkça bir yıllık süre işlemeye başlamaz; yüksek mahkeme kararlarına göre alacaklı, itirazın kendisine tebliğinden önce de itirazın iptali davası açabilir ——Alacaklı bir yıllık süresi içinde itirazın iptali davası açmaması halinde takip düşer ise de alacağı zamanaşımına uğramadığı sürece genel hükümlere göre alacağını dava edebilir.
Davanın kabul edilmesi halinde, borçlu tarafından yapılan itiraz iptal edildiğinden, itiraz üzerine duran takibe (haciz) devam edilebilir. İtirazın iptali davası devam ettiği sürece, bir yıllık haciz talebi süresi işlemez.
İspat yükünün -kural olarak- davacıda olduğu itirazın iptali davasında, alacaklı (normal bir alacak davasında olduğu gibi) alacağının varlığını usul muhakemesinde caiz olan her türlü delil ile ispat edebilir. Davanın reddi halinde, itiraz ile duran takip iptal edilmiş sayılır ve ilam kesin hüküm teşkil ettiğinden takip alacaklısı tarafından konusu aynı olan bir dava tekrar ikame edilemez. Ayrıca borçlunun talep etmesi halinde, mahkeme, alacaklının kötüniyetle icra takibinde bulunduğu kanısına varırsa alacaklıyı yüze yirmiden aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum eder (67/II). Kötüniyet olgusunu ispat yükü, tazminat talep eden davalı borçludadır. Tazminatın, asıl alacak üzerinden hesaplanması gerekir.
Davanın kabulü halinde, itiraz üzerine duran takibe devam edilir; (varsa) ihtiyati haciz, kesin hacze dönüşür. Ayrıca, alacaklı tarafça talep edilmesi halinde, takip konusu alacağın belirlenebilir (likit) olduğu durumlarda davalı (takip borçlusu) alacak miktarının asgari yüzde yirmisi oranında inkar tazminatına mahkum edilir. Yüksek mahkemenin yerleşik uygulamasına göre hüküm altına alınacak inkâr tazminatının asıl alacak üzerinden hesaplanması gerekir——takip dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine —- cari hesap alacağının tahsili için icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı —- tarihinde tebliğ edildiği, davalı tarafından —— tarihinde icra takibine itiraz edildiği, davanın yasal 1 yıllık süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
6100 sayılı Yasanın “Bilirkişiye başvurulmasını gerektiren hâller” başlıklı 266 ncı maddesine göre, mahkeme, çözümü hukuk dışında, özel veya ——–bilgiyi gerektiren hâllerde, taraflardan birinin talebi üzerine yahut kendiliğinden, bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir. Bilirkişi incelemesi ve bu incelemenin öncüsü mahiyetindeki keşif yapılması hususlarında Mahkemece resen karar verilebilir. Delil avansı olduklarından, bu yöndeki harcama ve masraflar da haklılık durumuna göre yargılama sonunda paylaştırılmak üzere ispat külfeti hangi tarafta ise o taraftan peşin olarak alınır. İhtara rağmen süresinde eksikliğin giderilmemesinin hukuki sonucu ise ispat külfetinin yerine getirilmemesidir.
—- tarihli celse ara kararları gereği; defterler ile kayıt ve belgeler sunulduğunda ya da yerinde inceleme talep edildiğinde, dayanılan belgeler üzerinde mali müşavir bilirkişi tarafından inceleme yapılarak ön inceleme tutanağında belirlenen uyuşmazlık konularını aydınlatacak rapor alınmasına; raporun denetlenebilir olmasını temin açısından, raporda tarafların ticari defterlerinin analizi yanında HMK’nın 222/4. Maddesi uyarınca ticari defterlerin açılış ve kapanış onaylarının bulunup bulunmadığı (onaylayan birim ve tarihi ile belirtilerek) ve içerdiği kayıtların birbirini doğrulayıp doğrulamadığı bu itibarla ticari defter kayıtlarının sahibi lehine delil olma niteliklerini taşıyıp taşımadığı hususları ile uyuşmazlık konusuyla ilgili kayıtların ve tutulan hesapların da rapora aynen geçirilmek suretiyle belirtilmesine ve bunların dayandığı belgelerin birer örneğinin de rapora eklenmesine; bilirkişi için —– ücret takdirine ve davacı tarafça yatırılması ve makbuzunun mahkememiz kalemine sunulması için 2 hafta kesin süre verilmesine aksi halde davacı tarafın bilirkişi incelemesinden vazgeçmiş sayılacağının ve davanın reddedilebileceği hususunun davacı taraf vekiline ihtarına karar verilmiş; ancak davacı tarafça süresinde delil avansı yatırılmamıştır. Açıklanan nedenlerle, davacı tarafın iddiasını ispat edemediği anlaşıldığından sübut bulmayan davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1.-Sübut bulmayan DAVANIN REDDİNE,
2.-Alınması gerekli 80,70-TL karar ve ilam harcının, davacı tarafından dava açılırken peşin olarak yatırılan 1.780,74‬-TL harçtan mahsubu ile artan bakiye 1.700,04‬-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3.-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4.-Davalı tarafından sarf edilen yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5.-Arabuluculuk sürecinde düzenlenmiş sarf kararında yer alan 1.320,00 TL’nin 6325 Sayılı Kanunun 18/A maddesi uyarınca, davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
6.-Kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine,
Dair, Davacı Vekilinin ve Davalı Vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta süre içerisinde —– nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu. 29/11/2022