Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/1046 E. 2023/374 K. 02.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2022/1046 Esas
KARAR NO 2023/374
DAVA:İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:23/12/2022
KARAR TARİHİ:02/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan itirazın iptali (hizmet sözleşmesinden kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: davalının sahibi olduğu——- plakalı aracı ile müvekkili şirket tarafından işletilen —— tarihleri arasında geçiş ücretlerini ödemeden ihlalli geçiş yaptığını, ihlalli geçiş tarihinden itibaren 15 günlük süre içerisinde de geçiş ücretlerini ödemediğinden bu geçiş ücretlerine dört katı tutarında ceza işletildiğini, davalının bugüne kadar geçiş ücreti ile ceza tutarlarını ödemediğini, bu nedenle davalı aleyhine ——— sayılı dosyası ile irca takibi başlatıldığını, ancak davalının takibe itiraz ettiğini ve takibi durdurduğunu, borçlunun icra takibine itirazının haksız, mesnetsiz ve kötü niyetli olduğunu, eldeki davayı ikame etmeden önce arabulucuya başvurulduğunu, ancak sonuç alınamadığını, tüm bu nedenlerle davalının icra takibine yaptığı itirazın iptaline, haksız ve kötü niyetli itiraz nedeniyle davalı aleyhine asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı tarafça usulüne uygun tebligata rağmen davaya cevap verilmemiştir.
Hukuki Nitelendirme, Delillerin Değerlendirilmesi ve Netice
Dava, İİK’nun 67/1 maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
İtirazın iptali davası, takip borçlusunun ödeme emrine süresi içinde itiraz etmesi halinde, takibin devamını sağlamak amacıyla, takip alacaklısı tarafından 2004 sayılı Yasanın 67 nci maddesine göre, itirazın kendisine tebliğinden itibaren bir yıl içinde açılan ve genel hükümler çerçevesinde incelenen bir eda davasıdır.
Borçlunun itirazı, icra dairesi tarafından alacaklıya tebliğ edilmiş olmadıkça bir yıllık süre işlemeye başlamaz; yüksek mahkeme kararlarına göre alacaklı, itirazın kendisine tebliğinden önce de itirazın iptali davası açabilir ———-. Alacaklı bir yıllık süresi içinde itirazın iptali davası açmaması halinde takip düşer ise de alacağı zamanaşımına uğramadığı sürece genel hükümlere göre alacağını dava edebilir.
Davanın kabul edilmesi halinde, borçlu tarafından yapılan itiraz iptal edildiğinden, itiraz üzerine duran takibe (haciz) devam edilebilir. İtirazın iptali davası devam ettiği sürece, bir yıllık haciz talebi süresi işlemez.
İspat yükünün -kural olarak- davacıda olduğu itirazın iptali davasında, alacaklı (normal bir alacak davasında olduğu gibi) alacağının varlığını usul muhakemesinde caiz olan her türlü delil ile ispat edebilir. Davanın reddi halinde, itiraz ile duran takip iptal edilmiş sayılır ve ilam kesin hüküm teşkil ettiğinden takip alacaklısı tarafından konusu aynı olan bir dava tekrar ikame edilemez. Ayrıca borçlunun talep etmesi halinde, mahkeme, alacaklının kötüniyetle icra takibinde bulunduğu kanısına varırsa alacaklıyı yüze yirmiden aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum eder (67/II). Kötüniyet olgusunu ispat yükü, tazminat talep eden davalı borçludadır. Tazminatın, asıl alacak üzerinden hesaplanması gerekir.
Davanın kabulü halinde, itiraz üzerine duran takibe devam edilir; (varsa) ihtiyati haciz, kesin hacze dönüşür. Ayrıca, alacaklı tarafça talep edilmesi halinde, takip konusu alacağın belirlenebilir (likit) olduğu durumlarda davalı (takip borçlusu) alacak miktarının asgari yüzde yirmisi oranında inkar tazminatına mahkum edilir.——- uygulamasına göre hüküm altına alınacak inkâr tazminatının asıl alacak üzerinden hesaplanması gerekir ———-Mahkememizce, tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları resen belirlenerek; taraf vekillerinin vermiş olduğu dilekçeler, ibraz ettikleri tüm deliller, ——— sayılı dosyası, tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.
——– takip dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine 364,00-TL ‘nin tahsiline yönelik icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalıya 19/03/2021 tarihinde tebliğ edildiği, davalı tarafından 24/03/2021 tarihinde icra takibine itiraz edildiği, davanın yasal 1 yıllık süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.Dava, ihlalli geçiş iddiasına dayalı başlatılan ilamsız takipte, takip borçlusu davalının borca itirazında haklı olup olmadığı, ihlalli geçişin söz konusu olup olmadığı, söz konusu ise sorumlu bulunan tutar ve davacı lehine inkar tazminatı yasal şartlarının oluşup oluşmadığı noktalarında toplanmaktadır.Tüm dosyaya kazandırıla evrak içeriği incelendiğinde; Karayolları Genel Müdürlüğünün Hizmetleri Hakkında Kanunun 30/5 maddesine göre; 4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin dört katı tutarında cezanın, genel hükümlere göre tahsil edileceği; davalıya ait ——plakalı aracın çeşitli tarihlerde davacı şirketin işlettiği otoyoldan geçiş yaptığının, davacı vekilince sunulan ihlalli geçiş listesi ve kamera görüntüleri ile sabit olduğu, davalının takibe karşı soyut bir itirazda bulunduğu, tescil kayıtlarına göre ihlalli geçiş iddia edilen tarihlerde belirtilen araçların davalı takip borçlusu adına tescilli oldukları ve ibraz olunan davacı şirket kayıtlarına göre otoyolun kullanımının sabit olduğu, davalının borcu ödediğine yahut hizmeti almadığına dair bir savunma vasıtası ile bu savunmayı destekler mahiyette delil ibrazında bulunmadığı, bu haliyle ihlalli geçişin sabit olduğu, takibe itiraz edilirken ileri sürülen yetki itirazının, hizmetin görüldüğü yer dikkate alındığında yetki sınırlarımız dahilinde olduğundan yerinde olmadığı anlaşıldığından davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiş, alacağı likit olduğu anlaşıldığından davacı lehine inkar tazminatına karar verilmiştir.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1.Davanın KABULÜ ile,
a)Takip borçlusu davalı tarafından ——– takip dosyasına yapılan itirazın iptaline, takibin kaldığı yerden devamına,
b)Alacağın mahiyeti ve nevi göz önünde bulundurularak likit olduğu anlaşılmakla, asıl alacağın %20 si olan 72,80.-TL inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
KARAR HARCI
2-Alınması gerekli 179,90 TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 80,70 TL harcın mahsubu ile eksik bakiye 99,20 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
ARABULUCULUK ÜCRETİ
3-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca 3.120,00 TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
AVUKATLIK ÜCRETLERİ
4-Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 364,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
DİĞER YARGILAMA GİDERLERİ
5-Davacı tarafından dava açılırken harç olarak yatırılan 80,70 TL başvurma harcı, 80,70 TL peşin harç olmak üzere toplam 161,40 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından sarfedilen 64,00 TL posta ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı tarafından sarf edilen yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
8-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı miktar itibari ile kesin olmak üzere verilen karar açıkça okundu. 02/05/2023