Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/1039 E. 2023/524 K. 21.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/1039
KARAR NO : 2023/524

DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 12/11/2021
KARAR TARİHİ : 21/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

DAVA:
Davacı vekili dilekçesinde özetle ; müvekkili kurum tarafından, —. aleyhine —- İş Mahkemesinin—-sayılı dosyasından açılan rücuan alacak davasında, kazaya sebebiyet veren araç sürücüsünün çalıştığı alt işveren—-sicilden terkin edildiğinin öğrenildiğini, mahkemece davalı şirketin ihyası için yetki ve süre verildiğini, şirketin ihyasının gerektiğini ileri sürerek dilekçesinde bildirdiği diğer nedenlerle davalı —- ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP:
Davalı—Ticaret Sicil Müdürlüğü vekili cevap dilekçesinde özetle: Ticaret Sicil Müdürlüğünün —sicil numarası ile kayıtlı bulunan —- dosyasında yapılan incelemede, şirketin “6102 sayılı Kanunun Geçici 7’nci maddesi”, “Münfesih Olmasına Veya Sayılmasına Rağmen Tasfiye Edilmemiş Anonim ve Limited Şirketler İle Kooperatiflerin Tasfiyelerine ve Ticaret Sicili Kayıtlarının Silinmesine İlişkin Tebliğ’in 5’inci maddesi”, 6103 sayılı Türk Ticaret Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 20/1 maddesi ve Anonim ve Limited Şirketlerin Sermayelerini Yeni Asgari Tutarlara Yükseltmelerine ve Kuruluşu ve Esas Sözleşme Değişikliği İzne Tabi Anonim Şirketlerin Belirlenmesine İlişkin Tebliğ’in 7. maddesi kapsamında “sermayesinin yasal tutarın altında olduğu’ olduğunun ve aralıksız olarak son beş yıla ait olağan genel kurul toplantılarının yapılmadığı hususlarının belirlenmesinin ardından, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun Geçici 7’nci maddesi ile “Münfesih Olmasına Veya Sayılmasına Rağmen Tasfiye Edilmemiş Anonim ve Limited Şirketler İle Kooperatiflerin Tasfiyelerine ve Ticaret Sicili Kayıtlarının Silinmesine İlişkin Tebliğ”in 5’inci maddesi gereğince re’sen terkin kapsamına alındığı, tebligat ve ilan prosedürlerinin yerine getirilmesinin ardından 18/02/2015 tarihinde sicil kaydının re’sen terkin edildiğini,
Müvekkili kurumun 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu geçici 7.mad. İle ”Münfesih olmasına veya sayılmasına rağmen tasfiye edilmemiş Anonim ve Limited Şirketleri ile Kooperatiflerin Tasfiyelerine ticaret sicil kayıtlarının silinmesine ilişkin tebliği” kapsamında ticaret siciline kayıtlı şirketler bakımından belirli kriterlerin varlığı halinde uygulanan bir süreç olduğunu, bu kapsamda tesis edilmiş olan işlemde hukuka aykırılık bulunmadığını, bu nedenle yasal hasım konumunda bulunan müvekkilinin yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinden sorumlu tutulamayacağını,Yargıtay —Hukuk Dairesi’nin 04.04.2016 tarihli —- Esas – —Karar sayılı ve yine 09.02.2015 tarihli — esas ve —- karar sayılı 29.01.2007 tarih, — esas ve —-sayılı ve yerleşik uygulamanın bu yönde olduğunu savunarak müvekkili yönünden açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

İLK KARAR
Mahkememizin 06.04.2022 tarih ve — esas, — sayılı kararı ile davalı —- aleyhine açılan davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine,
Davalı —Ticaret Sicil Müdürlüğü aleyhine açılan davanın kabulü ile,—- Ticaret Sicil Müdürlüğünde — sicil numarası ile kayıtlı—-İş Mahkemesinin — Esas sayılı dosyasının sonuçlandırılması ve kararın infazı ile sınırlı olmak üzere ihyasına, kararın tescil ve ilanı için davacıya yetki verilmesine karar verilmiştir.

İSTİNAF KALDIRMA KARARI
—Bölge Adliye Mahkemesi —-. Hukuk Dairesinin 05.12.2022 tarih ve —-esas, —- sayılı kararı ile;
Mahkemece; TTK’nun geçici 7/2 maddesi uyarınca—-Ticaret Sicili Müdürlüğü tarafından terkin kapsamında hazırlanan ihtar ve tebliğ evrakları getirtilerek şirketin hangi nedenle terkin edildiği,ayrıca, şirketin münfesih olup olmadığı da belirlenerek tasfiye memuru atanmasının gerekip gerekmediği de üzerinde durulmamıştır. Ticaret sicili işlemleri tam olarak yerine getirmiş ise aleyhine yargı giderine hükmedilemeyecektir. (Yargıtay —–.HD’nin 15/01/2020 Tarih —-Esas —- Karar sayılı ilamı)
Açıklanan nedenlerle, hükme tesir edecek derecede delillerin toplanıp değerlendirilmediği sonucuna varılmakla davacı ve davalı vekilinin istinaf sebebleri yerinde olduğundan kararın kaldırılarak davanın yeniden görülmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, hukuki niteliği itibariyle, 6102 sayılı TTK. Geçici 7. Maddesinin 15. Fıkrasının son cümlesi uyarınca açılmış bir ihya davasıdır.6102 sayılı Geçici 7. Maddesinin 15. Fıkrasının son cümlesi uyarınca, ticaret sicilinden kaydı silinen şirket veya kooperatifin alacaklıları ile hukuki menfaatleri bulunanlar haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden itibaren beş yıl içinde mahkemeye başvurarak şirket veya kooperatifin ihyasını isteyebilir.
İhyası istenilen —–sicil dosyası celp edilmiş, ticaret sicil kayıtlarına göre şirketin TTK. Geçici 7. Maddesi uyarınca tasfiyesiz olarak 18/02/2015 tarihinde resen terkin edildiği belirlenmiştir.
Dava konusu —-. İş Mahkemesinin —Esas sayılı dosyası uyap üzerinden celp edilmiş, 03/02/2022 tarihli ara kararı ile dahili davalı —- Hakkında ihya başvurusu için süre verildiği, davacının davayı açmakta hukuki yararının bulunduğu, BAM —- Hukuk Dairesinin 05.12.2022 tarih ve —esas, —- sayılı kararı üzerine Ticaret Sicil Müdürlüğüne terkin kapsamında hazırlanan ihtar ve tebliğ evrakları ve şirketin hangi nedenlerle terkin edildiği hususlarının bildirilmesi için yazı yazılmış, gelen yazı cevabına göre—- Ticaret Sicil Müdürlüğünün TTK’nun geçici 7/4-a maddesi gereği şirketi temsil ve ilzama yetkilendirilmiş kişilere ihtar tebliğ edilmediği, davacının davayı açmakta haklı olduğu, vekalet ücreti talebinin yerinde olduğu, sicilden terkin edilen şirketin münfesih olmadığı, tasfiyeye memur atanmasına gerek olmadığı, ihyanın sonuç doğurabilmesi için kararın tescil ve ilanına karar verilmiştir.
BAM —-Hukuk Dairesinin 05.12.2022 tarih ve —- esas, —- sayılı kararı üzerine Ticaret Sicil Müdürlüğüne terkin kapsamında hazırlanan ihtar ve tebliğ evrakları ve şirketin hangi nedenlerle terkin edildiği hususlarının bildirilmesi için yazı yazılmış, gelen yazı cevabına göre—- Ticaret Sicil Müdürlüğünün TTK’nun geçici 7/4-a maddesi gereği şirketi temsil ve ilzama yetkilendirilmiş kişilere ihtar tebliğ edilmediği, davacının davayı açmakta haklı olduğu, vekalet ücreti talebinin yerinde olduğu, sicilden terkin edilen şirketin münfesih olmadığı, tasfiye memuru atanmasına gerek olmadığı , davalı—– ise sicilden 18/02/2015 tarihi itibariyle terkin edildiği pasif husumet ehliyetinin bulunmadığı belirlenmekle hakkında açılan davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere :
1-Davalı —-Aleyhine açılan davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine,
2-Davalı—-Ticaret Sicil Müdürlüğü aleyhine açılan davanın kabulü ile ;
—Ticaret Sicil Müdürlüğünde —- sicil numarası ile kayıtlı—-. İş Mahkemesinin —-Esas sayılı dosyasının sonuçlandırılması ve kararın infazı ile sınırlı olmak üzere ihyasına,
Kararın tescil ve ilanı için davacıya yetki verilmesine,
HARÇLAR
3-Alınması gereken 179,90 TL maktu karar harcının davalı Ticaret Sicil Müdürlüğünden tahsili ile hazineye irad kaydına,
VEKALET ÜCRETİ
4-Davada avukatla temsil edilen davacı yararına belirlenen 9.200 TL maktu avukatlık ücretinin davalı Ticaret Sicil Müdürlüğünden tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
YARGILAMA GİDERLERİ
5-Davanın mahiyeti gereği davacı tarafından sarf edilen 408,50 TL yargılama giderlerinin davalı Ticaret Sicil Müdürlüğünden tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile —Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.