Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/1000 E. 2023/413 K. 11.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/1000 Esas
KARAR NO : 2023/413 Karar

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 09/12/2022
KARAR TARİHİ : 11/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,Yukarıda adı ve adresi yazılı davacı tarafından açılan hukuk davasının 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 9. Maddesi gereğince Türk Milleti adına yargılama yapmaya görevli ve yetkili —– Asliye Ticaret Mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda aşağıda gerekçesi yazılı hükme ulaşılmıştır.

DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 18/12/2019 tarihinde, sigortalı/davalı —— maliki olduğu ve müvekkil şirket nezdinde —– poliçe numaralı “Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Poliçesi” ile sigortalı bulunan—– plakalı araç, dava dışı—–sevk ve idaresinde,—–Caddesi üzerinden —– istikametine doğru seyir halinde iken, aracın ön kısımları ile önünde seyreden—–plakalı aracın arka kısımlarına çarpması ve bu çarpışmanın etkisi ile —– plakalı aracın da sağ ön kısımları ile önünde bulunan ——plakalı aracın arka kısımlarına çarpması neticesinde maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği, bu hasarın oluşumunda davalının maliki olduğu aracın kusurlu olduğu polis memurlarınca düzenlenen Maddi Hasarlı Trafik Kazası Tespit Tutanağı’nda açıkça belirtildiği, davalının maliki olduğu ve müvekkili şirket nezdinde ZMMS poliçesi ile sigortalı bulunan ——plakalı aracın sebebiyet verdiği maddi hasarlı trafik kazası neticesinde, —-plakalı araçta hasar meydana gelmiş, meydana gelen hasarın sebebinin ve hasar tutarının tespiti amacıyla ekspertiz raporu tanzim edildiği, müvekkili sigorta şirketi nezdinde Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası ile sigortalı bulunan araç ile sebebiyet verilen zarar neticesinde, sigorta şirketi tarafından, zarar gören ——-plakalı araç maliki —–, 07/01/2020 tarihinde, 5.000,00 TL hasar tazminatı ödendiği, hasar tazminatını ödeyen müvekkili şirket, ZMMS poliçesi genel şartları çerçevesinde, üçüncü kişilere ödediği 5.000,00-TL tutarındaki tazminat bedelinin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte, davalı sigortalıdan tahsili için —–İcra Müdürlüğü’nün ——Esas sayılı dosyası marifetiyle, 11.12.2020 tarihinde icra takibi başlattığı, davalının, icra takibine, borca, faize ve tüm ferilerine ilişkin haksız ve kötü niyetli itirazları nedeniyle icra takibinin durduğu, meydana gelen kazaya, davalı sigortalının maliki bulunduğu araç sürücüsünün sebebiyet verdiği, araç sürücüsünün kaza tarihi itibari ile geçerli bir sürücü belgesine sahip olmadığı, bu nedenle poliçe genel şartlarının ihlal edildiği, müvekkili sigorta şirketinin, trafik kazasında zarar gören üçüncü kişiye ödenen hasar tazminatını sigortalısına rücu hakkının bulunduğu açık olduğu, davalı borçlunun itirazı, haksız ve icranın kötü niyetle durdurulması amaçlı olup, bu nedenle iptali gerektiği, arz ve izah olunan sebeplerle davanın kabulü ile davalı borçlunun —–. İcra Müdürlüğü’nün——Esas sayılı dosyasındaki tüm itirazlarının iptaline ve takibin devamına, davalı borçlunun asıl alacağın %20’den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatı ödemeye mahkûm edilmesine, mahkeme masrafları ve avukatlık ücretinin davalı borçluya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket adına kayıtlı—— plakalı aracın 05/12/2019 başlangıç- 05/12/2020 bitiş tarihli Zorunlu Trafik Poliçesi davacı şirket nezdinde tanzim edildiği,Trafik Sigortası Genel Şartları B.4. maddesi uyarınca, hak sahiplerine ödemede bulunan sigortacı, sigorta sözleşmesine ve bu sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine göre, tazminatın kaldırılmasını veya azaltılmasını sağlayabileceği oranda sigorta ettirene rücu edebilme hakkına sahip olduğu, müvekkili şirket ile dava dışı ——- arasında araç kira sözleşmesi akdedildiği ve şube personelince yapılan kontrollerde sürücünün, yasal mevzuat uyarınca kira dönemi süresince ülkemizde araç kullanmak için yeterli sürücü belgesine sahip olduğu tespit edilerek şirket mülkiyetindeki —— plaka sayılı araç 21.12.2019 tarihinde iade edilmek üzere 17.12.2019 tarihinde sürücüye kiralandığı, Davacı vekili, 09.12.2022 tarihli dava dilekçesinde her ne kadar —– plakalı aracın sürücüsü —–kazanın meydana gelmesinde asli ve tam kusurlu olduğunu ve Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 88/(b) bendine ”Yabancıların dış ülkelerden aldıkları sürücü belgeleri ile ülkemizde araç kullanmaları; dış ülkelerden alınan sürücü belgeleri ile ülkemize giriş yapıldığı tarihten itibaren en fazla altı ay süreyle araç kullanılabilir.” dayanarak kaza anında sürücü ehliyetinin geçersiz olduğunu iddia etmişse de ekte sunulduğu üzere araç sürücüsünün Türkiye’ye giriş tarihinin 13.12.2019 olduğu görüldüğü, davaya konu söz konusu kaza ise 18.12.2019 tarihinde gerçekleştiği, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine, davanın kaza anındaki araç sürücüsü —– isimli kiracıya ihbarına, —– İcra Müdürlüğü’ nün—–Esas sayılı takibin iptaline, davacı hakkında asıl alacağın % 20′ sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, İİK’nun 67/1 maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.Mahkememizce; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları resen belirlenerek; taraf vekillerinin vermiş olduğu dilekçeler, ibraz ettikleri tüm deliller,—-. İcra Müdürlüğü’nün—— Esas sayılı dosyası ile dosya arasındaki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.—–. İcra Müdürlüğü’nün —–esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine 5.000,00-TL asıl alacak ve 417,95-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 5.417,95-TL’nin tahsiline yönelik icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalıya 18/12/2020 tarihinde tebliğ edildiği, davalı tarafından 24/12/2020 tarihinde icra takibine itiraz edildiği, davanın yasal 1 yıllık süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.Tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesi neticesinde; açılan davanın davacının ZMMS’cisi olduğu —– plakalı davalıya ait olan aracın dava dışı—-vatandaşı —– idaresinde iken 18/12/2019 tarihinde —– plakalı araca çarpması şeklinde trafik kazası meydana geldiği, meydana gelen trafik kazasında dava dışı —– vatandaşı —– %100 kusurlu olduğu, ayrıca dava dışı sürücünün Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 88/6 maddesi gereği ve ZMMS genel şartları B1-c maddesi gereği ehliyetinin—– alınma olduğu, bu sebeple hasar gören araç için yapmış oldukları ödemenin yetersiz ehliyet sebebiyle davalıdan rücusunun talep edildiği, ilgili mevzuat incelendiğinde Karayolları Trafik Yönetmeliği’nin 88. Maddesi gereğince yabancıların dış ülkelerden aldıkları sürücü belgeleri ile ülkemizde araç kullanmalarının dış ülkelerden alınan sürücü belgeleri ile ülkemize giriş yapıldığı tarihten itibaren en fazla altıay süreyle olabileceğinin belirtildiği, altı ayın sonunda ise ülkemizde araç kullanılabilmesi için dış ülkelerden alınan sürücü belgelerinin ülkemiz sürücü belgesi ile değiştirilmesinin zorunlu olduğu, dosya incelendiğinde dava dışı sürücünün ülkeye girişinin 13/12/2019 tarihi olduğu, 17/12/2019 tarihinde ise davaya konu aracı kiraladığı, 21/12/2019 tarihinde ise ülkeden ayrıldığı, bu durumda dosya arasında bulunan—– ülkesinden alınma ehliyeti ile ülkeye girdikten sonra altı ay süre ile araç kullanabileceği, somut olayda yetersiz/geçersiz ehliyet hususundan yönetmelik gereği bahsedilemeyeceği ve Genel Şartların B1.c maddesinin uygulama alanı bulmayacağı, davacının rücu şartlarının oluşmadığı mahkememizce değerlendirilmiş ve açılan davanın reddine karar verilmiş, davacının takibinde kötü niyetli olduğu dosya kapsamında ispat olunamamakla kötü niyet tazminatı talebi reddedilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davacının kötü niyeti ispat edilememekle kötü niyet tazminatının reddine,
3-Alınması gerekli 179,90-TL karar ve ilam harcından, dava açılışı esnasında peşin alınan 92,53-TL harcın mahsubu ile eksik kalan 87,37‬-TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yargılama gideri sarfedilmediğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Arabuluculuk aşamasında yapılan ve hazine tarafından karşılanacak 1.560,00-TL arabuluculuk ücretinin hazine tarafından ilgili arabulucuya ödendiği takdirde, bu ücretin 6831 Sayılı Kanun’a göre; tarafların arabuluculuk toplantısına katıldığı ancak anlaşma sağlanamadığından ve huzurdaki dava reddedildiğinden arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, buna ilişkin harç tahsil müzekkeresi düzenlenmesine,
7-Davalı taraf kendini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlülükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen 5.417,95-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avanslarının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, 6100 sayılı HMK ‘nın 341/2 maddesi gereğince miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okundu usulen anlatıldı.