Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/892 E. 2023/213 K. 07.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/892 Esas
KARAR NO:2023/213
DAVA: Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 29/12/2021
KARAR TARİHİ:07/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan tazminat (ticari satımdan kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili olan şirket yetkilisinin —— tarihinde, davalı şirket yetkilisi ——–aracılığı ile, görüp beğendiği,———- karşılığında, hasarsız ve ayıpsız olarak satın almış olduğu, ancak satış sonrasında yapılan ekspertiz incelemesinde, araçta satış esnasında beyan edilmeyen gizli ayıplar ve hasarlar tespit edilmiş olduğunu belirtmiş ve söz konusu aracın gerçek değerinin çok daha düşük değer olması gerektiğini savunarak, müvekkilinin maddi zarara uğratılmış olduğunu belirttiği, davacının, ayıplı olarak yapılan bu satıştan dolayı maddi zarara uğradığını iddia ederek, bildirilmemiş olan ayıplardan dolayı uğramış olduğu maddi zararın (şimdilik 1.000,00 TL) belirlenerek, bedel indirimi olarak değerlendirilip, yargılama giderleri ve vekalet ücreti ile beraber davalı şirketten tahsil edilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirkete ait———- araç satış sözleşmesi ile satın aldığını, davacının dava dilekçesinde belirttiği ve ileri sürdüğü hususları kabul etmesinin mümkün olmadığını, satılan aracın hasarsız ve sağlam olarak teslim edildiğini, haksız ve mesnetsiz açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Hukuki Nitelendirme, Delillerin Değerlendirilmesi ve Netice
Dava, ticari mahiyetteki satış sözleşmesine konu taşınır malın ayıplı olduğu iddiasıyla açılan maddi tazminat davasıdır. Davacı özetle, satışa konu aracın ekonomik değerini düşüren ayıp nedeniyle uğramış olduğu zararı talep etmektedir.
Davalı ise cevap dilekçesinde satışa konu aracın ayıpsız şekilde teslim edildiğini belirterek şartları oluşmayan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Tensip doğrultusunda ekspertiz şirketleri ile —— tarihli araç satış sözleşmesi talep edilerek dosya arasına alınmıştır. Sözleşme incelendiğinde, alıcının davacı —- satıcının ise davalı ——benzinli aracın beyanen —— bedelle satışa konu edildiği, satış nedeniyle satıcı davalı şirketin alıcı davalıya —– tutarlı fatura kestiği anlaşılmaktadır. Davacı yanın delil dilekçesinde “Ek:1” olarak sunduğu görüntü kaydına göre, davalı tarafça inkar edilmeyen ve satış platformu üzerinden geçildiği anlaşılan iletişim kaydında satıcı ——– aracın hatasız ve herhangi değişen/boya işleminin bulunmadığını belirttiği anlaşılmaktadır.—- tarihli celsede, uyuşmazlık konusu, davacı tarafından—— tarihinde satın alınan aracın ayıplı olup olmadığı, bu ayıptan davacının haberdar olup olmadığı, davacının ayıp nedeniyle araç bedelinden indirim talep edip edemeyeceği, edebilecek ise bunun miktarı şeklinde belirlenmiş; aynı celse tahkikata geçilerek dosya —– konusunda uzman bir bilirkişiye tevdi edilerek dava konusu aracın ayıplı olup olmadığı, ayıbın açık/gizli ayıp olup olmadığı, davacının araç bedelinden indirim istemesinin uygun olup olmadığı ve aracın satış tarihi itibari ile yapılabilecek indirim miktarının tespiti bakımından rapor tanzim edilmesi istenilmiştir.Bu anlamda ——- talimat yazılmış, istinabe marifetiyle rapor temin edilmiştir. ——— tarafından tanzim olunan raporda,”(…) III. İNCELEME: Tarafımdan, satışı yapılmış olan ve dava konusu olan —–tescil plakalı araç ile, aracın dava dosyasında mevcut bulunan belgeleri incelendiğinde; hasar tespiti istenen aracın,——– olduğu görülerek, aşağıda belirtilen hususlar tespit edildi:
1. Dosya kapsamında mevcut olan,—- tarihli araç noter satış sözleşmesine göre; söz konusu aracın —– karşılığında davacı firma yetkilisi, ———tarafından satın alınmış olduğu anlaşılmaktadır.
2. Dava dosyası kapsamındaki belgelerden söz konusu aracın hatasız (ayıpsız) olarak satılmış olduğu anlaşılmaktadır.
3. Dava konusu araca yönelik olarak—- tarihinde, satıştan bir gün sonra yapılmış olan ekspertiz ——– raporunda, söz konusu aracın kaportasında, motor kaputu, sağ ön kapısı, sağ arka kapısı ve sağ arka çamurluğunun boyalı oldukları, diğer parçalarının ise orijinal oldukları belirtilmektedir. Bu durum, 11.11.2021 tarihinde yapılmış olan ikinci bir ekspertiz ——– teyit edilmiştir.
4, Tarafımdan yapılan inceleme ve ölçümler sonucunda; dava konusu olan aracın, motor kaputu, sağ ön kapısı, sağ arka kapısı ve sağ arka çamurluğunda mevcut olan boya kalınlık değerlerinin——— olduğu tespit edildi. Bu değerler, aracın tüm kaportasında ölçülen boya kalınlık değerlerinden oldukça yüksektir. Aracın tüm kaporta bölgelerinde yapılan boya kalınlık ölçümlerinde; aracın ortalama ——-değerleri,——- mikron olarak tespit edildi. Tarafımdan yapılan tüm bu boya kalınlık ölçümleri sonucunda; aracın sağ ön-arka kapılarının, sağ arka çamurluğunun ve motor kaputu boyasının orijinal boya kalınlık değerlerinde olmadığı, ancak kaportasında da herhangi bir hasar ve mekanik işlemin mevcut olmadığı tespit edildi.
5. Araçta tespit edilmiş olan ayıpların, herkes tarafından kolaylıkla tespit edilebilecek nitelikte olmadıklarından; gizli ayıp nitelikte oldukları, bu ayıpların tespit edilmesi için, konusunda uzman olan kişilerce ölçüm yapılması gerektiği kanaatindeyim.
6. Araçta mevcut olan ayıpların, aracın sürekli ve etkili kullanımını engeller nitelikte olmadıkları, ancak aracın satışı esnasında, kaportasındaki dört adet parçanın boyasının orijinal olmadığı yönünde değerlendirme yapılacak ve bu durumun, aracın piyasa değerinde bir düşme oluşturacağı ve bundan dolayı, davacının bedel indirimi istemesinin uygun olduğu görüşündeyim. Tarafımdan yapılan piyasa araştırması—— neticesinde; satış tarihi —- itibarıyla, bu durumdaki ayıplı bir aracın piyasa değerinin ancak, ——- olduğu tespit edildiğinden; davacının ——— fazla ödeme yapmış olduğu kanaatine varıldı. Eğer söz konusu ayıplar, aracın kaportasında oluşan hasarların tamiri sonucunda gerçekleşmiş olsaydı, araçta görülen değer düşmesi çok daha fazla çıkacaktı.

(…) IV. SONUÇ VE KANAAT:
Yukarıdaki bilgiler ile, yapmış olduğum araç ve dosya incelemesi neticesinde; dava konusu olan, ——–plaka sayılı aracın, motor kaputu, sağ ön kapısı, sağ arka kapısı ve sağ arka çamurluğunun boyalı olarak satılmış olduğu hususu dikkate alındığında; söz konusu satışın gizli ayıplı olarak yapılmış olduğu ve tarafımdan yapılan piyasa araştırması neticesinde; davacının satış tarihi — itibarıyla, toplam olarak,——-maddi zarara uğramış olduğu kanaatine varıldı” şeklinde belirlemelere yer verildiği anlaşılmıştır.
6102 sayılı Yasanın “Ticari satış ve mal değişimi” başlıklı 23 üncü maddesine göre, Bu maddedeki özel hükümler saklı kalmak şartıyla, tacirler arasındaki satış ve mal değişimlerinde de Türk Borçlar Kanununun satış sözleşmesi ile mal değişim sözleşmesine ilişkin hükümleri uygulanır (f.1).
Malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı iki gün içinde durumu satıcıya ihbar etmelidir. Açıkça belli değilse alıcı malı teslim aldıktan sonra sekiz gün içinde incelemek veya incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbarla yükümlüdür. Diğer durumlarda, Türk Borçlar Kanununun 223 üncü maddesinin ikinci fıkrası uygulanır———-
6098 sayılı Yasanın “Gözden geçirme ve satıcıya bildirme” üst başlıklı 223 üncü maddesine göre ise, alıcı, devraldığı satılanın durumunu işlerin olağan akışına göre imkân bulunur bulunmaz gözden geçirmek ve satılanda satıcının sorumluluğunu gerektiren bir ayıp görürse, bunu uygun bir süre içinde ona bildirmek zorundadır.
Alıcı gözden geçirmeyi ve bildirimde bulunmayı ihmal ederse, satılanı kabul etmiş sayılır. Ancak, satılanda olağan bir gözden geçirmeyle ortaya çıkarılamayacak bir ayıp bulunması hâlinde, bu hüküm uygulanmaz. Bu tür bir ayıbın bulunduğu sonradan anlaşılırsa, hemen satıcıya bildirilmelidir; bildirilmezse satılan bu ayıpla birlikte kabul edilmiş sayılır.
Yine anılı Yasanın “Alıcının seçimlik hakları” üst başlıklı 227 nci maddesine göre, satıcının satılanın ayıplarından sorumlu olduğu hâllerde alıcı,
1. Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme
2. Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinde indirim isteme
3. Aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme
4. İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini isteme seçimlik haklarından birini kullanabilir. Alıcının genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı saklıdır.
Tüm dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları ile denetime ve hüküm tesisine elverişli rapor içeriği birlikte değerlendirildiğinde; —– tarihli araç noter satış sözleşmesine göre; söz konusu aracın —– karşılığında davacı firma yetkilisi,—- tarafından satın alındığı; satıştan bir gün sonra —- tarihinde yapılmış olan ekspertiz —— raporunda, söz konusu aracın kaportasında, motor kaputu, sağ ön kapısı, sağ arka kapısı ve sağ arka çamurluğunun boyalı oldukları, diğer parçalarının ise orijinal olduklarının belirtildiği; bu durumun, —- tarihinde yapılmış olan ikinci bir ekspertiz —– de teyit edildiği; tespit edilmiş olan ayıpların, herkes tarafından kolaylıkla tespit edilebilecek nitelikte olmadıklarından gizli ayıp nitelikte oldukları; ayıbın aracın piyasa değerini bir miktar düşüreceği; satış tarihi —- itibarıyla, bu durumdaki ayıplı bir aracın piyasa değerinin —– olduğu tespit edildiğinden, davacının —— fazla ödeme yapmış olduğu anlaşıldığından, davacı alıcı şirketin 6102 sayılı Yasanın 23/f.1-b.2 hükmü gereği süresinde yaptırdığı inceleme neticesinde satışa konu aracın, ekonomik değerini düşüren ve gizli ayıp mahiyetindeki eksiklikleri nedeniyle 6098 sayılı Yasanın 227 nci maddesine göre satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinde indirim isteme seçimlik hakkına sahip olduğu ve bu hakkın usulüne uygun kullanıldığı anlaşıldığından denetime ve hüküm tesisine elverişli rapor ile belirlenen “aracın, ayıpsız misli ile aralarındaki rayiç fiyat farkı” olan ———–tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine karar verilmiştir.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1.-Davanın KABULÜ ile; ———– tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
2.-Alınması gerekli 1.707,75.-TL harcın davacı tarafından peşin olarak yatırılan 59,30.-TL peşin harç ve 409,86.-TL ıslah harcı olmak üzere toplam 469,16.-TL harçtan mahsubu ile eksik bakiye 1.238,59‬.-TL nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3.-Davacı tarafça yatırılan 59,30.-TL peşin harç, 409,86.-TL ıslah harcı, ve 59,30.-TL başvurma harcı olmak üzere toplam 528,46‬.-TL harcın davalıan alınarak davacıya verilmesine,
4.-Davacı tarafından yapılan 1.500,00-TL bilirkişi ücreti ve 176,7‬0.-TL posta gideri olmak üzere toplam 1.676,70.-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5.-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6.-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen 9.200,00.-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili davacıya verilmesine,
7.-Arabuluculuk sürecinde düzenlenmiş sarf kararında yer alan 1.320,00 TL’nin 6325 Sayılı Kanunun 18/A maddesi uyarınca, davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
8.-Kararın kesinleşmesi halinde kullanılmayan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
Dair, her iki taraf vekili yokluğunda, gerekçeli kararın kendilerine tebliğinden itibaren iki hafta için usulüne uygun dilekçe vermek suretiyle ———— Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar usulen okundu.07/03/2023