Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/842 E. 2023/202 K. 03.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/842 Esas
KARAR NO : 2023/202

DAVA : Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma veya Çıkarılmaya İlişkin)
DAVA TARİHİ : 13/12/2021
KARAR TARİHİ : 03/03/2023
Mahkememizde görülmekte olan ticari şirket (ortaklıktan çıkma veya çıkarılmaya ilişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı 12/12/2019 tarihli dilekçesinde—— sicil numarasında kayıtlı ——- unvanlı şirketin davalılar ile birlikte ortağı olduğunu, davalılardan —— ile hisse devri sözleşmesi yaptıklarını, sözleşme gereğince şirketteki 40 payını —– devrederek şirket ortaklığından ayrıldığını, devir işleminin 21/9/2020 tarihli —— karar numaralı Genel Kurul kararı ile onaylanarak imzalandığını, bu rağmen şirketin eski müdürü—–ve yeni yetkili müdür olan —— devir işlemini pay defterine işlemediklerini, işlemin davalılar tarafından tescil ve ilan da edilmediğini, bu nedenle resmi olarak halen şirket ortağı olarak göründüğünü belirterek, şirket ortağı olmadığının tespiti ile ticaret siciline tesciline karar verilmesini talep etmiştir.Dava dilekçesi davalılara tebliğ edilmiş, cevap veren davalı ——- vekili, 5/1/2022 tarihli dilekçesinde husumet itirazında bulunduklarını, asıl mesul müdürün —– olduğunu, müvekkilini ve tüm ailesini dolandırdığını, müvekkilinin de aynı davacı gibi resmi kurumlar önünde mağdur olduğunu, kendilerinin de ——-şirkette herhangi bir payı olmadığının tespitine dair dava açtıklarını, davanın kendilerine yöneltilmesinin kötüniyetli olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılardan——- cevap dilekçesi vermemiştir.
Hukuki Nitelendirme, Delillerin Değerlendirilmesi ve Netice
Dava, limited şirkette pay devrine ilişkin ortaklar kurulu kararının ticaret siciline tescili ve ilanı istemine ilişkindir
“(——-) Davacılar paylarını, TTK.’nun 520. maddesindeki tüm koşullara uygun olarak davalılara devretmişler ve sicile tescil hariç devir prosedürü tamamlanmıştır. Bilindiği gibi limited şirketlerin kuruluşları, TTK.’nun 510 ve 511. maddelerine göre tescil ve ilan edilir. Ortaklardan her birinin ad ve soyadları da tescil edilecek hususlar arasında sayılmıştır. TTK.’nun 33 ve Ticaret Sicili Tüzüğü’nün 38. maddelerine göre, tescil edilmiş konulardaki her türlü değişiklerin de tescili gerekir. Limited şirketler bakımından TTK.’nun 510. maddesinde, tescilin şirket müdürleri tarafından talep edileceği öngörülmüş olup, aynı Kanun’un 30 ve Ticaret Sicili Tüzüğü’nün 31. maddesine göre de tescil, ilgililer veya yetkili temsilcileri ile hukuki halefleri tarafından istenir.Dava konusu olayda davacılar, limited şirketteki paylarını yasaya uygun olarak davalılara devredip ortaklık sıfatını kaybetmişlerdir. (——) Davacıların, tescil yükümlülüğünü yerine getirmeyen limited şirket aleyhine açacağı tescile icbar davası sonunda alacağı hükümle, Ticaret Sicili Tüzüğü’nün 38/2 nci maddesi uyarınca tescili sağlama olanağı bulunmaktadır. İşte davacılar, bu amaçla işbu davayı açmıştır. TTK.’nun 520. maddesinde belirtilen usul ve esaslara uyulmak kaydıyla gerçekleştirilen pay devrini, şirket sicile tescile yanaşmıyorsa, tescilin böyle bir dava ile sağlanması olanaklı olmalıdır. Türk Medeni Kanunu’nun ikinci maddesi, “herkes haklarını kullanırken ve borçlarını yerine getirirken dürüstlük kurallarına uymak zorundadır. Bir hakkın açıkça kötüye kullanılmasını hukuk düzeni korumaz” hükmünü içermektedir. Bu hükümden hareketle, sırf bir takım yükümlülüklerden kaçınmak amacına yönelik olan davalıların tutumunu, Kanun’un himaye etmeyeceği kuşkusuzdur.” (——— Karar).Yargıtay bu kararında, paydaşlık sıfatı sona eren eski ortağın Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne tescil talebinde bulunması halinde, devam eden bir “şirket müdürü” sıfatı bulunması söz konusu olamayacağından bu talebinin reddedileceğini ve mevcut şirket müdürlerince de bu talep öne sürülmediğine göre paydaşlık sıfatı sona eren eski ortağın tescile icbar davası ile tescil talebinde bulunabileceğini belirtmiştir.Yeni Türk Ticaret Kanunu’na (“TTK”) göre ise hisse devrinin son adımı olan tescil işleminin kurucu değil açıklayıcı unsur niteliği kazandığını söylemek gerekir. TTK m. 595/2 uyarınca pay devri genel kurulun onayıyla geçerlilik kazanacaktır. Şirket müdürlerinin hisse devrinin tescili için 30 gün içinde ticaret siciline başvurmaması halinde, ayrılan ortak TTK m. 598/2’ye göre adının bu paylarla ilgili olarak silinmesi için ticaret siciline başvurabilir.Ticaret Sicil Müdürlüğü ve ——-Noterliği’ne müzekkere yazılarak limited şirket pay devri sözleşmesi ile şirket kayıtları talep edilmiş, yazı cevapları dosyamız arasına alınmıştır. Mahkememizde yapılan 01/12/2022 tarihli duruşmada davalı vekilinin mazeret dilekçesi sunduğu, dilekçesinde davacının duruşmada hazır bulunmaması ihtimalinde takip etmeyeceklerini bildirerek dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verildiği, yapılan sistem sorgulamasında davacının mazeret dilekçesi sunmadığı, duruşma saatinde hazır bulunmadığı, yapılan duruşmaya iştirak etmediği anlaşılarak Mahkememizce dosyanın işlemden kaldırıldığı, yasal üç aylık süre içerisinde yenileme talebinde bulunulmadığı anlaşılmakla, davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
1.HMK.nın 150/1. maddesi hükmünce işlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak, üç aylık hak düşürücü süre içinde yenilenmeyen iş bu davanın, HMK.nın 150/5. maddesi hükmünce AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
2.Alınması gerekli olan 179,90 TL maktu harçtan, 59,30.-TL nin dava açılırken peşin olarak yatırıldığı anlaşılmakla, bakiye 120,60.-TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3.Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4.Davalı tarafından herhangi bir masraf yapılmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5.Davalı ——- kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT ye göre belirlenen 4.000,00.-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı——— verilmesine,
6. Kararın kesinleşmesi ve talep halinde kullanılmayan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde ——-Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.