Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/837 E. 2023/714 K. 05.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/837
KARAR NO : 2023/714

DAVA : Alacak (Hava Taşımacılığından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/12/2021
KARAR TARİHİ : 05/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hava Taşımacılığından Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Müvekkili davacı şirketin davalı şirket ile—– taşınacak kargolarla ilgili olarak anlaşma yaptığını, ancak —–numaralı konşimentoda aksaklık olduğunu, davalı firmanın bu yaşanan aksaklıkta hatasının olduğunu kabul ettiğini, ancak ödemeyi –CMR sözleşmesi hükümlerine göre aksaklığa konu malzeme ağırlığının — ile çarpılması suretiyle bulunacak rakam ile sınırlı olarak yapacağını bildirdiğini, hesap edilen zararının davalı teklifindeki miktardan çok daha fazla olması nedeniyle davalının bu teklifini kabul etmediğini, davacının teslim edilmeyen mallar nedeniyle 16.200 USD, bu malların satışından elde edemediği kar nedeniyle 7800 USD olmak üzere toplam 24.000,00 USD dolar zararının bulunduğunu iddia ile, toplam 24.000,00 USD dolar zararının USD olarak aynen tazminine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davada taşımacılık hukukuna ilişkin uluslararası sözleşmelerin uygulanması gerektiğini, Taşıma Kural ve Koşullarının 21.maddesi 1/b gereği davacının müvekkili şirketten doğrudan ve dolaylı zararlara ilişkin herhangi bir tazminat talebinde bulunmasının mümkün olmadığını, müvekkili şirketin ancak sınırlı sorumluluğundan bahsedilebileceğini, söz konusu sözleşmeler ve ilgili mevzuat uyarınca uluslararası taşımacılığa ilişkin olarak gecikme, bagaj ve kargoyla bağlantılı olarak taşıyıcının sorumluluğunun sınırlandırıldığını ve taşıyıcının sorumluluğunun kusur sorumluluğu olarak kabul edilmekte olduğunu, müvekkili şirketin sınırsız sorumluluğu olduğundan bahsetmenin mümkün olmadığını savunarak haksız ve dayanaksız davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE : Dava hukuki niteliği itibariyle uluslararası taşımada oluşan aksaklık nedeniyle uğranılan zararın tazminine ilişkindir.
Usulünce duruşma açılarak; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip ihtilaflı ve ihtilafsız konular ön inceleme duruşmasında resen belirlenerek uyuşmazlığın çözümü doğrultusunda tarafların tüm delilleri tahkikat duruşmalarında toplanıp bilirkişi incelemesi yapılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.Tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi sonucunda; uyuşmazlığın, tarafların davacıya ait ürünleri—– taşınması konusunda anlaştığı, —– numaralı konşimentoya konu 40 adet ürünün teslim edilmediğinin, 20 adet ürünün ise hasarlı olarak teslim edildiğinin iddia edildiği, buna göre meydana gelen zarardan davalının sorumlu olup olmadığı, davalının sorumlu olması halinde uyuşmazlığa uygulanacak hükümler, davalının sınırlı sorumluluk hallerinden yararlanıp yararlanmayacağı, oluşan zararın miktarı konularında tarafların anlaşamadıkları şeklinde olduğu anlaşılmıştır.
Tarafların delilleri toplanmış, celse arasında davacı vekilinin talebi üzerine yapılan değerlendirme sonunda verilen ara karar gereğince; Dosya taşıma alanında uzman bilirkişi ile bilgisayar mühendisi bilirkişiden oluşan bilirkişi heyetine tevdi edilerek, tarafların iddia ve savunmaları değerlendirilerek uyuşmazlık konularında ve hasarlı olarak teslim edilen ve piyasa değerinin altında satıldığı bildirilen ürünlerin hasarlı olarak satış fiyatının piyasa rayiçlerine uygun olup olmadığı hususunda bilirkişi raporu alınmıştır.
Bilirkişi heyeti ortak raporunda; Dava konusu tazminat talebine konu olan hasarın davalının sorumluluğunda olan havayolu taşıması esnasında meydana geldiği, davalının meydana gelen zarardan sorumlu olduğu, eşyanın taşındığı konişmento üzerinde taşınan emtianın kıymetinin beyan edildiği (BİR DİĞER İFADEYLE ÖZEL FAYDA BEYANINDA BULUNULMUŞ OLDUĞU) görülmüş olmakla, davacının —Konvansiyonu 22’nci madde 3.paragraf kapsamında, hesap edilen 16.126,.55USD gerçek zarar tutarını tazminle yükümlü olacağı, davacı talebi olan kar mahrumiyetinin, uyuşmazlığın uygulandığı — Konvansiyonu hükümlerine göre taşıyıcıdan talep edilemeyeceği sonuç ve görüşlerine varıldığını bildirmişlerdir.
Dosya lojistik ve hava taşımacılığı konusunda uzman bilirkişi, bilgi güvenliği uzmanı, lojistik ve hava taşımacılığı konusunda hesaplama yapabilecek bilirkişi heyetine tevdi ile dosyadaki iddialar, savunmalar, bilirkişi raporu ve itirazlar dikkate alınarak bilirkişi raporu tanzim ettirilmiştir.
3 kişiden oluşan bilirkişi heyeti ortak raporunda; Ürünlerin taşıma esnasında 1 adet kolinin hasar gördüğü, hasar gören koli içerisinden çıkan 20 adet —- marka ve model ekran kartı ürününün birim fiyatı 600,00 USD tutarı üzerinden satışı yapıldığı, satışı yapılan ürünlere ait 31.08.2021 tarihli —- numaralı faturanın dosyada mevcut olduğu, davacının eğer taşıması tam ve sağlam olsa idi teslim edilemeyen ithal edilen ürünlerden de iddia ettiği gibi birim fiyatı 600 USD bedelle satarak 7.800 USD gibi bir kazanç elde edebileceğinin değerlendirildiği, dava konusu taşımada zayi-kayıp olan 40 adet ürün kaynaklı davacı doğrudan zararının 16.126,40 Usd hesaplandığı, özel fayda — menfaat beyanı gözetilerek yapılan taşıma bakımından davalının bu miktar tazminatı ödemesi gerektiğinin değerlendirildiği, davacının dolaylı zarar ve kar yoksunluğuna dayalı tazminat talebinin somut olaya uymadığı, davacının söz konusu emtiadan yeni ithalat yolu ile satış ve yoksun kaldığı karı telafi edebileceği, davalının kayıp kaynaklı tazminat sorumluluğu kapsamında kar yoksunluğunun kabul edilemeyeceği, dosyada mevcut bilirkişi raporu inceleme ve değerlendirmeleri ile kanaatlerinin uyumlu olduğu sonuç ve kanaatine varıldığını bildirmişlerdir.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller, bilirkişi raporları hep birlikte değerlendirildiğinde; davacının, davalı şirket ile —- taşınacak kargolar ile ilgili anlaşmaya varıldığı, taşıma esnasında kolilerin hasar gördüğü, davalı şirketin hatasını kabul ettiği ancak ödemeyi — sözleşmesi hükümlerine göre aksaklığa konu malzeme ağırlığının —- ile çarpılması suretiyle bulunacak bedel ile sınırlı yapacağını bildirdiği, dava konusu tazminat talebine konu olan hasarın davalının sorumluluğunda olan havayolu taşıması esnasında meydana geldiği, davalının meydana gelen zarardan sorumlu olduğu, konşimento üzerinde taşınan emtianın kıymetinin beyan edildiği ve davanın bilirkişi heyeti tarafından tespit edilen gerçek zarar olan 16.126,55 USD’yi ödemekle yükümlü olduğu, taşıyıcının kar kaybından sorumlu bulunmadığı görülmekle davanın kısmen kabul, kısmen reddine karar verilmekle aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın KISMEN KABUL, KISMEN REDDİNE,
16.126,55 USD zarar tutarının dava tarihi olan 09/12/2021 tarihinden itibaren 3095 sayılı kanunun 4/a maddesi uyarınca işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Davacı tarafça yapılmış, 59,30 TL başvurma harcı ile 5.647,71 TL peşin harç olmak üzere toplam 5.707,01 TL harç giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davacı tarafça yapılmış tebligat, müzekkere ve bilirkişi ücreti olarak toplam 2.098,00 TL yargılama giderinden kabul edilen kısma isabet eden 1,409,65 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı tarafça yapılmış 5.250,00 TL yargılama giderinden red edilen kısma isabet eden 1.722,53 TL’sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Kabul edilen miktar üzerinden avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca hesaplanan 35.067,49 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Red edilen miktar üzerinden avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca hesaplanan 17.900,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Alınması gereken 15.058,94 TL karar ve ilam harcından peşin ödenen 5.647,71 TL harcın mahsubu ile bakiye 9.411,23 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
8-Davadan önce gidilen arabuluculukta devletçe karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 886,90 TL’sinin davalıdan, 433,10 TL’sinin de davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına, bu nedenle bu miktar yönünden de harç gibi tahsil müzekkeresi hazırlanmasına,
9-Taraflarca yatırılmış gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer ya da başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile—–Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.