Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/750 E. 2023/484 K. 08.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/750
KARAR NO : 2023/484

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/11/2021
KARAR TARİHİ : 08/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,Yukarıda adı ve adresi yazılı davacı tarafından açılan hukuk davasının 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 9. Maddesi gereğince Türk Milleti adına yargılama yapmaya görevli ve yetkili—–. Asliye Ticaret Mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda aşağıda gerekçesi yazılı hükme ulaşılmıştır.

DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı—– tarafından—— poliçe numarası ile sigortalanmış olan —-ait—- plakalı araç, 03.04.2020 tarihinde müvekkiline ait —–plakalı araca çarptığı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği, bu kaza sonucu müvekkiline ait —–plakalı aracında meydana gelen hasar, bağımsız eksper tarafından KDV dahil toplam 13.458,34 TL olarak tespit edildiği, somut olayda Hazine Müsteşarlığı Sigortacılık Genel Müdürlüğünce 23.09.2010 tarihinde yayınlanan —— nolu sektör duyurusu uyarınca; bağımsız eksper tarafından araçta oluşan hasar onarım miktarının tespiti yapıldığı, söz konusu kaza neticesinde müvekkilinin aracında meydana gelen hasar onarım bedeli ve değer kaybı alacağının tazmini amacıyla 21/08/2020 tarihinde —-Sayılı dosya ile başvuruda bulunulduğu, 06/01/2020 tarih ve —– Sayılı karar ile başvuru itiraz yolu açık olmak üzere usulden reddedildiği, usulden red kararı akabince Sigorta Tahkim Komisyonu İltraz Hakem Heyetine 22/01/2021 tarih—– sayılı başvuru ile başvuru yapıldığı, İtiraz Hakem Heyeti 24/03/2021 tarih, —– karar sayılı karar ile başvuru hakkında dosyadan el çekilmesine karar verdiği, işbu nedenle huzurdaki davayı ikame etme zarureti hasıl olduğu, her ne kadar bağımsız eksper tarafından hasar bedeline ilişkin bir tespitte bulunulmuşsa da, yargılama sırasında celb edilecek belge, resim ve sair deliller doğrultusunda yaptırılacak bilirkişi incelemesi sonrasında hasar onarım alacağının miktarı belirlenebilir hale geleceği, bu nedenle davanın belirsiz alacak davası niteliğinde olduğundan bahisle alacaklarının belirgin hale gelmesini müteakip artırım hakları ile fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla, şimdilik; kaza sebebiyle oluşan hasar onarım alacaklarının şimdilik 100,00-TL’sinin, değer kaybı alacağı olarak şimdilik 10,00 TL’sinin ticari işlerde uygulanan en yüksek temerrüt faiz oranı üzerinden ve kaza tarihinden, kabul görülmez ise ihtar tarihinden itibaren işletilecek en yüksek temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tazminine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın talepleri gerçek dışı ve kötüniyetli olmakla, tamamıyla reddi gerektiği zira dava konusu aracın talebe konu hasarı ile değer kaybı, hazırlanan ekspertiz raporu doğrultusunda müvekkili şirketçe karşılandığı, davacının maliki olduğu ve işbu başvuru ile hasar bedelini talep ettiği—– plakalı araca ilişkin müvekkili şirkete yapılan başvuru üzerine açılan—– hasar numaralı dosyada yaptırılan ekspertiz incelemesi sonucunda, söz konusu aracın hasar bedeli olarak 18.05.2020 tarihinde 5.000.-TL ödeme yapıldığı, müvekkili şirket tarafından yapılan ödeme ile hasar bedeli tamamen karşılanmış olduğundan; davacının işbu talebinin kabul edilmesi halinde mükerrer ödeme söz konusu olacak olup, davacı taraf yönünden sebepsiz zenginleşme meydana geleceği, işbu değer kaybı alacağı talebine de itiraz ettiklerini, davaya konu aracın güncel kilometresinin 165.000 km üzeri olduğu tespit edildiği, bu nedenle müvekkili şirkete yapılan başvuruya da olumlu yanıt verilmediği, davacıya ait aracın güncel kilometresi 186.838 km olduğundan bahsi geçen araç değer kaybı hesaplamasına konu dahi olamayacağı ve dolayısıyla mağdura ait araca ilişkin bir ödeme yapılmayacağı, açıklanan bu nedenle talebin reddi gerektiği, kabul manasında olmamak üzere, trafik sigortası genel şartları’nın a.6.b maddesinde de belirtildiği üzere hak sahibinin kendi kusuruna denk gelen tazminatları teminat dışında kalan hallerden olduğu, bu sebeple kusur oranlarının tespit edilmesi gerektiği, kabul manasında olmamak üzere, davacının gerçek zararının tespiti gerektiği, değer kaybı tazminat hesaplaması —– yayımlanarak yürürlüğe giren trafik sigortası genel şartları ek-1’de belirlenen formüle uygun olarak yapılması gerektiği, davayı kabul manasında olmamak üzere faizin dava tarihinden itibaren yasal faiz olması gerektiği, söz konusu davanın haksız fiile dayanması sebebiyle uygulanacak faiz yasal faiz olması gerektiği, yukarıda açıklanan nedenlerle; davanın reddine karar verilmesini, davacı tarafın; “değer kaybı” talep etmeye hakkı olup olmadığının, var ise miktarının tespiti için “Bilirkişi” incelemesi yaptırılmasını ve alınacak raporun taraflarına tebliğ ettirilmesini, müvekkili şirket dava açılmasına keyfi ve haksız olarak sebep olmadığından, yargılama giderlerinden sorumlu tutulmamasına karar verilmesini talep etmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava; trafik kazası nedeni ile davacıya ait araçta meydana gelen hasar ve değer kaybı nedeni ile tazminat alacağına ilişkindir.Mahkememizce; taraf vekillerinin vermiş olduğu dilekçeler, tarafların ibraz ettiği tüm deliller, sigorta poliçeleri, hasar dosyaları, bilirkişi raporları ile dosya içerisindeki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.Olayın çözümü teknik bilgi ve tecrübe gerektirmekle dosyanın alanında uzman makine mühendisi bilirkişiye tevdiine karar verilmiş, 21/03/2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Kolluk Görevlileri tarafından hazırlanan ve ilk tespitleri içeren Maddi Hasarlı Trafik Kazası Tespit Tutanağı, Kaza Yeri krokisi ve Kazanın Özetine göre; 03/04/2020 tarihinde, saat 16.45 sıralarında davalı tarafa sigortalı araç sürücüsü dava dışı—–(1 ,92 promil alkollü) yönetimindeki —–plaka sayılı —– marka otomobil ile yerleşim yerinde gündüz vakti —–takiben seyir halinde iken olay mahalline geldiğinde direksiyon hakimiyetini kaybederek park halindeki —- ve dava konusu —-plaka sayılı —– model otomobile (Araç maliki —– çarpması sonucu, maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiği anlaşıldığı, kusur yönünden; Davalı tarafa sigortalı araç sürücüsü —-yönetimindeki —– plaka sayılı araç ile yerleşim yerinde seyir halinde iken gereken dikkatini yola vermediği, mahal şartlarını, görüş alanını ve park halindeki araçları da dikkate alarak hızını tedbir alabilecek düzeye düşürüğ şeridini takiben seyrine özen göstermediği, park halindeki dava konusu araca ve diğer araçlara tedbirsizce çarparak olayın meydana gelmesine sebebiyet verdiği ve 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 52/b ve 47/d Maddelerini ihlal ettiği anlaşılmış olup, krokideki araçların konumları, hasar durumları ve kolluk görevlilerinin tespitleri de dikkate alındığında, dikkatsiz ve özensiz davranışlarından dolayı olayda %100 (Yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu, davacı —– ait —– plaka sayılı —– model otomobilin park halinde bulunduğu sırada, davalı tarafa sigortalı aracın çarpmasına maruz kaldığı anlaşılmakla, kazanın oluşumunda etkenliği-kusuru bulunmadığı, hasar yönünden; 03/04/2020 tarihinde meydana gelen olaya ait trafik kazası tespit tutanağındaki tespitlerin, dava konusu —— plakalı araçta meydana gelen maddi hasar ile uyumlu olduğu, söz konusu —-plaka sayılı —–model aracın toplam hasar tutarının orijinal parça kullanılarak fen ve sanat kurallarına göre onarılması durumunda KDV dahil 8.350,93 TL olabileceği davalı taraf sürücüsünün —— %100 kusur oranına isabet eden tutarın kaza tarihi itibariyle; 8.350,93 TL olabileceği, Davalı sigorta tarafından —– antetli, göndereni —-Sigorta” alıcısı “—-” olan, 18/05/2020 tarih ve “—–numaralı hasar dosya ödemesidir “ açıklamalı, 5.000,00 TL tutarlı dekont sunulmuş olduğu, sayın Mahkemece davalı sigorta vekilince beyan edilen 5.000,00-TL tutarın ödendiğinin kabulü halinde kalan bakiye tutarının 8.350,93 TL – 5.000,00 TL = 3.350,93 TL olduğu, değer kaybı yönünden; dava konusu—–plaka sayılı —–model araçta oluşan değer kaybı için davaya konu edilen ve davalı tarafın tazmin etmesi istenilen toplam değer kaybı tutarının Yargıtay Kararları doğrultusunda (Aracın serbest piyasa koşullarında dava konusu kazadan önceki 2. el piyasa rayiç değeri ile dava konusu kazadan sonraki onarılmış haldeki 2. el piyasa rayiç değeri arasındaki fark) kaza tarihi itibariyle serbest piyasa koşullarında 3.900,00 TL olabileceği görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.

ISLAH
Davacı vekili 06/04/2023 tarihli talep artırım dilekçesi ile talep artırmış harcını yatırmış ve dilekçesi davalıya tebliğ edilmiştir.Tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesi neticesinde; açılan davanın trafik kazasından kaynaklı hasar bedeli ve değer kaybı bedelinin tazmini talepli olduğu, davacının —-plakalı aracın maliki olduğu, davalının ise dava dışı —-maliki olduğu diğer araç olan —–plakalı aracın ZMMS’cisi olduğu, davalı şirketin düzenlemiş olduğu poliçe ile sigortaladığı aracın sebebiyet verdiği zararları poliçe limitleri dâhilinde üçüncü kişilere karşı tazmin ile mükellef olduğu, hasar bedelinin yanında değer kaybı bedelinin de ZMMS genel şartları çerçevesinde poliçe kapsamında kaldığı, mahkememizce aldırılan 21/03/2023 tarihli bilirkişi raporunun gerekçeli bilimsel ve denetime uygun olmakla hükme esas alındığı, bu doğrultuda davacı araç sürücüsünün meydana gelen kazada kusursuz olduğu davalı tarafa sigortalı araç sürücüsü —– ise meydana gelen kazada %100 oranında kusurlu olduğu, bu durumda meydana gelen zarardan davalı sigorta şirketinin ZMMS hükümleri çerçevesinde sorumlu olduğu, davacının meydana gelen kaza sebebiyle aracında 8.350,93-TL’lik hasar olduğu, davalı tarafından davadan önce davacıya 18/05/2020 tarihinde 5.000,00-TL hasar bedeli ödemesi yapıldığı, yapılan bu ödeme de düşüldüğünde davacının nihai hasar bedelinin 3.350,93-TL, aracında ise 3.900,00-TL’lik değer kaybı meydana geldiği, davacının 3.350,93-TL hasar bedeli ve 3.900,00-TL değer kaybı bedeli olmak üzere toplam 7.250,93-TL alacağının bulunduğu mahkememizce anlaşılmış ve dava bu bedel üzerinden kabul edilmiş, davacının başvurusunun davalıya 25/06/2020 tarihinde tebliğ edilmesi sebebi 06/07/2020 tarihinde temerrüdün oluşacağı kabul edilmiş, araç hususi olmakla yasal faize hükmedilmiş ve açılan davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Açılan davanın KABULÜ ile,
3.350,93-TL hasar tazminatı ve 3.900,00-TL değer kaybı tazminatı olmak üzere toplam 7.250,93-TL’nin temerrüt tarihi olan 06/07/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2- KARAR HARCI;
a-Alınması gerekli 495,31-TL harcın davacı tarafından peşin olarak yatırılan 59,30-TL peşin harç ve ıslah harcı olarak yatırılan 121,94-TL harç olmak üzere toplam 181,24-TL harçtan mahsubu ile eksik bakiye 314,07-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-AVUKATLIK ÜCRETLERİ
a-Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 7.250,93-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-DİĞER YARGILAMA GİDERLERİ
a-Davacı tarafından dava açılırken harç olarak yatırılan 59,30-TL peşin harç, 121,94-TL ıslah harcı ve 59,30-TL başvurma harcı toplamı 240,54-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
b-Davacı tarafından sarfedilen 1.500,00-TL bilirkişi ücreti ve 226,50-TL posta ücreti olmak üzere toplam 1.726,50-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
c-Arabuluculuk aşamasında yapılan ve hazine tarafından karşılanan 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin hazine tarafından ilgili arabulucuya ödendiğinden, bu ücretin 6831 Sayılı Kanun’a göre davanın açılmasına sebebiyet veren davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, buna ilişkin harç tahsil müzekkeresi düzenlenmesine,
d-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avanslarının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı 6100 sayılı HMK’nın 341/2 maddesi gereği miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.