Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/748 E. 2022/353 K. 19.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/748 Esas
KARAR NO : 2022/353

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 16/09/2014
KARAR TARİHİ : 19/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalılardan—– plakalı araç ile davalılardan —- olduğu, diğer davalı—- plakalı aracın müvekkillerin desteği —- plakalı araca —tarihinde çarptığını, kaza neticesinde müvekkilerinden — eşi ve diğer davacı küçüklerin babası olan —- hayatını kaybettiğini, bu olay nedeniyle davalılar ——- hakkında —dava açıldığını,——. Sayılı dosya ile verilen kararalrda davalıların kusurlu bulunduğunu, ve cevazalndırılmalarına karar verildiğini, kararların kesinleştiğini, Davacılardan—– iş bu kaza neticesinde eşini daha doğrusu hayattaki en büyük destekçisini kaybettiğini, zira davacı bugüne kadar hiç çalışmadığını, hayatını eşine ve çocuklarına adadığını, mütevefaa — şoförü olup aylık 1.500,00 TL net kazancı bulunduğunu, bu nedenle müvekkillerden —20.000,00 TL, — için 1.000,00 TL ve —- için 1.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı ayrıca müteveffanın örf ve adete göre 2.500,00 TL tutarındaki defin giderlerinin—- dışındaki davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir, ceza davasındaki kusur durumu, mağduriyetin ağırlığı göz önüne alınarak davalılara ait ——– plakalı araçların üzerine takdiren teminatsız olarak ihtiyati tedbir konulmasını, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalılara tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı —— vekili cevap dilekçesinde özetle; Kazanın müteveffa —– kusurundan meydana geldiğini, dosyada yapılan inceleme sonucu, kazanın oluşumunda hayatını kaybetmesinden büyük üzüntü duyduğunu — tamamen kusurlu hareketinin sebep olduğunu, —– sapağı kaçırması nedeniyle, kaçırdığı sapağa ulaşabilmek amacı ile geri geri gidilmesi yasalar gereği olanaksız yolda bu manevrayı yaparken ve bunlara ilaveten yolda bulunan trafik dubarından kurtulmak amacı ile aniden yola aracını çıkarması sonucu istenmeyen bu kazanın olşutuğunu, meyana gelen kazada — asli kusurlu olduğunu, dava dilekçesinde belirtilen ve iddia edilen destekten yoksun kalma talbebine—— kazancın gerçekleri yansıtmadığını, müteveffanın aylık net 1.500,00 TL kazandığı yönündeki iddiaları kabul etmediklerini, davacı yan olay tarihinden itibaren faiz talep ettiğini, ancak bu tarihin dayanağı belirsiz olup, faiz başlangıç tarihinin dava tarihi olması gerektiğinden faize itiraz ettiklerini, davanın usul ve esas yönünden reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacılara yüklenmesini talep etmiştir.
Davalı —— araç müvekkil şirket——— arasında geçerli olmak üzere —-poliçesi ile sigortalandığını, görevli mahkenenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu davanın görev yönünden reddinin gerektiğini, işbu dava ile istenen tazminatın talep hakkının zamanaşımına uğradığını, dava konusu olay neticesinde destekten oyksun kalma tazminatı istenmesinin, sorumluluk hukuku prensiplerine uygun olmadığını, ayrıca sigorta teminetı kapsamında yer almadığını, davanın konusu olay haksız fiilden kaynaklandığını ve ticari iş niteliğinde olmadığını, bu nedenle davacı vekilinin avans faizine yönelik taleplerinin de reddinin gerektiğini, işbu açılmış olan haksız ve mesnetsiz davanın talep igorta teminatı dışında olduğundan reddine, mahkeme masraf ve vekalet ücretinin davacı tarafa yüklenilmesini karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı —– Vekili cevap dilekçesinde özetle; kazaya karışan — plaka sayılı araç müvekkil şirket nezdinde— sigortası ile sigortalı olduğunu, kaza tarihi itibariyle kişi sakatlık ölüm teminatının —- olduğunu, dava öncesinde davacının müvekkil şirkete başvuruda bulunmadığını, bu nedenle müvekkil şirketin temerrüde düşmediği gibi dava açılmasına sebebiyet vermediğini, davayı kabul anlamına gelmemek üzere, müvekkil şirket yalnızca dava tarihinden itiaren faizden sorumlu olacağını ve dava konusu olaya uygulanması gereken faiz yasal faiz olduğunu, vefat eden davacılar murisinin emniyet kemeri takılmamamıs sebebi ile müterafik kusurunun tazminattan düşülmesini, işbu haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddi ile, müvekkil şirket dava açılmasına sebep olmadığından tüm yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yana tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı —- vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkil aracı ile —— giderken, müteveffanın kulandığı araç ——bu yolda geri geri geldiğini ve emniyet şeridinden geri geri gelirken hızla en sağ şeride müvekkilin önüne çıktığını, bu sırada —- basarak durmak ve kaçmak istediğini, aynı şekilde davcranan müvekkilin sonulunda yer alan diğer davalı —– kullandığı kamyon bu sırada müvekilin —- çarptığını, müvekkilin aracı kendi etrafında dönerken kamyon bu kez müteveffanın kullandığı taksiye çarparak önünde sürükleyerek üzerine çıktığını,olayın devamında ceza davasında tanık olarak dinlenen —–kullandığı araç ve müvekkilin aracı da dahil olmak üzere tüm araçların çarpıştığnı, müvekkil hakkında kesinleşmiş bir ceza hükmünden bahsedilmeyeceğini, işbu davanın müvekkil açısından reddi ile yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı —— vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının dava dilekçesinde belirttiği ve müvekkillerin kusurlu olduğu yönündeki beyanları kabul etmediklerini, müvekkilin kazaya karışan—– müvekkilinin önünde aniden gelişen kazayı öngörme ve engelleyebilme imkazın ve ihtimalinin bulunmadığını, bu nedenle müvekkiline kusur atfedilmesiinin hukuken mümkün olmadığını, bu nedenlerle müvekkil araç üzerine konulması talep edilen tedbirleri de kabul etmediğini, davacının beyanlarının yerinde olmadığını,—- dosyaları ve buradaki olay yeri görüntüleri, keşif tutanağı dikkate alındığında, müvekkil şirkete ait aracı kullanan diğer müvekkil — kusursuz olduğunu, işbu sebeple dayanaktan yoksun, mesnetsiz ve soyut davanın ve davacıların tedbir talebinin reddini, yargılama gideri ve ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
İLK KARAR
Mahkememizden verilen—- sayılı kararı ile;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE,
2-Davacılardan — için belirlenen 78.883,00 TL tazminatın, sigorta şirketleri açısından dava tarihi olan 03/10/2013 tarihinden, diğer davalılar açısından kaza tarihi olan 15/12/2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
3-Davacılardan —için belirlenen 26.745,00 TL tazminatın, sigorta şirketleri açısından dava tarihi olan 03/10/2013 tarihinden, diğer davalılar açısından kaza tarihi olan 15/12/2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
4-Davacılardan—-tazminatın, sigorta şirketleri açısından dava tarihi olan — tarihinden, diğer davalılar açısından kaza tarihi olan 15/12/2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-Davacılardan — manevi tazminatın sigorta şirketleri dışındaki davalılardan kaza tarihi olan 15/12/2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,Fazlaya ilişkin talebin reddine,
6-Davacılardan —-için taktir edilen 10.000,00 TL manevi tazminatın sigorta şirketleri dışındaki davalılardan kaza tarihi olan 15/12/2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,Fazlaya ilişkin talebin reddine,
7-Davacılardan —– için taktir edilen 10.000,00 TL manevi tazminatın — dışındaki davalılardan kaza tarihi olan 15/12/2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,Fazlaya ilişkin talebin reddine, karar verilmiştir.
YARGITAY BOZMA KARARI
—-Karar sayılı ilamıyla ;
“1-Hükmü temyiz eden davalı —- tarihli dilekçesiyle temyiz isteğinden feragat ettiğini bildirdiği ve vekaletnamesinde feragat yetkisi olduğu anlaşıldığından, temyiz isteminin feragat nedeniyle reddi gerekmiştir.
2- Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına göre, davalılar —— bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
3- Dava, trafik kazasından kaynaklanan ölüm nedeni ile maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkında hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de göz önünde tutularak, hak ve nasafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, M.K.nun 4. maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nasafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında, davalılar—- vekilinin temyiz itirazının kabulüyle davacılar için takdir olunan manevi tazminatın bir miktar fazla olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın davalılar— bozulması gerekmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Usulüne uygun yargıtay bozma ilamına uyulmasına karar verilerek yargılamaya devam edilmiştir.
Maddi tazminat istemleri yönünden; mahkememizin ——sayılı kararı bozma ilamı dışında kaldığından ve kesinleştiğinden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Mahkememizce uyulmasına karar verilen bozma ilam doğrultusunda manevi tazminat istemleri yeniden değerlendirildiğinde; davaya konu kaza nedeniyle davacılarda—– eşini kaybettiği, diğer davacıların babalarını kaybettiği, davacılar desteğinin % 70 oranında kusurlu olduğu, davalıların % 30 oranında kusurlu olduğu, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, ülkenin ekonomik koşulları, paranın satın alma gücü, kazanın meydana geliş şekli, olayın ağırlığı ve tarihi, davacıların çektiği acı ve duymuş olduğu üzüntünün boyutu, hakkaniyet ve manevi tazminat miktarının bir taraf için zenginleşme aracı, diğer taraf için de yıkım olmaması ilkesi hep birlikte değerlendirilerek; davacıların manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne karar verilmesi gerekmiştir.
Davacılardan —–vefat ettiği, dosyaya sunulan mirasçılık belgesine göre diğer davacılar —-mirasçı oldukları, başka mirasçının olmadığı görülmekle yargılamaya —– olan diğer davacılar ile devam olnmuştur.
Yargıtay bozma ilamında belirtilen hususlarla bağlı kalınarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacıların destekten yoksun kalma tazminatı yönünden Mahkememizin —- tarihli kararı kesinleştiğinden yeniden karar verilmesine yer olmadığına,
2-Davacılardan—– için takdir edilen 12.000,00 TL manevi tazminatın sigorta şirketi dışındaki davalılardan kaza tarihi olan— tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
3-Davacılardan —– için takdir edilen 7.000,00 TL manevi tazminatın— davalılardan kaza tarihi olan 15/02/2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
4-Davacılardan — için takdir edilen 7.000,00 TL manevi tazminatın sigorta şirketi dışındaki davalılardan kaza tarihi olan — tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
KARAR HARCI
5-Maddi tazminat davası için alınması gerekli karar harcı mahkememizin———- karar sayılı kararı kesinleştiğinden maddi tazminat davası harcı için yeniden bir karar verilmesine yer olmadığına,
6-Manevi tazminat davası için alınması gerekli 1.776,06 TL karar ve ilam harcının sigorta şirketi dışındaki davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
AVUKATLIK ÜCRETLERİ
7—–tarifesine göre maddi tazminat talebi yönünden davacılar vekili için taktir olunan 12.826,64 TL vekalet ücreti yönünden mahkememizin —- kesinleştiğinden maddi tazminat davası avukatlık ücreti için yeniden karar verilmesine yer olmadığına,
8-Manevi tazminat davasının kabul edilen bölümü yönünden—– davacılar vekili için taktir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin sigorta şirketi dışındaki davalılardan alınarak davacılara verilmesine,
9-Manevi tazminat davasının reddedilen bölümü yönünden belirlenen Avukatlık ücreti, davacı için takdir olunan Avukatlık ücretini geçmeyeceğinden —- davalılar yararına belirlenen 5.100 TL maktu avukatlık ücretinin davacılardan alınarak, davalılara verilmesine,
DİĞER YARGILAMA GİDERLERİ
10-Davacı tarafından dava açılırken peşin harç olarak yatırılan 493,55 TL ile ıslah harcı olarak yatırılan 356,00 TL’nin toplamda 849,55 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine,
11-Davacılar tarafından sarfedilen 1.500,00 TL bilirkişi ücreti ile 1.241,20 TL tebligat ve posta giderinden ibaret toplam 2.741,20 TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranı dikkate alınarak 1.693,57 TL’sinin (davalı sigorta şirketleri yönünden 1.247,73 TL ile sınırlı olmak üzere) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine, kalan 1.047,63 TL’nin davacılar üzerinde bırakılmasına,
12-Davalı — şirketi tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
13-Davalı —- tarafından sarfedilen 115,50 TL posta ücretinin davanın kabul ve red oranı gözetilerek 71,36 TL’nin davacılardan alınarak davalıya verilmesine, kalan 44,54 TL’nin davalı üzerinde bırakılmasına,
14-Davalı —– tarafından yapılan —- yargılama giderinin davanın red ve kabul oranına göre belirlenen 16,26 TL’sinin davacılardan tahsili ile davalıya ödenmesine, kalan 33,74 TL’nin davalı üzerinde bırakılmasına,
15-Davalı—– tarafından sarfedilen 32,50 TL posta ücretinin davanın kabul ve red oranı gözetilerek 25,46 TL’nin davacılardan alınarak davalıya verilmesine, kalan 7,04 TL’nin davalı üzerinde bırakılmasına,
16-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalıların yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 15(on beş ) gün içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer ya da başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve temyiz harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile Yargıtay nezdinde temyiz yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.