Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/722 E. 2022/958 K. 17.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/728 Esas
KARAR NO : 2022/1016

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 14/06/2016
KARAR TARİHİ : 08/12/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle;14.03.2016 tarihinde dava-dışı —– adına kayıtlı, müvekkillerinin babası —–sevk ve idaresindeki —— plakalı —– mevkiinde havanın kar yağışlı ve yolun gizli buzlanmış olması nedeni kayarak uçuruma yuvarlanması sonucu trafik kazası meydana geldiğini, kazada müvekkillerinin annesi —– ve babası—– hayatını kaybettiğini, söz konusu trafik kazasının gerçekleşmesi üzerine ——- Cumhuriyet Savtılığının —— dosyası ile soruşturma başlatıldığını, 15.03.2016 tarihli “Olay Yeri İnceleme, Tespit, Ölü Kimlik Belirleme ve Adll Muayene Tutanağı” düzenlendiğini, 17.03.2016 terihli ölümlü trafik kazası tespit tutanağıyla kazanın oluşmasında müvekkillerinin murisi—— asla kabul etmemekle birlikte kusurlu olduğunun tespit edildiğini, trafik kazasına karışan —– plakalı —— marka otomobilin sahibi ——- ile 03.03.2016 başlangıç ve 03.03.2017 bitiş tarihli, —— poliçe nolu —— kapsamında otomobilini sigortaladığını, iş bu davaya konu olan trafik kazası poliçe süresinde meydana gelmesi nedeniyle müvekkillerinin mağduriyetlerinin giderilmesi için davalı şirkete başvurduklarını beyan ile, davanın kabulü ile; trafik kazasında annesini ve babasını kaybeden müvekkillerinin —— 19 (on dokuz), ——– ise 15 (on beş) yaşında olması, tamamen babalarının çalışarak elde ettiği kazanç ile hayatlarını ve eğitimlerini devam ettirmekte iken, babalarının ve annelerinin vefat etmesi nedeniyle destekten yoksun kaldıkları için ——için 100.000.00 TL, ——– için ise 150.000,00 TL olmak üzere toplamda 250.000-00 TL tutarındaki maddi tazminatın olayın meydana geldiği tarihten itibaren işletitecek yasal faizi ile birlikte davalı şirketten tahsil edilerek müvekkillerine verilmesini, müvekkilleri tarafından yapılan cenaze ve defin giderlerinin karşılanması amacıyla: fazlaya ilişkin haklar saklı kalması kaydıyla şimdilik, 5.000,00 TL tutarında cenaze ve defin masrafının yasal faizi ile birikte hesaplanarak davalıdan alınarak müvekkillerine verilmesini, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalı tarafa yükletilmesi hususunda hüküm tesisini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu —– plakalı aracın müvekkili şirket nezdinde —— poliçe nolu —– Poliçesi ile teminat altına alındığını, mütevveffa mirasçıları davacı tarafından, söz konusu kaza neticesinde vefat edenlerin desteğinden yoksun kalınması nedeniyle maddi tazminat talepli işbu davanın açıldığını, davacının taleplerinin haksız ve mesnetsiz olup davanın reddi gerektiğini, sürücünün alkollü veya ehliyetsiz olup olmadığının tespit edilmesi gerektiğini, Trafik Sigortası Genel Şartları gereğince müteveffa mirasçılarına rücu hakları bulunduğundan alacaklı ve borçluluk sıfatlarının birleşmesi nedeni ile davanın reddi gerektiğini, kabul manasında olmamak üzere sürücünün alkollü veya ehliyetsiz olup olmadığı hususunun tespit edilmesi gerektiğini, müteveffa kusurlu sürcü/işleten yakınlarının üçüncü kişi olarak kabulünün mümkün olmadığını, kusur oranlarının tespiti için dosyanın —— sevkinin gerektiğini, gelirin asgari ücret üzerinden hesap edilmesi gerektiğini, kaza tarihinden itibaren faiz talep edildiğini, müvekkili şirkete bir başvurunun bulunmaması halinde müvekkili şirketin dava tarihinden itibaren faiz sorumluluğu olduğunu, böyle bir başvurunun yapıldığının yani müvekkili şirketin temerrüdünün davacı tarafından kanıtlanması gerektiğini, davanın reddini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı ile cenaze ve defin masrafının istemine ilişkindir.Dilekçeler aşaması tamamlanmakla ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş dava şartlarının mevcut olduğu anlaşılmış, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespitiyle uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilmiş, tarafların bildirdiği deliller toplanmıştır.
23/02/2018 tarihli bilirkişi raporunda özetle; müteveffa —— desteğinden yoksun kalan davacı hak sahiplerinden;——destekten yoksun kalma nedeniyle nihai ve gerçek zararının 6.715,26 TL olduğunu,——- destekten yoksun kalma nedeniyle nihai ve gerçek maddi zararının 9.222,78 TL olduğunu, müteveffa ——cenaze ve defin giderleri nedeniyle davacıların nihai ve gerçek maddi zararların toplamının 4.000,00 TL olduğu ve bu tutarın miras payları oranında davacı —– için 2.000,00 TL davacı ——için 2.000,00 TL olarak paylaştırılması gerektiğini,—— karar 29/05/2017 tarihli kararı dikkate alındığında; davacı çocukların sürücü babaları —– desteğinden yoksun kalmaları nedeniyle davalı sigorta şirketinin sorumlu edilemeyeceğinden, davacı çocukların müteveffa sürücü —— desteğinden yoksun kalmaları nedeniyle maddi zarar hesabı yapılmasına yer olmadığını, temerrüt başlangıç tarihinin 06.05.2016 tarihi ve işleyecek faizin yasal olduğu sonuç ve kanaatini bildirmiştir.01/11/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; 14/03/2016 tarihinde meydana gelen olayda; davacılar yakını müteveffa sürücü —– %100 (Yüzde yüz) oranında kusurlu olduğunu, davacılar yakını müteveffa —— araçta yolcu konumunda bulunduğu, olaylın oluşumunda kusursuz olduğunu, —–destekliğinden davacı —– destekten yoksunluk alacağı 31.013,77 TL, 2.500,00 TL kadar cenaze ve defin gideri oluşabileceğini, talebin 150.000 TL olduğunu, davacı—— destekten yoksunluk alacağı 21.267,31 TL. Talep:100,000,00 TL 2.500 TL. kadar cenaze ve defin gideri oluşabileceğini; 05/05/2016 gününden alacağa yasal faiz uygulanabileceği kanaatlerini bildirilmiştir.08/01/2021 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; dosya kapsamındaki mevcut verilerin değerlendirilmesi sonucu 14/03/2016 tarihinde meydana gelen olayda; destek —–destekliğinden Davacı ——-destekten yoksunluk alacağı 51.464,66 TL, 2.500,00 TL kadar cenaze ve defin gideri oluşabileceği talebin 150.000 TL. olduğu, davacı ——- destekten yoksunluk alacağı 23.802,56 TL talebin 100,000 TL olduğu, 2.500 TL. kadar cenaze ve defin gideri oluşabileceği; 18/04/2016 gününden alacağa yasal faiz uygulanabileceği kanaatlerini bildirmişlerdir.13/07/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; vefat eden Anne —– yönünden; hak sahibi oğlu—— talep edebileceği destekten yoksun kalma tazminatının 17.374,87 TL olduğunu, talep edebileceği cenaze giderinin 2.500,00 TL olduğunu, hak sahibi kızı —— talep edebileceği destekten yoksun kalma tazminatının 47.156,59 TL olduğunu, talep edebileceği cenaze giderinin 2.500,00 TL olduğunu, vefat eden baba —– Yönünden; %100 kusurlu olduğu trafik kazası sonucu vefat eden ——yakınlarının destekten yoksun kalma tazminat talep edip edemeyecekleri yönündeki hukuksal değerlendirmenin sayın mahkemenin takdirinde olduğunu, destekten yoksun kalma talebinin kabulü halinde; hak Sahibi Oğlu —–talep edebileceği destekten yoksun kalma tazminatının 62.888,28 TL olduğunu, talep edebileceği cenaze giderinin 2.500,00 TL olduğunu, hak sahibi kızı ——- talep edebileceği destekten yoksun kalma tazminatının 190.141,41 TL olduğu, talep edebileceği cenaze giderinin 2.500,00 TL olduğu kanaatini bildirmiştir.
30/05/2022 tarihli ıslah dilekçesinde özetle; davaya konu ölümlü trafik kazası nedeniyle maddi tazminat talebine ilişkin olarak 13.07.2021 tarihli bilirkişi raporu tanzim edildiğini, müvekkili davalı şirketten talep edebileceği destekten yoksun kalma tazminatı ve cenaze giderinin müvekkili —— yönünden hesaplandığını, dava açılırken her iki müvekkili yönünden; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile toplam 5.000,00 TL cenaze gideri talep edildiğini, 13.07.2021 tarihli bilirkişi raporu doğrultusunda müvekkili—- yönünden 2.500,00 TL, müvekkili —– yönünden 2.500,00 TL olacak şekilde ayrıştırıldığını, 5.000,00’er TL olarak ıslah ettiklerini, müvekkili —– yönünden fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 150.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı talep edildiğini, 13.07.2021 tarihli Bilirkişi Raporu doğrultusunda taleplerini 87.298,00 TL arttırmak suretiyle 237.298,00 TL’ye çıkarttıklarını ve bu tutara dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile davalı şirketten tahsiline dair karar tesis edilmesini, müvekkilleri yönünden fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydı ile 5.000,00 TL cenaze gideri talep edildiğini, 13.07.2021 tarihli bilirkişi raporu doğrultusunda taleplerini müvekkili—- yönünden 2.500,00 TL, müvekkili —–yönünden 2.500,00 TL olacak şekilde ayrıştırarak; 5.000,00 TL arttırmak suretiyle 10.000,00 TL’ye çıkardıklarını, bu tutara dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile davalı şirketten tahsiline dair karar tesis edilmesini, taleplerini destekten yoksun kalma tazminatı için 87.298,00 TL, cenaze giderleri için 5.000,00 TL arttırdıklarını ve bu miktarlar üzerinden harcını yatırdıklarını, müvekkili —–yönünden destekten yoksun kalma tazminatının 237.298,00 TL. üzerinden kabulünü, cenaze giderleri yönünden 10.000,00 TL üzerinden kabulü ile bu tutara dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile davalı şirketten tahsilini, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı taraftan tahsilini talep etmiştir. Davacılar desteğinin, davalıya——sigortalı aracın sürücüsü iken gerçekleşen tek taraflı kazada kendi kusuru sonucunda öldüğü dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Türk Ticaret Kanunu’nun 1425. maddesine göre, sigorta poliçesi genel ve varsa özel şartları içerir. Karayolları Motorlu Araçlar —- (Trafik) Sigortası Yeni Genel Şartları 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe girmiş olup yeni Genel Şartların C.10. maddesi ile, ——-yayımlanan Karayolları Motorlu Araçlar —- Sigortası Genel Şartları yürürlükten kaldırılmıştır. Yeni Genel Şartların C.11. maddesine göre; yeni genel şartlar, genel şartların yürürlük tarihi olan 01.06.2015 tarihinden sonra akdedilmiş sözleşmelere uygulanacaktır. Bunun doğal sonucu olarak artık eski genel şartların, yeni genel şartların yürürlük tarihinden sonra düzenlenen poliçelerde uygulanma imkanı bulunmamaktadır. Karayolları Trafik Kanunu’nun 93. maddesi gereği —– Sigortası Genel Şartları, teminat tutarları ile tarife ve talimatları —–bağlı bulunduğu Bakanlıkça tespit edilir ve —–yayımlanır. Böylece —– Kanundan aldığı yetki ile Zorunlu Sigorta Genel Şartlarını belirler. Bu nedenle Zorunlu Sigorta Genel Şartlarını Türk Borçlar Kanunu’nun 20. maddesinde düzenlenen genel işlem koşulu kapsamında değerlendirmek mümkün değildir. 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar ——(Trafik) Sigortası Genel Şartları’nın uygulanmasının, Karayolları Trafik Kanunu’nun 95. maddesinde belirtilen tazminat yükümlülüğünün kaldırılması veya miktarının azaltılması sonucunu doğuran hallerin zarar görene karşı ileri sürülemeyeceği ilkesine aykırı olduğunu söylemek de mümkün değildir. Zira bu ilkenin uygulanabilmesi her iki tarafın özgür iradesi ile poliçe düzenlendikten sonra zarar görenin aleyhine tazminatın kaldırılması ya da azaltılmasını gerektirecek değişikliklerin yapılması durumunda geçerli olacaktır. Oysa 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar —–Trafik) Sigortası Genel Şartları, yürürlüğe girmesinden sonra düzenlenen poliçelerde geçerli olacağından, poliçenin düzenlendiği tarih itibarı ile Karayolları Motorlu Araçlar ——(Trafik) Sigortası’nın kapsamı tüm taraflarca bilinmektedir. Sigortacı, işletenin sorumluluğunu poliçe ve genel şartlar kapsamında üstlendiğine göre, sonradan bir değişiklikten bahsetmek de mümkün olmayacaktır. Kaldı ki; Türk Ticaret Kanunu’nun 1423. maddesine göre sigortacı, sigorta sözleşmesine ilişkin tüm bilgileri, sigortalının haklarını, sigortalının özel olarak dikkat etmesi gereken hükümleri, gelişmelere bağlı bildirim yükümlülüklerinden oluşan aydınlatma yükümlülüğünü sigortalıya karşı yerine getirmese dahi sigortalı, sözleşmenin yapılmasına 14 gün içinde itiraz etmemiş ise sözleşme poliçede yazılı şartlar ve poliçenin ayrılmaz bir parçası olan genel şartlar kapsamında yapılmış olur. Karayolları Motorlu Araçlar —– Sigortası teminatının kapsamı, poliçe ve poliçenin ayrılmaz bir parçası olan Genel Şartlara göre belirlenir. Nitekim Karayolları Trafik Kanunu’nun 90. maddesinde yapılan değişiklikle, zorunlu sigortacının kapsamındaki tazminatları belirlemede Karayolları Motorlu Araçlar —–Sigortası Genel Şartlarının göz önüne alınması esası getirilmiştir.01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar——Sigortası Genel Şartları’nın amacı A.1 maddesinde “Karayolları Trafik Kanunu uyarınca motorlu araç işletenlerine yüklenen hukuki sorumluluk için düzenlenen Karayolları Motorlu Araçlar —– Sigortasına yönelik ilgililerinin hak ve yükümlülüklerine ilişkin usul ve esasların düzenlenmesidir.” şeklinde belirlenmiştir. Sigortanın kapsamı ise Genel Şartların A.3. maddesinde “Sigortacı, poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, üçüncü şahısların ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı, Karayolları Trafik Kanunu’na göre sigortalıya düşen hukuki sorumluluk çerçevesinde Genel Şartlarda içeriği belirlenmiş tazminatlara ilişkin talepleri, kaza tarihi itibariyle geçerli zorunlu sigorta limitleri dahilinde karşılamakla yükümlüdür. Sigortanın kapsamı üçüncü şahısların, sigortalının Karayolları Trafik Kanunu çerçevesindeki sorumluluk riski kapsamında, sigortalıdan talep edebilecekleri tazminat talepleri ile sınırlıdır.” şeklinde düzenlenmiştir. Kapsama giren teminat türlerinin tanımlandığı A.5. maddesinin (ç) bendinde ise Destekten Yoksun Kalma (Ölüm) Teminatı “Üçüncü kişinin ölümü dolayısıyla ölenin desteğinden yoksun kalanların destek zararlarını karşılamak üzere bu genel şart ekinde yer alan esaslara göre belirlenecek tazminattır.” şeklinde ifade edilmiştir. Genel Şartlar A.6. maddesinin (c ) bendinde “İlgililerin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan tazminat talepleri” ve (d) bendinde, “Destekten yoksun kalan hak sahibinin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan destek tazminatı talepleri ile destekten yoksun kalan hak sahibinin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmakla beraber destek şahsının kusuruna denk gelen destek tazminatı talepleri” —— Sigortası teminatının dışında kalan hallerden sayılmıştır. Karayolları Trafik Kanunu’nun 92. maddesinin (a) ve (c) bentleri, Karayolları Motorlu Araçlar —– (Trafik) Sigortası Genel Şartları A.1. maddesi, A.3. maddesi, A.5. maddesinin (ç) bendi, yine A.6. maddesinin (c) ve (d) bentleri birlikte değerlendirildiğinde bir motorlu aracın işletilmesi sırasında destekten yoksun kalınan zararın,—— sigortasının kapsamında olması için şu şartların gerçekleşmesi gerektiği söylenebilir.
a) Talep edilen destek tazminatı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre sigortalıya düşen hukuki sorumluluk ve sorumluluk riski çerçevesinde genel şartlarda içeriği belirlenmiş tazminatlara ilişkin olmalıdır. Sigortalının hukuki sorumluluğu olmayan veya sigortalının sorumluluk riski içinde bulunmayan tazminat taleplerinden sigortacının sorumluluğu bulunmayacaktır.
b) Motorlu aracın işletilmesinden dolayı ölen kişinin üçüncü kişi olması gerekir. İşleten ve işletenin sorumlu olduğu şahısların dışında bir üçüncü kişinin ölüm neticesi, destek zararlarından sigortacının sorumluluğu bulunmaktadır. Bunun sonucu olarak, poliçede taraf olan işleten (sigortalı) ya da işletenin eylemlerinden sorumlu bulunduğu kişilerin ölmesi durumunda ölen kişi, üçüncü kişi sayılmayacağı için desteğinden yoksun kalanların zararından sigortacı sorumlu olmayacaktır.
c) Sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmakla beraber destek şahsının kusuruna denk gelen destek tazminatı taleplerinden sigortacının sorumluluğu bulunmamaktadır. Bir başka anlatımla desteğin kendi kusurundan kaynaklanan destek zararlarından sigortacının sorumluluğu bulunmamaktadır. Somut olayda, desteğin sevk ve idaresindeki araç ile 14.03.2016 tarihinde kendi kusuru ile sebebiyet verdiği kazada öldüğü, poliçe teminat başlangıç tarihinin 03.03.2016 teminat bitim tarihinin 03.03.2017 tarihi olduğu anlaşılmaktadır. Davalının sorumluluğunun kapsamı 01.06.2015 yani poliçenin teminat başlangıç tarihinden önce yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar ——(Trafik) Sigortası Genel Şartları’na göre belirlenecektir. Genel Şartların “Teminat Dışında Kalan Haller” başlıklı A.6. maddesi (d) bendinde; “destek şahsının kusuruna denk gelen destek tazminatı talepleri” teminat kapsamı dışında bırakılmış olup bu nedenle kendi ölümüne neden olan sürücünün (desteğin) tam kusuruna isabet eden destek tazminatı talebi —– poliçe teminatı kapsamında değildir. Kaza ve poliçenin teminat başlangıç tarihinde yürürlükte bulunan Karayolları Trafik Kanunu’nda sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan destek tazminatı talepleri ile destekten yoksun kalan hak sahibinin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmakla beraber desteğin kusuruna denk gelen destekten yoksun kalma tazminatı taleplerinin sigorta teminat kapsamında olduğuna ilişkin bir düzenleme olmadığına göre, sürücü olan baba—— yönünden açılan davaların davacıların davalı—–sigortacısından destekten yoksun kalma tazminatı talep etme hakkı bulunmadığından reddine karar verilmiştir.
——- Bunun sonucu olarak, sigortacının destek zararlarından sorumlu olması için, motorlu aracın işletilmesi sırasında ölen kişinin mutlaka üçüncü bir kişi olması gerekir. Eldeki davada ise, murisin (desteğin) üçüncü kişi olarak kabulü mümkün değildir.Yine Genel Şartların A.6. maddesi (d) bendine göre, destekten yoksun kalan hak sahibinin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmakla beraber, destek şahsının kusuruna denk gelen destek tazminatı taleplerinin teminat kapsamı dışında tutulması nedeniyle asli kusuru ile kendi ölümüne neden olan sürücü murisin tam kusuruna isabet eden destek tazminatı sigorta teminatı kapsamında bulunmamaktadır. Davacıların (talep edenler) davalı (karşı taraf) sigorta şirketinden destek tazminatı talep etme hakkı bulunmadığından uyuşmazlık hakem heyetince talebin reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi ve davalı (karşı taraf) vekilinin itiraz başvurusunun itiraz hakem heyeti tarafından reddedilmesi doğru görülmemiş ve karar bozmayı gerektirmiştir…”—— Bölge Adliye Mahkemesi —-Hukuk Dairesinin —–.Karayolları Motorlu Araçlar ——Sigortası Genel Şartları A.3 maddesine ve A.5 maddesinin (ç) bendine göre; ancak üçüncü kişinin ölümü dolayısıyla meydana gelen destek zararları, destekten yoksun kalma teminatı kapsamındadır. Sigortacının destek zararlarından sorumlu olması için motorlu aracın işletilmesi sırasında, mutlaka ölen kişinin üçüncü kişi olması gerekir.undan ayrı yine genel şartların A.6 maddesi (d) bendinde; destekten yoksun kalan hak sahibinin sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmakla beraber destek şahsın kusuruna denk gelen destek tazminatı talepleri, teminat dışı tutulduğundan; tam kusuru ile kendi ölümüne neden olan sürücü —— kusuruna isabet eden destek tazminatı sigorta teminatı kapsamında değildir. Kaza tarihinde yürürlükte bulunan Karayolları Trafik Kanununda da sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan destek tazminatı talepleri ile destekten yoksun kalan hak sahibinin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmakla beraber destek şahsın kusuruna denk gelen destek tazminatı taleplerinin sigorta teminatı kapsamında olduğuna ilişkin bir düzenleme olmadığı ve kapsama giren teminat türleri arasında sayılmadığına göre; davacının destek tazminatı talep etme hakları olmadığı düşünülmeden “——sayılı kararı” —— başvurusunun reddine karar verilmesi gerekirken, kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir…”
Davacı —— annesini kaybetmesi sonucu toplam destekten yoksun kalma zararının 47.156,59 TL olduğu, talep edebileceği cenaze giderinin 2.500,00 TL. olduğu, davacı ——- annesini kaybetmesi sonucu toplam destekten yoksun kalma zararının 17.374,87 TL olduğu, talep edebileceği cenaze giderinin 2.500,00 TL. olduğu, anne ——- üçüncü şahıs olması ve yolcu konumunda bulunması ve kusurunun bulunmaması dikkate alındığında; davacıların davalı ——sigortacısından işbu maddi zararını talep edebileceği, davacı——-davalı sigorta şirketine18.04.2016 tarihinde başvuru yaptığı, davacı ——–başvuru yapmadığı bildirilmiş ise de; dosyada bulunan ve sigorta şirketi tarafından davacı adına düzenlenen 05.05.2016 tarihli ibraname dikkate alınarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Anne —–yönünden;
1-a)——–yönünden davanın Kısmen Kabul Kısmen REDDİNE,
47.156,59 TL destekten yoksun kalma tazminatı ile 2.500,00 TL cenaze giderinin 05/05/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı ——- verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
1-b)——-yönünden davanın Kısman Kabul Kısmen REDDİNE,
17.374,87 TL destekten yoksun kalma tazminatı ile 2.500,00 TL cenaze giderinin 29/04/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı ——- verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Baba ——— yönünden açılan davaların REDDİNE,
HARÇLAR
3——– yönünden reddedilen dava yönünden alınması gerekli 80,70 TL harcın davacılar tarafından dava açılışı sırasında peşin olarak yatırılan 853,88 TL harçtan mahsubuna,
4-Kısmen kabul edilen miktarlar toplamı olan 69.531,46 TL üzerinden alınması gerekli 4.749,69 TL harcın davacı tarafından dava açılışı sırasında yatırılan ve 80,70 TL’si ——- yönünden red edilen dava yönünden mahsup edildikten sonra kalan 773,18 TL harç ve ıslah harcı olarak yatırılan 1.576,21 TL olmak üzere toplam 2.349,39‬ TL harçtan mahsubu ile, eksik bakiye 2.400,30 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
VEKALET ÜCRETİ
5—— yönünden kısmen kabul edilen 69.531,46 TL yönünden—— göre davacılar vekili için takdir olunan 11.125,03 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
6——-yönünden kısmen red edilen miktar yönünden——13/3 maddesi gereği davalı vekili için takdir olunan 11.125,03 TL nispi vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
7—–yönünden red edilen dava yönünden —— 13/4 maddesi gereği 9.200,00 TL maktu vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
YARGILAMA GİDERLERİ
8-Davacı tarafından harç olarak yatırılan 2.382,89‬ TL’nin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
9-Davacı tarafından sarf edilen 2.750,00 TL bilirkişi ücreti ve 253,70 TL posta ücreti olmak üzere toplam yargılama gideri olan 3.003,70 TL’nin davanın kabul ve red oranı gözetilerek 880,12 TL’nin davalıdan alınarak davacılara verilmesine, kalan 2.123,58‬ TL’nin davacılar üzerinde bırakılmasına,
10-Davalı tarafından yargılama gideri sarf edilmediğinden bu hususta bir karar verilmesine yer olmadığına,
11-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğudan gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer ya da başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile —–Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.