Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/717 E. 2023/771 K. 24.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/717
KARAR NO : 2023/771

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/10/2021
KARAR TARİHİ : 24/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, taraflar arasındaki ticari ilişki nedeniyle müvekkilinin davalıdan fatura alacağını tahsil edemediğini, bunun üzerine alacağın tahsili için —- İcra Müdürlüğü’ nün—–. Sayılı dosyası ile icra takibi başlattıklarını, davalının takibe itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, davalının itirazının haksız ve yersiz olduğunu iddia ile itirazın iptaline, takibin devamına ve %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı taraf ile davalı şirketin yemek hizmeti konusunda anlaştıklarını, farklı sebeplerden dolayı işbu hizmettin sona erdiğini ve icra takibine konu olan fatura da dahil olmak üzere tüm borçlara ilişkin olarak davalı şirketçe, davacı tarafa kambiyo senedi tanzim edildiğini, davacı taraf işbu kambiyo senedi ile —–.İcra Dairesinin—— Esas sayılı dosyasından takibe geçildiğini, takibe konu borcun taraflar arasında düzenlenen protokol ve ödemeler neticesinde sona erdiğini, nitekim davacı tarafa verilen 38.000 TL’lik senet, dava konusu fatura tarihinden sonra olup taraflar 12.07.2021 tarihinde ilgili icra dosyasının fekki üzerine anlaşıldığını, davalı tarafından tüm ödemeler yapılmasına rağmen —-İcra Dairesinin —– dosyasına ödeme bildiriminde bulunulmadığını, davalı şirkete dava konusu faturanın tebliğ edilmediğini, davalı şirketin ticari defterleri incelendiğinde davacı tarafa herhangi bir borcu olmadığının görüleceğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini ve davacı tarafın %20 oranında kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini istemiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE : Dava hukuki niteliği itibariyle icra müdürlüğünce yapılan icra takibine İİK 67. maddesi uyarınca itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine ilişkindir.Usulünce duruşma açılarak; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip ihtilaflı ve ihtilafsız konular ön inceleme duruşmasında resen belirlenerek uyuşmazlığın çözümü doğrultusunda tarafların tüm delilleri tahkikat duruşmalarında toplanıp bilirkişi incelemesi yapılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.Celp edilen —- İcra Müdürlüğü’nün —– sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafın fatura alacağına istinaden 7.500,60 TL asıl alacak ile 309,79 TL faiz olmak üzere toplam 7.810,39 TL alacağın davalıdan tahsili için icra takibi başlatıldığı, davalı borçlu vekili tarafından takibe itiraz edilmesi üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.Tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi sonucunda; uyuşmazlığın, —–.icra müdürlüğünün —– esas sayılı takip dosyasına dayanan fatura nedeniyle davalının davacıya kambiyo senedi verip vermediği, söz konusu kambiyo senedinin—–.icra müdürlüğünün —–esas sayılı dosyasında takibe konulup davalının protokol kapsamında borcu ödeyip ödemediği, davacının takip miktarı kadar alacaklı olup olmadığı konularında tarafların anlaşamadıkları şeklinde olduğu belirlenmiştir.
—-İcra Müdürlüğünün ——sayılı dosyası celp edilip incelenmiştir.
Tarafların delilleri toplanarak, taraf defterlerinin incelenmesi için gün tayin edilmiş, tarafların ticari defter ve kayıtları incelenmek suretiyle dosya üzerinde Mali Müşavir bilirkişiden inceleme yaptırılarak bilirkişi raporu tanzim ettirilmiştir.Mahkememizce benimsenen usul ve yasaya uygun bilirkişi raporunda özetle; davacı tarafın defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, birbirini teyit ettiğinin görüldüğünü, davalı taraf ticari defterlerinin incelemeye ibraz edilmediğini, Davacı Alacağı Yönünden: Davacı tarafından davalı adına yürütülen cari hesap muavin defter kayıtlarına göre, davacı satıcının, 31.03.2020 tarihinden 28.02.2021 tarihine kadar davalıya 7 fatura ile 411.525,80 TL tutarlı satış yaptığı, bu süreçte davalıdan —–İcra Müdürlüğünün —–. sayılı dosyasına konu 30.04.2021 vadeli 38.000 TL tutarlı senet ile birlikte toplam 397.916,00 TL ödeme aldığı, 02.03.2021 tarihi itibariyle davacının davalıdan 13.609,80 TL alacaklı olduğu, 02.03.2021 tarihinden sonra davacının, davalıya takibe konu edilen 31.03.2021 tarihli fatura ile 7.500,60 TL tutarlı satış yaptığı ve 29.06.2021 – 01.07.2021 takip tarihleri itibariyle davacının, davalından 21.110,40 TL alacaklı olduğunun görüldüğünü, ancak, —-İcra Müdürlüğünün——. sayılı dosyasına konu edilen 30.04.2021 vadeli 38.000 TL tutarlı senedin 01.07.2021 takip tarihi itibariyle davacı tarafından tahsil edilmediği dikkate alındığında, davacının, 29.06.2021 ve 01.07.2021 takip tarihleri itibariyle davalından olan alacağının (21.110,40+38.000=) 59.110,40 TL olduğu, iş bu alacağın, —–.İcra Müdürlüğünün—–Sayılı dosyasına konu edilen 30.04.2021 vadeli 38.000 TL tutarlı senet, dava ve takibe konu edilen 31.03.2021 tarihli 7.500,60 TL tutarlı fatura ve dava ve takiplere konu edilmeyen 13.609,80 TL cari hesap bakiyesinden oluştuğunun görüldüğünü, takibe konu faturanın, davalı tarafa tebliğ edildiğine dair sunulan mail görüntüsüne göre faturanın 01.04.2021 tarihinde —– adresinden, —— adresine gönderildiği, faturaya davalı şirket tarafından yasal 8 günlük itiraz süresi içerisinde itiraz edildiğine ve fatura bedelinin ödendiğine dair somut bir belge bulunmadığı hususları topluca değerlendirildiğinde, davacının, takip ve dava konusu alacağının 7.500,60 TL olduğu, 7.500,60 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %16,75 ve değişen oranlarda avans faizi yürütülebileceği görüş ve kanaatine varıldığını bildirmiştir.Dosyanın itirazları karşılayacak nitelikte ve —-. İcra Müdürlüğünden gelen yazı cevabı da değerlendirilerek ek rapor alınmak üzere yeniden bilirkişiye tevdi edilmiştir.
Bilirkişi Ek Raporunda; Davacı Alacağı Yönünden: Takip alacaklısının huzurdaki davada borcun cari hesap bakiyesinden kaynaklandığını ileri sürerek, takip borçlusu aleyhine 29.06.2021 tarihinde—– İcra Müdürlüğünün —-sayılı dosyası ile 31.03.2021 düzenlenme tarihli ——no.lu 7.500,60 TL tutarlı fatura alacağın ve 309,79 TL işlemiş faizin tahsili için takibe geçtiğini, takip alacaklısı huzurdaki davaya konu olmayan takipte borcun 38.000 TL tutarlı 20.01.2021 tanzim tarihli 30.04.2021 vadeli senet alacağından kaynaklandığını ileri sürerek, takip borçlusu aleyhine 01.07.2021 tarihinde —-.İcra Müdürlüğünün—– sayılı dosyası ile 38.000 TL senet alacağı ve ferileri ile birlikte 40.517,50 TL’nin tahsilini talep ettiğini, davacı tarafından davalı adına yürütülen —— Kodlu muavin defter kayıtlarına göre davacının, davalından 31.12.2020 tarihi itibariyle 171.943,40 TL alacaklı olduğu ve alacağının 2021 yılına devir ettiği, davacı satıcının, 31.01.2021 tarihinden 31.03.2021 tarihine kadar davalıya 3 fatura ile 157.383,00 TL tutarlı satış yaptığı, bu süreçte davalıdan 20.01.2021 tarihinde —–İcra Müdürlüğünün —- sayılı dosyasına konu 30.04.2021 vadeli 38.000 TL tutarlı senet ile bilirlikte toplam 303.2016 TL tutarlı senetler ile banka kanalıyla 5.000 TL ödeme aldığı ve buna göre davacının kendi defterlerinde 29.06.2021 – 01.07.2021 her iki takip tarihleri itibariyle davalıdan 21.110,40 TL alacaklı olduğu, —-İcra Müdürlüğünün —-sayılı dosyasına konu edilen 30.04.2021 vadeli 38.000 TL tutarlı senedin takip tarihi olan 01.07.2021 tarihinde haricen tahsil edildiğinden, davacının defterlerinde kayıtlı olan 21.110,40 TL tutarlı alacağın dava ve takibe konu edilen 31.03.2021 tarihli 7.500,60 TL tutarlı fatura ve dava ve takiplere konu edilmeyen 13.609,80 TL cari hesap bakiyesinden oluştuğunun görüldüğü, davacının, takip ve dava konusu alacağının 7.500,60 TL olduğu, 7.500,60 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %16,75 ve değişen oranlarda avans faizi yürütülebileceği görüş ve kanaatine varıldığını bildirmiştir.Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde; davacının davalı aleyhine —–.İcra Müdürlüğünün —–. Sayılı dosyası ile 7.500,60 TL tutarlı fatura alacağının tahsili için—-.İcra Müdürlüğünün —–. Sayılı dosyası ile 38.000,00 TL bono alacağı için icra takibi başlattığı, bilirkişi tarafından yapılan defter incelemesinde; davacının kendi defterlerinde her iki takip tarihi itibariyle davalıdan 21.110,40 TL alacaklı olduğunun —-İcra Müdürlüğünün —–Sayılı dosyasına konu edilen 30/04/2021 vadeli 38.000,00 TL tutarlı bononun takip tarihi olan 01/07/2021 tarihinde haricen tahsil edildiği, davacının defterlerinde kayıtlı olan 21.110,40 TL tutarlı alacağın dava ve takibe konu edilen 7.500,60 TL tutarlı fatura ile dava ve takiplere konu edilmeyen 13.609,80 TL cari hesap bakiyesinden oluştuğunun bilirkişi raporu ile tespit edildiği, davalının inceleme günü ticari defter ve belgelerini ibraz etmediği anlaşılmakla davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın KABULÜNE,
Davalının —–İcra Müdürlüğünün —–Sayılı dosyasına yaptığı itirazın İPTALİNE, takibin devamına,Davalının asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine,
2-Davacı tarafça yapılmış, 59,30 TL başvurma harcı, 94,34 TL peşin harç olmak üzere toplam 153,64 TL harç gideri ile tebligat, müzekkere ve bilirkişi ücreti olarak toplam 942,50 TL masraf olmak üzere toplam 1.096,14 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca 9.769,94 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Alınması gereken 667,38 TL karar ve ilam harcından peşin ödenen 94,34 TL harcın mahsubu ile bakiye 573,04 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
5-Davadan önce gidilen arabuluculukta devletçe karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına, bu nedenle bu miktar yönünden de harç gibi tahsil müzekkeresi hazırlanmasına,
6-Taraflarca yatırılmış gider avansından kullanılmayan kısmının talep halinde yatırana iadesine,Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, miktar itibariyle KESİN olarak verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.