Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/648 E. 2021/1387 K. 16.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/648 Esas
KARAR NO: 2021/1387
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 19/08/2020
KARAR TARİHİ: 16/12/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —–plakalı aracın müvekkiline orta refujden karşıya yaya olarak geçerken ön sol kısmı ile çarptığını, bu çarpma neticesinde müvekkilini yola savurduğunu, araç yolunda sağ yolun sağ kısmında bulunan yaya kaldırımına sağ ön lastiğini çarpar ve kaldırıma sürterek — ileride durduğunu ve bu kaza sonucunda müvekkilinde ağır derecede yaralandığını, yoğun bakıma girdiğini, kaza sırasında — yaşında olan müvekkilinin ameliyat geçirdiğini, yürüyemeyz evlatlarının bakımına muhtaç kaldığını, kazada davalı araç sürücüsü — kusurlu bulunduğunu, trafik kazasında müvekkilinin söz konusu hususun—- sayılı dosyasına konu olduğunu, —– dosyasının sonuçlandığını, müvekkilinin kazadan sonra kötürüm seviyesine geldiğini ve destek olmadan yürüyemez hale geldiğini belirterek, müvekkilinin maddi zararının değerinin tam ve kesin olarak belirlenebilmesinin mümkün olduğu anda arttırılmak üzere asgari —maddi tazminatın ——– tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Taraflar —– de olduğundan davanın ticari nitelik taşıdığı bu nedenle Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğunu, dosyanın yetkili ve görevli —-Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesini, kazaya yönelik ——-yapılan yargılama neticesinde müvekkili hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiğini, davacının yürüyemez ve bakıma muhtaç durumda olduğunun doğru olmadığını, müvekkilinin 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunun belirtilen hiçbir kuralı ihlal etmediğini, davacının muhtaç hale gelmesi ile kazanın illiyet bağı bulunmadığını, kaza nedeni ile ceza yargılaması esnasında her ne kadar bilirkişi raporu düzenlenmiş ve bu raporda davacıya asli kusurlu müvekkile tali kusurlu denmiş olsa da müvekkilinin kusurlu olduğuna dair hiçbir delil bulunmadığını, bu nedenle manevi tazminat talebinin reddinin gerektiğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte davacı tarafından çok yüksek bir manevi tazminat talep edildiğini, yerleşik yargı içtihatlarında manevi tazminata hükmedilirken tarafların zenginleştirilen sonrasında sosyal durumlarına bakılması gerektiğini ve bir tarafı fakirleştiren diğer tarafı zenginleştiren miktarlara hükmedilmemesi gerektiği şeklinde karar bulunduğunu, müvekkilinin yeni evlendiğini, kredi ile ev eşyalarını aldığını, ——-maaş ile hem borçlarını ödeme çalıştığını, hemde evi geçindirmeye çalıştığını belirterek, öncelikle eski hale iade taleplerinin kabulüne, açılan davanın görev yönünden reddine ve davacının maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, trafik kazasından kaynaklı maddi ve manevi tazminatın davalılardan tahsili istemine ilişkindir.
— tarihinde — plakalı aracın yaya olan davacıya çarpması ve davacının yaralanması nedeniyle söz konusu aracın sürücüsü ve — açılan tazminat davasında; —– sayılı görevsizlik kararı ile mahkememize gönderilen dosya, mahkememizin—- esas numarasına kaydolmuştur.
Mahkememizin—- Esas sayılı dosyasında düzenlenen tensip zaptı ile davalı sigorta şirketi yönünden arabuluculuk son tutanağını sunması için davacı tarafa — haftalık kesin süre verilmiştir. davacı vekili, — tarihli celsede arabulucuya davadan önce başvurulmadığını beyan etmesi üzerine — açılan davanın tefrikine karar verilerek mahkememizin —— Esas sayılı dosyasına kaydedilmiştir.
——- diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.” düzenlemesi getirilmiştir.
————-Davacı arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması halinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvuruşmadan dava açıldığının anlaşılması halinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.”
Mahkememizin —- aleyhine açılan davanın —- uyarınca davacı tarafça dava şartının yerine getirilmediği, iş bu dava şartının sonradan tamamlanabilir nitelikte de olmadığı, aksinin kabulü düzenlemenin amacına aykırı olacağı değerlendirilerek davanın usulden reddine karar verilmiştir.
Eldeki dava bakımından; — plakalı aracın yaya olan davacıya çarpması ve davacının yaralanması nedeniyle söz konusu aracın sürücüsü ve —- maddi ve manevi tazminat istemli dava açldığı, —-davalılar arasında zorunlu mali mesuliyet sigortacısının bulunduğundan bahisle görevsizlik kararı verildiği, görevsizlik kararı üzerine mahkememize gönderilen dava dosyasının —- kaydedildiği, davalı—- yönünden davanın ticari dava olduğu, bu hali ile bu davalı yönünden davanın dava şartı arabuluculuğa tabi olduğu, davacı vekiline anlaşmaya varılamadığına ilişkin arabuluculuk son tutanak aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış suretini mahkememiz dosyasına sunmak üzere —- haftalık kesin süre verildiği, davacı vekilinin — tarihli celsede arabulucuya davadan önce başvurulmadığını beyan etmesi üzerine mahkememizce —— aleyhine açılan davanın tefrikine karar verilerek bu davalı yönünden davanın usulden reddine karar verildiği, bu hali ile davalılar arasında ———- kalmadığı, davaya konu uyuşmazlığın trafik kazasından kaynaklı maddi ve manevi tazminat istemi olduğu, tarafları arasında doğrudan bir ticari ilişki bulunmadığı, TTK’nın 4.maddesinde belirtilen mutlak ya da nispi ticari davadan söz edilemeyeceği, davanın HMK’nın 2. maddesi gereğince genel görevli Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiği, bu sebeple davanın ilk olarak açıldığı ——— görülmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Göreve ilişkin dava şartı yokluğundan davanın usulden reddi ile Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-HMK.20 maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde talep halinde dosyanın görevli ——Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3-HMK 331/2. maddesi uyarınca yargılama giderlerinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
4-Kararın istinaf edilmeksizin kesinleşmesi halinde, yargı yerinin resen belirlenmesi için —— Adliye Mahkemesinin ilgili dairesine dosyanın resen gönderilmesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı ——— yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile ———- Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olmak üzere karar verildi. 16/12/2021