Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/590 E. 2021/1340 K. 09.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/590 Esas
KARAR NO: 2021/1340
DAVA: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 01/09/2021
KARAR TARİHİ: 09/12/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; borçlunun sahibi olduğu— müvekkili şirket tarafından işletilen —– tarihleri arasında geçiş ücretlerini ödemeden (ihlalli) geçiş yaptığını; ihlalli geçiş tarihinden itibaren —-günlük süre içerisinde de geçiş ücretlerini ödemediğinden bu geçiş ücreti tutarlarına dört katı oranında ceza işletildiğini, davalının geçiş ücreti ile ceza tutarını bugüne kadar ödemediğini, Bu sebeple, Davalı aleyhinde—– dosyası ile icra takibi başlatıldığını icra takibine itiraz etmiş ve takibi durdurulduğunu, borçlunun tamamen haksız ve kötü niyetli itirazının iptali ile takibin devamına karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu icra takibinde davalı alacaklı tarafından her ne kadar müvekkil şirkete ait —–arasında ihlalli geçişin yapıldığını, dört katı ceza işletildiğinİ iddia ederek müvekkil aleyhine icra takibi başlatmışsa da söz konusu takip dayanaksız ve kötü niyetli olarak başlatıldığını, borçlara ilişkin müvekkili şirkete hiç bir şekilde bildirim de bulunulmadığını, müvekkilli şirket adına kayıtlı bulunan plakalar adına düzenlenmiş ceza bedellerinin müvekkil şirket tarafından kabulü mümkün bulunmadığını, Huzurdaki haksız davanın reddini, tüm yargılama giderleri ve karşı vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava; davalı şirkete ait—– plakalı araçların, davacı şirketin işlettiği —yaptığı ihlalli geçiş bedellerinin tahsili için girişilen icra takibine vaki itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemlerine ilişkindir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları saptanarak tahkikat aşamasına geçilmiş, tarafların bildirdiği tüm deliller toplanmıştır.
Dava konusu icra dosyası incelendiğinde, davacının davalı hakkında — tarihinde ihlalli geçis sebebiyle tahakkuk eden geçiş ücreti ve para cezasına dayalı olarak— üzerinden icra takibi başlattığı, ödeme emrinin— tarihinde davalıya tebliği edildiği, davalının —-tarihinde — günlük yasal sürede borca itiraz ettiği, davacı vekilinin itirazın iptalini talep ettiği, iş bu davanın yasal— yıllık hak düşürücü sürede açılmış olduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekili, ihlalli geçiş bilgileri dökümünü ve ihlalli geçişe ait fotoğrafları dosyaya sunmuştur.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; talebin ilamsız icra takibine yapılan itirazın iptali olduğu, davacı tarafça işletilen —- davalının maliki olduğu araçların ihlalli geçiş yaptığı, geçiş ücretinin ve ceza tutarının ödenmediğinden bahisle tahsilinin talep edildiği, davalı tarafça ihlalli geçişe ilişkin bildirim yapılmadığını, tünel içerisinde geçiş tabelalarının olmadığını beyanla davanın reddini savunduğu görülmüştür.
Davanın dayanağını oluşturan —– veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin on katı tutarında ceza genel hükümlere göre tahsil edilir.—— değiştirilmiştir. Aynı Kanunun 19. maddesi ile —- girdiği tarihten önce otoyollar ile erişme kontrolünün uygulandığı karayolları için belirlenen geçiş ücretlerini ödemeden yapılmış olan geçişlerde araç sahiplerine bu Kanunun 30. maddesinin beşinci fıkrası uyarınca tahakkuk ettirilen ancak bu maddenin yürürlük tarihi itibarıyla tahsilatı yapılmamış olan para cezaları hakkında bu Kanunun 30. maddesinde yer alan oranlar uygulanır.” düzenlemesi yapılmıştır.
Kanunun 30. maddesinin, —- maddesi ile değişiklik yapılan —- fıkrasında, geçiş ücreti ödenmeden geçiş yapılması hâlinde ödemesiz geçiş tarihini izleyen on beş gün içinde geçiş ücretini usulüne uygun olarak ödeyenlere bu maddenin ——numaralı fıkralarında belirtilen cezaların uygulanmayacağı öngörülmektedir.
6001 sayılı Kanunun 30/7 maddesinin —– hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücreti ödenmeden geçiş yapılması hâlinde yaptırım uygulanmasına sebebiyet veren eylem ücret ödemeden geçiş yapılması anında tamamlanmış olacaktır. Bu durumda, kuralda belirtilen ödemesiz geçiş tarihinden itibaren on beş gün içinde geçiş ücretinin ödenmesi hâlinde cezanın uygulanmayacağına ilişkin düzenleme oluşan neticeyi ortadan kaldırılmakta olup ihlalli geçiş eylemini gerçekleştirenler lehine getirilmiş bir düzenlemedir—— cezasızlık hâlinin kapsamı, eylemin sonucu olarak öngörülen yaptırımın hangi hâlde uygulanmayacağı, ödemenin hangi süre içinde yapılması gerektiği açık, anlaşılır, uygulanabilir ve nesnel olarak belirlenmiştir. Geçiş ücretinin ödenmesi şekil ve yöntemlerinin tümünün önceden öngörülmesi ve kanun koyucu tarafından tek tek belirlenerek kanun metninde ifade edilmesi oldukça güçtür. Geçiş ücretinin tahsili yöntemlerinin zaman içinde değişip gelişebileceği ve otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerinin tahsili yöntemlerinin benzerlik arz ettiği hususları dikkate alındığında kuralda belirlilik ilkesine aykırılık bulunmamaktadır…” yönünde karar vermiştir. Bu durumda davalının ihlali sebebiyle davacının, davalıya ayrıca bir bildirim yapmasına gerek bulunmadığı anlaşılmaktadır.——
Somut olayda; davacının işlettiği otoyoldan davalının ihlalli geçişler yaptığı, ihlalli geçiş ücretinin yasal süresinde ödenmediği, davalının ödeme savunmasının olmadığı sabit olup, 7144 sayılı Kanunun 18. maddesi gereğince —— ceza tutarından sorumlu olduğu, bunun yanında takip konusu alacağın likid olduğu, davacının icra inkar tazminatı talebinin yerinde olduğu anlaşılmakla aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile, Davalının—– takibe yaptığı itirazın İPTALİ ile, Takibin DEVAMINA,
Alacak likit olmakla, kabul edilen 1.092,00 TL alacağın %20’si oranında belirlenen 218,40 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
KARAR HARCI
2-Alınması gerekli 74,59 TL harcın davacı tarafından peşin olarak yatırılan 59,30 TL harçtan mahsubu ile eksik bakiye 15,29 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Arabuluculuk sürecinde düzenlenmiş sarf kararında yer alan 1.320,00 TL’nin 6325 Sayılı Kanunun 18/A maddesi uyarınca davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
AVUKATLIK ÜCRETLERİ
4-Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 1.092,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
DİĞER YARGILAMA GİDERLERİ
5-Davacı tarafından dava açılırken harç olarak yatırılan 127,10 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından sarf edilen 59,50TL posta ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı tarafından sarf edilen yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
8-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, dava değeri dikkate alındığında kesin olmak üzere karar verildi. 09/12/2021