Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/460 E. 2021/1352 K. 14.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/460 Esas
KARAR NO : 2021/1352

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/07/2021
KARAR TARİHİ : 14/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin——– gerçekleştirdiğini, geçiş bedellerinin ödenmemesi nedeniyle 4 katı tutarında ceza kesildiğini, ihlalli geçişlere ait kayıtların dosyaya sunulduğunu, alacağın tahsili için —-esas sayılı dosyasından takip başlatıldığını, itiraz üzerine takibin durduğunu belirterek; itirazının iptali ile takibin devamına ve alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; yetkili icra müdürlüğü ve mahkemelerin— olduğunu, ihlale ilişkin müvekkiline hiçbir ihtarın tebliğ edilmediğini, 4 katı tutarda ceza kesilmesinin hakkaniyete aykırı olduğunu, alacağın likit olmadığını savunarak; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, İİK’nun 67/1 maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları resen belirlenerek; davacı vekilinin vermiş olduğu dilekçeler, davacı vekilinin ibraz ettiği tüm deliller,—– sayılı dosyası ile dosya arasındaki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.
——- sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine 349,50 TL alacağın takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile ve —- birlikte tahsiline yönelik icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalıya 27/10/2020 tarihinde tebliğ edildiği, davalı tarafından 28/10/2020 tarihinde sunulan dilekçe ile yetkiye ve borca itiraz edildiği, davanın yasal 1 yıllık süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamının incelenmesi neticesinde; davacı tarafça, ihlalli geçiş alacaklarına istinaden davalı aleyhine başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptalinin talep edildiği; davalı tarafça, davanın reddinin talep edildiği anlaşılmıştır.
Davalı yanın yetki itirazı bakımından; TBK’nun 89/1 uyarınca alacaklının yerleşim yeri mahkemelerinin de yetkili olduğu, davacının—- mahkememiz yargısı çevresinde kaldığı anlaşılmakla, davalının icra müdürlüğünün ve mahkememizin yetkisine yönelik itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
6001 sayılı Kanun’un 7144 sayılı Kanun ile yapılan değişiklikten önceki 30/5.madde ve fıkrasının 1.cümlesinde “4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde ——uygulandığı —– ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden,—–ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin dört katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edilir.” düzenlemesine ve aynı maddenin 7.fıkrasının 1. cümlesinde “Geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapanlardan, ödemesiz geçiş tarihini izleyen on beş gün içinde yükümlü olduğu geçiş ücretini usulüne uygun olarak ödeyenlere, bu maddenin birinci fıkrası ile beşinci fıkrasında belirtilen cezalar uygulanmaz.” düzenlemesine yer verilmiştir.
7144 sayılı Yasa’nın 18.maddesi ile 6001 sayılı Kanunun 30.maddesinde on katı olarak belirlenen ceza miktarı 4 katı olarak değiştirilmiş ve eklenen 9.fıkra ile maddenin 7. Fıkrasının 3996 sayılı Kanun ile işletme hakkı verilen veya——- uygulanacağı hükme bağlanmış, 7144 sayılı Kanun’un 19.maddesi ile 6001 Sayılı Kanun’a eklenen geçici madde 3’de “Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce —— kontrolünün uygulandığı —- için belirlenen geçiş ücretlerini ödemeden yapılmış olan geçişlerde araç sahiplerine bu Kanunun 30 uncu maddesinin beşinci fıkrası uyarınca tahakkuk ettirilen ancak bu maddenin yürürlük tarihi itibarıyla tahsilatı yapılmamış olan para cezaları hakkında bu Kanunun 30 uncu maddesinde yer alan oranlar uygulanır.” düzenlemesine yer verilmiştir.
Somut olayda; davacı tarafından işletilen—— tarihleri arasında 3 defa ihlalli geçiş yapıldığının iddia edildiği, ihlalli geçişlerin dosyada mevcut bilgi ve fotoğraflarla sabit olduğu, geçiş anındaki alınan —- ürünlerin iptal ürün olması nedeniyle ödeme alınamadığının anlaşıldığı, davalı tarafından geçiş bedellerinin ödenmediği, davalının ödeme yapıldığına ilişkin bir savunmasının da bulunmadığı, anılan Yasa hükümleri ve —- Karar sayılı kararı dikkate alındığında davacı tarafından ihlalli geçiş bildiriminde bulunulmasının zorunlu olmadığı, davacının yasa gereği geçiş ücretinin 4 katı tutarında cezai şart talep edebileceği, davacı tarafından talep edilebilecek ihlalli geçiş cezasının toplamda 349,50 TL olduğu, tarafların tacir olduğu, bu nedenle talep olunan miktara takip tarihinden itibaren avans faizi talep edilebileceği, 6183 sayılı yasa uyarınca işlemiş faiz miktarına talep gibi %18 oranında KDV’nin talep edilebileceği, alacağın belirlenmesinin yargılamayı gerektirmediği gibi likit olduğu kanaatine varılmıştır.
Dosya kapsamından tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda açıklandığı üzere Yasa ve Yargıtay İçtihatları gereğince ayrıntılı, detaylı inceleme yapılmış olup, yukarıda gerekçesi de yazılı olduğu üzere davanın bu gerekçe ile kabulüne karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1.Davanın KABULÜ İLE,
Sabit olan 349,50.-TL alacağın takip tarihinden itibaren artan azalan oranlarda uygulanacak avans faizi ile ve faizin %18 oranında KDV’si ile birlikte ve isabet eden takip giderleri ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmek üzere borçlu davalının — esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptaline, takibin devamına,
Alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
2.Alınması gerekli karar ve ilam harcı olan 59,30‬.-TL dava açılırken peşin olarak alındığından tekrar alınmasına yer olmadığına,
3.Davacı tarafça yatırılan toplam 59,30.-TL peşin harç, 59,30.-TL başvurma harcı olmak üzere toplam 118,60‬‬.-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4.Davacı tarafından posta gideri olarak yapılan 32,50.-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5.Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6.Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan —-göre belirlenen 349,50.-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili davacıya verilmesine,
7.Arabuluculuk sürecinde düzenlenmiş sarf kararında yer alan—– 6325 Sayılı Kanunun 18/A maddesi uyarınca, davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
8.Kararın kesinleşmesi halinde kullanılmayan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
Dair, Davacı Vekilinin ve Davalı Vekilinin yüzlerine karşı miktar itibari ile kesin olarak verilen karar açıkça okundu.