Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/451 E. 2023/199 K. 02.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/451 Esas
KARAR NO: 2023/199 Karar
DAVA: Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235))
DAVA TARİHİ : 01/07/2021
KARAR TARİHİ: 02/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Yukarıda adı ve adresi yazılı davacı tarafından açılan hukuk davasının —- Maddesi gereğince Türk Milleti adına yargılama yapmaya görevli ve yetkili —-Asliye Ticaret Mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda aşağıda gerekçesi yazılı hükme ulaşılmıştır.

DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —-esas sayılı dosyasında —- tarihinde müflis —- hakkında iflas kararı verildiği, iflas masasına kayıt başvurusu yaptıkları ve reddedildiği, müvekkilinin —– tarihine kadar davalı işyerinde bilgi işlem personeli olarak çalıştığı ancak son dönemde personel eksikliğinden dolayı kendi asıl işinin yanında ön muhasebe mal stok kayıt işlemleri, online satış hizmetinde evlere sipariş verilen ürünlerin teslimi, araç sürme, mağaza açılış kapanışlarında daha önce çalıştırılmamasına rağmen çalıştırılma, mağaza içinde reyonlarda mal açtırma, reyon düzenleme, kasiyerlik ve kasa arkası müşterinin aldığı eşyaları poşetleme işlemleri yaptırıldığı, bu haliyle iş koşulları esaslı olarak ağırlaştırılmış ve çalışma koşulları çekilmez hale getirildiği, iki vardiya sisteminde haftanın altı günü çalıştığı, 1 vardiya sisteminde üç gün sabah saat 08:30 akşam saat 17:00, iki gün ise sabah 08:30 akşam 17:30 arasında, 1 günü ise sabah saat 08:30 akşam saat 22:30, 2. Vardiyada haftanın altı günü çalıştığı, bu altı günün beş günü öğlen saat 13:00 akşam saat 22:30, bir günü ise sabah 08:30 akşam 22:30 saatleri çalıştığı, fazla çalışma ücretleri ödenmediği, karşılığı arkadaşı yıllık izinde olduğunda sabah 08:30 akşam 22:30 saatlerinde sürekli çalıştırıldığı, ayrıca personele verilen yemeğin hijyenik olmadığının bu sebeple birçok kimse tarafından yenmediğini bu haliyle aç kaldıkları, her yıl ramazan ayında 150,00-TL iaşe çeki verilmesine rağmen son çalıştığı üç yıl işyeri uygulaması olmasına rağmen bu çek verilmediği, sürekli olarak düzensiz ve geç ödenmeye başlandığı,——- ile iş sözleşmesini feshettiği, işten ayrıldığı dönemde aylık ücreti brüt 3.671,84-TL olduğu, alacakların ödenmemesi sebebiyle arabulucuğa başvurulduğu ancak anlaşma sağlanamadığından bahisle bir kısım alacaklarının sıra cetveline —– Sıradan kaydını, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ——mahkememiz tarafından usulüne uygun tebligat yapılmasına rağmen dosyaya cevap dilekçesi sunulmamıştır.

İNCELEME VE GEREKÇE :Dava, sıra cetveline itiraz ve neticelerini düzenleyen İİK’nun 235.maddesi hükmüne dayalı kayıt kabul davasıdır.
Mahkememizce —— müzekkere yazılmış cevaben —– tarihli müzekkere cevabı ile Müflis hakkında —– esas sayılı dosyası ile —- verildiği, —- kesinleştiği, tasfiyenin ——dosyasından iflas tasfiye işlemlerinin yürütüldüğü, tasfiyenin İİK’nun 219. Maddesi gereği adi tasfiye olarak yapılmasına karar verildiği, davacının alacağın sıra cetveline yazılması bakımından —– başvuruda bulunduğu, —- tarafından alacağının tamamının red edildiği, davacının —— dosyasına tebliğ gideri depo ettiği, sıra cetveli ve masa kararının davacı vekiline —- tarihinde tebliğ edildiği, sıra cetveli ilanının —– tarihli —– ayrı ayrı ilan edildiği, davanın 15 günlük hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce davacı tanıklarının dinlenmesi için —– Mahkemesi’ne talimat yazılmış, ——- Talimat numaralı dosyasında—- tarihli celsesinde dinlenilen davacı tanığı ——-ayında —– şirketinde yiyecek içecek bölümünde pizza ustası olarak çalışmaya başladım, ——- ayının sonuna doğru hizmet akdim son buldu, davacı benden daha sonraki bir tarihte işe başladı ancak işe giriş tarihini bilemiyorum, benden sonra hizmet akdi son buldu, benim çalıştığım süre boyunca davacı bilgi işlem bölümünde çalışıyordu, daha sonra duyduğuma göre her bölümde çalıştırmaya başlamışlar, davacı tarafın sektörü market sektörü olarak geçerdi, sabah vardiyası 08:30’da başlardı, 17:00’de işten çıkarlardı, öğle vardiyası da 13:30’da başlar, normalde saat 22:00’de bitmesi gerekirken kasa teslimi yapılması nedeniyle biraz gecikirdi, en az 15-20 dakika uzardı, iki vardiya çeşidi olup işçiler birer hafta söz konusu vardiyaları yapar, ertesi hafta diğer vardiyaya geçerlerdi, fakat işçinin kendi çalıştığı bölümdeki diğer ikinci işçinin yıllık izin alması halinde bu kez işçiler sabahtan akşama kadar ful tabir edilecek şekilde çalışırlardı, iş yerinde haftada 6 gün çalışılıyordu, bir gün izin vardı, yani bir işçi haftanın beş günü normal vardiyasında çalışır, —- günü ful tabir edilen sabahtan akşama kadar çalışırdı, ekstra bir durum olmadığı sürece herkes haftalık iznini rutin bir şekilde kullanırdı, ekstra durum çıkmasından kast ettiğim mağaza açılışı gibi durumlardır, ancak davacı işçinin çalıştığı birimdeki diğer işçinin o gün haftalık izin gününün olması halinde çalışan işçi vardiyalı şekilde değil sabahtan akşama kadar ful tabir ettiğimiz şekilde çalışırdı, bunun için ücret ödenip ödenmediğini bilmiyorum, saat 17:00’de biten vardiyadaki işçilerin ise nadiren bir ürünün etiket fiyatının değişmesi gibi durumlar olduğunda geç çıktıkları olurdu ama bu çok sık olmazdı, iş yerinde yarım saat yemek arası vardı, ancak iş yoğunluğundan dolayı yemek aramızı tam kullanamazdık, yemek için yukarı çıkmamız ve inmez bir olurdu, yemek iş veren tarafından verilirdi, iş yerinde ilk başta iş veren tarafından sağlanan servis uygulaması vardı ancak sadece kadın personel kalırsa eve bırakma şeklindeydi, yani sabahları ulaşım sağlanmıyordu, yemek, çay vs. hepsi dahil yarım saat bir molamız vardı, onu da yukarıda izah ettiğim gibi tam kullanamıyorduk, onun haricinde başkaca molamız yoktu, ulusal bayram ve genel tatil günlerinde hiç tatil yapmıyorduk, ancak dini bayramlarda bir gün izin veriyorlardı, eğer ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışmış isek bize bunun ücreti ödeniyordu, ancak ulusal bayram ve genel tatil günü, bizim haftalık iznimize denk gelirse o gün iznimiz yanıyordu, davacının ne kadar ücret aldığını bilmiyorum, davacının en son kendisi işten ayrıldı diye biliyorum, bildiğim kadarıyla hem davacıyı başka reyonlarda çalıştırdılar, hem de ücretini ödemediler, davacı kendi iş akdini kendisi fesih etti diye biliyorum,” beyanında bulunmuş ve beyanını imzası ile tasdik etmiştir.
Mahkememizce davacı tanıklarının dinlenmesi için —– talimat yazılmış, —- tarihli celsesinde dinlenilen davacı tanığı —– : “ben tarihini tam olarak hatırlayamıyorum ama —- şirketinde özel güvenlik olarak çalışmaya başladım, yanlış hatırlamıyorsam —— ayına kadar hizmet akdim devam etti, ben işe girdiğimde davacı bilgi işlem biriminde çalışıyordu, davacının hizmet akdi benden iki hafta kadar önce son buldu, iş yerinde ücretler düzenli ödenmiyordu, haklarımız verilmiyordu, bu nedenle davacının kendisinin işten ayrıldığını biliyorum, iş yerinde davacının çalıştığı bölümde iki vardiya vardı, ilk vardiya sabah 08:00’de mi yoksa 09:00’da mı başlıyordu onu tam hatırlayamıyorum, akşam 17:00-17:30 arası bitiyordu, ikinci vardiya öğlen 13:00’te başlıyordu, akşam 22:00-22:30 arası bitiyordu, her iki vardiya içinde işin bitiş saatinde gecikme oluyordu, 15 dakika yarım saat kadar gecikme oluyordu, haftanın ortalama üç günü mesai sonrası bu şekilde gecikme olurdu, her iki vardiyada da bir kez 45 dakikalık öğle yemeği arası vardı, arada 45 dakikayı tam kullandığı zamanlar oluyordu fakat kullanamadığı, işe başlanmasının istenildiği zamanlarda oluyordu, genellikle 3-4 günü yemek molası tam kullanamazdı, sabahları 15 dakika çay molası vardı, yine öğleden sonra vardiyaya gelen kişinin de 15 dakika çay molası var diye hatırlıyorum, emin değilim, yemeği iş veren verirdi, hafta da beş gün vardiyalı bir şekilde çalışırdık, altıncı gün ise sabahtan akşama kadar tabir edilen full çalışma şekli ile çalışırdık, sabah 08:00’de gelinir, akşam 22:00’ye kadar çalışılırdı, arada 45 dakika yemek molası ve bir kez 15 dakikalık çay molası vardı, davacı da bu şekilde çalışırdı, ben davacının hafta tatilini düzenli kullanıp kullanamadığını bilmiyorum ama ben kendim hafta tatillerimi düzenli olarak kullandım, dini bayramlarda bir gün izin olurdu, onun haricinde diğer günler çalışırdık, bu fazla çalışmamız için ücreti ödenmezdi, diğer bütün ulusal bayram ve genel tatil günlerinde hep iş yerinde çalıştık, bana bunların ücreti hiç ödenmedi, iş yerinde genel olarak bu şekilde ödeme yapılmaz diye duyardık ancak davacıya ödeme yapılıp yapılmadığını bilemiyorum, iş yerine ulaşım tamamen işçiler tarafından karşılanırdı, yol parası da verilmezdi, benim bildiklerim bundan ibarettir, tanıklık ücreti talebim yoktur,” beyanında bulunmuş ve beyanını imzası ile tasdik etmiştir.
Mahkememizce davacı tanıklarının dinlenmesi için —– Mahkemesi’ne talimat yazılmış, —- numaralı dosyasında —–tarihli celsesinde dinlenilen davacı tanığı — : “ben—- ayında bilgi işlem bölümünde —– şirketinde çalışmaya başladım, —- ayında hizmet akdim son buldu, davacı ise benden bir ay sonra aynı bölümde işe girdi, ben ayrıldığımda davacının hizmet akdi devam ediyordu, davacı çalışmasının karşılığı olan parasal haklarını alamadığı için kendi hizmet akdini fesih etti, iş yerinde sabah ve akşam vardiyası olmak üzere iki vardiya vardı, sabah vardiyası saat 08:30’da başlar, 17:30’a kadar devam ederdi, ikinci vardiya ise 13:00-13:30 arası başlar, akşam 22:00-22:30′ a kadar devam ederdi, şu an çalıştığım iş yerinde de mesai saatleri farklı olduğu için saatleri tam hatırlamakta zorluk çekiyorum, bizim bölümümüzde her işçi haftada beş gün vardiyalı çalışırdı, altıncı gün sabahtan akşama kadar tüm gün çalışırdı, yedinci gün ise haftalık izin kullanılırdı, her iki vardiyada da ortalama yarım saat gecikme ya da işe erken başlama durumu oluyordu, hemen hemen beş günlük vardiyalı çalışmanın her gününde yarım saatlik gecikme veya erken işe başlama oluyordu, iş yerinde yemek molası bir saat olarak vardı, ancak hiç tam olarak kullanılamıyordu, bazen 10 dakikada hızlı bir şekilde yemek yenilip işe dönüldüğü oluyordu, çoğu zaman bu şekilde oluyordu, yemek molasına çay molası dahildi, ayrıca bir çay molası verilmiyordu, yemeği iş veren karşılıyordu, işe ilk başladığımız zamanlarda akşam servisi vardı, sonradan bu uygulama kalktı, yol masrafımızın tamamını kendimiz karşılamaya başladık, ben davacı ile aynı birimde çalışıyordum ve benim ücretim ayrıldığım tarihte asgari ücretten 300-400 TL fazlaydı, davacının ücretini tam bilmiyordum, 2017 yılında benim ücreti 1.700,00 TL civarıydı, ücretimize ek olarak prim vs. ödenmezdi, bize fazla çalıştığımız süreler için ödeme yapılmazdı, dini bayramların ilk gününde tatil yapardık, diğer günlerinde müsaitlik durumumuza göre tam gün çalışırdık, çalıştığımız günler için bize sadece o güne denk gelen ücretimiz ödenirdi, kanunen ödenmesi gereken fazla tutar ödenmezdi, diğer ulusal bayram ve genel tatil günlerinde de çalışırdık, normal günlük ücretimiz hesaplanır bize ödenirdi, işe ilk başladığımızda ramazan aylarında 50,00 TL civarında çek verilirdi, bu çekleri yine ——- kendi mağazasında ürün satın alarak kullanırdık, daha sonra bu 100,00 TL ‘ye çıktı, en son —– yılında 150,00 TL’ye çıkartıldığını hatırlıyorum, daha sonra bu çek de verilmemeye başlandı, benim bildiklerim bundan ibarettir, tanıklık ücreti talebim yoktur” beyanında bulunmuş ve beyanını imzası ile tasdik etmiştir.
Mahkememizce davacı tanıklarının dinlenmesi için —- Mahkemesi’ne talimat yazılmış, —-numaralı dosyasında 21/06/2022 tarihli celsesinde dinlenilen davacı tanığı —– : “ben —- ayında ön muhasebe kısmında ——çalışmaya başladım, —-şirketi iflas edince —- yılında hizmet akdim son buldu, ben işe girdiğimde davacı çalışmıyordu, benden üç dört yıl sonra işe girmiş olabilir, davacının iş akdi benim hizmet akdim son bulmadan önceki bir tarihte son buldu, iş yerinde iki vardiya vardı, birinci vardiya sabah 08:30 da başlardı, akşam 17:30′ da biterdi, ikinci vardiya ise kışın 13:00′ te yazın 13:30’da başlardı, akşam kışın 22:00’de yazın 22:30’da biterdi, çoğunlukla işten geç çıkılırdı, haftada ortalama üç gün işten bir saat kadar geç çıkılırdı, haftada beş gün vardiyalı çalışılırdı, bir gün sabahtan akşama kadar tam mesai yapılırdı, yedinci gün ise hafta tatili kullanılırdı, günlük yarım saat yemek arası ve 15 dakika çay molası vardı, çay molası bir kezdi, bunları tam kullanabiliyorduk, müdahale edilmiyordu, dini bayramların birinci günü mağaza kapalı olurdu, biz de izin yapardık, diğer günler çalışırdık, ancak dini bayramlarda kalan günlerin hepsinde çalışmazdık, kendi bölümümüzdeki işçi ile dönüşümlü olarak birer gün çalışırdık, diğer ulusal tatil günlerinde çalışıyorduk, bazen ulusal tatil günleri kendi hafta tatilimize denk geldiğinde bize ayrıca bir şey ödenmiyordu, ulusal bayram ve tatil günlerinde çalışmamız halinde bize normal saatlik ücretimiz ödeniyordu, kanunen ödenmesi gereken fazla kısmı hesaplanmıyordu, ödenmiyordu, davacının ücretinin ne kadar olduğunu bilmiyorum, ancak asgari ücretten fazlaydı, iş yerinde çok kısa bir süre belirli bir ciro üzerinden prim uygulaması oldu ama fazla sürmeden sona erdi ve prim ödenen bu para fazla bir miktar değildi, şu gün bile olsa en fazla 100,00 TL civarındaydı, onun haricinde başkaca ek ödeme yoktu, yemeği iş veren veriyordu, iş yerinde kadın personel için servis vardı, erkeklere yoktu, yol parası da verilmiyordu, davacı çalıştığı birimden başka birimlerde çalıştırılmaya başlandı, davacı başka birimde çalışmayı kabul etmedi, istemiyordu, son bir yılda iş yerinde ücretlerin ödenmesi konusunda çok sancılar yaşandı, bu yüzden davacı kendi isteği ile işten ayrıldı, davacının çalıştığı birimde eğer diğer işçi yıllık izne çıktıysa davacının o işçi izninden dönünceye kadar vardiya yerine full çalıştığını biliyorum, bu uygulama uzun yıllar boyunca bu şekilde oldu, iş yerinde —— yıllarında ramazan aylarında çek verilirdi, bu çek sadece—– ürün satın alınabilecek çeklerdi, —-arasında ise gıda paketi yani ramazan kolisi verilirdi, —– çek verildi, —çek verildi, daha sonra çek uygulaması kaldırıldı, benim bildiklerim bundan ibarettir, tanıklık ücreti talebim yoktur” beyanında bulunmuş ve beyanını imzası ile tasdik etmiştir.
Mahkememizce tüm dosya kapsamında talep işçilik alacaklarına ilişkin olmakla dosya işçilik alacakları konusunda uzman bilirkişiye tevdii edilmiş, mahkememizce aldırılan 12/01/2023 tarihli bilirkişi raporunda
Alacağın Türü
Hesaplama Brüt
Talep Brüt
1.Kıdem Tazminatı
48118,49 TL
54600 TL
2.Yıllık İzin
28150,77 TL
11480 TL
3.Bayram Çek
450 TL
450 TL
4.Fazla Mesai
46146,70 TL
15000 TL
5.İşlemiş Faiz
1439,29 TL
3920 TL davacının taleplerinde haklı çıkması halinde tazminat ve alacaklarının yukarıdaki şekilde hesaplandığı bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesi neticesinde; açılan davanın işçilik alacakları dolayısıyla kayıt-kabul davası olduğu, davacının müflisin iş yerinde 04/08/2007 ila 26/08/2020 tarihleri arasında işçi olarak çalışan davacının iş sözleşmesini 26/08/2020 tarihinde kod 3-istifa olarak belirsiz süreli iş sözleşmesini noter ihtarı ile sona erdirdiği, davacının noter ihtarı olarak istifası incelendiğinde feshin haklı nedenle yapıldığının bilirkişi raporuyla da tevsik edildiği, alacak kalemlerinin mahiyeti işçilik alacağı olmakla davacının bildirdiği ve resen toplanması gereken tüm delillerin toplandığı, akabinde davacının bildirdiği tanıkların talimat mahkemesi aracılığıyla dinlenildiği, deliller ikmal edilmekle dosyanın işçilik alacakları hususunda uzman bilirkişiye hesap raporu sunması için tevdii edildiği, 12/01/2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle hizmet döküm cetveli ve işe giriş ayrılış bildirgeleri incelendiğinde, davacının —– numaralı davalı isverinde 04.08.2007-26.08.2020 tarihleri arasında çalıştığının tespit edildiği, işten ayrıldığı dönemde aylık brüt ücretinin 3.671,84-TL olduğu, dosyada mevcut —- yılının temmuz ayına ait 21 günlük prime esas kazancının 2.774,27-TL olmakla 30 günlük karşılığının 3.963,24-TL’ye tekabül edeceği, davacı vekilinin davacının işten ayrıldığı dönemde brüt ücretinin 3.671,84-TL olduğunu beyan etmekle hesaplamanın da bu miktar üzerinden yapıldığı, işten ayrılmadan önceki 3 yıl hariç ,aylık 150,00-TL’lik ramazan yardımınında giydirilmiş ücrete eklenerek hesaplamanın yapıldığı, yapılan usulüne uygun hesaplama neticesinde davacının toplamda 48.118,49-TL brüt kıdem tazminatı alacağı, 28.150,77-TL brüt yıllık izin alacağı, 450,00-TL bayram çeki alacağı, 46.146,70-TL brüt fazla mesai alacağı ve tüm bu kalemlere iflas tarihine kadar işlemiş faiz olmak üzere toplam 1.439,29-TL iflas tarihine kadar işlemiş faiz alacağının bulunduğunun rapor edildiği, mahkememizce bilirkişi raporu bilimsel, gerekçeli ve denetime uygun olmakla hükme esas alındığı ve taleple bağlılık ilkesi gereğince davacının benimsenen bilirkişi raporu ile belirlenen 48.118,49-TL brüt kıdem tazminatı, 11.480,00-TL brüt yıllık izin tazminatı, 450,00-TL bayram çeki alacağı, 15.000,00-TL brüt fazla mesai alacağı ve 1.439,29-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 76.487,78- TL işçilik alacağının müflisin iflas masasına İİK’nun 235. maddesi gereğince kayıt ve kabulüne karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak, açıklanan gerekçelerle davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Açılan davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile ,
Davacının 48.118,49-TL Kıdem Tazminatı, 11.480,00-TL Yıllık İzin, 450,00-TL Bayram Çeki, 15.000,00-TL Fazla Mesai ve 1.439,29-TL İşlemiş Faiz olmak üzere toplam 76.487,78-TL işçilik alacağının müflis şirketin iflas masasına İİK. 206/4-A gereğince —— sıradan kayıt kabulüne, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2- KARAR HARCI;
Alınması gereken 179,90-TL maktu karar harcının 59,30-TL’si dava açılırken peşin olarak alınmış olduğundan geriye kalan 120,60-TL karar harcının —– sayılı dosyasında işlem gören Müflis —— iflas masasına kaydı ile hazineye irat kaydına,
3-AVUKATLIK ÜCRETLERİ
Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen kısım için karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin —- sayılı dosyasında işlem gören Müflis —– masasına kaydına,
4-DİĞER YARGILAMA GİDERLERİ
a-Davacı tarafça yatırılan 59,30-TL başvurma harcı, 59,30 TL peşin karar harcı toplam 118,60-TL’nin —- sayılı dosyasında işlem gören Müflis —-masasına kaydına,
b-Davacı tarafından sarfedilen 1.500,00-TL bilirkişi ücreti ve 363,70-TL posta ücreti olmak üzere toplam 1.863,70-TL’nin davanın kabul ve red oranı gözetilerek 1.668,23-TL’nin — sayılı dosyasında işlem gören Müflis —–masasına kaydına, kalan 195,47-TL’nin davacı üzerinde bırakılmasına,
c-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avanslarının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden 10 gün içerisinde ——- nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 02/03/2023