Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/107 E. 2021/758 K. 24.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/107 Esas
KARAR NO : 2021/758

DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/02/2021
KARAR TARİHİ : 24/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı dava dilekçesinde özetle; aleyhine açılan İstanbul Anadolu —-.İcra müdürlüğünün —- esas sayılı dosya kapsamında icra takibinde bulunulduğunu, ikamet değişikliğinden dolayı tebliğ edilmediğini, banka hesabından para çekmek istediğinde çekemediği için— yaptığında haciz konulduğunu, 01/10/2020 tarihinde itiraz dilekçemi sunmuş olduğunu, itiraz talebinin reddedildiğini, — tutarlı senedin ödenmemesi sebebiyle kambiyo senetlerine özgü takip başlatıldığını, miras bırakan —- tarihinde vefat ettiğini, takip müteveffanın ölümünden sonra mirasçı olarak gözükse —–.Sulh Hukuk mahkemesinin— esas — sayılı kararı ile mirasın gerçek reddi talep olduğunu, mirastaki tüm haklarından vazgeçtiğini, takibin durdurulmasını talep ettiğini, üniversitede okuduğunu devam etmekte olan sadece yetim aylığı geliri olmadığı, bu yüzden iş bu dava masraflarını karşılayabilecek durumun olmadığını,—- kabulü istediğini, haksız ve kötü niyetli olmasından dolayı %20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini dava ve talep etmiştir.———
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı dilekçesinde murisi —– tanzim etmiş olduğu bonoya ilişkin açılmış olan ekte bilgileri sunulu dosyaya mirasçılık sıfatı ile eklendiğini, ancak Gaziosmanpaşa ——. Sulh Hukuk Mahkemesi’nde açılan ——- Sayılı ——-davası nedeni ile dosya borcundan sorumlu tutulamayacağını beyan ettiğini, menfi tespit davası açmakta hukuki yararı bulunmadığını, davanın usul yönünden reddine karar verilmesi gerekmektedir. Müvekkilimizin redd-i miras davasından haberdar olması, hayatın olağan akışında imkan dahilinde olmadığını, Bu husustan ancak icra dosyasına usulüne uygun itirazda bulunulması halinde haberdar olabileceğini, Dolayısıyla müvekkilimizin yapmış olduğu iyi niyetli ve hukuka uygun bir işlemdir. Bu noktada mirasın gerçek reddi davasındaki kararı sunarak takibe son verilebilmesine rağmen mükerreren aynı konuda huzurdaki davanın açılması usul ekonomisi gereği yerinde olmadığını, müvekkilimizin basiretli bir tacir olarak dahi borçlusunun mirasçıları tarafından alınmış bir Redd-i Miras kararından haberdar olması hayatın olağan akışı içerisinde mümkün olmadığını, müvekkilimiz yasal prosedürü takip ederek takibi borçlunun mirasçılarına yöneltildiğini, Yukarıda arz ve izah edilen nedenlerle öncelikle davanın usul ve esastan reddini, mahkeme aksi kanatte ise yargılama giderleri ve ücret-i vekaletin davacıda bırakılmasına davanın açılmasında müvekkilimizin kusuru bulunmadığından karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, İİK’nın 72. maddesi uyarınca icra takibinden sonra açılan açılan menfi tespit talebine ilişkindir.
İstanbul Anadolu — İcra Müdürlüğü’nün — Esas sayılı dosyasında alacaklı ———-vekili tarafından borçlu —-vade tarihli, 1.882,00 TL bedelli davacının —– tarafından düzenlenen bonoya istinaden kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip başlatıldığı, borçlunun vefatı nedeniyle davacının mirasçı sıfatı ile takibe dahil edildiği anlaşılmıştır.
Giresun —-Sulh Hukuk Mahkemesinin — Esas, — Karar nolu, —— tarihli kesinleşmiş—– diğer bir kısım mirasçılar ile birlikte ———- mirasını reddettiklerinin tesciline karar verildiği anlaşılmıştır.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı itibariyle, Giresun—– Sulh Hukuk Mahkemesinin — Esas,– Karar nolu, —-tarihli kesinleşmiş ilamı ile davacının—reddettiği, İstanbul Anadolu —. İcra Müdürlüğü’nün — Esas sayılı dosyasında takibe konu senedin davacının murisi tarafından keşide edildiği, dolayısıyla mirası reddeden davacının muris ——-düzenlediği bonodan sorumlu olmadığı, davacı tarafın bahse konu mirasın reddi kararının 01/10/2020 tarihinde icra dosyasına sunmasına karşın icra müdürü tarafından itiraz taleplerinin reddedildiği, dolayısıyla icra dosyasının dava tarihi itibariyle derdest olmasına ve davacı hakkındaki haciz tehdidinin devam etmiş olmasına göre davacının eldeki davayı açmakta hukuki yararının olduğu anlaşılmakla davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. (Aynı yönde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi –. Hukuk Dairesi’nin —- Karar numaralı kararı)
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile, davacının İstanbul Anadolu —. İcra Müdürlüğünün —— esas sayılı takip dosyasına dayanak ————- —lehine düzenlenen,——– bedelli BONO NEDENİYLE BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE,
KARAR HARCI
2-Alınması gerekli (takip çıkışı 2.431,22TL olduğundan) 166,07-TL harçtan, peşin alınan 141,99-TL harcın mahsubu ile, bakiye 24,08-TL harcın davalıdan alınıp hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından dava açılırken harç olarak yatırılan 201,29 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarfedilen 76,00 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı, miktar yönünden kesin olmak üzere karar verildi