Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/649 Esas
KARAR NO: 2021/1262
DAVA: İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ: 05/12/2020
KARAR TARİHİ: 25/11/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —- tarihinde davalı yana sigortalı — plakalı aracın kusurlu şekilde müvekkiline —-plakalı araca çarptığını, meydana gelen kazada sigortalı araç sürücüsünün tam ve asli kusurlu olduğunu, kaza nedeniyle müvekkilinin aracında değer kaybı meydana geldiğini, işbu zarardan davalı yanın sorumlu olduğu, değer kaybının tespiti amacıyla yapılan ekspertiz ücretinden de davalı yanın sorumlu olduğu, alacağın tahsili amacıyla davalı aleyhine —– icra takibi başlatıldığını, davalı tarafından takibe haksız şekilde itiraz edildiğini, alacağın likit olduğunu belirterek; itirazın iptali ile takibin devamına ve %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davadan önce müvekkiline başvuruda bulunulmadığını, bu nedenle davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddinin gerektiğini, talebin zamanaşımına uğradığını, müvekkili nezdinde sigortalı bulunan araç sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde herhangi bir kusurunun bulunmadığını, müvekkili tarafından davacı yana —- ödeme yapıldığını, yapılan ödeme ile müvekkilinin sorumluluğunun sona erdiğini, müvekkilinin poliçe limitleri ile sınırlı olarak sorumlu olduğunu, kusur durumunun tespitinin gerektiğini, ancak davadan sonra yasal faiz talep edilebileceğini savunarak; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; İİK’nun 67/1 maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları resen belirlenerek; taraf vekillerinin vermiş olduğu dilekçeler, tarafların ibraz ettiği tüm deliller, hasar dosyası, poliçe ve hasar dosyası,—- tahkim dosyası, — esas sayılı icra dosyası, bilirkişi raporu ile dosya arasındaki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.
— dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından —- alacağın, asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsili amacıyla icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalıya —- tarihinde icra takibine itiraz edildiği, davanın yasal — yıllık süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
—-Tarafından düzenlenen poliçe ve hasar dosyasının incelenmesinde;—-poliçesi ile davalı nezdinde sigortalı olduğu, sigortalının — olduğu, sigortalı aracın hususi otomobil olduğu, poliçe limitinin — olduğu, davacı tarafından davadan önce sigortaya başvuruda bulunulduğu, davalı tarafından —- ödeme yapıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce uyuşmazlık konularına ilişkin olarak bilirkişi heyetinden rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen —-tarihli raporda özetle; meydana gelen zincirleme trafik kazasında davalı yana sigortalı aracın sürücüsünün %100 oranında kusurlu olduğu, davacı yana ait aracın sürücüsünün ve kazaya karışan diğer araç sürücülerinin kusurunun olmadığı, davacının aracında meydana gelen değer kaybı miktarının—olduğu, ekspertiz rapor ücreti tutarının—- olduğu, davacının takip tarihinden dava tarihine kadar talep edebileceği işlemiş faiz tutarının —- olduğu kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesi neticesinde; davacı tarafça, meydana gelen trafik kazası neticesinde aracında oluşan değer kaybının tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptalinin talep edildiği; davalı tarafça, davanın reddinin savunulduğu anlaşılmıştır.
Davalı tarafından davadan önce —- başvuru yapılmadığı savunulmuş ise de, davacı tarafından davalı sigortaya başvuruda bulunulduğu ve davalı sigorta tarafından —- hasar bedeli ödemesi yapıldığı anlaşılmakla, davalı yanın işbu dava şartına yönelik itirazı dikkate alınmamıştır.
Davalı tarafından zamanaşımı itirazında bulunulmuş ise de, davaya konu trafik kazasının — tarihinde meydana geldiği, davacı tarafından icra takibinin —- tarihinde başlatıldığı, bu hali ile takip tarihi itibariyle — yıllık zamanaşımı süresinin dolmadığı anlaşılmakla; davalı yanın zamanaşımı itirazının reddine karar vermek gerekmiştir.
— tarihinde meydana gelen zincirleme trafik kazası neticesinde davacıya ait — plakalı aracın davalı tarafından kaza tarihi itibari ile —- sigortalandığı, davalı sigortanın meydana gelen zarardan poliçe limitleri ve sigortalı aracın sürücüsünün kusuru oranında sorumlu olduğu, dosya kapsamında alınan bilirkişi raporu ile meydana gelen kazada sigortalı aracın sürücüsünün %100 oranında kusurlu olduğunun, davacı yana ait aracın sürücüsünün ve kazaya karışan diğer araç sürücülerinin herhangi bir kusurunun bulunmadığının tespit edildiği, yapılan tespitin kaza tespit tutanakları ve dosyada yer alan tahkim dosyasındaki bilirkişi raporu ile uyumlu olmakla mahkememizce de benimsendiği, bilirkişi raporu ile davacının talep edebileceği değer kaybının —olduğunun tespit edildiği,—- iptal kararı doğrultusunda hesaplamanın —- doğrultusunda yapıldığı, yapılan tespitin piyasa rayiçleri ile uyumlu olduğu, bu nedenle mahkememizce benimsendiği, her ne kadar davalı tarafça davacıya yapılan ödeme ile sorumluluğun sona erdiği savunulmuş ise de, yapılan ödemenin hasar bedeline ilişkin olduğu, değer kaybına yönelik olarak yapılmış herhangi bir ödemenin bulunmadığı, davalı sigorta şirketinin — itibariyle temerrüde düştüğü, davacının iş bu tarihten takip tarihi olan — tarihine kadar faiz talep edebileceği, davacı tarafından icra takibi ile yasal faiz isteminde bulunulduğundan, takip öncesi işlemiş faiz tutarının Mahkememizce —-üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren talep ile bağlı kalınarak yasal faiz uygulanmasına karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.
Her ne kadar davacı tarafından icra takibi ile ekspertiz ücreti talebinde bulunulmuş ise de, — uygulamalarına göre, tarafların davanın görülmesi ve sonuçlaması için yaptıkları harcamaların yargılama giderlerini oluşturduğu, görülen dava ile ilgili olarak delil tespiti ve ihtiyati tedbir giderleri de yargılama giderleri kapsamında bulunduğu, sigortacının teminat limitine isabet eden yargılama giderlerinden de sorumlu olduğu ve ekspertiz ücretinin de yargılama giderleri arasında değerlendirilerek kabul red oranına göre bir sonuca varılması gerektiği kabul edilmektedir. Eldeki dava bakımından da; davacı tarafça aracındaki değer kaybının tespitine yönelik olarak ekspertiz raporu alındığı, buna ilişkin olarak dava dışı firma tarafından düzenlenen — tarihli serbest meslek makbuzu suretinin dosyaya sunulduğu, bilirkişi tarafından kazanın meydana geldiği tarihte geçerli olan — göre talep edilebilecek ekspertiz ücretinin —-olarak tespit edildiği, işbu tutarın kabul red oranına göre yargılama giderleri arasında değerlendirilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
İcra takibine konu alacağın likit olmadığı, yargılamayı gerektirdiği anlaşıldığından, davacının icra inkar tazminatı isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
İcra takibi ile talep edilen ekspertiz ücreti yargılama giderleri arasında değerlendirildiğinden, dava değeri, işbu tutarın düşülmesiyle, değer kaybı ve işlemiş faiz tutarı toplamı —- olarak kabul edilerek, bu tutar üzerinden haklılık durumu tespit edilmiştir.
Dosya kapsamından tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda açıklandığı üzere —- gereğince ayrıntılı, detaylı inceleme yapılmış olup, yukarıda gerekçesi de yazılı olduğu üzere davanın bu gerekçe ile kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1.Davanın KISMEN KABULÜ ile,
Sabit olan —- değer kaybı, —- alacağın, asıl alacağın takip tarihinden itibaren artan azalan oranlarda uygulanacak yasal faizi ile ve isabet eden takip giderleri ile birlikte, davalıdan alınıp davacıya verilmek üzere, borçlu davalının —– sayılı takip dosyasına yapılan itirazının kısmen iptaline, takibin belirtilen şekilde devamına,
Ekspertiz ücretine ilişkin talebin yargılama giderleri arasında değerlendirilmesine,
Fazlaya ilişkin taleplerin reddine,
Likit bir alacak bulunmadığından icra inkar tazminatı isteminin reddine,
2.Alınması gerekli karar ve ilam harcı olan 329,59.-TL’den davacı tarafça dava açılırken yatırılan 75,50.-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye kalan 254,09.-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3.Davacı tarafından yatırılan 75,50.-TL peşin harç ve 54,40.-TL başvurma harcı olmak üzere toplam 129,90.-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4.Davacı tarafından yapılan 1.000,00.-TL bilirkişi ücreti, 57,45.-TL posta gideri ve 213,78.-TL ekspertiz ücreti olmak üzere toplam 1.271,23.-TL yargılama giderinin davada haklı çıktığı %81 oranında olmak üzere 1.029,70.-TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5.Davalı tarafça sarfedilen yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6.Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, kabul edilen kısım için karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen 4.824,85.-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7.Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen kısım için karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen 1.136,53.-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
8.Arabuluculuk sürecinde düzenlenmiş sarf kararında yer alan 1.320,00 TL’nin 6325 Sayılı Kanunun 18/A maddesi uyarınca, kabul red oranına göre 1.069,20.-TL’sinin davalıdan, bakiye 250,80.-TL’sinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,.
9.Kararın kesinleşmesi halinde kullanılmayan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
Dair, Davacı Vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta süre içerisinde——- nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu. 25/11/2021