Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/644 Esas
KARAR NO: 2021/1289
DAVA: İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 02/12/2020
KARAR TARİHİ: 30/11/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili banka ile davalı—akdedilen ticari kredi sözleşmesine istinaden krediler kullandırıldığını, davalı —-sözleşmesini müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, kredi borcunun süresinde ödenmemesi üzerine borçlulara ihtarname keşide edildiğini, buna rağmen borcun ödenmediğini,—- dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalıların yetkiye itiraz etmeleri üzerine dosyanın —– dosyasına gönderilerek takibe devam edildiğini, davalılar tarafından icra takibine haksız olarak itirazda bulunulduğunu, alacağın likit olduğunu belirterek; itirazın iptali ile takibin devamına ve %20 oranından az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava dilekçesi, davalılara —- yoluyla usulüne uygun tebliğ edilmiş olup, davalılar tarafından yasal süresi içinde cevap dilekçesi sunulmadığından, HMK md.128 uyarınca dava dilekçesindeki vakıaların inkar edildiği kabul edilmiştir.
Dava, İİK’nun 67/1 maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları resen belirlenerek; davacı vekilinin vermiş olduğu dilekçeler, tarafların ibraz ettiği tüm deliller, banka kayıtları, — dosyası, alınan bilirkişi raporları ile dosya arasındaki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.
—- sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından istinaden davalılar aleyhine—-alacağın, asıl alacağa takip tarihinden itibaren uygulanacak— oranında faiziyle birlikte tahsilinin talep edildiği, ödeme emrinin davalılara tebliğ edilmediği, davalılar tarafından —- tarihinde icra takibine itiraz edildiği, davanın yasal —– yıllık süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce uyuşmazlık konularına ilişkin bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen — tarihli raporda özetle; davacının takip tarihi itibariyle davalılardan — tutarlı kısmına takip tarihinden itibaren yıllık — tutarlı kısmına takip tarihinden itibaren yıllık —- oranında temerrüt faizi uygulanabileceği kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesi neticesinde; davacı tarafça, kredi alacağına istinaden başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptalinin talep edildiği; davalılar tarafından, davaya cevap verilmeyerek dava dilekçesindeki vakıaların inkar edildiği anlaşılmıştır.
Davacı banka ile davalı ——- imzalandığı, davalı—- sözleşmeyi mütesesil kefil olarak imzaladığı, sözleşmeye istinaden davalı şirkete —–tanımlandığı,—- tahsis edildiği ve çek karnesi verildiği, kredili mevduat hesabı ve kredi kartı borcunun süresinde ödenmemesi nedeniyle davalılara — yevmiye numaralı ihtarnamesinin keşide edildiği, ihtarnamenin davalı şirkete ve davalı şahsa — tarihinde tebliğ edildiği, verilen bir günlük sürenin sonunda, hafta sonuna tekabül eden günlerin de dikkate alınmasıyla, davalıların —tarihinde temerrüde düştüğü, alınan bilirkişi raporuyla davacı banka tarafından yasal sorumluluk bedelleri ödenen çekler nedeniyle—- davacının alacaklı olduğunun, kullandırılan kredili mevduat hesabı nedeniyle —– alacaklı olduğunun tespit edildiği, icra takibi ile talep edilen masrafa ilişkin olarak noterlik makbuzunun dosyaya sunulduğu, bu hali ile davacı bankanın takip tarihi itibariyle toplam alacak miktarının—— alacağının bulunduğu, ancak icra takibi —alacağının tahsilinin talep edilmediği, bu nedenle davacının talebi ile bağlı kalınarak, anılan —- üzerinden davanın kabulünün gerektiği, davacı tarafından her ne kadar takip talebi ile—- oranında temerrüt faizi isteminde bulunulmuş ise de, dava dilekçesi ile takip tarihinden sonra asıl alacağa ticari faiz yürütülmesinin talep edildiği, bu nedenle davacının talebi ile bağlı kalınarak asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi işletilmesinin gerektiği, dava konusu alacağın belirlenebilir ve likit olduğu kanaatine varılmıştır.
Dosya kapsamından tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda açıklandığı üzere —– gereğince ayrıntılı, detaylı inceleme yapılmış olup, yukarıda gerekçesi de yazılı olduğu üzere davanın bu gerekçe ile kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE;
Sabit olan ——alacağın, asıl alacağa takip tarihinden itibaren artan azalan oranlarda uygulanacak avans faizi ile ve isabet eden takip giderleri ile birlikte davalılardan alınıp davacıya verilmek üzere borçlu davalıların—– sayılı takip dosyasına yapılan itirazlarının kısmen iptaline, takibin belirtilen şekilde devamına,
Aşan istemin reddine,
Asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
2.Davacı harçtan muaf olduğundan, dava açılışı sırasında alınmayan karar ve ilam harcı olan —- davalılardan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3.Davacı tarafından —- davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
4.Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta bir karar verilmesine yer olmadığına,
5.Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
6.Arabuluculuk sürecinde düzenlenmiş sarf kararında yer alan 1.360,00 TL’nin 6325 Sayılı Kanunun 18/A maddesi uyarınca, davalılardan tahsili ile hazineye irat kaydına,
7.Kararın kesinleşmesi halinde kullanılmayan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
Dair, Davacı Vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta süre içerisinde ——— nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu.30/11/2021