Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/625 E. 2021/1241 K. 18.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİKEMESİ

ESAS NO : 2020/625 Esas
KARAR NO : 2021/1241

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/11/2020
KARAR TARİHİ : 18/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Yukarıda adı ve adresi yazılı davacı tarafından açılan hukuk davasının 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 9. Maddesi gereğince Türk Milleti adına yargılama yapmaya görevli ve yetkili —- yapılan yargılaması sonucunda aşağıda gerekçesi yazılı hükme ulaşılmıştır.
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili Şirket tarafından—- arasında ihlalli geçişi nedeniyle doğan ve yasal süresi içerisinde ödenmeyen geçiş tutarları ve yasadan kaynaklı para cezalarının tahsili amacıyla —dosyası ile takip başlatıldığı, davalı tarafından takibe haksız itirazda bulunulduğunu, müvekkili şirketin alacağı her ne kadar takip tarihi itibariyle takip talebinde 118.825,82-TL olarak talep edilmişse , 6001 Sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Hizmetleri Hakkında Kanun’un 30. maddesinin 5. fıkrasında geçiş ücretinin on katı tutarındaki ceza 25.05.2018 tarihinde yürürlüğe giren 7144 sayılı Kanun’un 18 inci maddesi ile “dört katı tutarı” olarak değiştirildiğinden müvekkili şirket alacağı da takip tarihi itibariyla 52,753,27 TLye indirildiği, muhtelif plakalı araçların borca yetecek kısmına ihtiyati haciz konulmasını, davanın kabulü— dosyasında davalının icra takibine vaki itirazının iptaline takibin devamına, icra takibinin geçiş ücreti ve gecikme cezası olmak üzere toplam 52.753,27-TL üzerinden devamına, davalı borçlu tarafından icra takibine haksız bir şekilde itiraz edildiğinden icra takibine konu alacağın %20’sinden az olmamak üzere belirlenecek icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile müvekkiline ödenmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı şirket tarafından müvekkili şirket araçlarının—– gerekçesi ile uygulanan cezanın hukuka aykırı olduğu, davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkili şirketin 6001 Sayılı Karayolları Genel Müdürlüğü’nün Hizmetleri Hakkında Kanun uyarınca işlem yaptıklarını belirtiği, söz konusu Kanunun 30.maddesinin 7.fıkrasında, “Geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapanlardan, ödemesiz geçiş tarihini izleyen on beş gün içinde yükümlü olduğu geçiş ücretini usulüne uygun olarak ödeyenlere, bu maddenin birinci fıkrası ile beşinci fıkrasında belirtilen cezalar uygulanmaz” denildiği, söz konusu kanun maddesi aynı zamanda davacı —— yükümlülüğü yüklediği, davacı— herhangi bir uyarı sistemi devreye sokmadığı gibi, kaçak geçiş olması durumunda kaçak geçiş yapıldığı ve geçiş ücreti çıktığına ilişkin de herhangi bir bildirimde bulunmadığı, davacı şirketin kanunun kendisine yüklediği bildirim yükümlülüğünü yerine getirmeden 15 günlük yasal süre içerisinde ödeme yapılmadığından bahisle kesmiş bulunduğu cezanın hukuka aykırı olduğu ve bu nedenle de iptal edilmesi gerektiği, davacı tarafın ticari faiz talebinde bulunduğu, taraflar arasında ticari herhangi bir ticari ilişki bulunmadığından ticari faiz talebinin de hukuka aykırı olduğu, ayrıca davacı tarafından alacağın likit olduğundan bahisle icra inkâr tazminatı talebinde de bulunulduğu, ortada likit bir alacağın varlığından söz etmenin mümkün olmadığı, davacı tarafın talepte bulunduğu alacak ve miktarı yargılamayı gerektirdiği. bu nedenle müvekkilinin itirazında kötüniyetli olduğunu ve alacağın likit olduğunu iddia ederek icra inkâr tazminatı talebinde bulunmanın hukuka aykırı olduğu, müvekkili şirket araçlarına kesilen cezalarda mükerrerlik söz konusu olduğu, bazı araçlarına aynı geçiş için hem —- çekiciye ceza kesilmiş bulunduğu, mükerrer cezaların silinmesi gerekirken davacı tarafından silinmediği, arz ve izah edilen nedenlerle haksız ve hukuka aykırı davanın esastan reddini, haksız ve kötüniyetli icra takibi nedeniyle davacının %20’den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, İİK’nun 67/1 maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları resen belirlenerek; taraf vekillerinin vermiş olduğu dilekçeler, ibraz ettikleri tüm deliller,——dosyası ve mahkememizce alınan bilirkişi raporu ile dosya arasındaki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.
—— esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine 9.440,00-TL fatura alacağı ve 316,15-TL işlemiş faiz ve 144,40-TL ihtarname masrafı olmak üzere toplam 9.900,55-TL’nin tahsiline yönelik icra takibi başlatıldığı, takibin 2 adet faturaya dayandığı, ödeme emrinin davalıya 24/05/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davalı tarafından 24/05/2019 tarihinde icra takibine itiraz edildiği, davanın yasal 1 yıllık süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce tarafların sunduğu deliller, — kayıtları üzerinde elektrik mühendisi bilirkişi tarafından inceleme yapılmak üzere bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiştir.
Mahkememizce aldırılan —– arasında—davalı şirket adına itiraza konu takibin başlatıldığı,– davalıya ait araçların —- hesaplarındaki bakiyenin gişe geçişleri esnasında geçiş bedelini karşılamaması olduğunu, —- takibe konu araçların davalı şirkete ait olduklarının anlaşıldığını , —-alan — neden açıklamaları, —- numaraları doğrultusunda davacı tarafça davalıya ait araçların — hesaplarının geçişler esnasında sorgulandıklarını, davalı tarafça ihlalli geçişler için ödeme yapıldığına ilişkin makbuz sunulmadığını, ihlalli geçişler esnasında — hesabında gişe geçiş bedelini karşılayacak kadar bakiye bulunduğu hususunun belgelendirilemediğini, gişelerde bariyer ve gişe görevlilerinin bulunduğu, bariyerin açılmaması nedeniyle araç sürücülerinin gişe görevlileri ile iletişim halinde kalacakları, ödemenin alınamadığı hususunda araç sürücüsü bilgilendirilmeden – ihlalli geçiş bildirim formu araç sürücüsüne tebliğ edilemeden- bariyerlerin açılmayacağı kanaatine varıldığı, açıklanan gerekçelerle gişedeki görevlinin varlığı gözetilerek davalı şirket araç sürücülerinin durumdan haberdar edildiği, olay günü itibariyle araç sürücülerine ihlalli geçiş bildiriminin yapılmış olduğu kanaatine varıldığı, davalı vekilince sunulan ödeme makbuzlarının incelenmesinde, ödemelerin çoğunan takibe konu en son ihlalli —- tespit edildiği, kredi kartı ekstrelerinin incelendiği, yapılan ödemelerin takibe konu ihlalli geçişler ile ilgili olmadıklarının tespit edildiğini, davalı tarafça ödeme yapıldığı iddia edilen——- tarihlerinde davalı tarafça ödeme yapılmışsa da davacı şirketin bu tarihler için talebinin bulunmadığını, takibe konu ihlalli geçiş bedellerinin davalı şirketçe ödenmiş olduğu hususunun belgelendirilemediği, davacı vekilinin takipte yer alan 3.625,23 TL işlemiş faiz bedelini talep ettiğini, oysa ki 4 kat ceza bedeli kapsamında dava dilekçesinde asıl alacak bedel talebini düşürdüğünü, asıl alacak bedelinin dava dilekçesinde takipten daha düşük talep edilmesine rağmen takipte yer alan işlemiş faizin aynen talep edilmesinin zaten matematiksel olarak mümkün olmadığı, tarafınca yıllık %9,75 oran dahilinde her bir ihlalli geçiş ile takip tarihi arasında toplam 1.525,58 TL işlemiş faiz bedelinin hesap edildiğini, takip formundaki her bir ihlalli geçiş talebinin, dosya kapsamında sunulan —- fotoğraflar ile tek tek karşılaştırıldığı, yapılan tespitler doğrultusunda, — üzerinden takibin —-adına devam edebileceği görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesi neticesinde; davanın davacı — davalının araçlarının ücret ödemeden geçmiş olduğu iddiasıyla başlatılan itirazın iptali davası olduğu, mahkememize davaya konu araçların — — sorulduğu ve ihlalli geçiş yapıldığı iddia edilen zaman zarfında davalıya kayıtlı olduğunun sabit olduğu, mahkememizce davalı —– bulunanların dosyaya celp edildiği, celbedilen kayıtlar üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırıldığı, mahkememizce aldırılan 15/04/2021 tarihli bilirkişi raporunun gerekçeli, bilimsel ve denetime uygun bulunmakla hükme esas alındığı, buna göre davalının davacıya —- borçlu olduğu, davalı tarafından herhangi bir ödeme iddiasında bulunulmadığı gibi bu yönde bir delil de sunulmadığı, her ne kadar davacı vekili alınan bilirkişi raporuna karşı işlemiş faiz yönünden takip tarihinin 25/06/2019 olarak alınması ve bu tarihe kadar işlemiş faiz hesabının yapılması gerektiğinden bahisle itiraz etmiş ise de icra dosyası incelendiğinde takibin öncelikle—– başlatıldığı ve takip tarihinin 11/12/2017 olduğu, hükme esas alınan bilirkişi raporunda da takip tarihi olarak — tarihi esas alınmakla işlemiş faiz hesabı yapıldığı, yetki itirazıyla takip dosyasının—— aldığı ve takip tarihinin de 25/06/2019 olduğu , yetki itirazıyla yetkili icra dairesinde yeni esas alan takip dosyasının yetkisiz icra dairesindeki dosyanın devamı niteliğinde olduğu, dolayısıyla işlemiş faiz hesabında yetkisiz icra dairesindeki takip tarihi olan 11/12/2017 tarihinin esas alınmasının yerinde olduğu anlaşılmakla rapora karşı yapılan itirazlar reddedilmiş, alacağın likit olduğu davalı tarafından yapılan itirazla davacının alacağına geç ulaştığı bu sebeple icra inkar tazminatına da hükmedilmesi gerektiği mahkememizce değerlendirilmiş ve açılan davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Açılan davanın KISMEN KABULÜ ile,
——-dosyasına davalı tarafından yapılan itirazın iptali ile takibin 10.258,50 TL (geçiş bedeli) , 38.217,00 TL (4 kat ceza) ceza bedeli toplamı olan 48.475,50 TL asıl alacak , 1.525,58 TL işlemiş faiz ve 274,60 TL faiz KDV’si olmak üzere toplam 50.275,68 TL üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
Asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine,
Alacak likit olmakla asıl alacağın %20’si oranında hesap edilen 9.695,1‬0 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2- KARAR HARCI;
Davanın kabul edilen 50.275,68-TL’lik bölümü üzerinden belirlenen 3.434,33-TL nisbi karar harcının 306,77-TL’lık bölümü dava açılırken peşin olarak alınmış olduğundan, geriye kalan 3.127,56-TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-AVUKATLIK ÜCRETLERİ
Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen kısım için karar tarihinde yürürlükte bulunan—- göre belirlenen 7.335,84-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden red edilen kısım için karar tarihinde yürürlükte bulunan —- belirlenen 2.477,59-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-DİĞER YARGILAMA GİDERLERİ
a-Davacı tarafından dava açılırken harç olarak yatırılan 306,77 TL peşin harç, 54,40- TL başvurma harcı toplamı 361,17‬- TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
b-Davacı tarafından sarfedilen 850,00-TL bilirkişi ücreti ve 42,20 TL posta ücreti olmak üzere toplam 892,20-TL’nin davanın kabul ve red oranı gözetilerek 850,30-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan 41,90-TL’nin davacı üzerinde bırakılmasına,
c——– yapılan ve hazine tarafından karşılanan —– arabuluculuk ücretinin hazine tarafından ilgili arabulucuya ödendiğinden, bu ücretin 6831 Sayılı Kanun’a göre; arabuluculuk ücretinin davanın kabul ve red oranına göre 61,99-TL’sinin davacı taraftan, 1.258,01-TL’sinin davalı taraftan tahsili ile hazineye irat kaydına, buna ilişkin harç tahsil müzekkeresi düzenlenmesine,
d-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul BAM nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.