Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/557 E. 2022/279 K. 31.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/557 Esas
KARAR NO: 2022/279
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 02/11/2020
KARAR TARİHİ : 31/03/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı yanın — tarihinde imzalanan —-gereğince davacı şirketin — üstlendiğini,—- göre davalı firmanın davacı yandan aldığı — bedelini mevcut şartlar içinde peşin veya ek protokolde belirlenen—-gerektiğini, — alımından kaynaklanan —- cari hesap borcunu gününde ödemediğini, bunun üzerine davacı yan tarafından davalı yana—- ihtarname gönderildiğini, ihtarnamenin, —- tarihinde tebliğ edilmesine rağmen davalı şirketin cari hesap borcunu ödemediğini, alacağın tahsili amacı ile icra takibi başlatıldığını, davalının haksız ve kötü niyetli itirazı ile takibin durdurulduğunu, yukarıda arz ve izah olunan nedenler ile davalarının kabulünü, borçlunun itirazının iptaline, takibin devamını, alacağın %20’sindan az olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahküm edilmesini, yargılama giderleri ve ücreti vekâletin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı taraf, kötüniyetli, haksız ve hukuka aykırı olarak iş bu davayı taraflarına yönelttiğini, davalı yanın davacı tarafa borçlu olmadığını, davacı şirketten alacaklı olduklarını, davalı yanın davacı yandan, ——- aldıklarını, satın alınan —- arızalı olduğunu, uyarı göstergelerinden fazla —– –, bu nedenle davalı yanın istenilenden fazla —- zarara uğradığını, bu durumun davacı yan tarafından bilinmesine rağmen huzurdaki haksız takibin ikame edildiğini, davanın reddini, davacı yanın kötü niyet tazminatına mahküm edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmişlerdir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, cari hesaptan doğan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları saptanarak tahkikat aşamasına geçilmiş, tarafların bildirdiği tüm deliller toplanmıştır.
Dava konusu icra dosyası incelendiğinde, davacının davalı hakkında cari hesaba dayalı olarak — asıl alacak ve — işlemiş faiz olmak üzere toplam —- üzerinden icra takibi başlattığı, davalının yasal sürede borca itiraz ettiği, iş bu davanın yasal — yıllık hak düşürücü sürede açılmış olduğu anlaşılmıştır.
Mali müşavir bilirkişi tarafından hazırlanan raporda özetle; — delil vasfını haiz olan davacı ticari defterlerine göre davacının davalıdan takip tarihi itibariyle —– alacaklı olduğu, davalının defterlerini sunmadığı, davacının irsaliyeli faturalar sunduğu belirtilmiştir.
Davacı tarafça cari hesabı oluşturan irsaliyeli fatura sunulmuştur. Söz konusu irsaliyeli faturadaki teslim alan imzaları yönünden davalı şirketin isticvabına karar verilmiş ve isticvap davetiyesi düzenlenerek davalı şirket adresine gönderilmiş, ancak davalı şirket adına duruşmaya katılan olmamıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davanın, cari hesaba dayalı alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkin olduğu, cari hesabı oluşturan faturaların satış faturaları olduğu, davalının davaya cevap vermemiş olması nedeniyle davayı inkar etmiş sayıldığı, bu durumda davacı satıcının faturalara konu malları davalıya teslim ettiğini ispat etmesi gerektiği, davacı kendi ticari deftelerine göre —— alacaklı görünmekte ise de davalının ticari defterlerini sunmamış olması nedeniyle cari hesap kayıtlarının karşılaştırılamadığı, davacı tarafça delil olarak münhasıran davalının ticari defterlerine dayanılmamış olduğundan davalının ticari defterlerini ibraz etmemiş olmasının aleyhine sonuç doğurmayacağı——, bunun yanında davacı tarafça sunulan irsaliyeli faturaların teslim alan kısmında davalıya ait kaşe ve imza bulunduğu, söz konusu irsaliyeli faturaların isticvap davetiyesi ile davalı şirkete tebliğ edilmiş olmasına rağmen duruşmaya gelen olmadığı ve herhangi bir beyanda bulunulmadığı, dolayısıyla irsaliyeli faturalardaki kaşe ve imzanın ve fatura içeriğindeki malların teslim alındığının kabul edilmiş sayıldığı—- buna göre davacının asıl alacak iddiasını ispat ettiğinin kabulü gerekir.
Diğer yandan davacı tarafça takibinde işlemiş faiz talep etmiş ise de —- numaralı ihtarnamesinin davalıya — tarihinde tebliğ edildiği, ihtarname ile — gün mehil verildiği, mehil müddetinin — tarihi — gününe denk geldiği, icra takibinin ise —tarihinde başlatıldığı, dolayısıyla takip öncesinde davalının temerrüde düşürüldüğüne dair delil sunulmamış olması nedeniyle davacı tarafın işlemiş faiz talebi haklı görülmemiştir. Alacağın likit olması nedeniyle icra inkar tazminatı talebi ise haklı görülmüştür. Açıklanan nedenlerle davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
6325 Sayılı yasanın 18/A- (11) maddesi “Taraflardan birinin geçerli bir mazeret göstermeksizin ilk toplantıya katılmaması sebebiyle arabuluculuk faaliyetinin sona ermesi durumunda toplantıya katılmayan taraf, son tutanakta belirtilir ve bu taraf davada kısmen veya tamamen haklı çıksa bile yargılama giderinin tamamından sorumlu tutulur. Ayrıca bu taraf lehine vekâlet ücretine hükmedilmez. Her iki tarafın da ilk toplantıya katılmaması sebebiyle sona eren arabuluculuk faaliyeti üzerine açılacak davalarda tarafların yaptıkları yargılama giderleri kendi üzerlerinde bırakılır.” hükmünü içermektedir. Arabuluculuk ilk oturum tutanağında davalı tarafın arabulucu görüşmesine katılmadığı görülmekle yargılama giderlerinin tamamından davalı sorumlu tutulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile, davalının—- sayılı takibe yaptığı itirazın — işlemiş faiz olmak üzere toplam —- üzerinden İPTALİ ile, asıl alacağa yıllık —- oranını aşmamak kaydıyla avans faizi uygulanmak suretiyle takibin DEVAMINA,
Fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
Alacak likit olmakla kabul edilen —alacağın %20’si oranında belirlenen —- icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
KARAR HARCI
2-Alınması gerekli 1.306,09 TL harcın davacı tarafından peşin olarak yatırılan 245,41 TL harçtan mahsubu ile eksik bakiye 1.060,68 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
AVUKATLIK ÜCRETLERİ
3-Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
DİĞER YARGILAMA GİDERLERİ
4-Davacı tarafından dava açılırken harç olarak yatırılan 307,61 TL’nin davalı alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından sarfedilen 1.500,00 TL bilirkişi ücreti ve 821,25 TL posta ücreti olmak üzere toplamda 2.321,25 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca 1.320,00 TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
7-Davalı tarafından sarf edilen yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
8-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer ya da başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile——— Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi. 31/03/2022