Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/555 E. 2021/1410 K. 23.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/555 Esas
KARAR NO: 2021/1410
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/10/2020
KARAR TARİHİ: 23/12/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Yukarıda adı ve adresi yazılı davacı tarafından açılan hukuk davasının —– yargılaması sonucunda aşağıda gerekçesi yazılı hükme ulaşılmıştır.
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı şirket arasında —— kaynaklı ticari ilişki bulunduğu, davalı tarafa müvekkili firma tarafından ocak ayından itibaren verilmiş olan gazların karşılığı olarak hiçbir ödeme gerçekleşmediği, bu alım satım ilişkisine ve borca dair cari hesap ekstreleri ve faturaların mevcut olduğu, davalı tarafın ödeme yapmadığı, müvekkili şirketin alacağın tahsili amacıyla —- sayılı dosyası ile icra takibi başlattığı, davalının herhangi bir borçları olmadığından bahisle alacağın tamamı ile tüm ferilerine itiraz ederek takibin durduğunu, belirterek; davalı tarafın —— sayılı dosyası Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptalini, takip bedelinin %20’sinden az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin gemi yapım, onarım ve bakımı konularında faaliyet gösteren —- ticari işletme olduğu, iş ve işletmesinin gereği olarak —– uzun yıllardır hizmet verdiğini, davacı tarafından başlatılan icra takibinin haksız ve hiçbir hukuki müstenidata haiz olmadığını, taraflar arasında daha önce mevcut olan kısa süreli bir ticari ilişki bulunsa da geçmişte varolan bu ilişki dahilinde tarafların birbirlerine karşı herhangi bir hak ve alacak veya borcu bulunmadığını, bu itibarla davacının müvekkili şirketten talep ettiği alacağın haksız ve mesnetsiz olduğunu, davacının dava dilekçesinde dayanak olarak ileri sürdüğü vesikalarda yalnızca —–delil olarak gösterildiğini, bunların iddia edilen alacağı kanıtlayıcı belge niteliğinde olmadığını, zira faturaların bir mal teslimi veya hizmet ifası neticesinde kesilmesi gerekli olan gerçek bir muamele veya durumu mahiyet ve miktarı itibariyle muhteva eden belgeler olması gerektiğini, ancak faturanın, koçanlar üzerinden kopartılacak herhangi bir yaprak üzerine gerçekte var olmayan bir iş veya işlem için tek taraflı olarak tanzim edilebilecek bir vesika hüviyetine sahip olduğundan bu yönüyle tek başına bir alacağa işaret olamayacağını, dava dilekçesinde fatura yanında yalnızca daha önceden başkaca ticari faaliyetler için transfer edilen meblağlara ait dekontların müstenidat olarak yer edindirilmesi ile ilgili —— önüne alındığında fatura yanında alacağı ve borcu kanıtlar bir etki yaratmadığından, davacı tarafça davaya konu edilen alacağın harici belge veya unsurlarca ispat edilmesi gerektiğini, en önemlisinin de dava tarafça müvekkili şirketin isminin zikredilerek tanzim edilen faturalara ilişkin olarak herhangi bir sevk irsaliyesinin dava dosyasına sunulmadığını, ortada gerçek bir alacak bulunmadığından sevk irsaliyesinin sunulmasının da imkansız olduğunu, tüm bu nedenlerle usul ve yasaya aykırı ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddini, davacının %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, İİK’nun 67/1 maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları resen belirlenerek; taraf vekillerinin vermiş olduğu dilekçeler, ibraz ettikleri tüm deliller,——- dosyası ve mahkememizce alınan bilirkişi raporu ile dosya arasındaki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.
—– sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine —- alacağın tahsiline yönelik icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalıya —- tarihinde tebliğ edildiği, davalı tarafından — tarihinde icra takibine itiraz edildiği, davanın yasal — yıllık süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce tarafların sunduğu deliller ve tarafların ticari defterleri üzerinde mali müşavir bilirkişi tarafından inceleme yapılmak üzere bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiştir.
—-tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı tarafça incelemeye sunulan — yılı ticari defterlerinin—– yönünden, süresinde açılış tasdikinin yapıldığı, kural ve standartlara uygun tutulduğu, ticari defterlerin birbirini teyit ettiği süresinde kapanış tasdikinin yapıldığı görüldüğünden davacı lehine delil vasfının bulunduğu, davacı tarafa ait incelenen ticari defterlerde davacı tarafından davalıya —- tarihleri arasında — adet toplam —- tutarında fatura düzenlendiği, davalı tarafından davacıya ödeme yapılmadığı, davacı tarafın ticari defterlerinde takip tarihi olan — itibariyle davacının davalıdan — alacaklı olduğu, davalı tarafça incelemeye sunulan —– ticari defterlerinin —- yönünden, süresinde açılış tasdikinin yapıldığı, kural ve standartlara uygun tutulduğu, ticari defterlerin birbirini teyit ettiği süresinde kapanış tasdikinin yapıldığı görüldüğünden davalı lehine delil vasfının bulunduğu, davalının cari hesap kayıtlarını ibraz etmediği, davalının elektronik ortamda tutulan kayıtlarını incelemek için davalı vekili ile iletişime geçildiği, davalı tarafından taraflarına defter tasdik bilgilerinin ibraz edildiği, davalının muhasebesinde çalıştığı anlaşılan —- yapılan telefon görüşmesinde —- muhasebecilerinin ekstre vermediğinin” beyan edildiği, bunun üzerine davalının muhasebesinin tutulduğu büroda çalıştığı anlaşılan —- görüşmede durumu mali müşavirlerine aktarılacağı ve geri dönüş yapılacağının belirtildiği, akabinde —- tarafını aradığını, davalının mali müşaviri —- görüşüldüğünü, durumun anlatıldığını, —–ekstre ve muavin kayıtlarını göndermeyeceğini beyan ettiği, davalının —–ticari defter kayıtlarını ibraz etmediğini, taraflar arasındaki hukuki ihtilaf davacı yanın, —- tarihinde
davalı aleyhine —— bedelli alacağı için icra takibi başlatması karşısında,
davalı yanın takibe itiraz etmesi üzerine çıktığı, takibin dayanağının cari hesap alacağı olduğu, incelenen
davacı yanın ticari defterlerinde takip tarihi olan —— tarihi itibarıyla davacı
yanın davalı yandan —-alacaklı olduğu,
bu alacağın davacı yan tarafından davalı yana —–
tarihleri arasında düzenlenen —– tutarında faturadan
kaynaklandığının tespit edildiği, ancak salt fatura düzenlenmesinin adına fatura düzenlenen kişiyi borçlu
kılmayacağı, adına fatura düzenlenen kişinin fatura düzenleyene borçlu sayılabilmesi
için ya düzenlenen faturayı tebliğ aldığı tarihten itibaren —- gün içinde fatura ve
mündericatına itiraz etmemiş olması ya da faturanın ihtiva ettiği mal veya
hizmetin tarafına tesliminin yapılmadığını ispatlaması gerektiğini, bu durumda takibe konu fatura ve dayanak belgelerinin incelenmesi gerektiğini, inceleme esnasında sunulan takip bakiyesini oluşturan
faturalar üzerinde yapılan incelemelerde faturaların;
davacı şirket tarafından davalı şirket unvanına düzenlenmiş olduğu,
faturaların açık yani bedeli ödenmemiş fatura olduğu,
fatura muhteviyatlarının muhtelif — bedeli olduğu,
fatura muhteviyatındaki ürünlerin davalı yana irsaliyeler ile teslim edildiği,
faturaların E-Fatura olduğu, davalı yana elektronik ortamda tebliğ edildiği, faturalara davalı yanın—- gün içinde itiraz ettiğine dair dosyada mevcut
belge ya da bilgi olmadığı,
faturaların usulüne uygun düzenlendiği,
takibe konu faturalar ve dosya üzerinde yapılan incelemeler sonucunda;
faturaların davalı yana
tebliğ edilmesine rağmen, davalı yan tarafından yasal süresinde itirazda
bulunulmamasının; Fatura muhteviyatlarında ki ürünlerin, davacı yan tarafından
davalı yana teslim edildiğine ilişkin karine oluşturduğu,
bu durumda dosya kapsamında ispat yükünün karşı tarafa geçtiği, davalı
yanın fatura muhteviyatındaki ürünlerin teslim edilmediğini ve faturaların haklı yere
düzenlenmediğini, somut delillerle ispat etmesi gerektiği, dosyada böyle somut bilgi belge bulunmadığından davacı yan tarafından fatura muhteviyatındaki
ürünlerin davalı yana teslim edildiği, davalının borcunun olmadığını iddia etmesi halinde davacıya yapmış olduğu
ödeme belgelerini sunması gerektiği, incelenen davacı ve davalı yanın ——-
defterleri ve dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda; davacı yanın davalı
yandan takip tarihi olan — tarihi itibarıyla — alacaklı
olduğu, davacının — tarihli icra takibinde — asıl alacağı
için takip sonrası faiz talep ettiği, davacı yanın —-
istinaden icra takip tarihi olan; — tarihinden itibaren değişen oranlarda
talep edebileceği görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesi neticesinde; açılan davanın cari hesap ve faturadan kaynaklı itirazın iptali istemli olduğu, mahkememizce tarafların ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi için inceleme günü verildiği, inceleme günü tarafların yerinde inceleme talep ettikleri , davacının defterlerini sunduğu sunulan defterlerin bilirkişice incelendiği , incelenen davacı defterlerinin usul ve yasaya uygun tutulmakla sahibi lehine delil kudretine haiz olduğu , incelenen davacı defterlerinden davacının davalıdan —– alacaklı olarak göründüğü, davalının ise defterlerinin tasdik bilgilerini mahkememize sunmasına rağmen cari hesabı ise türlü bahanelerle mahkememizce görevlendirilen bilirkişiye ibraz etmediği, bilirkişi raporunda da ayrıntılı olarak izah edildiği üzre davalı tarafça incelemeye sunulan —- yılı ticari defterlerinin —- yönünden, süresinde açılış tasdikinin yapıldığı, kural ve standartlara uygun tutulduğu, ticari defterlerin birbirini teyit ettiği süresinde kapanış tasdikinin yapıldığı görüldüğünden davalı lehine delil vasfının bulunduğu, ancak davalının cari hesap kayıtlarını ibraz etmediği, davalının elektronik ortamda tutulan kayıtlarını incelemek için bilirkişi tarafından davalı vekili ile iletişime geçilmesi üzerine, davalı tarafından görevli bilirkişiye sadece defter tasdik bilgilerinin ibraz edildiği, davalının muhasebesinde çalıştığı anlaşılan —- dosyamız bilirkişisi arasında yapılan telefon görüşmesinde ”muhasebecilerine ödeme yapmadıkları için muhasebecilerinin ekstre vermediğinin” beyan edildiği, bunun üzerine davalının muhasebesinin tutulduğu büroda çalıştığı anlaşılan—– görüşmede durumu mali müşavirlerine aktarılacağı ve geri dönüş yapılacağının belirtildiği, akabinde — isimli kişinin bilirkişi tarafından arandığı, davalının mali müşaviri —- görüşüldüğünü, durumun anlatıldığını,—- kayıtlarını göndermeyeceğini beyan ettiği, tüm bu anlatımlar neticesinde davalının ——- ticari defter ve kayıtlarını ibraz etmediği, mahkememizce defter inceleme kararı verilirken defterlerin sunulmaması durumunda HMK 220 gereğince gerekli ihtarın yapıldığı ve davalıya tebliğ edildiği, nitekim davalı vekilinin —– tarihli dilekçesiyle de yerinde inceleme talep ettiği ancak defterlerin yerinde inceleme için de hazır edilmediği, davaya konu cari hesabı oluşturan
faturalar üzerinde yapılan incelemelerde faturaların;
davacı şirket tarafından davalı şirket unvanına düzenlendiği,
faturaların açık yani bedeli ödenmemiş fatura olduğu,
fatura muhteviyatlarının muhtelif gaz satımlarına ilişkin olduğu,
fatura muhteviyatındaki ürünlerin davalı yana irsaliyeler ile teslim edildiği,
faturaların E-Fatura olduğu, davalı yana elektronik ortamda tebliğ edildiği, faturalara davalı yanın —- gün içinde itiraz ettiğine dair dosyada mevcut
belge ya da bilgi olmadığı, esasen davalının böyle bir itirazının da bulunmadığı,
faturaların usulüne uygun düzenlendiği,
takibe konu faturalar ve dosya üzerinde yapılan incelemeler sonucunda;
faturaların davalı yana
tebliğ edilmesine rağmen, davalı yan tarafından yasal süresinde itirazda
bulunulmamasının; fatura muhteviyatlarında ki ürünlerin, davacı yan tarafından
davalı yana teslim edildiğine ilişkin karine oluşturduğu,
bu durumda dosya kapsamında ispat yükünün karşı tarafa geçtiği, davalı
yanın fatura muhteviyatındaki ürünlerin teslim edilmediğini ve faturaların haklı yere
düzenlenmediğini, somut delillerle ispat etmesi gerektiği halde dosyada böyle bir isbat ve somut bilgi-belge de bulunmadığından davacı yan tarafından fatura muhteviyatındaki
ürünlerin davalı yana teslim edildiğine mahkememizce kanaat getirilmiş, davalının borcunun olmadığını iddia etmesi halinde davacıya yapmış olduğu
ödeme belgelerini sunmasının gerekeceği oysa dosya kapsamında ödeme iddiasının ve belgesinin de olmadığı mahkememizce anlaşılmakla , gerekçeli, bilimsel ve denetime uygun bilirkişi raporu hükme esas alınmış ve açılan davanın kabulüne karar verilmiş, alacak likit olmakla davacı lehine icra inkar tazminatına da hükmedilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Açılan davanın KABULÜ ile,
—- davalı tarafından yapılan itirazın iptali ile takibin —– asıl alacak üzerinden devamına,
Asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine,
Alacak likit olmakla asıl alacağın %20’si oranında hesap edilen —- icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2- KARAR HARCI;
Alınması gerekli 2.333,49-TL harçtan, davacı tarafından peşin olarak yatırılan 412,58-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.920,91-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-AVUKATLIK ÜCRETLERİ
Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 5.124,05-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-DİĞER YARGILAMA GİDERLERİ
a-Davacı tarafından dava açılırken harç olarak yatırılan 412,58 TL peşin harç, 54,40-TL başvurma harcı ve 7,80-TL vekalet harcı olmak üzere toplam 474,80-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
b-Davacı tarafından sarfedilen 900,00-TL bilirkişi ücreti ve 48,25-TL posta ücreti olmak üzere toplam 948,25-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
c-Arabuluculuk aşamasında yapılan ve hazine tarafından karşılanan 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin hazine tarafından ilgili arabulucuya ödendiğinden, bu ücretin 6831 Sayılı Kanun’a göre davanın açılmasına sebebiyet veren davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, buna ilişkin harç tahsil müzekkeresi düzenlenmesine,
ç-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde —- nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 23/12/2021