Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/545 E. 2021/765 K. 24.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/545 Esas
KARAR NO : 2021/765

DAVA : Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız))
DAVA TARİHİ : 26/10/2020
KARAR TARİHİ : 24/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Yukarıda adı ve adresi yazılı davacı tarafından açılan hukuk davasının 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 9. Maddesi gereğince Türk Milleti adına yargılama yapmaya görevli ve yetkili İstanbul Anadolu—. Asliye Ticaret Mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda aşağıda gerekçesi yazılı hükme ulaşılmıştır.
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; keşidecisi —– ——– çek numaralı ——— bedelli—– hazırlanarak—– lehtara verildiği, sonrasında — olan ..— dava konusu çeklerin müvekkilinin rızası — beraber kaybolduğu, çeklerin düşürülmüş olması veya çaldırılmış olmasının muhtemel olduğu, müvekkilinin ileride zarar uğramaması ve mağduriyeti söz konusu olmaması açısından bilgileri verilen ve zayi olunan çeklerin dava sonuçlanıncaya kadar ödenmemesi için tedbiren ödemeden men yasağı kararı verilmesini, ilgili banka ve borçlulara müzekkere yazılmasını, zayi nedeniyle ile çeklerin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
————olduğunu —müdahale talepli dilekçesinde özetle; davacı tarafından ———— bedelli—– — çeklerin zayi olmasından bahisle çeklerin iptalini talep ettiği ancak davacı tarafın ciranta ve yetkili hamili olmadığı, anılan çeklerin — — tarafından müvekkili — ciro edildiği, Müvekkili tarafından da ciro edilen çekler ödeme gününde bankaya ibraz edilmişse de mahkememiz tarafından verilen tedbir kararı gereğince ödeme yapılamadığı, anılan çeklerin tahsili amacıyla müvekkili tarafından İstanbul Anadolu —.Müdürlüğü’nün –esas numaralı kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlatıldığı, İcra takibinin kesinleştiği, davacı tarafın kötü niyetle hareket ederek, çekler hakkında ihtiyati tedbir kararı aldırdığı, bu süreç içerisinde, borçlu —- tarafından malların kaçırıldığı, şirket adresinde bulunamadığı, şirketin hacze esas malı bulunamadığının icra dosyası ile sabit olduğu, yine yargılamaya konu çek bedellerinin de bankaya depo edilmediği, davacı hakkında evrakta — oluşan diğer suçlar bakımından savcılığa şikayette bulunulacağı, oluşan zarardan dolayı müvekkilin tazminat hakkının saklı olduğu, çeklerin iptali halinde müvekkilinin hakkının etkileneceği, taraflarının müdahil olarak yargılamaya kabulü gerektiği, bu halde, beyanlarının, banka kayıtları, icra dosyası kayıtları, çek asılları ve diğer deliller nazara alınarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, ziyaa nedeniyle kıymetli evrak olan– iptali davasıdır.
Muhatap bankaya müzekkere yazılmış—-çekin halen ibraz edilmediğini mahkememize bildirmiştir.
Mahkememizce —— senedi kayıp ilanı yaptırılmıştır.
Tekmil dosya kapsamından dava ziyaa sebebiyle kıymetli evrak olan 4 adet çekin iptaline ilişkindir. 6102 sayılı TTK’nın 818. maddesinde poliçeye ilişkin iptal hakkındaki 757 ilâ 763 üncü maddelerle, 764 üncü maddenin birinci fıkrasının çekler için de uygulanacağı düzenlemesine yer verilmiş, 6102 sayılı TTK’nın 757/1. Maddesinde iptal talep etme yetkisi hamiline tanınmıştır. Bu durumda davacının çekin kendi elinde bulunduğunu ispat etmesi gerekmektedir. Ne var ki somut olayda davacı vekili dava dilekçesinde davaya konu çeklerin —- bildirmesine rağmen dosya kapsamında bu olay ile alakalı — makamlarına yahut kolluk görevlilerine yapılmış herhangi bir başvurudan bahsetmemeiştir. Bir kişinin cüzdanıyla beraber çeklerinin de kaybolması-çalınması—– mühim bir olay olup bu olay hakkında—– bir şikayetin dahi yapılmaması mahkememizce davaya konu çeklerde davacının gerçekten meşru hamil olup olmadığı ve zayii talep edip edemeyeceği noktasında şüphe uyandırmıştır.
Nihayet 09/06/2021 tarihli uyap ortamından sunulan ve müdahale talebinde — talepli dilekçesinde davaya konu edilen———— tarihli, —- bedelli çeklerin zayi olmasından bahisle çeklerin iptalini talep eden davacının ciranta ve yetkili hamil olmadığı, anılan çeklerin lehtar —- ciro edildiği, müvekkili tarafından da ciro edilen çekler ödeme gününde bankaya ibraz edilmişse de mahkememiz tarafından verilen tedbir kararı gereğince ödeme yapılamadığı, anılan çeklerin tahsili amacıyla müvekkili tarafından İstanbul Anadolu —-Müdürlüğü’nün—- esas numaralı kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlatıldığı, takibinin kesinleştiği, davacı tarafın kötü niyetle hareket ederek, çekler hakkında ihtiyati tedbir kararı aldırdığı, bu süreç içerisinde, borçlu—tarafından malların kaçırıldığı, şirket adresinde bulunamadığı, şirketin hacze esas malı bulunamadığının icra dosyası ile sabit olduğu, yine yargılamaya konu çek bedellerinin de bankaya depo edilmediği, davacı hakkında evrakta — oluşan diğer suçlar bakımından savcılığa şikayette bulunulacağı, oluşan zarardan dolayı müvekkilin tazminat hakkının saklı olduğu, çeklerin iptali halinde müvekkilinin hakkının etkileneceği, taraflarının müdahil olarak yargılamaya kabulü gerektiği, bu halde, beyanlarının, banka kayıtları, icra dosyası kayıtları, çek asılları ve diğer deliller nazara alınarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiş ; mahkememizce de iddialar —görülmekle icra dairesinden müdahale talep eden vekilinin bildirdiği çek asılları istenmiştir. İncelenen çek asıllarından — davaya konu çekler olduğu, bu çeklerin keşidecisinin—— müdahale talep eden …– cirosunun bulunduğu davacının çek üzerinde hakkı olduğuna dair herhangi bir emare bulunmadığı, ne lehdar ne de ciranta olduğu anlaşılmıştır.
——– dosya kapsamından davanın ziyaa sebebiyle kıymetli evrak olan 4 adet çekin iptaline ilişkin olduğu, 6102 sayılı TTK’nın 818. maddesinde poliçeye ilişkin iptal hakkındaki 757 ilâ 763 üncü maddelerle, 764 üncü maddenin birinci fıkrasının çekler için de uygulanacağı düzenlemesine yer verildiği, 6102 sayılı TTK’nın 757/1. Maddesinde iptal talep etme yetkisinin hamiline tanındığı, bu durumda davacının çekin kendi elinde bulunduğunu ispat etmesi gerekeceği, ancak davacı vekilinin yargılama süresince bunu yaklaşık olarak dahi ispata yarayacak —- tutanağı, çek fotokopisi v.b gibi bir delil de sunamadığı, somut olayda müdahale talep eden vekilinin beyanları doğrultusunda icra dairesinden istenen çek asıllarının incelenmesinde davacının çekte meşru hamil yahut lehdar olmayıp hiçbir sıfatının bulunmadığı, çeklerin cüzdan ile çalındığı-kaybolduğu iddiası karşısında resmi makamlara herhangi bir başvurunun da yapılmamış olması karşısında mahkememizce davacının davasını ispat edemediği, çek iptalini talep etmeye kanunen yetkili olmadığı anlaşılmış ve açılan davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Açılan davanın REDDİNE
2-Davaya konu çeklere ilişkin konulan tedbirin kaldırılmasına ve—şubesine müzekkere yazılmasına,
3-Alınması gerekli 59,30 TL harcın, 54,40 TL tutarlı kısmı dava açılırken peşin olarak yatırıldığından bakiye 4,90 TL peşin harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Kararın kesinleşmesi halinde kullanılmayan gider avansının davacıya iadesine,
6-Çek asıllarının — iadesine
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul BAM nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu usulen anlatıldı.