Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/512 E. 2020/723 K. 13.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/512 Esas
KARAR NO: 2020/723
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 14/10/2020
KARAR TARİHİ : 13/11/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; davalı şirket yetkilisi————— kontör ve hat alımı konusunda bir ticari iş yaptığı hususunda ikna etmek suretiyle müvekkili ve birden fazla kişiden yüksek miktarlarda para aldığını, müvekkilinin verdiği parayı geri istemesine karşın aldığı paraları geri ödemediğini, müvekkilini oyaladığını, söz konusu şahısla ilgili olarak ——– nezdinde suç duyurusunda bulunulduğunu, takiben ———– dosyası ile nitelikli dolandırıcılık isnadı ile yargılama sürecinin başlatıldığını, verilen paranın iadesini sağlamak amacıyla ———– sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, fakat davalının takibe haksız olarak itiraz ettiğini, müvekkilinden —- para alındığını, müvekkilini desise ile yanıltmak ve kandırmak suretiyle ticari bir iş yapıldığı inancını kuvvetlendirerek aldığı ———- parayı geri ödemediğini, takip konusu alacağın likit olduğunu belirterek; itirazın iptali ile takibin devamına ve %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava; İİK’nun 67. Maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
7155 Sayılı Kanunun 20. Maddesi ile 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’na eklenen 5/A maddesi ile “Bu Kanunun 4. Maddesince ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.” düzenlemesi getirilmiştir.
6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıkların Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A maddesinin 2. Fıkrasında “Davacı arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması halinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvuruşmadan dava açıldığının anlaşılması halinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.”
Eldeki dava bakımından; davacı tarafça davalı yan ile ticari bir iş yapılmak üzere davalı yana ———– tutarında ödeme yapıldığının ancak bu bedel karşılığı iş yapılmadığı gibi ödenen paranın da iade edilmediğinden bahisle, ödenen paranın tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptalinin talep edildiği, davalıların birinin ticari şirket olduğu, diğer davalının ise davalı şirketin yetkilisi olduğu, davanın nisbi ticari dava olduğu, yukarıda anılan düzenlemeler dikkate alındığında davacı vekiline arabuluculuk sonucunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanak aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini mahkememize ibraz etmek üzere 1 haftalık kesin süre verildiği, ara kararın davacı vekiline ———- tarihinde tebliğ edildiği, davacı vekilince sunulan aynı tarihte sunulan dilekçe ile anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın bir fotokopisinin sunulduğu, arabulucu tarafından uyuşmazlığın ticari dava olmadığı gerekçesiyle dava şartı arabuluculuk kapsamında olmadığı belirtilerek davalılar ile irtibata geçmeksizin görüşmenin sona erdirildiği, her ne kadar arabulucu tarafından eldeki davanın dava şartı olarak arabuluculuk kapsamında olmadığı belirtilmiş ise de yukarıda da açıklandığı üzere davanın ticari dava olarak nitelendirilmesi gerektiği, bu hali ile 6325 Sayılı Kanun’un 18/A maddesi uyarınca dava şartının gereği gibi yerine getirilmediği, iş bu dava şartının sonradan tamamlanabilir nitelikte de olmadığı, aksinin kabulü düzenlemenin amacına aykırı olacağı, açıklanan nedenlerle dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddi gerektiği yönünde oluşan tam ve bağımsız vicdani kanaat ile aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın, 6325 sayılı Kanun’un 18/A maddesi uyarınca dava şartı yokluğu nedeni ile USULDEN REDDİNE,
2-Alınması gerekli 54,40 TL peşin harç, dava açılırken davacı tarafından yatırılmış olduğundan başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından sarf edilen yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde —– nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 13/11/2020