Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/51 E. 2021/435 K. 29.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/51 Esas
KARAR NO : 2021/435

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/02/2020
KARAR TARİHİ : 29/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Yukarıda adı ve adresi yazılı davacı tarafından açılan hukuk davasının 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 9. Maddesi gereğince Türk Milleti adına yargılama yapmaya görevli ve yetkili İstanbul Anadolu —–. Asliye Ticaret Mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda aşağıda gerekçesi yazılı hükme ulaşılmıştır.
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Taraflar arası ticari ilişki bulunduğu, bu kapsamda müvekkilinin davalı yandan cari hesap alacaklısı olduğu, davalı yan tarafından müvekkiline gönderilen ekstrede de, davalı yanın kendi kayıtlarına göre müvekkiline 47.797,52 TL cari hesap borcunun bulunduğu, borcun ödenmemesi üzerine alacağın tahsili amacı ile icra takibi başlatıldığı, borçlunun haksız ve kötü niyetli itirazı ile takibin durdurulduğu, arz ve izah olunan nedenler ile davalarının kabulüne, borçlunun itirazının iptaline, takibin devamına, davalının alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekâletin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Taraflar arasında ticari ilişkinin mevcut olduğu, müvekkili şirketin davacıdan ürün satın aldığını ve ürünlerin ön ödemesi için davalı yan yerine dava—– hesabından davacı yana paraların gönderildiğini, fakat davacı tarafından ürünlerin teslim edilmediğini, dava dışı — numaralı hesabına—— tutarında para gönderildiği, bunun taraflar arasındaki ticari ilişkiden kaynaklanan siparişler için yapılmış ön ödemeler olduğunu, bu yapılan ödemeye rağmen söz konusu malların müvekkili şirkete teslim edilmediği, bunun dışında da dava dışı —— olarak ——— borç para verildiği, davacının teslim edilemeyen ürünler ile alakalı huzurdaki davaya konu İstanbul Anadolu—- İcra Müdürlüğü’nün —– Esas sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığı, takibe süresi içerisinde itiraz edildiği, hiç teslim edilmeyen ve davacı vekilinin de başka bir davada davalı ve davalı şirket yetkilisinin ödemelerini kabul ettiği hususu göz önüne alındığında huzurdaki davanın hukuka aykırı olduğu, arz ve izah olunan nedenlerle davanın reddini, davacının alacağın %20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, İİK’nun 67/1 maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları resen belirlenerek; taraf vekillerinin vermiş olduğu dilekçeler, ibraz ettikleri tüm deliller, İstanbul Anadolu —–. İcra Müdürlüğü’nün ——- Esas sayılı dosyası ve mahkememizce alınan bilirkişi raporu ile dosya arasındaki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.
İstanbul Anadolu —–. İcra Müdürlüğü’nün—- esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine 47.797,52-TL asıl alacağın tahsiline yönelik icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalıya 25/11/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davalı tarafından süresinde 27/11/2019 tarihinde icra takibine itiraz edildiği ve takibin durduğu, davanın yasal 1 yıllık süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce tarafların ticari defterleri üzerinde inceleme yapılmak üzere bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiştir.
Mahkememizce aldırılan 21/12/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; taraflar arasında —– çekişme olmadığı, davalı tarafından davacı tarafa yapılan tüm ödemelerin davacı tarafta kayıtlı olduğu, (eksik olan 70.000,00 TL’nin ise kabulünde olduğu), davacı tarafından davalı tarafa düzenlenen tüm faturaların ise davalı tarafta kayıtlı olduğu, davalı tarafın kendi ticari defterlerine göre de davacı tarafa takipte belirtilen asıl alacak miktarı kadar (47.797,52 TL) borçlu olduğu, davacı tarafından davalı tarafa düzenlenen tüm faturaların, davalı tarafın da ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, yani faturaların davalıya teslimi konusunda taraflar arası itilaf olmadığının tespit edildiği, faturalara davalı tarafın 8 gün içinde itiraz ettiğine dair dosyada mevcut belge ya da bilgi olmadığından fatura muhteviyatlarındaki ürünlerin davacı tarafından davalı tarafa verildiğine ilişkin karine oluştuğu, bu durumda dosya kapsamında ispat yükünün karşı tarafa geçtiği, davalının fatura ——ürünlerin teslim edilmediği ve faturaların haklı yere düzenlenmediğini, somut delillerle ispatlaması gerektiğini, dosyada böyle somut bilgi ve belge bulunmadığından davacı tarafından faturalara konu ürünlerin ve hizmetin davalı tarafa teslim edildiği kanaatine varıldığı, tüm bu nedenlerle davacı tarafından incelemeye sunulan 2019 yılı ticari defterlerinin 6102 sayılı TTK ilgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmuş olduğu, davalı tarafından incelemeye sunulan 2019 yılı ticari defterlerinin 3102 sayılı TTK ilgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulduğu, davacı tarafın davalıdan takip tarihi olan——- tarihi itibariyle 47.797,52 TL alacaklı olduğu, davacının 47.797,52 TL alacağı için 3095 sayılı yasaya istinaden icra takip tarihi——— tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi talep edebileceği , tarafların inkar tazminatı ve diğer benzeri taleplerinin mahkeme takdiri içinde kaldığı sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesi neticesinde; tarafların ticari defterlerinin incelendiği ve usulüne uygun tutulmuş olup sahibi lehine —– haiz olan davacı defterlerine göre takip tarihi olan —- davacının davalıdan alacaklı olduğu, yine usulüne uygun tutulmuş olup sahibi lehine delil— olan davalı defterlerine göre ise ——- ödemenin davacı tarafın defterlerinde kayıtlı olmamasından kaynaklı olduğu ancak bu hususun taraflar arasında —– çekişme yaratmadığı zira davalının yaptığı ödemelerin davacının kabulünde olduğu, davacı tarafından davalıya hitaben düzenlenen tüm faturaların davalı defterlerinde kayıtlı olduğu , bu durumda fatura içeriği mal ve hizmetlerinde davalıya teslim edildiğinin kanıtlandığı, taraf defterlerinin birbirini doğruladığı ve 47.797,52-TL davalı borcunun ödenmediği, davacının takipte talep ettiği miktarca alacaklı olduğu mahkememizce anlaşılmış , 21/12/2020 tarihli bilirkişi raporu gerekçeli, bilimsel ve denetime uygun olmakla hükme esas alınmış ,alacağın likit olduğu ve davalının haksız itirazı ile davacının alacağına geç kavuştuğu da değerlendirilmekle icra inkar tazminatına da hükmedilmekle açılan davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile,
İstanbul Anadolu—. İcra Müdürlüğü’nün —- Esas sayılı dosyasında davalı tarafından yapılan itirazın iptali ile takibin aynen devamına,
Asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine,
Alacak likit olmakla asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2- KARAR HARCI;
Alınması gerekli 3.265,05 TL harçtan, davacı tarafından peşin olarak yatırılan 577,28-TL harcın mahsubu ile bakiye 2.448,79-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-AVUKATLIK ÜCRETLERİ
——tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 7.013,68 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-DİĞER YARGILAMA GİDERLERİ
a-Davacı tarafından dava açılırken harç olarak yatırılan 577,28 TL peşin harç, 54,40 TL başvurma harcı toplamı 631,67 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
b-Davacı tarafından sarfedilen 700,00 TL bilirkişi ücreti ve 46,50 TL posta ücreti olmak üzere toplam 746,50-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
c-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul BAM nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.