Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/503 E. 2022/194 K. 08.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/503 Esas
KARAR NO: 2022/194
DAVA: Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/10/2020
KARAR TARİHİ: 08/03/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı — plakalı aracın %100 kusurlu hareketle — tarihinde müvekkiline ait ve dava dışı — plakalı araca çarptığını, davalıya ait araç sürücüsünün kaza yerinden kaçtığını, müvekkiline ait araçta — tutarında hasar meydana geldiğini, kaza ile ilgili olarak —-dosyası ile soruşturma başlatıldığını, kaza sonrası davalı sigorta şirketine başvuruda bulunulduğunu ancak herhangi bir dönüş sağlanılmadığını, müvekkilinin aracında değer kaybının da oluştuğunu belirterek; hasar bedeli olarak –ve değer kaybı olarak şimdilik —– yönünden kaza tarihinden, davalı sigorta şirketi yönünden başvuru tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı—- vekilinin cevap dilekçesinde özetle; dava konusu kaza ile müvekkiline ait araç arasında illiyet bağı kurulamadığını, davacıya ait araç sürücüsünün tek taraflı beyanı ile işbu davanın ikame edildiğini, müvekkiline ait aracın olay günü ve saatinde olay yerinde bulunduğuna dair herhangi bir kamete kaydının bulunmadığını, kazanın müvekkili kusurlu davranışından ötürü gerçekleştiğinin ispat edilmesi gerektiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı —— tarihinde tebliğ edilmiş, davalı tarafından yasal süresi içinde cevap dilekçesi sunulmadığından, HMK md. 128 uyarınca dava dilekçesindeki vakıaların inkar edildiği kabul edilmiştir.
Dava; trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkememizce; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları resen belirlenerek; taraf vekillerinin vermiş olduğu tüm dilekçeler, ibraz edilen tüm deliller, poliçe ve hasar dosyası, tanık beyanları, — mahkememizce alınan bilirkişi raporu ile dosya arasındaki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.
— tarafından düzenlenen trafik sigorta poliçesi ve hasar dosyasının incelenmesi neticesinde; —-tarihleri arasında davalı sigorta şirketi nezdinde sigortalı olduğu, sigortalının — olduğu, aracın —– olduğu, poliçe limitinin— olduğu, davacı tarafından dava açılmadan önce sigortaya başvuruda bulunulduğu, başvurunun sigorta şirketi tarafından — tarihinde reddedildiği anlaşılmıştır.
— Soruşturma sayılı dosyasının incelenmesi neticesinde; dava konusu trafik kazasına ilişkin olarak dava dışı — tarafından şikayette bulunulduğu, savcılık tarafından yapılan soruşturma sonucunda ——- kaydın mükerrer kayıt olduğundan bahisle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği görüldü.
— Soruşturma sayılı dosyasının incelenmesi neticesinde; dava konusu trafik kazasına ilişkin olarak dava dışı —tarafından şikayette bulunulduğu, savcılık tarafından yapılan soruşturma sonucunda — tarihinde şikayetin hukuki ihtilaf olduğundan bahisle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği görüldü.
Mahkememizin —tarihli celsesinde dinlenilen davacı tanığı —-“ben davacıya ait — aracı olay gününde kullanıyordum, olay günü—- şeritte ilerleyerek aracı kullanıyordum bu esnada tam karşıdan ters yönden bir araç geldiğini gördüm yol iki şeritli idi ben kaza yapmamak için aracı sağ şerite doğru kırdım ancak karşımdaki araçta tekrar benim karşıma doğru aracı kırdı, ben tekrar aracı sağ tarafa kırdım ve kaldırıma çıktım, köprü yolu bağlantısı trafik levhalarına çarparak durdum, bu esnada diğer araç ters yönden aşağıya kadar inip el frenini çekerek köprü yoluna bağlandı, ben araçtan inip hemen aracın plakasını aldım ve telefonuma not ettim daha sonra polisi ve ambulansı aradım ve şikayette bulundum , karşı yönden gelen aracın plakası hatırladığım kadarıyla —–, geri kalan kısmını şuanda hatırlamıyorum ancak kazanın ilk olduğu zaman onu beyan etmiştim, —civarında gerçekleşti,araç kullandığım yol yalnızca iki şeritli gidiş şeklindedir, karşı taraf ters yoldan —- doğru iniş yapınca biz karşı karşıya geldik, hava açıktı yağmur yoktu, benim aracımın hızı —idi, karşı araç ile bir anda karşı karşıya kaldığımız için ne kadar hızlı geldiğini bilemiyorum, karşı araç ———araçtı, karşı taraftan gelen araç —- yolunda aşağıya doğru köprüye doğru geliyordu , sanıyorum ki sağdan köprü yoluna bağlantıyı kaçırıp, dümdüz aşağıya inerek ters şeride girdi” beyanında bulunmuş ve işbu beyanını imzası ile tevsik etmiştir.
Mahkememizin — tarihli celsesinde dinlenilen davacı tanığı — “ben davacıya ait — araçta olay yerinde yolcu olarak yer alıyordum,aracı kullanana benim kardeşimdi, olay günü —– yedikten sonra eve dönüyorduk, kazanın olduğu yol tek şeritliydi, tek yönlüydü, biz sol şeritte —–istikametine doğru gidiyorduk, bu esnada karşı tarafımızdan bir araç çıktı, kardeşim araca çarpmamak için kullandığı aracı sağa doğru kırdı, karşı araçta aracı bize doğru kırdı, kardeşim aracı tekrar sağ tarafa kırdı ve sonucunda kaldırıma çıktı ve bariyer ile trafik levhalarına çarparak durdu, ben aracın plakasını göremedim ancak aracın beyan renkli —— marka olduğunu hatırlıyorum, bizim gittiğimiz yol iki şeritli bir yoldu, bizde yolun solundan gidiyorduk, bizim gittiğimiz yol iki şeritli bir yoldu, bizde yolun solundan gidiyorduk” beyanında bulunmuş ve işbu beyanını imzası ile tevsik etmiştir.
Mahkememizce uyuşmazlık konularına ilişkin olarak bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen —- tarihli raporda özetle; davacı aracında meydana gelen hasar tutarının –ve işçilik dahil — olduğu, aracın ikinci el piyasa rayiç değerinin—olduğu, aracın pert sayılması gerektiği, dava konusu aracın hurda bedelinin –olduğu, aracın pert olması nedeniyle araçta değer kaybı oluşmayacağı, — plakalı araç sürücüsünün beyanının esas alınması durumunda — plakalı araç sürücüsünün meydana gelen trafik kazasında %100 oranında kusurlu olduğu, mahkemenin aksi kanaatte olması durumunda — plakalı araç sürücüsü —- %100 oranında kusurlu olduğu kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesi neticesinde; davacı tarafça, meydana gelen trafik kazası sonucu aracında oluşan hasar ve değer kaybı zararının davalılardan tahsilinin talep edildiği; davalı——tarafından, davanın reddinin talep edildiği; davalı — tarafından, davaya cevap verilmediği anlaşılmıştır.
Davacı tarafça, kendisine ait —-plakalı aracın çarpışması sonucunda aracında maddi hasar ve değer kaybı oluştuğu, meydana gelen kazaya —plakalı araç sürücüsünün sebebiyet verdiği ileri sürülmüştür. Davalı —–tarafından ise, kendisine ait aracın kazaya karışmadığı savunulmuştur. Davalı sigorta şirketi ise davaya cevap vermeyerek, dava dilekçesindeki vakıaları inkar ettiği kabul edilmiştir.
Davalı — plakalı aracın maliki ve işleteni olması nedeniyle KTK hükümlerine göre, davalı —-plakalı aracın trafik sigortacısı olması nedeniyle poliçe hükümlerine göre meydana gelen zarardan sorumlu tutulabileceklerdir. Ancak öncelikle; davacı tarafından kazaya karışan aracın davalıların maliki ve trafik sigortacısı olduğu — plakalı araç olduğunun ispat edilmesi gerekmektedir. Dosya kapsamında —- plakalı aracın kazaya karıştığına ilişkin olarak kaza tespit tutanağı ile tanık beyanlarından başka herhangi bir delil mevcut değildir. Düzenlenen kaza tespit tutanağı, davacı yana ait aracın sürücüsü — tek taraflı beyanı ile düzenlenmiş olduğundan ispata elverişli değildir. Yine Mahkememizce tanık olarak dinlenilen araç sürücüsü —- beyanları da aynı gerekçe ile dikkate alınmamıştır. Mahkememizce dinlenilen diğer davacı tanığı —— ise dava dışı araç sürücüsünün kardeşi olması nedeniyle tek başına yeterli görülmemiştir. Dosyaya celp edilen savcılık dosyalarında incelenen kamera kayıtlarında da, kazanın gerçekleştiği mahalde davalı yana ait araca ilişkin herhangi bir tespit yapılamamıştır. Davacı tarafça savcılık dosyasında incelenen kayıtların kaza mahalini kapsamadığı ileri sürülmüş, bu nedenle Mahkememizce ilgili kamera kayıtları celp edilmek istenmiş ise de, ilgili kurumlar tarafından kamera kayıtlarının yasal saklama süresi sona erdiğinden bahisle silindiği bildirilmiştir. Dosya kapsamında — plakalı aracın kazaya sebebiyet verdiğine dair başkaca herhangi bir delil de mevcut değildir. Davacı tarafından; —- plakalı aracın kazaya sebebiyet verdiği kesin deliller ile ispat edilemediğinden davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Dosya kapsamında tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda açıklandığı üzere —-gereğince ayrıntılı, detaylı inceleme yapılmış olup, yukarıda gerekçesi de yazılı olduğu üzere davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan gerekçe uyarınca;
1.Kanıtlanamayan davanın REDDİNE,
2.Alınması gerekli 80,70.-TL karar ve ilam harcının davacı tarafından dava açılırken peşin olarak yatırılan 538,35.-TL harçtan mahsubu ile bakiye 457,65‬.-TL harcın kararın kesinleşmesi ve talep halinde davacıya iadesine,
3.Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4.Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5.Davalı ——- kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı —– verilmesine,
6.Arabuluculuk sürecinde düzenlenmiş sarf kararında yer alan 1.320,00 TL’nin 6325 Sayılı Kanunun 18/A maddesi uyarınca, davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
7.Kararın kesinleşmesi halinde kullanılmayan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
Dair, hazır olan taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta süre içerisinde———— nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu.09/03/2022