Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/472 E. 2023/149 K. 21.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/472 Esas
KARAR NO : 2023/149

DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/09/2020
KARAR TARİHİ : 21/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan itirazın iptali (eser sözleşmesinden kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkili ile davalı şirketlerin oluşturduğu—–Mahallesi Geçiş Köprüsü ve Bağlantı Yolları Betonarme İşlerine ilişkin olarak Alt İşverenlik Sözleşmesi imzalandığını, müvekkil şirketin yükümlülüklerini tamamen yerine getirdiğini ve hak ediş alacaklarının ödenmesi amacıyla —–. Noterliğinin 29.05.2019 tarih ve —– yevmiye numaralı ihtarnamesi ile alacakların ödenmesi talep edildiğini ve karşı tarafça —–Noterliğinin 11.06.2019 tarih ve —— yevmiye numaralı cevapla “en kısa sürede hak edişler hazırlanarak ödeme yapılacağı” cevabı verildiğini, aynı şekilde karşı tarafça Proje Yöneticisi—– e-posta adresinden müvekkili şirkete ait —– adresine gönderilen e-posta ile yapılan ödemeler düşüldükten sonra bakiye 87.733,87 TL borçlarının olduğunun bildirildiğini, karşı tarafça ödeme yapılmaması sebebiyle fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak davalıların kabul ettiği miktar üzerinden—–İcra Dairesi —- sayılı takip dosyası ile —— Ortaklığının tüzel kişiliği bulunmaması sebebiyle adi iş ortaklığını oluşturan her iki davalışirkete de başvuru zorunluluğu ve hakkı bulunulması sebebiyle davalı şirketler aleyhine genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi başlatıldığını, icra takibine karşı davalı şirketin yetki itirazıve borca itiraz da bulunduğunu, diğer davalı ——ise borca itirazda bulunduğunu, bunun üzerine dava şartı arabuluculuğa başvurulduğunu vearabuluculuk Büro—– dosya numarası——- Arabulucuk Numarası ile arabuluculuk görüşmeleri yapıldığını ve 09.09.2019 tarihli tutunak ile ” anlaşmaya varılamama” hususu tutanağa bağlandığını bunun üzerine mevcut davayı açtıklarını, tüm bu nedenlerden dolayı davanın kabulünü talep etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının —–nolu hakedişinin 116.558,69 TL olduğu ve bu rakamı ödediklerini, —– nolu hakkedişlerinin 99.540,18 TL olduğu ve bu rakamın ödediklerini—– nolu hakkedişlerinin 104.143,89 TL olduğu ve bu hakkedişleri ödediklerini, davacı adına yukarıda belirtilen hakkediş ödemeleri için 53.633,99 TL —– ödemesi yaptığını, davacının işçilerine yine yukarıdaki hakkedişlerden 54.564,43 TL ödeme yaptıklarını bildirmiştir. Bu iki ödeme —— nolu hakkedişlerden düşmüş olduğunu bildirdiğini, davalı vekili davacının sözleşme gereği ödeme yapması gereken firma ve işçilere; davacının işçilerine elden 107.788,00 TL ödediklerini, 12.152,00 TL lik öğle yemeği bedelini karşıladıklarını, vinç kiralaması için 45.548,00 TL ödeme yapıldığını, kereste için 42.345,00 TL ödeme yapıldığını, iskele kiralaması için 19.577,68 TL ödeme yaptıklarını, haksız ve mesnetsiz davanın reddini, davacının kötü niyetli olduğundan %20 oranında kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

Hukuki Nitelendirme, Delillerin Değerlendirilmesi ve Netice
Dava, İİK’nun 67/1 maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
İtirazın iptali davası, takip borçlusunun ödeme emrine süresi içinde itiraz etmesi halinde, takibin devamını sağlamak amacıyla, takip alacaklısı tarafından 2004 sayılı Yasanın 67 nci maddesine göre, itirazın kendisine tebliğinden itibaren bir yıl içinde açılan ve genel hükümler çerçevesinde incelenen bir eda davasıdır.Borçlunun itirazı, icra dairesi tarafından alacaklıya tebliğ edilmiş olmadıkça bir yıllık süre işlemeye başlamaz; yüksek mahkeme kararlarına göre alacaklı, itirazın kendisine tebliğinden önce de itirazın iptali davası açabilir (—-Bam —–HD ——.). Alacaklı bir yıllık süresi içinde itirazın iptali davası açmaması halinde takip düşer ise de alacağı zamanaşımına uğramadığı sürece genel hükümlere göre alacağını dava edebilir.
Davanın kabul edilmesi halinde, borçlu tarafından yapılan itiraz iptal edildiğinden, itiraz üzerine duran takibe (haciz) devam edilebilir. İtirazın iptali davası devam ettiği sürece, bir yıllık haciz talebi süresi işlemez.İspat yükünün -kural olarak- davacıda olduğu itirazın iptali davasında, alacaklı (normal bir alacak davasında olduğu gibi) alacağının varlığını usul muhakemesinde caiz olan her türlü delil ile ispat edebilir. Davanın reddi halinde, itiraz ile duran takip iptal edilmiş sayılır ve ilam kesin hüküm teşkil ettiğinden takip alacaklısı tarafından konusu aynı olan bir dava tekrar ikame edilemez. Ayrıca borçlunun talep etmesi halinde, mahkeme, alacaklının kötüniyetle icra takibinde bulunduğu kanısına varırsa alacaklıyı yüze yirmiden aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum eder (67/II). Kötüniyet olgusunu ispat yükü, tazminat talep eden davalı borçludadır. Tazminatın, asıl alacak üzerinden hesaplanması gerekir.Davanın kabulü halinde, itiraz üzerine duran takibe devam edilir; (varsa) ihtiyati haciz, kesin hacze dönüşür. Ayrıca, alacaklı tarafça talep edilmesi halinde, takip konusu alacağın belirlenebilir (likit) olduğu durumlarda davalı (takip borçlusu) alacak miktarının asgari yüzde yirmisi oranında inkar tazminatına mahkum edilir. Yüksek mahkemenin yerleşik uygulamasına göre hüküm altına alınacak inkâr tazminatının asıl alacak üzerinden hesaplanması gerekir (Yargıtay—–.HD ——-Mahkememizce; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları resen belirlenerek; taraf vekillerinin vermiş olduğu dilekçeler, ibraz ettikleri tüm deliller,—– İcra Müdürlüğü’nün——- Esas sayılı dosyası, tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.
—– İcra Müdürlüğü’nün ——-Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine 87.733,87-TL’nin tahsiline yönelik icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalıya 23/08/2020 tarihinde tebliğ edildiği, davalı tarafından 20/08/2020 tarihinde icra takibine itiraz edildiği, davanın yasal 1 yıllık süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce davacı tarafın ticari defterlerinin incelenmesi için ——-Asliye Hukuk Mahkemesi’ne talimat yazılmasına karar verilmiştir. Talimat yoluyla aldırılan 21/12/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı vekili tarafından mahkemeye sunulan bilgi ve belgelere göre; 2018 yılı yasal defterleri davacı vekilin mahkemeye sunduğu beyana göre incelenmek üzere ——bir Yeminli Mali Müşavirde olduğundan 2018 yılı defterler üzerinde gerekli inceleme yapılamadığı, her ne kadar 2018 yılı defterler yerine 2018 yılı Katma Değer Vergisi Beyannameleri mahkemeye sunulmuş olsa da beyannamelerde 2018 yılı hakediş faturalarının tespitinin yapılamadığı, bunun yanında; davacı şirketin 2019 ve 2020 yılına ait ticari defter kayıtları incelenmiş olup davacı şirketin yevmiye, defteri kebir ve envanter defterinin verilerinin işlenmiş ve yazdırılmış olduğu T.T.K’nun 64/3 maddesi uyarınca açılış tasdiklerinin—- Noterliğince yaptırılmış, yevmiye kapanış tasdikinin de yine —- Noterliği tarafından yapılmış olduğunun görüldüğü, davacı firmanın yevmiye kayıtlarından davalı firmanın muavin kayıtlarının çıkartıldığı, davacı firmanın yevmiye kayıtlarından davaya konu firmanın hesaplarının ——hesabı altında takip edildiğinin görüldüğü, ilgili hesabın muavin kayıtlarının aşağıdaki gibi olduğu,Davacı vekili tarafından 31.12.2018 tarih —– seri nolu KDV dahil 99.542,08 TL fatura ile 14.02.2019 tarih ——seri nolu KDV dahil 104.143,89 TL tutarındaki faturaların dosyaya ibraz edilmişdiği, 30.11.2018 tarihli 1. Hakediş raporuna istinaden fatura dosyaya ibraz edilmediği, bunun yanında 2018 yılın da kesilen faturalar ile ilgili yasal defter kayıtları, 2018 yılı defterlerinin mahkemeye ibraz edilmediği için tespit yapılamadığı, davalı firmaya ait cari hesap hareketleri / muavin kayıtlarının dökümünün alınamadığı, 2019 yılı yevmiye defterinde açılış bakiyesi 99.542,08 TL olup, 10.01.2021 tarihinde davacı firmanın —— hesabı üzerinden 92.385,48 TL tahsilat yapılmış, 25.01.2019 tarihinde davacı firmanın —— hesabı üzerinden 15.000,00 TL tahsilat yapılmış, 15.02.2019 tarihinde davacı firmanın ——hesabı üzerinden 80,543,47 TL tahsilat yapılmış, 20.02.2019 tarihinde —–seri nolu KDV dahil 104.143,89 TL satış faturası düzenlendiği, 31.12.2019 yılı kapanış bakiyesi 15.757,02 TL (Borç) olduğu, 2020 yılı yevmiye defterinde açılış bakiyesinin 15.757,02 TL olup, ilgili hesap yıl içinde hareket görmediği, 31.12.2020 tarihinde —–Ortaklığı hesabı kapanış bakiyesinin 15.757,02 TL borç bakiyeli olduğu görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.Mahkememizce davalı tarafın ticari defterlerinin incelenmesi için —– Asliye Ticaret Mahkemesi’ne talimat yazılmasına karar verilmiştir. Talimat yoluyla aldırılan 27/07/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davalının ticari defterlerini usulüne uygun tuttuğu, defterlerinin delil niteliğine sahip olduğu, davalının davacı işçilere elden ödediği maaşlarla ilgili davacının bordro tahakkuklarının celp edilmesi ve ilgili dönemlerde işçilere nereden ve nasıl ödeme yaptığının incelenmesi gerektiği, davalının davacının işçilerine verdiği yemek bedelinin davacıya yansıtma faturası ile fatura etmesi gerektiği, fatura etmediği için bu konudaki kanaatinin işçilere yemek verilmiş olabileceği ancak davalının basiretli bir tacir olarak yemek bedellerini davacıya yansıtmış olması gerektiği ve bu konudaki takdirin mahkemeye ait olduğu, davalının davacının yapacağı iş ile ilgili kereste ve vinç kullanılmış olduğu ancak yine basiretli tacir olarak ilgili bedellerin davacıya yansıtılmış olması gerektiği, konu ile ilgili takdirin mahkemeye ait olduğu, davalının ticari defterlerine göre davacıyı 92.441,28 TL borçlu olduğu görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Davacı ısrarla davalı tarafça kendilerine gönderilen mail ve ekinde yer alan ve yine davalı tarafından teyit edilen ve belirtilen hak ediş üzerinden takibe girişildiğini, itiraz üzerine takibin durdurulduğunu belirtiyor.Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında 15/10/2018vtarihli alt-işveren (taşeron) sözleşmesi bulunduğu, davalı taraf —— vekili olduğu anlaşılan ve itiraz görmeyen —— 10/6/2019 tarihli e-posta içeriğine göre davacı şirkete hakediş tutarını gösterir cari hesap dökümünün gönderildiği,——başlıklı döküm incelendiğinde davacı şirketin KDV dahil hakediş tutarının 500419,50 TL, ödemeler toplamının 412685,63 TL ve nihayet davacı yanın KDV dahil alacağının 87733,87 TL olduğu, davaya konu takibin mutabık kalınan bu tutar üzerinden başlatıldığı, takip borçlusunun cevap dilekçesinde mail tarihinden önceki döneme dair ödemeleri ileri sürdüğü anlaşıldığından davalı yanın itirazında haklı olmadığı anlaşılmış, bu nedenle davanın kabulüne karar verilerek takibin devamına, mahiyeti ve likit olduğu dikkate alınarak asıl alacağın %20 si oranında inkar tazminatına hükmedilmiştir.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
Davanın KABULÜ ile;
—– İcra Dairesinin —— esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile, takibin kaldığı yerden devamına,Alacağın mahiyeti ve likit olduğu dikkate alınarak asıl alacağın %20 si olan 17.546,77.-TL inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
KARAR HARCI
2-Alınması gerekli 1.198,61 TL harcın davacı tarafından peşin olarak yatırılan 1.059,61 TL harçtan mahsubu ile eksik bakiye 139,00 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
ARABULUCULUK ÜCRETİ
3-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca 1.320,00 TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
AVUKATLIK ÜCRETLERİ
4-Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 9.200,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
DİĞER YARGILAMA GİDERLERİ
5-Davacı tarafından dava açılırken harç olarak yatırılan 54,40 TL başvurma harcı, 1.059,61 TL peşin harç olmak üzere toplam 1.114,01‬ TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından sarfedilen 2.700,00 TL bilirkişi ücreti ve 475,45 TL posta ücreti olmak üzere toplamda 3.175,45‬ TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı tarafından sarf edilen 100,00 TL yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
8-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğden itibaren iki hafta süre içerisinde —– Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu.