Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/202 E. 2020/640 K. 27.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/202 Esas
KARAR NO: 2020/640
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/06/2020
KARAR TARİHİ : 27/10/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının bir proje için ————başvurduğunu, ——— tarafından müvekkili üniversitenin görevlendirilmesi üzerine taraflar arasında ———- tarihli —————imzalandığını, müvekkili tarafından sözleşme gereği yüklenilen tüm edimlerin yerine getirildiğini, davalı tarafından sözleşme gereği ———– tarihli ——– bedelli, —— tarihli —— bedelli ve ———–bedelli faturaların düzenlendiğini ve davalıya gönderildiğini, —— tarihli faturanın zamanında ödenmesine rağmen ——– tarihli faturaların ödenmediğini, muaccel hale gelen alacağın ödenmesi için ——- tarihinde karşı tarafa ihtar tebliğ edildiğini, ödeme yapılmaması üzerine ———— sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, davalı tarafça yetkiye ve borca karşı itiraz edildiğini, karşı tarafın yetki itirazına bir diyecekleri bulunmadığını, yapılan itirazın haksız ve dayanaksız olduğunu, alacağın likit olduğunu belirterek; —————– sayılı takip dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamına ve %20 oranından az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; icra dosyasının yetkili icra dairesine gönderilmeksizin açılan davanın usulden reddinin gerektiğini, yapılan yetki sözleşmesi gereğince yetkili mahkemelerin İstanbul Mahkemeleri olduğunu, davacının sözleşmeden doğan yükümlülüklerini yerine getirmediğini, faturaların müvekkili tarafından iade edildiğini, —— tarihli faturanın ödendiğini, ——— tarihli faturanın hizmet verilmemesi nedeniyle iade edildiğini, müvekkilinin kötü niyeli olmadığını savunarak; davanın reddine ve %20 oranından az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, İİK’ nun 67/1 maddesine dayalı itirazın iptali davasıdır.
———- sayılı dosyasının incelenmesi neticesinde; davacı tarafça —- adet fatura alacağına ilişkin olarak davalı aleyhine toplam———– tahsiline yönelik olarak icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalıya ———- tarihinde tebliğ edildiği, davalı tarafça yetkiye ve borca yönelik olarak ——– tarihinde itirazda bulunulduğu, davanın yasal bir yıllık süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Dava şartları 6100 Sayılı HMK’nun 114. Maddesinde sayılmış ve iş bu maddenin (h) bendinden hukuki yarar dava şartı olarak sayılmıştır. Hukuki yarar, mahkemeden hukuksal korunma istemi ile bir davanın açılabilmesi için, davacının bu davayı açmakta bir çıkarının bulunması gerektiğine ilişkin ilke anlamına gelir. Her davada olduğu gibi itirazın iptali davasında da davacının bu davayı açmada hukuki yararı bulunmalıdır. Hukuki yararın davanın açıldığı anda bulunması gerekir. İtirazın iptali davalarında; iş bu davalar niteliği itibari ile icra takibi ile bağlantılı bulunduğundan, öncelikle geçerli bir icra takibinin bulunması gerekmektedir. Aksi takdirde, davacının, itirazın iptali davasını açmakta hukuki yararı bulunmayacaktır ——————Aynı Kanunun 115. Maddesinde ise dava şartlarının inceleme usulü düzenlenmiş olup, mahkemece dava şartı noksanlığının tespiti halinde davanın usulden reddedileceği düzenlenmiştir.
Somut olay bakımından; davacı tarafça başlatılan icra takibine süresi içerisinde davalı tarafça yetkiye ve borca itiraz edildiği, yetkili mahkemenin —— Mahkemeleri olduğunun belirtildiği, taraflar arasında imzalanan ve inkar da edilmeyen — tarihli ———- yetkili mahkemelerin İstanbul Mahkemeleri olacağının belirtildiği,——-Mahkemelerinin ve İcra Dairelerinin yetkili olduğunun davacı yanın da kabulünde olduğu, bu hali ile davalı tarafça icra takibinin yetkisine karşı yapılan itirazın yerinde olduğu, bu hali ile davacı tarafça başlatılmış geçerli bir icra takibinin bulunmadığı, bu nedenle de dava açılmasında davacının hukuki yararının bulunmadığı kanaatine varılmakla; aşağıdaki şekilde karar vermek gerektiği yönünde oluşan tam ve bağımsız vicdani kanaat ile aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1.Davanın dava şartı yokluğu nedeni ile USULDEN REDDİNE,
2.Alınması gerekli 54,40 TL harcın, davacı tarafça dava açılırken peşin olarak yatırılan 538,89 TL harçtan tahsili ile bakiye 484,49 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3.Davacı tarafça yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
4.Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5.Davalı vekili kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlülükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6.Kararın kesinleşmesi ve talep halinde kullanılmayan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
Dair, Davacı Vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta süre içerisinde ———— nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu. 27/10/2020