Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/20 E. 2021/1285 K. 30.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/20 Esas
KARAR NO: 2021/1285
DAVA: Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235))
DAVA TARİHİ : 29/01/2020
KARAR TARİHİ: 30/11/2021
Mahkememizde görülmekte olan Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin —–verdiği, bu konuda verdiği hizmetlerde dolayı müflis şirketten —- alacaklı olduğu, alacağın tahsili amacıyla — icra takibi başlatıldığını, ancak müflis şirket hakkında —- sayılı dosyası ile — tarihinde iflas karar verildiğini, müvekkilinin alacağının — tarihinde iflas dosyasına bildirildiğini, ancak alacağı kanıtlayıcı yeterli bilgi ve belge sunulmadığından bahisle —- tutarlı alacağın tamamının reddedildiğini, müflis şirket tarafından takip dosyasına herhangi bir itirazda bulunulmaksızın takibin kesinleştiğini, alacağı kanıtlayan fatura ve mutabakat örneklerinin dosyaya sunulduğunu belirterek; —- alacağın takip tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ve masrafları ile birlikte iflas masasına kayıt ve kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın—- hak düşürücü süre içinde açılmadığını, davacının alacak kayıt dilekçesinde alacak dayanağı belge suretlerini ibraz ettiğini, ancak bu belgelerin alacağın miktar ve varlığı yönünden kesinleştiğini gösteren yeterli belge niteliğinde olmadığını, davacının talep ettiği alacağın miktarının ve varlığının tespitinin yargılamayı gerektirdiğini, bu nedenle iflas masasının kararının yerinde olduğunu, ispat yükünün davacı tarafta olduğunu savunarak; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, sıra cetveline itiraz ve neticelerini düzenleyen İİKnun 235 maddesi hükmüne dayalı kayıt kabul davasıdır.
Mahkememizce; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları resen belirlenerek; taraf vekillerinin vermiş olduğu dilekçeler, tarafların ibraz ettiği tüm deliller, iflas dosyası, müflis kayıtları,—- dosyası, mahkememizce alınan bilirkişi kök raporlar ile dosya arasındaki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.
—– tarafından gönderilen yazı cevaplarında; müflis şirket hakkında —- tarihinde —- verildiği ve —- kesinleştiği, tasfiyenin adi tasfiye olarak yapıldığı, davacının —- bedelli alacak talebinin tamamının reddedildiği, sıra cetvelinin davacı vekiline —- yayınlandığı, davacı tarafından tebliğ giderinin avans olarak yatırılmadığı bildirilmiştir.
—sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından müflis şirket aleyhine —-tarihinde takip başlatıldığı, ödeme emrinin müflis şirkete —– tarihinde tebliğ edildiği, takibe itiraz edilmediği anlaşılmıştır.
Mahkememizce davacı yanın ticari defter ve kayıtları üzerinde talimat yolu ile inceleme yapılmasına karar verilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen —- tarihli raporda özetle; davacının —yıllarına ait ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun olarak tutulduğu, —– yılına ait ticari defter ve kayıtların ibraz edilmediği, davacı tarafından müflis şirket adına düzenlenen faturaların kapalı fatura olduğu, davacı tarafından dosyaya sunulan mutabakat mektuplarındaki bakiye alacakların dosyaya ibraz edilen faturalarla alakalı olmadığı, davacının —- sonunda müflis şirketten herhangi bir alacak kaydının bulunmadığı kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce müflis şirketin ticari defter ve kayıtları ile dosya üzerinde inceleme yapılmak üzere rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen —- tarihli raporda özetle; müflis şirketin ticari defter ve kayıtlarının iflas idaresinde bulunmadığından incelenemediği, davacının alacak iddiasının ispata muhtaç olduğu kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesi neticesinde; davacı tarafça, müflis şirketten olan alacağının iflas masasına kayıt ve kabulünün talep edildiği; davalı tarafından, davanın reddinin savunulduğu anlaşılmıştır.
Davalı yanın hak düşürücü süre itirazı bakımından; sıra cetvelinin ve masa kararının davacı yana —- tarihinde tebliğ edildiği, ancak davacı tarafından tebliğ masrafının yatırılmadığı, sıra cetvelinin — tarihlerinde ilan edildiği, eldeki davanın ise —- düşürücü süre içinde açıldığı anlaşılmıştır.
İİK’nun 235. Maddesine dayalı olarak açılan kayıt kabul davalarında alacaklının, müflis şirket ile olan temel borç ilişkisini ya da borcun kaynağını ortaya koyacak biçimde birbirini doğrulayan ve inandırıcı somut delillerle ispat edilmesi gereklidir. Bu kapsamda kambiyo senedi verilmiş olması veya müflis hakkında başlatılan icra takibinin itiraza uğramaksızın kesinleşmiş olması alacağın varlığını tek başına kanıtlamaya yeterli değildir.
Somut olayda, müflis hakkında— tarihinde iflas kararı verildiği, davacı tarafından başlatılan icra takibinin ise bu tarihten sonra —- tarihinde başlatıldığı görülmüştür. İflas kararından sonra müflis aleyhine icra takibi başlatılamayacağından, davacı tarafından başlatılmış geçerli bir icra takibinden söz edilemeyecektir. Davacının, müflis şirketten olan alacağını— adet mutabakat mektubuna dayandırdığı anlaşılmaktadır. Davacı şirketin ticari defter ve kayıtlarında yapılan inceleme ile faturaların kapalı fatura olarak düzenlendiği tespit edilmiştir. Kapalı fatura, fatura bedelinin ödendiğine dair karine oluşturduğundan, davacı tarafından aksinin ispat edilmesi gerekmektedir. Ancak bu hususta davacı tarafından dosyaya herhangi bir delil ibraz edilmemiştir. Davacının alacağına dayanak olan mutabakat belgelerinin ise —- tarihli olduğu görülmemiştir. Dosya içeriğinden, anılan mutabakat belgelerinin hangi faturalara istinaden düzenlendiği tespit edilememiştir. Davacı tarafından, verilen kesin süreye rağmen bilirkişi incelemesine — ait kayıtlar sunulmamıştır. Bu nedenle bu yıllara ait kayıtlar üzerinde inceleme yapılamamıştır.—- yılına ait ticari defter ve kayıtlarda ise işbu mutabakat belgelerinin tarihinden önce düzenlenmiş fatura bulunmadığı gibi, düzenlenen faturaların da kapalı fatura olduğu tespit edilmiştir. Bu hali ile davacı, müflis şirketten olan alacağını usulüne uygun deliller ile kesin olarak ispat edebilmiş değildir. Dosya kapsamından tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda açıklandığı üzere —–gereğince ayrıntılı, detaylı inceleme yapılmış olup, yukarıda gerekçesi de yazılı olduğu üzere davanın bu gerekçe ile reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1.DAVANIN REDDİNE,
2.Alınması gerekli 59,30.-TL karar ve ilam harcının, davacı tarafça dava açılırken peşin olarak yatırılan 54,40.-TL harçtan mahsubu ile bakiye 4,90‬.-TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3.Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4.Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5.Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT’ye göre belirlenen 5.100,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6.Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
Dair, Davacı Vekilinin ve Davalı Vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğden itibaren 10 GÜN içerisinde ——- nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu. 30/11/2021