Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/150 E. 2023/364 K. 26.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/150 Esas
KARAR NO: 2023/364
DAVA: Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235))
DAVA TARİHİ: 19/03/2020
KARAR TARİHİ: 26/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

DAVA:Davacı vekili dava dilekçesi özetle ; müvekkili ——-arasında —-beri süregelen bir hammadde alım-satım ilişkisinin mevcut olduğunu, müflis şirketin 19.03.2014 tarihinde iflas erteleme talebinde bulunduğunu, iflas erteleme davasına bakan mahkeme tarafından müflis şirkete 24.03.2014 tarihinden başlamak üzere İİK m.179/a-1 hükmü uyarınca tedbir kararı verildiğini, müvekkili şirket tarafından ilgili iflas erteleme dosyasına müdahale talebinde bulunulduğunu, müflis şirket tarafından müvekkili şirketin alacaklarına karşılık olarak birtakım ileri vadeli çek ve senetlerin ciro yoluyla müvekkili şirkete teslim edildiğini, söz konusu çek ve senetleri ciro yoluyla teslim alan müvekkili şirketin müflis şirket ile olan ticaretine devam ettiğini, anılan çek ve senetlerin karşılıksız çıkması/ödenmemesi üzerine müvekkili şirket tarafından davalı şirket aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipler başlatıldığını, müvekkili şirketçe başlatılan icra takip dosyalarına ilişkin bilgilerin —– icra takip dosyası;—————- şeklinde sıralanabileceğini, müflis şirket hakkında iflas erteleme tedbiri kararı verilmesi nedeniyle anılan icra takiplerinin sonuçsuz kaldığını, müflis şirket hakkında iflas kararı verilmesine müteakip müvekkili şirket tarafından müflis şirketten olan 6.588.215.56 TL tutarındaki alacağın kaydedilmesi için ilgili iflas masasına başvuruda bulunulduğunu, ilgili —— tarafından——- müvekkili şirketin alacağının tespitinin yargılamayı gerektirdiğinden bahisle müvekkili şirketin alacak kayıt talebinin reddine karar verildiğini, söz konusu gerekçenin hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, müvekkili şirket ile müflis şirket arasındaki ticari ilişkinin uzun yıllara dayandığını, taraflar arasındaki ticari ilişkiyi gösterir fatura ve teslim belgelerinin müvekkili şirketin ticari defter ve cari hesaplarına eksiksiz bir biçimde işlendiğini, müflis şirket ile müflis şirket arasında belirli dönemlerde imzalanan —— hesap mutabakatlarının taraflar arasındaki ticari ilişkinin kanıtı olduğunu, müvekkili şirket tarafından başlatılan takiplerin müflis şirketin itirazı ile değil iflas erteleme tedbiri ile durduğunu, müvekkili şirketin alacağının tahsili için her türlü girişimde bulunduğunu, müvekkili şirketin kendisine verilen bir senetlerden birine müflis şirketin ortağı ——- kefil olduğunu, müvekkili şirketin söz konusu senede dayalı olarak da takip başlattığını, müflis şirketin ortağı —– oturduğu daireye haciz konulmasını engellemek amacıyla muvazaalı olarak söz konusu daireyi bir başkasına sattığını, müvekkili şirketin muvazaalı satışın iptal edilmesi için tasarrufun iptali davası açtığını, müflis şirketin sermaye şirketi olması ve borçlarından yalnızca şirketin sorumlu tutulacağının bilinmesine rağmen müflis şirket ortağından kefalet alınmasının müvekkili şirketin alacağının gerçek bir alacak olduğunu kanıtladığını, ilgili iflas erteleme dosyasında bulunan 19.11.2018 tarihli bilirkişi raporunda her ne kadar müvekkili şirkete 4.115.000 TL ödeme teklifinde bulunulduğu iddia edilmiş ise de müvekkili şirkete resmi olarak hiçbir ödeme teklifi yapılmadığını, müvekkili şirketin müflis şirketten alacağının sabit olduğunu, müflis şirketin iflas erteleme sürecinde tüm işleyişinin kayyım denetiminde gerçekleştiğini, müvekkili şirketin müflis şirketten herhangi bir alacağı olmasa kayyımlar tarafından müflis şirketin ödeme taahhüdünde bulunmasına izin verilmeyeceğini, müvekkili şirketin müflis firmaya sattığı malların yurt dışından ithal edildiğini, müvekkili şirketin söz konusu malların bedelini ham maddenin alındığı firmalara ödediğini, müvekkili şirketin alacağının ——yıllarına dayandığını, ilgili yıllarda dolar kurunun 2.00 TL civarında seyrettiğini, müvekkili şirketin müflis şirketten olan alacağının alacak kaydı talep edilen tutardan çok daha fazla olduğunu, müvekkili şirketin alacak kayıt talebinin reddedilmesinin müvekkili şirketin alacağının artmasına sebebiyet verdiğini, müvekkili şirketin mağduriyetinin daha fazla artmaması için ikinci alacaklılar toplantısına katılmasının gerektiğini belirterek müvekkili şirketin fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak 6.588.215,56 TL tutarındaki alacağının tamamının kabulüne, ilgili alacağın müflis şirketin sıra cetveline kaydına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesi özetle ; davacı şirket tarafından 6.588.215,56 TL tutarında alacak kayıt talebinde bulunulduğunu, ilgili kayıt talebinin, müvekkili müflis ——-tarafından ret edildiğini, söz konusu kararın davacı şirkete 06.03.2020 tarihinde tebliğ edildiğini, müflis——— tasfiyesinin basit tasfiye usulüyle gerçekleştirilmesine karar verildiğini, basit tasfiye usulünde ikinci alacaklılar toplantısı bulunmadığını, davacı şirketin ikinci alacaklılar toplantısına katılma isteminin reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı şirketin alacak kayıt talebinin dayanağı olan takiplerin müflis şirketin iflas erteleme tedbirlerinden faydalandığı dönemde başlatıldığını, söz konusu takiplerin kesinleşmediğini,———-erteleme davasının reddi ile şirketin 26.12.2018 tarihi itibariyle iflasına karar verildiğini, davacı şirket tarafından iflas erteleme tedbirleri içerisinde başlatılan ve kesinleşmeyen takiplere konu alacakların ispatlanması gerektiğini, müflis şirketin cari hesap kayıtlarına göre davacı şirketin sıra cetveline kaydı gereken tutarda alacaklı olmadığını, kıymetli evrakların borcun varlığına yeterli delil teşkil etmeyeceğini, davacı şirket tarafından müflis şirket dışında farklı şirketler aleyhine takip başlatıldığını, söz konusu durumun tahsilde tekerrür yaratacak nitelikte olduğunu, müflis şirket aleyhine başlatılan takiplerde müflis şirketten çek tazminatı ve komisyon alacağı gibi alacak kalemlerinin tahsil edilmek istendiğini, söz konusu alacak kalemlerinin keşideciden talep edilebilecek nitelikte alacaklar olduğunu, anılan alacak kalemlerinin müflis şirketten talep edilemeyeceğini, davacı şirketin iddia ettiği alacağın var olup olmadığının tespiti için taraflara ait ticari defter ve belgelerin incelenmesinin gerektiğini, davacı şirket tarafından sunulan mutabakat evraklarındaki cari hesaba göre davacı şirketin 92.391,81 TL tutarında, müflis şirketin ise 92.251,73 TL tutarında alacağı göründüğünü, taraflar arasında cari hesap bakiyesi yönünden mutabakat bulunmadığını, davacı şirketin kayıt kabul talebine konu ettiği miktarda alacaklı olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE:Dava, sıra cetveline itiraz ve neticelerini düzenleyen İİK’nun 235.maddesi hükmüne dayalı kayıt kabul davasıdır.
Müflis hakkında ——- sayılı dosyası ile iflas kararı verildiği, iflas kararının kesinleştiği, tasfiyenin——– dosyasından yürütüldüğü, davacının alacağın sıra cetveline yazılması bakımından —— başvurduğu ve alacağı red edildiği, sıra cetvelinin 06.03.2020 tarihinde davacı vekiline tebliğ edildiği dosyadan anlaşılmıştır.
Davanın, İİK’nun 223/3 ve 235 maddesi hükümlerine göre süresinde açıldığının belirlenmesiyle davacının alacağıyla ilgili deliller toplanıp müflis defterleri de incelenmek suretiyle bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Düzenlenen bilirkişi raporu ve ek raporu ile;
Davacı şirketin——– yılı kayıtlarına göre, davacının müflis şirkete toplam 15.659.006,84 TL tutarlı 67 adet fatura kestiği, toplam 15.566.615,03 TL tutarında ise ödeme yaptığı, bu durumda, iflas tarihi itibariyle davacı şirketin müflis şirketten ——- alacaklı olduğu, ancak davacı, müflis şirketin teslim aldığı mallar karşılığında verdiği çek ve bonoların bazılarının karşılıksız çıktığı, bunlar hakkında icra takibi yaptığı, toplam alacak tutarının 6.588.215,56 TL olduğunu, bu tutarın masaya kaydı gerektiğini öne sürdüğü,
Müflis şirketin ——– yılı kayıtlarına göre, davacı şirketin müflise toplam 15.659.006,84 TL tutarında 67 adet fatura kestiği, bu faturalara karşılık müflis şirketin toplamda 15.566.755,11 TL ödeme yaptığı, Müflis şirket kayıtlarına göre, iflas tarihi itibariyle müflis şirketin davacı şirkete———- bakiye borcu bulunduğu,
Her iki tarafın ticari defterlerinde alınan ve verilen fatura tutarı aynı olup her iki defter kaydı arasında ((92.391,81 TL davacının defterindeki bakiye alacak – 92.251,73 TL müflis defterindeki borç) = 140,08 TL/’lik bir ödeme farkı bulunduğu, nitekim dosyada mübrez 31.12.2017 tarihli mutabakat mektubunda da, davacının bakiye alacağının 92.391,81 TL olduğunu, müflis şirketin ise bakiye 92.251,73 TL borcu bulunduğunu kabul ettiğini, 140,08 TL tutarındaki fazla ödemenin müflis şirket tarafından belge ile kanıtlanmadığından, davacının cari hesap bakiyesi olarak müflis şirketten 92.391,81 TL alacağı bulunduğu,İflas kararının kesinleşmesiyle birlikte İİK m. 193.f.2 hükmü gereğince takiplerin düştüğü, kesinleşmeyle birlikte takipler düşeceğinden, takibe bağlı talepler olan icra vekalet ücreti ve icra harçlarının sıra cetveline geçirilmesi mümkün olmadığı, bu nedenle icra takibine konu alacaklar hesaplanırken, icra vekalet ücreti ve icra harçları nazara alınmayacağı, ayrıca; dava konusu çeklerin keşidecisinin tamamının müflis dışındaki firmalar olduğu, her ne kadar ilgili icra dosyalarında davacı tarafından çek tazminatı talebinde bulunulmuşsa da TTK m. 783. F.3 hükmüne göre çek tazminatından yalnızca keşideci sorumlu olduğundan, müflis şirketten olan alacağın hesaplanmasına çek tazminatı dahil edilmeyeceği,Müflis şirketin, teslim edilen mallar karşılığında çekler verdiğini ancak verilen çeklerin karşılıksız çıkması sebebiyle müflis şirket aleyhine,
İcra Müdürlüğü İcra Dosyası
———İcra Dairesi —
—-İcra Dairesi —-
—-İcra Dairesi —–
— İcra Dairesi ——
—İcra Dairesi —-
—-İcra Dairesi —–
—-İcra Dairesi —–
—İcra Dairesi —-
—-İcra Dairesi——
—İcra Dairesi ——–sayılı dosyalar üzerinden takibe başlandığı,
Davacının ——– sayılı dosyasından diğer takip borçlusunun ödeme gerçekleştirmesi nedeniyle tahsilat yaptığı ve dosyanın infaz olarak kapatıldığı, bu nedenle ilgili icra dosyasına istinaden sıra cetveline kaydı gereken bir tutar olmadığı,
———- sayılı dosyalarına istinaden bu takip dosyalarından yapılabilecek tahsilatlar nedeniyle tahsilde tekerrür teşkil etmemek üzere- toplam 3.860.463,70 TL alacağın sıra cetveline kaydedilebileceği, icra takip dosyaları haricinde, cari hesap alacağı olarak 92.251,73 TL’nin de sıra cetveline kaydedilebileceği belirlenmekle bilirkişi raporu ve ek raporu gerekçeli ve denetime uygun bulunmakla hükme esas alınmıştır.
Bu itibarla toplanan deliller, mahkememizce benimsenen bilirkişi raporu, tarafların iddia ve savunmaları, takip dosyaları hep birlikte değerlendirildiğinde;
Davacının benimsenen bilirkişi raporu ve ek raporlarıyla belirlenen 3.952.715,43 TL davacı alacağının tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla davalı müflisin iflas masasına kayıt ve kabulüne karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.

HÜKÜM : Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere :
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile,
3.952.715,43 TL davacı alacağının tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla davalı müflisin iflas masasına kayıt ve kabulüne,
Aşan istemin reddine,
2-HARÇLAR;
Alınması gerekli 179,90 TL harçtan davacı tarafından dava açılışı sırasında yatırılan 54,40 TL harçtan mahsubu ile, eksik bakiye 125,50 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-AVUKATLIK ÜCRETLERİ;
a-Davada avukatla temsil edilen davacı yararına belirlenen 9.200 TL maktu avukatlık ücretinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
b-Davada avukatla temsil edilen davalı yararına belirlenen 9.200 TL maktu avukatlık ücretinin davacı taraftan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
DİĞER YARGILAMA GİDERLERİ
a-Davacı tarafından harç olarak yatırılan 54,40 TL başvurma harcı, 54,40 TL peşin harç ve 7,80 TL vekaletname harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
b-Davacı tarafından sarf edilen 4.000 TL bilirkişi ücreti, 5.000 TL ek bilirkişi ücreti ve 115,25 TL Posta ücreti olmak üzere toplam yargılama gideri olan 9.115,25 TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranı dikkate alınarak 5.468,85 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine, 3.646,40 TL’nin davacı üzerinde bırakılmasına,
c-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 10 gün içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile ———– Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.26/04/2023