Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/122 E. 2022/650 K. 23.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/184 Esas
KARAR NO: 2022/607
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 13/02/2018
KARAR TARİHİ: 16/06/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Yukarıda adı ve adresi yazılı davacı tarafından açılan hukuk davasının —-adına yargılama yapmaya görevli ve yetkili —- yapılan yargılaması sonucunda aşağıda gerekçesi yazılı hükme ulaşılmıştır.
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;— tarihinde sürücü —- sevk ve idaresinde bulunan —– plakalı minibüsün seyir halindeyken belirlenemeyen bir nedenden dolayı yolun sol tarafında bulunan uçuruma yuvarlanması sonucu tek taraflı ölümlü maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, olayda müvekkillerinin murisi —- araç sürücüsü — diğer yolcu —- olay yerinde vefat ettiğini ve kazada kurtulanın olmadığını, trafik kazasına ilişkin her ne kadar kaza tespit tutanağında araç sürücüsünün müvekkillerinin murisi olan —- olarak belirtilmiş ise de olay yerini aydınlatan herhangi bir görgü tanığının olmaması ve araçta bulunan bütün şahısların olay yerinde vefat etmiş olmaları dikkate alınarak mobese kameralarında aracı —- kullanmadığı , araca yolcu sağ tarafından binildiği tespiti yapılması üzerine hazırlanmış olan —-hatalı olduğunun belirlendiğini, — tarihinde kollukta verdiği ifadesinde; ”olay günü eşim eve çalışmış olduğu — —-ile iftara geldi yemek yediğimiz sırada eşimi —-aradı ve eşimde hızlı hızlı yemek yiyerek evden çıktı. aracın —- teslim edeceğim onun için çıkıyorum oradan da —- ile birlikte—- gideceğiz orada —- daha önceden satmış olduğu bir pikap var onun desesinin resmi çekip — arabasına yaptıracağız dedi ve —– binerek evden aydıldı. sonra hemen peşine —–bize geldi evin kapısını çaldı ve kazaya karışan aracın anahtarını istedi bende eşimin haberi olmadan veremeyeceğimi söyledim.—- da bana o senin işin değil anahtarı ver dedi. ben de eşimin arkadaşı olduğundan anahtarı vermek zorunda kaldım. eşim bana —- gelecek anahtarı ver diye bir şey söylemedi ben de anahtarı verdikten sonra telefonumla eşim —- aradım ancak telefonu kapalıydı. —– daha önceden de aracın anahtarını aldığı için pekte önemsemedim. daha sonra pencereden—- baktım araca bindi çalıştırdı ben de kendisine yavaş git diye seslendim ve bu sırada —- isimli şahsın yanında kimse yoktu.” şeklinde beyanı olduğunu, —- tarihinde kollukta vermiş olduğu ifadesinde; —- isimli şahıs belediyeye ait kamyonla geliyordu onun önünde de kaza karışan beyaz renkli minibüs vardı minibüsü kimin sürdüğü görmedim ancak—–aracı —– park etti. anahtarı —– isimli işyeri çalışanına verdi ve iş yerinden çıkarak yol kenarında bekleyen minibüsün yolcu kısmına bindi ben aracın şöför mahalli tarafında yolda yaya olarak durduğumda aracın sağ tarafta açılan kapısının hangisi olduğunu görmedim ancak ya ön yolcu ya da orta kapıdan araca bindi. araç hemen hareket etti.” şeklinde açıkça beyan edildiği üzere aracın müveffa —- değil, aracı —– tarafından bulunduğu yerden aldığı ve sürdüğünün sabit olduğunu, bunun yanında —-beyanına istinaden tutulmuş ise de —- tarihli —- olarak ifadesinde; —- sıralarında meydana gelen ölümlü trafik kazası olayı ile ilgili kendi isteğim ile—- günü ifademi vermiştim. —plakalı aracı —- kullanırdı. Ben de kaza günü karşımdan araç gelince aracı tanıdım ve aracın —- isimli şahsın kullandığını düşündüm ve ifademde bundan dolayı araç sürücüsü —-olduğunu beyan ettim. bu araç ile ilgili daha önce bildiklerim beni yanıltmış olabilir. kaza günü aracı kimin kullandığını ben bilmiyorum. ben kimsenin etkisi ve baskısı altında kalmadan ifademi değiştiriyorum—– tarihli —– olarak ifadesinde; —- günü saat—— sıralarında meydana gelen ölümlü trafik kazası olayı ile ilgili kendi isteğim ile — günü ifademi vermiştim.—–plakalı aracı arası(ara sıra) —- kullanırdı. kaza günü o aracı gördüm. Bu aracı kaza günü kimin kullandığını tam fark edemedim. Dikkatli bir şekilde de kimin kullandığını o zaman bakmadım. araç zaten hızlıydı. kaza günü aracı kimin kullandığını ben bilmiyorum. ben kimsenin etkisi ve baskısı altında kalmadan ifademi veriyorum. bu benim en son ve doğru ifademdir.” şeklinde beyanda bulunarak müvekkillerin murisi —-araç sürücüsü olmadığının anlaşıldığını, —– tarihli —- plakalı aracın —-yönetiminde olduğu belirtildiğini yapılan telefon görüşmesinde —- tarafımıza beyan ettiğine dair tanzim edilen işbu telefon ile görüşme tutanağı hazır bulunanlar huzurunda müştereken imza altına alınmıştır.” şeklinde tutanakta da kazaya karışan—- plakalı aracın sürücüsünün —- olduğunun belirlendiğini, bu sebeple müvekkilin murisi olan babaları — meydana gelen trafik kazasında her hangi bir kusuru söz konusu olmadığını, olayla ilgili —– no.lu dosya üzerinde tahkikat başlatıldığını ve tahkikat dosyasının —- tarihinde —- sona ermiştir. bunun yanında —– başvuru dosyası üzerinde başvuru yapılmış ise de —— sayılı kararıyla; başvurumuzu tanık beyanlarının çelişkili olması ve adli sürecin henüz tamamlanmamış olması karşısında esasa girilmeksizin usulden başvurunun reddedildiğini, kusur raporunu kabul etmediklerini, —– günü ölmesiyle,—- doğumlu oğlu olan —- doğumlu kızı olan — doğumlu kızı olan ——– murisin maddi desteğinden yoksun kaldıklarını, fazlaya ilişkin dava ve hakları ile dava değerini arttırma hakları saklı kalmak kaydıyla mütevvaffa —– trafik kazası sonucu vefatıyla eşi olan müvekkil davacı —– olmak üzere toplamda; —-destekten yoksun kalma maddi tazminat olarak destekten yoksunluk tazminatı istendiğini, sigorta şirketin sorumluluğu: kazaya sebebiyet veren —sevk ve idaresindeki —– no.lu poliçe ile davalı ——— sigortalı olduğunu, bunun yanında — davalı ——– başvurulmuş ise de, taleplerine olumsuz cevap verildiğini, tüm bu nedenlerle trafik kazasından vefat eden —yasal mirasçısı olan davacı müvekkilleri için destekten yoksun kalma maddi tazminatı olarak müvekkili mütevvaffa —– eşi davacı —- olmak üzere toplamda; —desekten yoksun kalma maddi tazminatını başvuru tarihi olan —- tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi’yle yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı —— şirketine yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacılar tarafından sigortalı—- plakalı aracın kusuruna istinaden davacıların destekten yoksun kalma tazminatı talebiyle—-dosyası ile başvuru yapıldığını, —– tarihli kesin hükmü gereği başvurunun usulden reddedildiğini, işbu davanın ——- hükmü ile talep ve konu bakımından aynı içeriği sahip olmakla eldeki davanın kesin hüküm nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla davanın başvuru koşullarını taşımadığını, davanın başvuru yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini, eldeki davada tasdikli kaza raporu bulunmadığını, söz konusu eksik evrakların davacıya bildirildiğini, davacının bu evrakları tamamlamadan dava açtığını , zorunlu evraklar müvekkili şirkete bildirilmeden açılmış olduğundan davanın reddine karar verilmesini, müvekkili şirketin poliçeden dolayı vefat halinde kişi başına azami sorumluluk limitinin kaza tarihinde —— olduğunu, sigortalı araç sürücüsünün kusur oranında ve zarar nispetinde olduğunu, eldeki davaya konu kaza bakımından kusur tespitinin yapılmadığını, bu nedenle müvekkili şirketin sorumlu tutulabileceği tutar belirlenemediğinden davanın reddine karar verilmesini, dava konusu kazanın haksız fiilden kaynaklandığını, ticari iş olarak nitelendirilemeyeceğini, bu nedenle davacının talep etmesi gereken faizin yasal faiz olduğunu, tüm bu nedenlerle davanın öncelikle kesin hüküm itirazları nedeniyle reddine karar verilmesini, daha sonra esas yönünden reddedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, trafik kazası neticesinde meydana gelen maddi zararının (destekten yoksun kalma) tazmini talebidir.
Mahkememizce; taraf vekillerinin vermiş olduğu dilekçeler, tarafların ibraz ettiği tüm deliller, sigorta poliçeleri, hasar dosyaları, bilirkişi raporları, —– dosyası ile dosya içerisindeki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.
—- Soruşturma sayılı dosyasında —– kararı verilmiştir.
—- sayılı kararı dosyamız arasına celbedilmiş, — sayılı kararda başvuru sahipleri —— başvurusunun esasa girilmeksizin usulden reddine karar verilmiştir.
Mahkememizce davacı tanığı— dinlenmesi için —- talimat yazılmış, —- Talimat numaralı dosyası ile dinlenilen davacı tanığı — Olay akşamı iftardan — dakika sonra ikamet ettiğim evden çıkıyordum, beni evim o zaman petrolün karşısındaydı, —— isimli kişiyi kamyonun petrole bırakarak anahtarını petroldeki yazıhaneye bırakıp, gelen minibüse sağ ön yolcu koltuğundan bindiğini gördüm, araçtaki diğer şahısları bilmiyordum, camlar filmliydi, diğer iki şahsı kaza yerinde gördük. Araç sürücüsünün kim olduğunu bilmiyorum. Kaza yerine indiğimizde de aracın içinde kimseyi görmedim, sadece yardım amaçlı cesetleri halatlarla yukarı çekmiştik, ” beyanında bulunmuş ve beyanını imzası ile tasdik etmiştir.
Mahkememizce davacı tanığı —- dinlenmesi için —- talimat yazılmış,—- numaralı dosyası ile dinlenilen davacı tanığı —-Kaza yapanlar benim akrabam değildir. Hatırladığım kadarıyla iftardan sonra saat aksam—- sıralarında amcam — birlikte amcamın kullandığı araç ile birlikte —–yola çıkarak —– geliyorduk. Köy yolundan ana yola geldiğimizde önümüzden daha sonra kaza yapan araç olduğunu belirlediğimiz araç —– tarafına doğru geçti yavaş gitmiyordu aksam karanlığına hızının ne kadar olduğunu bilemiyorum. Kaza yapan aracın o akşam önümüzden geçtiğine eminim daha sonra—-tarafına geldiğimzde hatırlamadığım biri arayarak kaza olduğunu haber verdi. Önümüzden geçen aracın şöförünü seçemedim hava karanlıktı. Kaza yerine gittiğimizde millet toplanmıştı, araç uçurumdan yuvarlandığı için derenin dibine kadar inmişti. Aracı daha önceden de okul taşımacılığı yaparken görüyordum. Derenin dibine kadar indiğimizde aracın içerisinde kimse bulunmuyordu olay yerinde vefat eden şahıslar hiç biri arabanın içerisinde değildi. Orada bulunan insanlarda şu şahsı şoför koltuğundan çıkardık şeklinde sözler söylediğini duymadım. Vefat eden kişiler —, soy ismini bilmediğim —- isimli şahıslardı. Soy isimlerini tam olarak hatırlıyamıyorum benim bilgim ve gördüğüm bundan ibarettir. ” beyanında bulunmuş ve beyanını imzası ile tasdik etmiştir.
Mahkememizce davacı tanığı — dinlenmesi için —- talimat yazılmış,—–dosyası ile dinlenilen davacı tanığı —‘Olay tarihinde gece vakti yiğenim —-birlikte pervariye geliyorduk. Köy yolundan ana yola geldiğimizde —-Tarafından —- yoluna doğru bir aracın geçtiğini gördüm bize korna çaldı. Nasıl bir araç olduğunu hatırlayamıyorum gece vaktiydi. Aracı kullanan şahsı görmedim. Gece vaktiydi, —- civarına geldiğimizde telefon gelmesi üzerine kazadan haberimiz oldu. Kaza bölgesine gittiğim zaman aracın bulunduğu yere inmedim vefat eden şahısları nerede bulunduklarını görmedim. ” beyanında bulunmuş ve beyanını imzası ile tasdik etmiştir.
Mahkememizce davacı tanığı — dinlenmesi için—– talimat yazılmış, ——numaralı dosyası ile dinlenilen davacı tanığı —- Olay akşamı benzinlikteydim. —- çarşıdan —- getirerek benzinlikte anahtarı bana teslim etti. Ben anahtarı teslim ettiğinde benzinlikte oturuyordum bana—- belediyeye lazım olabileceğini söyledi kendisinin —-gideceğini bahsetti, anahtarı teslim ettikten sonra benzinliğin aşağısına doğru ilerledi daha sonra minibüs geldikten sonrasına bakmadım hangi taraftan araca bindiğini bilemiyorum. Kaza yerine gitmedim.— kimin kullandığını görmedim.” beyanında bulunmuş ve beyanını imzası ile tasdik etmiştir.
Mahkememizce davacı tanığı —- dinlenmesi için—– yazılmış,—— Talimat numaralı dosyası ile dinlenilen davacı tanığı —- plakalı araç benim adıma kayıtlıdır vefat edenlerden —- benim ortağım olurdu. —- tarihinden benden aracımın birkaç saatliğine istemesi üzerine aracımı verdim.Kazanın meydana geldiği gün —- arayarak aracı sordum. Aracın evinin önünde ve anahtarınında evde olduğunu söyledi. —- sonra aracı bana getirecekti. Araç meselesi yüzünden bir atışmış olduk. Kaza sonrası beni aradıklarında olaya vakıf oldum, aracı kimin kullandığını bilmiyorum. Cesetleri görmedim, olay yerine inemedim araç uçurumdan dereye doğru gitmişti. Bilgim bundan ibarettir. ” beyanında bulunmuş ve beyanını imzası ile tasdik etmiştir.
Mahkememizce dosya kusur oranının tespiti için—– oluşturulan bilirkişi heyetine tevdi edilmiş —- tarihli bilirkişi raporunda özetle; —- tanık beyanları ile dosyada mevcut tüm bilgi ve belgeler incelenerek, Kaza yerinde yolun —- eğimli olduğu, vaktin gece, görüşün açık, stabilize zeminin kuru olduğu, kazanın yerleşim yeri dışında meydana geldiği, azami hız limitinin —- olduğu, zemin üzerinde fren izi tespiti olmadığı, ——dönemeçlere girerken, tepe üstlerine yaklaşırken, dönemeçli yollarda ilerlerken, yaya geçitlerine, hemzemin geçitlere, tünellere, dar köprü ve menfezlere yaklaşırken, yapım ve onarım alanlarına girerken hızlarını azaltmak, b) Hızlarını, kullandıkları aracın yük ve teknik özelliğine, görüş, yol, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmak zorundadır.” hükmüne yer verildiği, oysa,—- plakalı —— görüşün kısıtlı olduğu gece vakti tehlikeli viraja girerken hızını yeterince azaltmadığı ———-etkisi ile savrularak uçuruma yuvarlandığı, kendisinin ve iki yolcusunun ölümüyle sonuçlanan kazada asli ve tam kusurlu olduğu, —– olduğu belirtilmiş ise de, — göre her üç cesedin de araç dışında bulunmuş olması, kamera kaydı ve olayı gören tanığın bulunmaması bu tespiti desteksiz bıraktığı, bu bağlamda bilgisine başvurulan —- —- beyanında olay günü —– köyüne gittikleri sırada kazalı minibüsü çok hızlı bir şekilde karşı istikametten gelirken gördüğünü ve şoför koltuğunda—- olduğunu belirtmiş ise de, —- tarihli beyanında yanılmış olabileceğini ve kaza günü aracı kimin kullandığını bilmediğini beyan ettiği, davacı —- günü kollukta verdiği beyanda müteveffa —–eşi olduğunu, diğer müteveffa —–evlerine gelerek kazaya karışan aracın anahtarını aldığını ve tek başına aracı çalıştırarak götürdüğünü belirttiği, bilgisi alınan —- günü kolluktaki beyanında —– olarak çalıştığını,—– park ettikten sonra yol kenarında bekleyen beyaz minibüse bindiğini, ama şoför mahalline mi yoksa yolcu kısmına mı bindiğine dikkat etmediğini belirttiği, bilgisi alınan diğer kişilerin beyanlarından da sürücünün kimliğine dair somut bir bilgi elde edilemediği, heyetlerinin teknik inceleme ile sürücü kimliğine ulaşılamayacağı kanaatinde olduğu, bilgisi alınan kişilerin beyanlarını değerlendirmenin mahkemenin takdirinde olduğu, olayda,—- plakalı ——– asli ve tam (%100 oranında) kusurlu olduğu, Sürücü kimliğinin teknik inceleme ile tespitinin mümkün olmadığı görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; açılan davanın — tarihinde meydana gelen trafik kazası sebebiyle vefat eden —– desteğinden yoksun kaldıklarını beyan eden davacıların destekten yoksun kalma tazminatı talepli olduğu, dosya incelendiğinde ölümün —tarihinde sürücüsü belli olmayan — plakalı aracın tek taraflı kazası neticesinde meydana geldiğinin sabit olduğu, davacılar vekili her ne kadar araç sürücünün—- olduğunu iddia etmiş ise de kusur yönünden——-tevdii edildiği, düzenlenen —- tarihli bilirkişi raporunda özetle—- tanık beyanları ile dosyada mevcut tüm bilgi ve belgeler incelenerek, Kaza yerinde yolun —– genişlikte, iki yönlü, iki şeritli, tehlikeli virajlı ve tehlikeli eğimli olduğu, vaktin gece, görüşün açık, stabilize zeminin kuru olduğu, kazanın yerleşim yeri dışında meydana geldiği, azami hız limitinin 50 km/h olduğu, zemin üzerinde fren izi tespiti olmadığı, ——- maddesine göre sürücüler, ”a) Kavşaklara yaklaşırken, dönemeçlere girerken, tepe üstlerine yaklaşırken, dönemeçli yollarda ilerlerken, yaya geçitlerine, hemzemin geçitlere, tünellere, dar köprü ve menfezlere yaklaşırken, yapım ve onarım alanlarına girerken hızlarını azaltmak, b) Hızlarını, kullandıkları aracın yük ve teknik özelliğine, görüş, yol, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmak zorundadır.” hükmüne yer verildiği, oysa, 56 AL 856 plakalı minibüs sürücüsünün görüşün kısıtlı olduğu gece vakti tehlikeli viraja girerken hızını yeterince azaltmadığı ve merkezkaç kuvvetin etkisi ile savrularak uçuruma yuvarlandığı, kendisinin ve iki yolcusunun ölümüyle sonuçlanan kazada asli ve tam kusurlu olduğu—– sürücünün —- olduğu belirtilmiş ise de, ——-cesedin de araç dışında bulunmuş olması, kamera kaydı ve olayı gören tanığın bulunmaması bu tespiti desteksiz bıraktığı, bu bağlamda bilgisine başvurulan—- beyanında olay günü —- köyüne gittikleri sırada kazalı minibüsü çok hızlı bir şekilde karşı istikametten gelirken gördüğünü ve şoför koltuğunda —- olduğunu belirtmiş ise de,— tarihli beyanında yanılmış olabileceğini ve kaza günü aracı kimin kullandığını bilmediğini beyan ettiği, davacı — günü kollukta verdiği beyanda müteveffa —- eşi olduğunu, diğer müteveffa —-evlerine gelerek kazaya karışan aracın anahtarını aldığını ve tek başına aracı çalıştırarak götürdüğünü belirttiği, bilgisi alınan —- günü kolluktaki beyanında—-olarak çalıştığını, —- —-park ettikten sonra yol kenarında bekleyen beyaz minibüse bindiğini, ama —— mi yoksa yolcu kısmına mı bindiğine dikkat etmediğini belirttiği, bilgisi alınan diğer kişilerin beyanlarından da sürücünün kimliğine dair somut bir bilgi elde edilemediği, heyetlerinin teknik inceleme ile sürücü kimliğine ulaşılamayacağı kanaatinde olduğu, bilgisi alınan kişilerin beyanlarını değerlendirmenin mahkemenin takdirinde olduğu, olayda, —-sürücüsünün asli ve tam (%100 oranında) kusurlu olduğu, sürücü kimliğinin teknik inceleme ile tespitinin mümkün olmadığının rapor edildiği, davaya konu edilen trafik kazasının —- tarihinde yürürlüğe giren genel şartlardan sonra meydana geldiği, bu durumda davaya konu kazayı yapan minibüsün şoförünün dosya kapsamında açıkça tesbit edilmesi gerektiği, zira davacıların kaza tesbit tutanağında kaza yapan —- plakalı aracın şoförü olarak belirtilen ve kazada vefat eden —– mirasçıları olmakla , şoförün davacıların murisi olması varsayımında davacıların kaza tarihi itibari ile yürürlükte olan genel şartlar gereğince davalıdan destekten yoksun kalma tazminatı talep edemeyecekleri, davacılar vekilinin dava dilekçesi ve aşamalardaki beyanlarında aracın sürücüsünün yine aynı kazada vefat eden —– olduğunu beyan ettiği ve bu hususun mobese kayıtlarıyla da belli olduğunu bildirdiği , oysa mahkememizce alınan bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere sürücünün kimliğinin belirlenebilmesine dair görevli jandarma personelince düzenlenen —– inceleme tutanağı”ndan da anlaşılacağı üzere görüntü net olmadığından şoförün tesbit edilemediğinin tutanak altına alındığı, gerek soruşturma aşamasında kollukta ifadesi alınan gerekse davacı vekilince bildirilip mahkememizce talimat yoluyla dinlenen tanıkların ekseriyetini aracı kullanan şahsı görmedikleri ve bilmedikleri yönünde beyanda bulundukları, burada hususiyetle değinilmesi gereken bir diğer hususun ise gerek kollukta ifadesi alınan gerekse mahkememizce tanık sıfatıyla dinlenilen —- beyanlarının mahkememizce çelişkili bulunduğu,—- tarihinde jandarmada ifade verdiği ve sarahaten aracın sürücüsünün davacıların murisi olduğunu beyan ettiği, akabinde ilk beyanından — tarihli ikinci beyanında bu sefer aracı kimin kullandığını bilmediğini beyan ettiği, kolluktaki son beyanı olan —- tarihli beyanında da “aracın çok hızlı olduğunu, aracı kimin kullandığına bakmadığını ve kimin kullandığını bilmediğini” beyan ettiği, mahkememizce talimat yoluyla dinlendiğinde ise özetle aracı kullanan şahsı görmediğini beyan ettiği, bu kapsamda tüm dosya kapsamından davacıların murisinin aracı kullanıp kullanmadığının sarahaten belirli olmadığı, ancak kaza tesbit tutanağı ve kollukta olayın sıcaklığı üzerine ilk alınan ifadeler göz önüne alındığında kazaya konu aracı davacıların murisinin kullandığının kuvvetle muhtemel olduğu, hukuk yargılamasının en önemli kurumunun herkesce kabul edildiği üzere isbat olduğu, isbatın ne şekilde yapılacağı ,isbat yükünün kim üzerinde olduğu da gerek kanunumuzda ve gerekse yargısal içtihatlar ile doktrinde belirtildiği, 6100 sayılı HMK’nın 190. Maddesine göre isbat yükünün, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa ait olacağı , somut olayımızda davacılar vekilinin meydana gelen kazada araç sürücüsünün müvekkillerinin murisi olmadığını isbatlayamadığı mahkememizce anlaşılmış, ve usul ve yasaya uygun bulunan gerekçeli, bilimsel ve denetime uygun bilirkişi raporu hükme esas alınmakla davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Açılan davanın REDDİNE,
KARAR HARCI
2-Alınması gerekli 80,70 TL harcın davacı tarafından peşin olarak yatırılan 35,90 TL harçtan mahsubu ile eksik bakiye 44,80 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
AVUKATLIK ÜCRETLERİ
3-Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davalı vekili için takdir olunan 500,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
DİĞER YARGILAMA GİDERLERİ
4-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Suçüstü ödeneğinden karşılanan 43,50 TL posta ücreti ve 3.000 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.043,50 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
6-Davalı tarafından sarf edilen yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı 6100 sayılı HMK’nın 341/2 maddesi gereği miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.16/06/2022