Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/70 E. 2021/1138 K. 02.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/70 Esas
KARAR NO: 2021/1138
DAVA: İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan), Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 04/03/2019
KARAR TARİHİ: 02/11/2021
Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan), Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı —- tarihli dilekçesinde özet olarak; müvekkil şirketin,— yapmak için davalı şirketten—karşılığında mermer satın aldığını, buna karşılık davalıya —- adet çek ödemesi yaptığını, müvekkil şirketin talimatıyla kesim işi için—- edilen mermerin —– tarihli yapılan kesim işi neticesinde, —– bulunduğu, bu nedenle mermer masa kullanımına uygun olmadığı görülerek tutanak düzenlendiğini ve durumun davalı şirkete bildirildiğini öne sürerek, dava konusu çeklerin bedelsiz kalması sebebiyle iptaline ve nakit olarak ödenen —- yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalı vekili; satış konusu malın —-tarihinde davacı şirkete teslim edildiğini, ancak faturanın, yasal sekiz günlük süre bitiminden sonra müvekkil şirkete iade edildiğini, faturaya süresi içinde itiraz etmediğinden içeriğini kabul etmiş sayılacağını, müvekkil tarafından satışa sunulan mermerin, maden ocağından çıkarıldıktan sonra herhangi bir teknik ve fiziki işleme tabi tutulmadan satışa sunulduğunu, ——— sunulan ürünü görerek ve gerekli fiziki muayeneyi yaptıktan sonra seçerek kendisinin aldığını, davacı şirketin satın aldığı dava konusu mermerin de, davacı şirket tarafından bizzat görülerek, beğenilerek, seçilerek satın ve teslim alındığını, ayıplı olduğu hususu kabul anlamına gelmemek kaydıyla, doğal bir malzeme olarak satıma konu edilmesi sebebiyle blok mermerdeki fiziki risklerin de sektörün doğal akışına ve işleyişine uygun olduğunu, davacı tarafından iddia edilen çatlakların gerçekte var olup olmadığı veyahut kesim sırasında mı yoksa .aşka bir şekilde mi meydana geldiği hususunun belli olmadığını, davacı tarafın mermerleri kestirdiğini ve levha mermer haline getirdiğini, —– süresinde yapılmayan ayıp ihbarının da kabulünün mümkün olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, davalıdan masa imalatı yapmak için satın alınan mermer blokunun kesimi esnasında plakalarda çatlaklar olduğu iddiasıyla ayıplı ürün bedelinin iadesi istemine ilişkindir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları saptanarak tahkikat aşamasına geçilmiş, tarafların bildirdiği tüm deliller toplanmıştır.
—– tarihli bilirkişi heyet raporunda özetle; davaya konu mermer bloğun yerinde incelendiği, mermer bloğun kesilerek plakalar haline getirildiği, mermer bloklarda boydan boya çatlaklar bulunduğu, mermer plakaların bu hali ile büyük boyutlu masa yapımında kullanılamayacağı, sehpa yapımında kullanılabileceği ancak mermer zayiatının fazla olabileceği, mermer plakaların kesim esnasında katrak makinasında mı kırıldığı yoksa taşıma esnasında mı konusunda bir şey söylenemeyeceği, mermer çatlakların yeni kırık gibi göründüğü ve atmosferik şartlardan etkilenmediği, mermer plakalar üzerinde kırık bölüm haricinde kusur gözlemlenmediği, ayıbın gizli ayıp mı yoksa açık ayıp mı olduğu fikir verilemeyeceği, ayıp durumunun belirlenmesi için kesime girmeden önceki halinin incelenmesi gerektiği, genel olarak mermer blokların ocakta sergilendiği, alıcının bloklara bakıp inceleyip beğendiği bloğu markalayarak aldığı, inceleme neticesinde blok dış görünüşe göre alındığı, blok mermerde bulunan kılcal bir çatlağın kesim esnasında bloğun parçalanmasına neden olabileceği, davalı tarafından, davacı şirkete —– karşılığında satılan ve davacı tarafından itirazsız teslim alınan —-, davacı şirket uhdesinde iken —- kesilmesi sırasında, çıkan mermer plakalarında komple çatlak olduğunun görüldüğü ve buna ilişkin — tarihli tutanak düzenlenerek durumun —- tarihinde davalı şirkete ihtarname ile ihbar edildiği, taraflar arasında, mermerin, münhasıran masa üretiminde kullanılacağı hususunda yanlar arasında yazılı bir sözleşme olmadığı, yapılan teknik incelemeye göre de mermer plakalarının, ayıplı kısmı atıldıktan sonra ufak ebatlı sehpalarda da kullanabileceği, ayrıca mal alıcısı davacının, malı tesellüm ettiği sırada, malı ayıplı aldığını da somut bir şekilde ispat edemediği hususları dikkate alındığında, davacının, davalı şirketten istirdatı gereken bir alacağının olmayacağı, malın ayıplı olduğu, kesim ve taşınması esnasında bu durumun meydana gelmediği, alındığı tarihte açık ayıbı olmayan, kesimi sırasında sonradan ortaya çıkan gizli ayıp sebebiyle yapılan ayıp ihbarının süresinde olduğu hususunun benimsenmesi halinde, davacının,—- alacağın, istirdatını, ödeme tarihleri itibariyle yasal faiziyle birlikte tahsilini talep edebileceği mütalaa edilmiştir.
ISLAH:
Davacı vekili—- tarihli dilekçesi ile blok mermerin —- bölümünün —– şirket deposunda muhafaza edildiğini bu nedenle masa yapımı için satın alınan mermer bedelinden ayıp oranında indirim yapılmasını talep etmiştir.
Davacı vekili blok mermerin kesim öncesi fotoğraflarını dosyaya sunmuştur.
—- bilirkişiden alınan ek raporda özetle; fotoğraf üzerinde de işaretlendiği gibi blok mermer üzerinde gözle görülen bir çatlak bulunduğu, —- bloğunda kusur oluşturduğu ancak mermer blok alış-verişleri genel olarak müşteri—- gider ve mermer sahasında bulunan hazır
çıkarılmış —- mermer bloklarından isteği/beğendiğini seçerek
markaladığı, —- seçtiği/markaladığı bloğu satın aldığı, bu davada ya müşterinin —- kusurlu bloğu satın aldığı yada satıcı —– bloğun yerine başka bir blok gönderildiği, ayrıca blok kesiminde çatak olan yüzeye dik kesim yapılması yerine çatlak yüzeye paralel kesim yapılsaydı blok mermerde kaybın çok daha az olacağı ve tam tabaka ebatlı mermer alınabileceği, mermer bloğu üzerinde görünür bir çatlak olduğu, davacı şirket deposunda —-kullanılmamış mermer parçaları olduğunu, üretim esnasında — zayiat oluştuğunu, — oranında parça mermerin üretimde kullanıldığını mütalaa edilmiştir.
—- satılanın ayıplarından sorumlu olduğu hâllerde alıcı, aşağıdaki seçimlik haklardan birini kullanabilir:
1. Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme.
2. Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinde indirim isteme.
3. Aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme.
4. İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini isteme.
Alıcının genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı saklıdır.
Satıcı, alıcıya aynı malın ayıpsız bir benzerini hemen vererek ve uğradığı zararın tamamını gidererek seçimlik haklarını kullanmasını önleyebilir.
Alıcının, sözleşmeden dönme hakkını kullanması hâlinde, durum bunu haklı göstermiyorsa hâkim, satılanın onarılmasına veya satış bedelinin indirilmesine karar verebilir.
Satılanın değerindeki eksiklik satış bedeline çok yakın ise alıcı, ancak sözleşmeden dönme veya satılanın ayıpsız bir benzeriyle değiştirilmesini isteme haklarından birini kullanabilir” şeklinde düzenlenmiştir.
Satıcının alıcıya karşı satılanda bildirdiği nitelikler ile satılanın kullanım amacı bakımından değerini veya ondan beklenen faydalan ortadan kaldıran veya önemli ölçüde azaltan niteliklerin bulunmamasından doğan sorumluluğuna, ayıptan sorumluluk denir. Satıcı, alıcıya karşı herhangi bir surette bildirdiği niteliklerin satılanda bulunmaması sebebiyle sorumlu olduğu gibi, nitelik veya niteliği etkileyen, niceliğine aykırı olan, kullanım amacı bakımından değerini ve alıcının ondan beklediği faydaları ortadan kaldıran veya önemli ölçüde azaltan maddi, hukuki ya da ekonomik ayıpların bulunmasından da sorumlu olur.
Somut olayda; davacı vekilinin, davalıdan masa imalatında kullanılmak üzere satın alınan blok mermerin kesimi esnasında plakalarda çatlaklar olduğu iddiasıyla ayıplı ürün bedelinin iadesini talep ettiği, ıslah dilekçesi ile ayıp oranında bedel indirimi iadesi talep ettiği görülmüştür. Davalı tarafın ise ayıp ihbarının süresinde yapılmadığını, sektör işleyişine göre alıcının mermeri görerek ve muayeneyi yaparak satın aldığını, blok mermerin masa yapımında imal edilmek üzere satın alınmadığını, ıslah dilekçesini kabul etmediklerini beyanla davanın reddini talep ettiği görülmüştür. Davacı vekili dava dilekçesinde sözleşmeden dönme hakkını kullanıp bedel iadesi talep etmiş iken ıslah dilekçesi ile ayıp oranında indirim talep ederek talep sonucunu daraltmıştır. Islah müessesesi kapsamında talebin daraltılamayacağı, zira medeni usul hukukumuzda iddianın ve savunmanın teksifi ilkesi geçerli olduğundan, ıslahın iddianın ve savunmanın değiştirilmesi veya genişletilmesi için başvurulabilecek bir yol olduğu, davacı tarafın ıslah yolu ile talebini daraltamayacağı mahkememizce değerlendirilmiştir. Kaldı ki —- sözleşmeden dönme hakkını kullanması hâlinde, durum bunu haklı göstermiyorsa hâkim, satılanın onarılmasına veya satış bedelinin indirilmesine karar verebilir.” hükmünü içermekte olup, davacı tarafın ıslah müessesine başvurmasına gerek bulunmamaktadır. Davacı taraf blok mermerin masa imalatında kullanılmak üzere davalıdan satın alındığını iddia etmiş ise de buna ilişkin yazılı delil dosyaya sunulmadığı gibi masa yapımı için mermer alındığı iddiası davalının kabulünde değildir. Mahkememizce hükme esas alınan bilirkişi kök ve ek raporunda fotoğraf üzerinde de işaretlendiği gibi blok mermer
üzerinde gözle görülen bir çatlak bulunduğu, bu çatlak mermer bloğunda kusur oluşturduğu ancak mermer blok satımında genel olarak müşterinin
ocağa—– giderek ve mermer sahasında bulunan hazır çıkarılmış mermer bloklarından beğendiğini seçerek satın aldığı, ayrıca blok kesiminde çatak olan yüzeye dik kesim yapılması yerine çatlak yüzeye paralel kesim yapılsaydı blok mermerde kaybın çok daha az olacağı ve tam tabaka ebatlı mermer alınabileceği, üretim esnasında kesim ve düzeltme payı olarak mermer parçalarında— oranında, bazı durumlarda — oranında üretim kaybının olduğu, mermer plakaların—oranında kullanımının söz konusu olmadığı, mermer plakaların büyük boyutlu masa yapımında kullanılamayacağı ancak ufak ebatlarda sehpa yapımında kullanılabileceği, mermer plakalar üzerinde kırık bölüm haricinde kusur gözlemlenmediği dolayısıyla davacının ayıp iddiasını ispatlayamadığı anlaşılmakla davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kuurlmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
KARAR HARCI
2-Alınması gerekli 59,30 TL harcın davacı tarafından peşin olarak yatırılan 357,41 TL peşin harçtan ve 54,40 TL ıslah harcından mahsubu ile kalan 352,51 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
AVUKATLIK ÜCRETLERİ
3-Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davalı vekili için takdir olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
DİĞER YARGILAMA GİDERLERİ
4-Davacı tarafından sarfedilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından sarfedilen 14,35 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer ya da başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile ——- Mahkemesi’ne istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi. 02/11/2021