Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/534 E. 2022/422 K. 12.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/534 Esas
KARAR NO: 2022/422
DAVA: İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/07/2019
KARAR TARİHİ: 12/05/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Yukarıda adı ve adresi yazılı davacı tarafından açılan hukuk davasının—- adına yargılama yapmaya görevli ve yetkili —— yapılan yargılaması sonucunda aşağıda gerekçesi yazılı hükme ulaşılmıştır.
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili tarafından cari hesap bakiyesi ödenmeyen —–alınan karar gereğince borçluya ait ödenmeyen üye aidat alacağının defaten talep edilmesine rağmen, ödenmemesi üzerine borçlu aleyhine ——– dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının haksız ve kötü niyetli itirazı ile takibin durdurulduğunu, tüm bu nedenlerle davanın kabulüne, borçlunun itirazının iptaline, takibin devamına, davalının; alacağın %20’sinden az olmamak üzere İcra inkâr tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekâletin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının —- yıllarında ibra edilmeyen—— raporları ve bilançolara dayanarak haksız bir alacak talebinde bulunduğunu, müvekkili aleyhine ikame edilen icra takibi gibi işbu davanında haksız ve hukuka aykırı olup reddi gerektiğini, söz konusu icra takibinde davacı —- tarafından davalı yandan; —– adında ve —– alacak talebinde bulunulduğunu, bu tutarlara aylık —— zammı işletilerek faizi ile tahsilinin tatep edildiğini, davacı —- herhangi bir borcun olmadığını, davacı tarafından dava dilekçesi ekinde sunulan —- kararlarında da görüleceği üzere —- yılları yönetim kurulu, denetim kurulu raporları ve bilançolar kabul edilmemiş iken —–tutarlı —– alacağı şeklinde genel bir tabir kullanılarak davalı yandan talep edilen alacağın mesnetsiz ve hukuka aykırı olduğunu, kaldı ki davacı —— tarafından işbu hesaba dahil edildiğini düşündükleri cari hesap bakiyesinin, davalı tarafından —-adet senet ile toplam — olarak davacı kooperatife ödendiğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte ——-aidat ödemelerini gecikmeleri yapan üyelerden alınacak gecikme cezasının belirlenmesi maddesinde yasal faiz olarak —–oyuyla madde kabul edilmiştir.” ibaresi yer almasına rağmen ilgili karara aykırı olarak davalı aleyhine başlatılan icra takibinde talep edilen alacaklara aylık —– zammı işletilmesinin haksız ve hukuka aykırı olduğu, izah olunan nedenlerle; davanın reddine, davalının; alacağın %20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, İİK’nun 67/1 maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları resen belirlenerek; taraf vekillerinin vermiş olduğu dilekçeler, ibraz ettikleri tüm deliller, —– dosyası ve mahkememizce alınan bilirkişi raporları ile dosya arasındaki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.
—–dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine —- işlemiş faiz olmak üzere toplam —- tahsiline yönelik icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalıya — tarihinde tebliğ edildiği, davalı tarafından — tarihinde icra takibine itiraz edildiği, davanın yasal—– yıllık süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce tarafların sunduğu deliller ve tarafların ticari defterleri üzerinde mali müşavir bilirkişi tarafından inceleme yapılmak üzere rapor alınmasına karar verilmiştir.
—- tarihli bilirkişi heyeti raporunda özetle; taraflar arasındaki hukuki itilafın davacının —– tarihinde davalı aleyhine ——- bedelli alacağı için icra takibi başlatması karşısında davalının takibe itiraz etmesi üzerine çıkmış olduğu, dosyaya —–tarafından sunulan tapu kaydı üzerinde yapılan incelemede, ——taşınmazın —– tarihinden itibaren malikinin davalı —–görüldüğü, davacı ——-üzerinde yapılan incelemede davalı ortağın sorumlu olduğu ortak giderler ve davacı defterlerinde kayıtlı ödemeleri incelenerek davacı kooperatifin davalıdan takip tarihi itibariyle asıl alacak miktarının aşağıdaki gibi hesaplandığını, davalının davacı —– karşılığı üye olduğu, bu tutarın tamamının —— tarihinde ödenerek bakiyenin kapatıldığı, taraflar arası bu noktaya kadar ihtilaf olmadığı, —— tutanağında Her ortaktan yıllık —- üye aidatı alınmasının ve aidat tutarının yıl sonuna kadar —– ödenmesinin kabul edildiği, ——- ödenmesinin kabul edildiği, —– tarihine kadar devam eden her ayın —– olarak ödenmesine karar verildiği—– yılı —– olarak her ortaktan yıllık —–alınmasının kabul edildiği, —- —- aidatı olarak her ortaktan yıllık — eşit taksitte toplam — alınmasının kabul edildiği, —– üye âidatı olarak her ortaktan — taksitte toplam —- alınmasının kabul edildiği, —— alınmasının kabul edildiği, ——aidat alınmasının kabul edildiği, aidatların —– tarihinden başlayarak —– ödenmesine karar verildiği, —-; Tarafların—– yılına kadar temerrüt faiz oranı için, bir oranın kararlaştırılmadığı, bu noktada —- hesaplama yapıldığı, —– temerrüt faizinin kararlaştırıldığı, gecikme faizi hesabında geciken —– üzerinden işlemiş faiz hesaplaması yapıldığı,——-(talep edilebilecek üst yasal sınır —-) dikkate alınarak hesaplama yapıldığı, (Fakat bu ödeme kaleminin, takip tarihi itibarıyla muaccel olmadığından davacı yan tarafından takibe konu edilmediği,)) usulüne uygun alınan genel kuürül kararlarından davalı malikin sorumlu olduğu, bu noktada —– belirlenen davalının maliki olduğu —–taşınmaz için aşağıdaki tabloda belirtilen toplam —– ortak-paya düşen bütce giderinden sorumlu olan davalı yanın, bu bedelleri davacı —– ödediğini ispat etmesi gerektiği, takdirin mahkemeye ait olduğu, davalı tarafından davacıya çeşitli tarihlerde —- halinde toplam — tutarında ödeme yapıldığı, davalının çeşitli tarihlerde — parça halinde yapmış olduğu ödemenin —- asıl alacağın —- düşülmesi sonucu —- ödenmediği, ve diğer bir ifade ile davacının davalıdan takip tarihi olan —- Asıl Alacaklı olduğunun tespit edildiği, davacının —- işlemiş faiz talep ettiği, —- belirtilen vadeler dikkate alınarak davacının talep edebileceği işlemiş faiz tutarının —- olduğu. davacının davalıdan takip tarihi olan —– işlemiş faiz olmak üzere toplam —-alacaklı olduğu, davacının — asıl alacağına İcra takip tarihi olan; —- tarihinden itibaren yıllık —– oranında yasal faiz talep edebileceği, dosyaya mübrez belge, bilgi, takip dosyası, davacı yanın ticari defterleri ve dosya üzerinde yapılan tespit, inceleme ve değerlendirmeler neticesinde; davacı tarafından incelemeye sunulan —- yılları arası ticari defterlerinin —– hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmuş olduğu, davalının, davacı —— üyesi olduğu ve —— maliki olduğunun dosya kapsamında sabit olduğu, usulüne uygüun —– kararlarından davalı —– sorumlu olduğu, davacının davalıdan takip tarihi olan —- faiz olmak üzere toplam —- alacaklı olduğu, davacının —- asıl alacağına icra takip tarihi olan; —- tarihinden itibaren yıllık —– oranında yasal faiz talep edebileceği, tarafların, inkâr tazminatı ve diğer benzeri taleplerinin mahkemenin takdiri içinde kaldığı, görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, akabinde taraf vekillerinin rapora karşı itirazı nedeniyle itirazların değerlendirilmesi için dosya mali müşavir bilirkişi —- tarihli bilirkişi ek raporunda; davalının, davacı kooperatifin —– tarihinden bu yana —- olduğu ve —- nolu taşınmazın maliki olduğunun dosya kapsamında sabit olduğu, davacı —— ibra edilmeyen yönetim kurulu yıllık çalışma raporu, denetim kurulu raporu ve bilançosunun söz konusu kurul üyelerinin sorumluluktan kurtulmasını engelleyici olduğu dolayısıyla ortakların kooperatife karşı mali yükümlülüklerini ortadan kaldırmadığı, toplantı ve karar nisabına uygun alınan aidat borcuna ilişkin genel kurul kararlarının – bozulduğuna ilişkin bir iptal davası kararı olmadığından geçerliliğini koruduğu, ——-amaçlarını gerçekleştirme amacıyla üyeler arası hak ve vecibelerde eşitlik kuralı gereği emsal ortaklar gibi davalı —- de aidat borcunu ödemesi gerektiği, davacının davalıdan takip tarihi olan —- işlemiş faiz olmak üzere toplam —-alacaklı olduğu, — yönünden; davacı —- kurullarına kadar temerrüt faiz oranı için bir oranın kararlaştırılmadığından bilirkişilerce —yasal faiz oranı ile hesaplama yapıldığı, —- tarihli genel kurulda karara bağlanan —- aidat borcu için —- temerrüt faizinin kararlaştırıldığından geciken — üzerinden faiz hesaplaması yapıldığı, —–dikkate alınarak hesaplama yapıldığı ——yasal düzenlemelerde belirtilen yıllık oranın— azami iki katını—– aşan oranda temerrüt faizi genel kurul kararının uygulanabilir olmayacağı, görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Davacı vekili ——- tarihli celsede davalı ile sulh olduklarını, karşılıklı sulh beyanlarını imzalı olarak dosyaya sunduklarını, HMK 315.gereği sulhe göre karar verilmemesini, davanın konusu kalmamakla karar verilmesine yer olmadığına kararı verilmesini, karşılıklı vekalet ücreti ve yargılama gideri talebi bulunmadığını beyan etmiş, beyanını imzası ile tasdik etmiştir.
Davacı vekili ———- tarihli dilekçe ile davaya konu icra takip dosyası ve alacakları hakkında müvekkili ile davalı arasında anlaşmaya varıldığını, davaya konu uyuşmazlığın taraflarca sulhen çözümlendiğini, tarafların karşılıklı olarak masraf ve vekalet ücreti talebi bulunmadığını, bu sebeple davanın konusuz kaldığına dair karar verilmesini talep etmiştir.
Tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesi neticesinde; yargılama sırasında tarafların sulh oldukları, birbirlerinden yargılama gideri ve vekalet ücreti de talep etmedikleri anlaşılmış, taraf vekillerinin sulh yetkisinin vekaletnamelerinde bulunduğu anlaşılmış ve davanın sulh nedeniyle konusuz kaldığı ve tarafların sulh anlaşmasına göre karar verilmesi talebi de olmadığı anlaşılmakla, bu hali ile dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına kararı vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-6100 Sayılı HMK 315/1 gereği taraflar sulh olduğundan ve sulha göre karar verilmesini istemediklerinden açılan dava hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Alınması gereken 80,70 TL harcın davacı tarafından dava açılışı esnasında peşin olarak alınan 899,13 TL harçtan mahsubu ile arta kalan 818,43‬ harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı vekilince vekalet ücreti talebi bulunmadığı beyan edildiğinden, davacı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
4-Davalı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
4-Davacı tarafından sarfedilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avanslarının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde ——- nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.12/05/2022