Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/462 E. 2020/710 K. 11.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/462 Esas
KARAR NO: 2020/710
DAVA : Alacak (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan), İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 10/07/2019
BİRLEŞEN DAVA—— ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/200 Esas
KARAR NO: 2020/410
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/04/2020
KARAR TARİHİ : 11/11/2020
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan), İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
ASIL DAVA
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesi özetle ; Davalı Şirket’in, Müvekkili Şirket ile arasındaki tek satıcılık ilişkisine aykırı şekilde münhasırlık hakkının ihlali, haksız rekabet, sözleşmeye aykırılık ve haksız fiil teşkil eden davranışları sebebiyle Müvekkil Şirket’in hak kazanmış olduğu alacaklar için fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydı ile; HMK md. 109 uyarınca kısmi alacak davası yoluyla; Müvekkili Şirketçe tek satıcı olarak taraflar arasındaki sözleşmesel ilişki kapsamında marka tanınırlığı ve ——— oluşturma adına yapılan olağanüstü giderler için şimdilik ———— davalı tarafından ödemesi taahhüt edilen ama ödenmeyen masraflar için şimdilik——– tek satıcılığa aykırı şekilde bölgede müvekkil müşterilerine yapılan satışlar sebebiyle doğan zararlar ve kar kaybı için şimdilik —- sipariş edilen ürünlerin müvekkili şirkete geç teslimi sebebi ile mahrum kalınan karlar ve uğranılan zararlar için şimdilik ———- birlikte, HMK md.107 kapsamında belirsiz alacak davası yoluyla; denkleştirme taleplerinden doğan —– tazminatı için ——— davalıdan temerrüt tarihinden itibaren işleyecek faiz ve fer’ileriyle tahsilini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesi özetle ; ———–olan, mandıra ve damızlık hayvan sperması ve embriyo üretimi yapan uluslararası bir şirket olduğunu, Müvekkili ————- akdedildiğini, Sözleşme’nin 3.2 maddesinde yer alan atıf uyarınca Davacı,———–münhasır distribütörü olarak belirlenmiştir. Tarafların Sözleşme’de yer alan hak ve yükümlülüklerine göre, Müvekkil Şirket ürettiği sperma, embriyo ve diğer ürünleri Davacı’ya temin etmekte ve Davacı da bu ürünlerin Sözleşme’de belirlenen faaliyet alanında satışını gerçekleştiren münhasır ——–olarak hareket ettiğini,
Davacı, taleplerini haklı gösterebilmek amacıyla, sanki Sözleşme’yi kendisi haklı nedenle feshetmiscesine bir tutum sergilediğini. oysa Sözleşme Davacı’nın Sözlesme’deki yükümlülüklerini ihlal etmesi sebebiyle Müvekkili Şirket tarafından haklı nedenle feshedildiğini,
Davacı’nın sözleşme’nin münhasır niteliği’nin ihlal edilmiş olduğu iddiası asılsız olduğunu, davacı bu iddianın ispatına ilişkin hiçbir somut delil sunmadığını, böyle bir delilinde mevcut olmadığını,
Davacı,—— ile aynı grup şirketinde yer alan ————————— olduğunu ve bu sayede Müvekkil Şirket’in ürünlerinin distribütörlüğünü yaptığını iddia etmektedir. Davacı bu kapsamda, Müvekkil Şirket’in kendi ürünlerini —doğrudan satabilmek amacıyla ——— kurulmasını sağladığını ileri sürmüştür. Hiçbir şekilde Davacı’nın iddialarının kabulü anlamına gelmemekle birlikte, Müvekkil Şirket ve ————– aynı şirketler grubuna ——————- — aracılığıyla birbirinden farklı ürünleri satan iki ayrı tüzel kişiliktir. Müvekkil Şirket ———— tamamen bağımsız ve ayrı ürünleri, müşterileri ve fiyatlandırma politikaları bulunan iki ayrı tüzel kişilik olarak ticari faaliyetlerini yürütmektedirler. Müvekkil Şirket —- tamamen bağımız bir ürün ———— sahiptir ve bu nedenle ———- rakibi konumundadır. Dolayısıyla Davacı’nın iddia ettiği şekilde, Müvekkil Şirket’in, ———– olmasını sağlayarak kendi ürünlerinin —— pazarına direkt girişini sağlaması mümkün değildir. Zira —-ayrı bir tüzel kişilik olarak kendi ürünlerini pazarlamakta ve———— satışını gerek ——– pazarında gerekse diğer ülke pazarlarında gerçekleştirmemektedir. Müvekkil Şirket’in, ayrı ürün —–olan bir şirketin —- girmesini sağlamak için eski çalışanının eşine ———- şirket kurdurarak bu şirketin kendisine rakip bir firmanın —- olmasını sağlaması, tamamen ——– dayalı ve ticari hayatın gerçekleri ile örtüşmeyen bir iddiadan ibarettir ki Davacı’nın Dava Dilekçesi’nin eklerinde bu hususu ispatlayan bir delil bulunmadığını,
——– tazminatı istemi için, sözleşme sürerken sıfırdan bir müşteri çevresinin oluşmasını sağlaması veya var olan müşteri çevresini önemli ölçüde geliştirmiş olması; bu müşteri çevresinin sözleşmenin sona ermesinden sonra yapımcıya bırakılmış olması; yapımcının bu müşteri çevresinden yararlanıyor olması ve somut durum ele alındığında —– tazminatı ödenmesinin hakkaniyete uygun olması gerektiğini, taraflar arasındaki ——– ilişkisi boyunca Davacının piyasada ürünlerin tanıtımını kendi unvanı altında gerçekleştirmiştir. Bu kapsamda Sözleşme’nin sona ermesinin ardından Davacı’nın müşteri ——- kaybetmesi gibi bir durum söz konusu olmadığını, hatta Müvekkili Şirket tarafından Sözleşme’nin haklı nedenle feshinin ardından Müvekkil Şirket’in cirosu önemli ölçüde düşmüşken, Müvekkil Şirket Davacı’nın başka bir üretici ile çalışmaya başladığı ve faaliyetlerine devam ettiğini, Bu nedenle Davacı’nın ticari faaliyetlerinde bu nedenle herhangi bir aksama gerçekleşmemiş, Davacı zarara uğramadığını, aksine, fatura alacaklarının ödenmemesi sebebiyle Sözleşme’yi feshetmek zorunda kalarak zor duruma düşen ve faaliyetlerinin işleyişi aksayan müvekkili şirket olduğunu,
Açıklanan nedenlerle davacı’nın asılsız iddiaları ile bu asılsız iddialar kapsamında haksız tazminat. giderlerin ve olağanüstü giderlerin tazmini ve ——— tazminatı taleplerinin ve haksız davasının esastan reddini talep ve dava etmiştir.
BİRLEŞEN DAVA
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; merkezi —- bulunan müvekkili davacı şirket ile davalı şirket arasında — tarihli —— akdedildiğini, bu sözleşme ile davalının, müvekkili şirketin —– münhasır distribütörü olarak belirlendiğini ve tarafların hak ve yükümlülüklerinin düzenlendiğini, davacı şirketin ürettiği sperma, embriyo ve diğer ürünlerin davalı tarafından sözleşmede belirlenen faaliyet alanında satışını gerçekleştirdiğini, bu sözleşme kapsamında davalıya sağlanan ürünlere ilişkin faturalar düzenlendiğini, ürünlerin teslim alınmış olmasına rağmen, bu ürünlere ilişkin ödemeyi sözleşmede belirlenen şekilde vadesinde yapmadığını, bu kapsamda ——— tutarındaki alacağın ödenmesi hususunda ihtarname keşide edildiğini, karşı ihtarname ile davalının talepleri kabul etmediğini bildirdiğini ve sözleşmenin ——- tarihi itibariyle feshedildiğini, alacağın tahsili için ———- sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, davalının icra dairesine yaptığı yabancılık teminatı yatırılması yönündeki itirazının ————-sayılı dosyasından verilen karar ile reddedildiğini ve bu kararın kesinleştiğini belirterek, davalının icra takibine itirazının iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine %10 oranında icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin davacı şirketten daha fazla alacağı bulunduğunu, bu hususta davacı aleyhine —————– sayılı dosyası ile dava açıldığını, huzurdaki davanın aynı konuda açılmış önceki dava ile birleştirilmesi gerektiğini, davacı şirket tarafından müvekkili şirkete tanınan münhasır satış hakkının ihlal edildiğini ve hem sözleşmeye hem de haksız rekabet hükümlerine aykırı davranıldığını, borcu kabul anlamına gelmemekle birlikte davacının alacak talebinin zamanaşımına uğradığını, sözleşmenin tamamen İngilizce olarak düzenlendiğini, ilgili mevzuat gereği ———yapılması gerektiğini, davacı/alacaklının yatırması gereken milletlerarası yabancılık teminatını yatırmadığını, davacının teslimat yükümlülüklerini sözleşmeye uygun olarak yerine getirmediğini, davacının ihlalleri üzerine —- tarihinden geçerli olmak sözleşmenin feshedildiğini belirterek öncelikle dosyanın ——————sayılı dosyası ile birleştirilmesine ve akabinde davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE
Asıl ve Birleşen Dava ; hukuki niteliği itibariyle asıl dava da taraflar arasında düzenlenen tek satıcılık sözleşmesine aykırılık nedeniyle uğranılan zararın tazmini ile birleşen davada davacı tarafça davalı aleyhine ————– takip dosyasından girişilen icra takibine vaki itirazın iptali ile takibin devamına, % 20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesi istemine ilişkindir.
Davacı vekili ———– Tarihli dilekçesi ile davanın geri alınmasına ilişkin beyanda bulunmuş, davalı vekili —— tarihli beyan dilekçesi ile davacının geri alma talebine muvafakat ettiğine ilişkin beyan sunmuştur.
Davacı vekili ———– tarihli duruşma da geri alma beyanını tekrar etmiş, birleşen davanın da geri alınmasına muvafakat etmiş, her iki dosya yönünden de yargılama gideri ve vekalet ücreti talebi olmadığını beyan etmiş ve beyanı imzası ile tasdik edilmiş, aynı şekilde davalı/birleşen davacı vekili de birleşen davanın geri alınmasını talep etmiş, asıl davanın geri alınmasına muvafakat etmiş, her iki davadan da yargılama gideri ve vekalet ücreti talebi olmadığını beyan etmiş, beyanı imzası ile tasdik edilmiştir.
HMK 123. Maddesi gereği ; “Davacı, hüküm kesinleşinceye kadar, ancak davalının açık rızası ile davasını geri alabilir.———– Bu takdirde davanın açılmamış sayılmasına karar verilir. ” hükmü gereği asıl ve birleşen davanın davacıları tarafından davanın geri alınması ve asıl ve birleşen davanın davalılarınca muvafakat edilmiş olmakla asıl ve birleşen davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
1-ASIL DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
2-BİRLEŞEN DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
3-Asıl davada Alınması gerekli 54,40 TL harçtan davacı tarafından dava açılışı sırasında yatırılan 71.473,12 TL harçtan mahsubu ile, fazla yatırılan 71.418,72‬ TL harcın karar kesinleştikten sonra talep halinde asıl davanın davacısı yada ahzu kabza vekiline iadesine,
4-Birleşen davada Alınması gerekli 54,40 TL harçtan davacı tarafından dava açılışı sırasında yatırılan 63.072,54 TL harçtan mahsubu ile, fazla yatırılan 63.018,14‬ TL harcın karar kesinleştikten sonra talep halinde birleşen davanın davacısına yada ahzu kabza vekiline iadesine,
5-Taraflar karşılıklı asıl ve birleşen davada yargılama gideri ve vekalet ücreti talep etmediğinden asıl ve birleşen davalılar vekili yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına, taraflarca yapılan yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile ———— Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 11/11/2020