Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/400 E. 2021/613 K. 27.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/400 Esas
KARAR NO : 2021/613

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/06/2019
KARAR TARİHİ : 27/05/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilin davalı yan ile olan ticari ilişkisi neticesinde cari hesap alacağının olduğunu, davalı yana satılan mallar karşılığında fatura kesildiğini, ancak fatura bedellerinin ödenmediğini, bu nedenle davalı aleyhine İstanbul Anadolu — İcra Müdürlüğü’nün — Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, takibe haksız olarak itiraz edildiğini, alacağın likit olduğunu belirterek; itirazın iptali ile takibin devamına ve %20 oranından az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı şirket yetkilisi cevap dilekçesinde özetle; davacı yan ile yaklaşık— olduğunu, davacının takibe dayanak cari hesap alacağının 2018 yılına dayandığını, müvekkilinin kayıtlarında 2018 yılına ait herhangi bir borcun bulunmadığını, bu nedenle takibe itiraz edildiğini, arabuluculuk aşamasında cari hesap kayıtlarının yeniden incelendiğini, davacı yana 1.344,00 TL cari hesap borcu olduğunun anlaşıldığını, 19/06/2019 tarihinde 1.345,00 TL’nin davacı hesabına ödendiğini, 18/06/2019 tarihinde de davacı yana iade faturası kesildiğini savunarak; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, İİK’nun 67/1 maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları resen belirlenerek; taraf vekillerinin vermiş olduğu dilekçeler, tarafların ibraz ettiği tüm deliller, İstanbul Anadolu —. İcra Müdürlüğü’nün —-Esas sayılı dosyası, mahkememizce alınan bilirkişi raporu ile dosya arasındaki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.
İstanbul Anadolu –. İcra Müdürlüğü’nün — Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından cari hesap alacağına ilişkin olarak davalı aleyhine 3.914,50.-TL cari hesap alacağının değişen oranlarda avans faizi ile birlikte tahsiline yönelik icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalıya 14/03/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davalı tarafından 19/03/2019 tarihinde icra takibine itiraz edildiği, davanın yasal 1 yıllık süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen 02/03/2020 tarihli raporda özetle; tarafların ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun olarak tutulduğu, davacı kayıtlarına göre — bedelli 9 adet fatura düzenlediği, karşılığında 4.498,45 TL ödeme aldığı, takip tarihi itibariyle bakiye alacağının 2.035,33 TL olduğu, davalı kayıtlarına göre 2017 yılından bakiye —- yılına devrettiği, davacı tarafından —- bedelli 4 adet faturaya karşılık 4.498,45 TL ödeme yapıldığı, takip tarihi itibariyle 1.344,92 TL borcunun bulunduğu, kayıtlar arasındaki farkın 2017 yılından devreden alacak miktarının farklı olmasından ve davacı tarafından düzenlenen 5 adet faturanın davalı kayıtlarında yer almamasından kaynaklandığı, anılan faturaların ve içeriği malların teslimine ilişkin herhangi bir delil bulunmadığından davacı yanın alacağının bulunmadığı kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce davacı yanın itirazlarının değerlendirilmesi için bilirkişiden ek rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen 06/11/2020 tarihli raporda özetle; davacı kayıtlarındaki 1.879,17 TL bedelli faturanın sehven dikkate alınmadığı, davacının cari hesap alacağının 3.914,50 TL olduğu, davacı tarafından düzenlenen 4 adet faturanın — isimli kişiye teslim edildiği, ancak bu kişinin davalı çalışanı olup olmadığı hususunun dosyadan anlaşılamadığı, kök raporda varılan sonuçta değişikliğe yer olmadığı kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesi neticesinde; davacı tarafça, cari hesap alacağının tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptalinin talep edildiği; davalı tarafça, davanın reddinin talep edildiği anlaşılmıştır.
Dosya kapsamında alınan bilirkişi raporlarının denetime elverişli olduğu, davacının cari hesap kayıtlarına göre davalıdan 3.914,50 TL alacaklı olduğu, davalının cari hesap kayıtlarına göre ise 1.344,92 TL borçlu olduğu, tarafların cari hesabındaki farklılığın 2017 yılından devreden bakiye alacak ve davalı kayıtlarında yer almayan davacı faturalarından kaynaklandığı, 2017 yılından devreden bakiye alacağın davacı kayıtlarında 38,42 TL olarak kayıtlı olduğu, davalı kayıtlarında ise 1.421,53 TL olduğu, davalı lehine olması nedeniyle davacı kaydında yer alan 38,42 TL’nin esas alınması gerektiği, davacı tarafından düzenlenen 135,73 TL faturanın davalı kayıtlarında yer aldığı, ancak karşılığında herhangi bir ödemenin yapılmadığı, davacı tarafından düzenlenip davalı yanda kayıtlı olmayan —-bedelli faturalara konu malların teslimine ilişkin sevk irsaliyelerin dosyaya sunulduğu, anılan malların——– imzasına teslim edildiği, dosyaya celp olunan —- kayıtlarına göre adı geçen kişinin davalı çalışanı olduğu, bu hali ile anılan faturalara konu malların davalı yana teslim edildiğinin kabulünün gerektiği, —- bedelli faturaya karşılık olarak davalı tarafça 18/06/2019 tarihinde iade faturası kesilmiş ise de, iade faturanın mal tesliminden yaklaşık 9 ay sonra kesildiği, malın davacı yana iade edildiğinin ve ayıplı olduğunun ispat edilemediği, bu hali ile iade faturasının yerinde olmadığı, davacı tarafından düzenlenen 1.879,17 TL bedelli faturanın davalı kayıtlarında yer almadığı, fatura konusu malın teslimine ilişkin belgenin dosyaya sunulduğu, ancak teslim tarihinini fatura tarihinden önce olduğu, teslim belgesi içeriğinden de teslim edilen malın anılan faturaya konu mal olduğu hususunun anlaşılamadığı, bu hali ile fatura konusu malın teslim edildiğinini davacı tarafça ispat edilemediği, yapılan açıklamalar ışığında davacı yanın takip tarihi itibariyle alacağının — olduğu kanaatine varılmıştır.
Davalı tarafından takip tarihinden sonra ancak dava açılmadan önce davacı yana 1.345,00 TL ödeme yapıldığı bildirilmiş ve bu husus davacı tarafça da kabul edilmiştir. Davacı tarafça icra takibi ile alacağın TBK md. 100 uyarınca öncelikle faiz ve masraftan tahsili talep edildiğinden, yapılan ödemenin öncelikle faiz ve icra takibi masraflarından düşülmesi gerekmektedir. Dosya kapsamında mevcut kapak hesabında ödeme tarihi olan ——vekalet ücreti alacağı olmak üzere toplam 754,94 TL faiz ve masraf alacağı bulunduğu anlaşılmıştır. Bu hali ile davalı tarafından yapılan ödemenin öncelikle işbu faiz ve masraflardan düşülmesi, bakiye miktar kalır ise asıl alacak miktarından düşülmesi gerekmektedir. Buna göre, davacı yanın dava tarihi itibariyle alacağı —–olarak hesaplanmıştır.
Eldeki davanın 24/06/2019 tarihinde açıldığı, davalı tarafından 19/06/2019 tarihinde kısmi ödeme yapıldığı, davacı tarafından yapılan ödeme düşülmeden takip çıkış miktarı üzerinden dava açıldığı, yapılan ödeme miktarı itibariyle davacının hukuki yararının bulunmadığı anlaşılmakla; fazlaya ilişkin istemin hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir.
Tarafların tacir olduğu, taraflar arasında yapılan işin ticari iş olduğu anlaşılmakla; icra takibi ile talep edilen avans faizinin yerinde olduğu kanaatine varılmıştır.
Takibe konu alacağın miktarı kesin ve belirli olduğu gibi hesaplanması bir tespit yapılmasını gerektirmediğinden davalının haksız itirazı nedeniyle alacaklının alacağına geç kavuşmasına neden olduğu kanaatine varılmıştır.
Dosya kapsamından tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda açıklandığı üzere Yasa ve Yargıtay İçtihatları gereğince ayrıntılı, detaylı inceleme yapılmış olup, yukarıda gerekçesi de yazılı olduğu üzere davanın bu gerekçe ile kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1.Davanın KISMEN KABULÜ İLE,
Sabit olan 1.445,84 TL asıl alacağın takip tarihinden itibaren artan azalan oranlarda uygulanacak avans faizi ile birlikte ve isabet eden takip giderleri ile birlikte, davalıdan alınıp davacıya verilmek üzere borçlu davalının İstanbul Anadolu —. İcra Müdürlüğü’nün —- esas sayılı dosyasına yapılan itirazın kısmen iptaline, takibin belirtilen şekilde devamına,
Aşan istemin hukuki yarar yokluğu nedeniyle usulden reddine,
Kabul olunan asıl alacak miktarının %20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınıp, davacıya verilmesine,
2.Alınması gerekli karar ve ilam harcı olan 98,77.-TL’den dava açılırken yatırılan 66,85.-TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 31,92.-TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3.Davacı tarafından yatırılan 66,85.-TL peşin harç ve 44,40.-TL başvurma harcı olmak üzere toplam 111,25‬.-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4.Davacı tarafından yapılan 1.050,00 TL bilirkişi ücreti, 98,7‬0 TL posta gideri olmak üzere toplam 1.148,7‬0.-TL yargılama giderinin davada haklı çıktığı %37 oranında olmak üzere 425,02 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5.Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine
6.Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen kısım için karar tarihinde yürürlükte bulunan —– göre belirlenen — vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7.Kararın kesinleşmesi halinde kullanılmayan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
Dair, Davacı Vekilinin ve Davalı Vekilinin yüzlerine karşı miktar itibari ile kesin olmak üzere verilen karar açıkça okundu.