Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/38 E. 2019/189 K. 19.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/38 Esas
KARAR NO : 2019/189
DAVA : Tapu İptali ve Tescili
DAVA TARİHİ: 08/11/2013
KARAR TARİHİ: 19/02/2019
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 01/06/1999 tarihinde ortaklık pay senedi ile ————– hali hazırda davalının malik olduğu taşınmazı satın aldığını, müvekkilinin dairenin tapusu ve teslimi için kooperatife müracaat ederek tescil talebinde bulunduğunda olumsuz yanıt aldığını ve dairenin hem kooperatif başkanı hem de arsa sahibi olan ———–satıldığını öğrendiğini, bunun üzerine İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ———– Esas sayılı dosyası ile tapu tescil davası açıldığını, ancak yargılama sırasında gayrimenkulün ————- satıldığının dosyaya celbedilen tapu kayıtları ile öğrenildiğininden bahisle İstanbul Anadolu 2.ATM’de görülmekte olan dava ile birleştirilmek üzere —- aleyhine yeni bir dava açıldığını, açılan davada tedbir kararı verilmemesi nedeniyle davaya konu taşınmazın davalıya satıldığı oysa ki dava konusu taşınmazın müvekkili adına tapu tahsis işleminin mevcut olduğunu, tahsis işleminin —–Noterliği’nin —tarih ve ———-yevmiye numaralı işlemi ile yapıldığından bahisle davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili ile eşinin emekli insanlar olduğunu, dava konusu taşınmazın satılık olduğunu gazetedeki ilanlardan gördüğünü, emlakçı ile daireyi gezdiğini bakıp beğenerek ———– isimli kişiden satın aldığını, söz konusu kişiyi sadece satış esnasında gördüklerini, paraları yetmediği için bankadan kredi çektiklerini ve dava konusu taşınmazı bankaya ipotek ettiklerini ve halen kredi taksitlerini ödemeye devam ettiklerini, dosyada bulunan dava konusu taşınmaza ait —— tarih ve ——yevmiye numaralı resmi senet örneğinden anlaşılacağı gibi satış ve ipotek tesisinin aynı anda yapıldığını, müvekkilinin taşınmazı tapu kaydına güvenerek tamamen iyi niyetle satın aldığını, taşınmazın devralındığı sırada 13/05/2010 tarihinde tapu kaydında haciz veya tedbir şerh ile benzeri hiçbir sınırlama bulunmadığı ve müvekkilinin tapu kaydına güvendiğinden bahisle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizin ————- Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacının, iş bu davanın davacısı, davalının ise kooperatif olduğu, davacı tarafça davaya konu taşınmazın kooperatiften satın alındığından bahisle tapu kaydının iptalinin kabul görmediği takdirde tazminat talebinde bulunulduğu, yargılama sırasında ——— tapu maliki olmasının öğrenilmesi üzerine söz konusu malike karşı dava açıldığı, Kadıköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin —–tarihli —— Esas ve Karar sayılı ilamı ile söz konu dosyanın Mahkememizin ——– Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verildiği, yargılama devam ederken davalı ————— taşınmazı, dosyamız davalısına devretmesinin üzerine davalıya karşı eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizin 07/02/2019 tarihli celsesinde davacı vekilince davalı——– aleyhine açılan dava bakımından dava konusunun el değiştirmesi nedeniyle HMK 125.maddesi uyarınca davasını kime yönlendirdiği sorulmuş, davacı vekilince hem davalıya karşı hem de dava dışı eski malik———-karşı tapu iptali ve tescili taleplerinin bulunduğu beyan edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; talebin tapu iptali ve tescili olduğu, davacı tarafça üyesi olduğunu iddia ettiği, kooperatif üzerine kayıtlı olan ve kendisine tahsisli taşınmazın davalıya devredildiğinden bahisle davalı adına olan tapu kaydının iptalinin ile kendi adına tescilinin talep edildiği, davalı tarafa iyi niyetli ve tapu kaydına güvenin hamil olunduğunun ileri sürülerek davanın reddine karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür. HMK’nın 114.maddesinde dava şartları belirlenmiş ve görev hususu dava şartı olarak yer almış, 115.maddesinde de dava şartı bulunmaması halinde davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiği düzenlenmiştir. Mahkememizin görev alanı TTK’nın 4.maddesinde belirtilmekle, bir davanın ticari dava olması için anlaşmazlığın madde metninde belirtilen davalardan olması veya taraflarının tacir ve uyuşmazlığın ticari işletmeden kaynaklanıyor olması gerekmektedir. Eldeki dava bakımından davanın konusunun tapu iptali ve tescili olduğu, dolayısıyla da mutlak ticari dava bulunmadığı, bununla birlikte tarafların tacir olduklarına dair herhangi bir iddia veya savunmanın bulunmadığı, dolayısıyla nisbi nitelikteki ticari dava da bulunmadığı, talep bakımından eldeki davanın birleştirilidği Mahkememizin ———Esas sayılı dosyası bakımından davalılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmadığı, bu hali ile davaya bakma görevinin genel görevli Asliye Hukuk Mahkemelerine ait olduğu ve Mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın usulden reddine karar vermek gerektiği yönünde oluşan tam ve bağımsız vicdani kanaat ile aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin görevsizliği nedeniyle dava dilekçesinin HMK 115/2 Mad. Uyarınca dava şartı yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE,
2- Karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli İstanbul Anadolu Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3- Yargılama gideri ve harçın görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
4- Vekalet ücretinin görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
Dair, tarafların yokluğunda, dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul BAM nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 19/02/2019