Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/279 E. 2019/1020 K. 17.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/279 Esas
KARAR NO : 2019/1020

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 16/11/2018
KARAR TARİHİ : 17/10/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —- günü, —- sevk ve idaresindeki —— plakalı aracın, davacının sevk ve idaresindeki —- plakalı motosiklete çarp0ması sonucu, müvekkilin malul ve sakat kaldığı trafik kazası meydana geldiğini, kazaya ilişkin hazırlık soruşturmasının — Cumhuriyet Başsavcılğının —– soruşturma numaralı dosyası üzerinden yürütüldüğünü, —- Karar numarası ile Kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiğini, davalarının kabulü ile 100,00 TL geçici iş göremezlik ve 3.500,00 TL daimi iş göremezlik tazminatı olmak üzere 3.600,00 TL maddi tazminatın davalıdan tahsili ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle yetki itirazında bulunularak şirket merkezi itibariyle İstanbul Anadolu Mahkemelerinin yetkili olduğundan bahisle yetkisizlik nedeniyle, kabul görmediği takdirde de esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davanın ilk tevzi edildiği Ankara —— Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 26/03/2019 tarihli —— Karar sayılı ilamı ile; davalının şirket merkezi itibariyle İstanbul Anadolu Mahkemelerinin yetkili olduğundan bahisle Mahkemenin yetkisizliğine karar verildiği, Mahkeme ilamının kanun yoluna başvurulmaksızın kesinleştiği ve talep üzerine Mahkememize gönderildiği görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; talebin trafik kazası nedeniyle doğan maddi zararın tazmini talebi olduğu, davalı tarafından öncelikle yetki itirazında bulunulduğu ve yetki itirazının kabul edildiği anlaşılmıştır. Öncelikle davalının yetki itirazı bakımından; eldeki davaya konu alacağın haksız fiil olması nedeniyle yetkili Mahkeme HMK’nın 16.maddesinde düzenlenmiş ve söz konusu maddede “Haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir.” hükmüne yer verilmiştir. Bununla birlikte haksız fiilin trafik kazasından kaynaklandığı görülmekle 2918 sayılı KTK’nın 110/2.madde ve fıkrasında yetkili Mahkemeye ilişkin olarak “Motorlu araç kazalarından dolayı hukuki sorumluluğa ilişkin davalar, sigortacının merkez veya şubesinin veya sigorta sözleşmesini yapan acentenin bulunduğu yer mahkemelerinden birinde açılabileceği gibi kazanın vuku bulduğu yer mahkemesinde de açılabilir.” düzenlemesine yer verilmiştir. Yetkili Mahkemenin birden fazla olduğu hallerde seçimlik hak davacıya aittir. HMK’nın 16. Maddesi bakımından değerlendirilme yapıldığında her ne kadar davanın ilk açıldığı Ankara mahkemeleri yetkisiz gibi görünmekte ise de; davalı sigorta şirketinin ———————————” adresinde bulunduğu, bu hali ile yetkisizlik kararı veren Ankara —–. ATM’nin yargılama bakımından yetkili olduğu, Yargıtay ——-. Hukuk Dairesi’nin 12/06/2017 tarihli ———— Karar sayılı ilamında ve benzer nitelikteki 18/09/2017 tarihli —– Esas ve — Karar sayılı ilamında da belirttiği üzere “Davacı vekilinin davayı, sigortacının bir acenteden daha yetkili organı olan —– bulunduğu Ankara’da açtığı gözetilerek (H.G.K. Kararları da bu yöndedir) yetki itirazının reddi…” gerekmekte iken usule aykırı olarak yetkisizlik kararı verildiği, verilen kararın kanun yollarına başvurulmaksızın kesinleştiği ve bu nedenle Mahkememiz için bağlayıcı olmadığı, Mahkememizce benzer nitelikte verilen yetkisizlik kararına binaen Yargıtay ——. Hukuk Dairesi’nin 22/04/2019 tarihli ——- Esas ve Karar sayılı ilamında da “… Somut olayda, kaza —– ilçesinde meydana gelmiş, davacının yerleşim yeri de İstanbul’dur. Ancak, İstanbul Anadolu ——. Asliye Ticaret Mahkemesince yapılan araştırma ile davalı sigorta şirketinin —— bölge müdürlüğünün olduğu anlaşılmıştır. Dolayısı ile, davacının birden çok mahkemenin yetkili olduğu ve kesin yetki kuralının bulunmadığı bu davada, davayı davalının bölge müdürlüğünün bulunduğu Adana ilinde açarak yetkili mahkemeyi seçmiş olduğu anlaşıldığına göre, davanın Adana ——. Asliye Ticaret Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir… ” gerekçesi ile Adana Asliye Ticaret Mahkemesinin yetkili olduğunun kabul edildiği, bu hali ile davanın ilk açıldığı Ankara —–. Asliye Ticaret Mahkemesinin de yetkili olduğu, dolayısıyla davaya ilk açıldığı Mahkemede bakılması gerektiği anlaşılmakla aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Dosya kapsamı ve davalı sigorta şirketinin ——–Ankara ilinde bulunduğu dikkate alınarak Mahkememizin Yetkisizliği nedeniyle Usulden Reddine,
2-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli ve yetkili Ankara ——- Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine,
3-Yargılama gideri ve vekalet ücretinin yetkili mahkemece hüküm altına alınmasına,
4-Kararın istinaf yoluna başvurulmaksızın kesinleşmesi halinde yargı yerinin belirlenmesi için dosyanın Yargıtay İlgili Hukuk Dairesine gönderilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer ya da başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.