Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/232 E. 2021/91 K. 28.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/232 Esas
KARAR NO : 2021/91

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/12/2017
KARAR TARİHİ : 28/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Asıl davada davacı vekili dava dilekçesinde özetle;————- plaka sayılı araca çarpıp firar etmesi ile sonuçlanan 3 aracın karıştığı maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiğini, kaza sonucu meydana gelen değer kaybı zararı bakımından ——- başvuruda bulunulduğunu, yapılan yargılama sonucunda ———poliçesini tanzim eden ———-sorumlu olmadığına kanaat getirildiğini,—yargılamasında ——– bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 500,00 TL masraf yapıldığını, haricen alınan ekspertiz raporu ile dava konusu araçta 10.758,00 TL değer kaybı tespit edildiğini, ekspere hizmet bedeli olarak 171,50 TL ödeme yapıldığını, —– tarafından düzenlenen bilirkişi raporunda 6.600,00 TL değer kaybı tespit edildiğini, araç sürücüsü olduğunu beyan ——–ifadenin kabulünün mümkün olmadığını, davalı işletenin ayrıca aracın çalınmasında ——-kusurlu olmadığını ispat etmesi gerektiğini, müvekkilinin aracında kaza sonrasında değer kaybı oluştuğunu, kusurlu aracın ruhsat sahibinin davalı yan olduğunu ve zarardan sorumlu olduğunu belirterek; 6.600,00 TL değer kaybı, 171,50 TL ekspertiz ücreti ve 500,00 TL tahkim yargılama gideri olmak üzere toplam 7.271,00 TL’nin kaza tarihinden itibaren işeyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Asıl davada davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; görevli mahkemelerin — Mahkemeleri olduğunu, müvekkilinin ——-plakalı ———–kiralandığını, bu nedenle işleten sıfatını kaybettiklerini, dava dışı şirketin aracın işleteni olduğunu, davanın ——— ihbarının gerektiğini, kusur oranlarına itirazda bulunulduğunu savunarak; davanın reddini talep etmiştir.
———— Vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin davada taraf olmadığı, aleyhine hüküm kurulamayacağı,——sürücüsünün kusuru oranında sorumlu olduklarını, çalınan veya gasp edilen araçların sebep oldukları kazaların —- uyarınca teminat dışı olduğunu belirterek; davanın reddini talep etmiştir.
Davanın ilk olarak açıldığı İstanbul Anadolu —Asliye Hukuk Mahkemesi’nin —– ——. Sayılı kararı ile görevsilik karar verilerek dosya mahkememize gönderilmiş ve yukarıdaki esas numarasına kaydı yapılmıştır.
Birleşen İstanbul Anadolu —–. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin ——– sayılı dosyasında;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;———- plaka sayılı araca çarpıp firar etmesi ile sonuçlanan 3 aracın karıştığı maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiğini, kaza sonucu meydana gelen zararın giderilmesi amacıyla İstanbul Anadolu —- Asliye Hukuk Mahkemesi’nin —- tazminat davası açıldığını, bu davada davalı cevap dilekçesinde söz konusu aracın eldeki davada davalı olan şirkete kiraya verildiğini beyan ettiğini,——davalı şirketin işleten sıfatını haiz olduğu, kaza sonucu meydana gelen değer kaybı zararı bakımından ————poliçesini tanzim ——– yapıldığını, yine ——— eksperi tarafından düzenlenen ———- kabulünün mümkün olmadığını, davalı işletenin ayrıca aracın ———-kusurlu olmadığını ispat etmesi gerektiğini, müvekkilinin aracında kaza sonrasında değer kaybı oluştuğunu, kusurlu aracın ruhsat sahibinin davalı yan olduğunu ve zarardan sorumlu olduğunu, aracın hasarlandığı ve tamir gördüğü süre boyunca kullanılamadığını belirterek; 6.600,00 TL değer kaybı, 171,50 TL ekspertiz ücreti, 500,00 TL tahkim yargılama———- tarihinden itibaren işeyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı yana dava dilekçesi 20/05/2019 tebliğ edilmiş, yasal süresi içerisinde cevap dilekçesi sunulmadığından HMK md. 128 uyarınca dava dilekçesindeki vakıaları inkar etmiş sayılmıştır.
Davanın ilk olarak açıldığı İstanbul Anadolu ———-. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin —– —–ile dosyanın İstanbul Anadolu ——–Asliye Hukuk Mahkemesi’nin —— Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilmiş, anılan mahkeme tarafından da —- karar sayılı karar ile görevsizlik kararı verilerek yargılamaya mahkememizin yukarıda belirtilen esasından devam olunmuştur.
Asıl ve birleşen dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkememizce; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları resen belirlenerek; taraf vekillerinin vermiş olduğu tüm dilekçeler ve ibraz ettiği tüm deliller, — mahkememizce alınan bilirkişi raporu ile dosya arasındaki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.
——— plakalı aracın davacı şirket adına kayıtlı————— tarihinde birleşen dosya davalısına teslim edildiği, dava konusu trafik kazasına karışan aracın kaza tarihi itibari ile birleşen dosya davalısının kullanımında olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce meydana gelen trafik kazasında araç sürücülerinin kusur durumu ve davacı aracında değer kaybı oluşup oluşmadığı hususunda bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi tarafından sunulan —– plakalı araç sürüsünün kusursuz olduğu, davacı aracında— içtihatları doğrultusunda yapılan hesaplamaya göre 6.600,00 TL tutarında değer kaybı oluştuğu kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesi neticesinde; asıl ve birleşen davada; davacı tarafça, meydana gelen trafik kazası sonucunda uğranılan maddi zararın tazmininin talep edildiği; asıl dosya davalısı tarafından, husumet itirazında bulunularak davanın reddinin talep edildiği; birleşen dosya davalısı tarafından, davaya cevap verilmeyerek dava dilekçesindeki vakıaların inkar edildiği anlaşılmıştır.
Asıl dava yönünden; davacı tarafça, asıl dava davalısına KTK hükümleri uyarınca işleten sıfatı ile husumet yöneltildiği anlaşılmaktadır. KTK’nun 3. Maddesinde işleten; araç sahibi olan veya mülkiyeti muhafaza kaydıyla satışta alıcı sıfatıyla sicilde kayıtlı görülen veya aracın — gibi hallerde ———–şirketi kazaya karışan aracın kaydi maliki bulunsa da, aracın ——– birleşen dosya davalısına kiraya verildiği ve aracın birleşen dosya ——- bulunduğu, bu hali ile———— anlaşıldığından; asıl davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekmiştir.
Asıl dava yargılama giderleri bakımından; davacının, aracın kiralanmış olduğunu bilebilecek durumda olmadığı, dava açarken trafik kaydı malikine karşı husumet yöneltilmesinde kusuru bulunmadığından, yargılama giderleri tarafların üzerinde bırakılmış, ancak davalı lehine vekalet ücreti takdir edilmemiştir.
Birleşen dava yönünden ise; dosya kapsamında alınan bilirkişi raporunun denetime elverişli olduğu ve mahkememizce de benimsendiği, davacıya ait araç sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde kusurunun bulunmadığı, davalı araç sürücüsünün kazada %100 oranında kusurlu olduğu, kusura ——- davacı aracında meydana gelen değer kaybı miktarının Yargıtay içtihatları doğrultusunda 6.600,00 TL olarak tespit edildiği, yapılan —— alınan bilirkişi raporu ile de uyumlu olduğu, davalı tarafından aracın çalındığına ilişkin herhangi bir savunmada bulunulmadığı gibi, hırsızlık nedeniyle sorumluluktan kurtulduğuna dair herhangi bir delilin de dosyaya ibraz edilmediği, değer kaybı alacağına kaza tarihinden itibaren talep gibi yasal faiz talep edilebileceği kanaatine varılmıştır.
Davacının——- bedeli ve—–yapılan yargılama giderlerine—–bakımından; kaza nedeniyle davacı tarafça ikame araç kullanıldığına ilişkin herhangi bir delilin dosyada mevcut olmadığı, bu nedenle ikame araç bedeli isteminin yerinde olmadığı, ——-davalı yanın taraf olmadığı, bu nedenle tahkim yargılamasında yapılan masraflardan davalının sorumlu olamayacağı, bu nedenle anılan istemlerin reddinin gerektiği kanaatine varılmıştır.
Davacının ekspertiz ücretine ilişkin istemi bakımından; davacı —- ücretinin tahsilinin talep edildiği, buna ilişkin fatura örneğinin dosyaya ibraz edildiği, yerleşik—–içtihatlarına göre ekspertiz ücretinin yargılama giderleri arasında talep edilebileceği (Yargıtay ————– kanaatine varılmış ve davacının bu istemi yargılama giderleri arasında değerlendirilmiştir.
Dosya kapsamından tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda açıklandığı üzere Yasa ve Yargıtay İçtihatları gereğince ayrıntılı, detaylı inceleme yapılmış olup, yukarıda gerekçesi de yazılı olduğu üzere asıl ve birleşen dava hakkında aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A) ASIL DAVA YÖNÜNDEN;
1.Asıl dava yönünden davanın pasif husumet yokluğu nedeni ile REDDİNE,
2.Alınması gerekli 59,30 TL karar ve ilam harcının, davacı tarafından dava açılırken peşin olarak yatırılan 124,18 TL harçtan tahsili hazineye irat kaydına, bakiye 64,88 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3.Davacı ve davalı tarafından yapılan masrafların kendi üzerilerinde bırakılmasına,
4.Davacı yanın dava açılmasında herhangi bir kusuru bulunmadığından davalı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5.Kararın kesinleşmesi ve talep halinde kullanılmayan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
B) BİRLEŞEN DAVA YÖNÜNDEN;
1.Birleşen dava yönünden davanın KISMEN KABULÜ ile;
6.600,00 TL değer kaybı alacağının kaza tarihi olan 11/08/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Ekspertiz ücretine ilişkin talebinin yargılama giderleri arasında değerlendirilmesine,
Aşan istemlerin reddine,
2.Birleşen dava yönünden kabul edilen 6.600,00 TL üzerinden alınması gerekli —- olan — peşin harcın mahsubu ile bakiye kalan 326,67 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3.Davacı tarafından yapılan 600,00 TL bilirkişi ücreti ve 289,50 TL posta masrafı olmak üzere toplam 889,50 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4.Davalı tarafça masraf yapılmadığından bu konuda bir karar verilmesine yer olmadığına,
5.Davacı kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden, kabul edilen manevi tazminat istemi yönünden, karar tarihinde yürürlükte bulunan—– göre belirlenen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6.Kararın kesinleşmesi ve talep halinde kullanılmayan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
Dair, asıl ve birleşen Davacı Vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul BAM nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu.