Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/157 E. 2019/1021 K. 17.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/157 Esas
KARAR NO: 2019/1021
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 28/08/2018
KARAR TARİHİ: 17/10/2019
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin —tarihinde sürücü konumunda bulunduğu– plakalı aracın —- plakalı araçla—— İlçesi bölgesinde çarpıştığını, bu kazada karşı taraf sigortalısı araç sürücüsünün kusurlu olduğunu, çarpışma sonrası müvekkilinin malul kaldığını, bu nedenle karşı araç sigortacısı olan davalıdan ——- sürekli iş gücü kaybı maddi tazminatının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari faizinin yargılama giderleri ve avukatlık ücretiyle birlikte tahsiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; yetki itirazında bulunduklarını, yetkili mahkemelerin İstanbul Anadolu Mahkemeleri olduğunu, eksik evrakla başvuru yapıldığından dava şartlı yokluğundan davanın reddi gerektiğini, kusur raporunun alınmasını talep ettiklerini, müterafik kusur indirimi yapılmasının gerektiğini, maluliyet ile kaza arasındaki illiyet bağının tespitinin gerektiğini, temerrüde düşmediklerinden bahisle faiz başlangıç tarihinin dava tarihi, faiz türünün yasal faiz olması gerektiğinden bahisle davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin dava tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davanın ilk tevzi edildiği Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin —– tarihli —- Esas ve ——–Karar sayılı ilamı ile; davalının şirket merkezi itibariyle İstanbul Anadolu Mahkemelerinin yetkili olduğundan bahisle Mahkemenin yetkisizliğine karar verildiği, Mahkeme ilamının kanun yoluna başvurulmaksızın kesinleştiği ve talep üzerine Mahkememize gönderildiği görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; talebin trafik kazası nedeniyle doğan maddi zararın tazmini talebi olduğu, davalı tarafından öncelikle yetki itirazında bulunulduğu ve yetki itirazının kabul edildiği anlaşılmıştır. Öncelikle davalının yetki itirazı bakımından; eldeki davaya konu alacağın haksız fiil olması nedeniyle yetkili Mahkeme HMK’nın 16.maddesinde düzenlenmiş ve söz konusu maddede “Haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir.” hükmüne yer verilmiştir. Bununla birlikte haksız fiilin trafik kazasından kaynaklandığı görülmekle 2918 sayılı KTK’nın 110/2.madde ve fıkrasında yetkili Mahkemeye ilişkin olarak “Motorlu araç kazalarından dolayı hukuki sorumluluğa ilişkin davalar, sigortacının merkez veya şubesinin veya sigorta sözleşmesini yapan acentenin bulunduğu yer mahkemelerinden birinde açılabileceği gibi kazanın vuku bulduğu yer mahkemesinde de açılabilir.” düzenlemesine yer verilmiştir. Yetkili Mahkemenin birden fazla olduğu hallerde seçimlik hak davacıya aittir. HMK’nın 16. Maddesi bakımından değerlendirilme yapıldığında her ne kadar davanın ilk açıldığı Adana mahkemeleri yetkisiz gibi görünmekte ise de; davalı sigorta şirketinin Adana Bölge Müdürlüğü’nün ———-adresinde bulunduğu, bu hali ile yetkisizlik kararı veren Adana 3. ATM’nin yargılama bakımından yetkili olduğu, Yargıtay —-. Hukuk Dairesi’nin —- tarihli——- Esas ve——– ilamında ve benzer nitelikteki ——— tarihli —- Esas ve———- Karar sayılı ilamında da belirttiği üzere “Davacı vekilinin davayı, sigortacının bir acenteden daha yetkili organı olan Ankara Bölge Müdürlüğü’nün bulunduğu ——— açtığı gözetilerek (H.G.K. Kararları da bu yöndedir) yetki itirazının reddi…” gerekmekte iken usule aykırı olarak yetkisizlik kararı verildiği, verilen kararın kanun yollarına başvurulmaksızın kesinleştiği ve bu nedenle Mahkememiz için bağlayıcı olmadığı, Mahkememizce benzer nitelikte verilen yetkisizlik kararına binaen Yargıtay —-Hukuk Dairesi’nin — tarihli — Esas ve Karar sayılı ilamında da “… Somut olayda, kaza İstanbul ili Beykoz ilçesinde meydana gelmiş, davacının yerleşim yeri de İstanbul’dur. Ancak, İstanbul Anadolu2. Asliye Ticaret Mahkemesince yapılan araştırma ile davalı sigorta şirketinin —— ilinde bölge müdürlüğünün olduğu anlaşılmıştır. Dolayısı ile, davacının birden çok mahkemenin yetkili olduğu ve kesin yetki kuralının bulunmadığı bu davada, davayı davalının bölge müdürlüğünün bulunduğu ——ilinde açarak yetkili mahkemeyi seçmiş olduğu anlaşıldığına göre, davanın Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir… ” gerekçesi ile Adana Asliye Ticaret Mahkemesinin yetkili olduğunun kabul edildiği, bu hali ile davanın ilk açıldığı Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin de yetkili olduğu, dolayısıyla davaya ilk açıldığı Mahkemede bakılması gerektiği kanaati ile aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Dosya kapsamı ve davalı sigorta şirketinin Adana Bölge Müdürlüğünün Adana’da olduğu dikkate alınarak Mahkememizin Yetkisizliği nedeniyle Usulden Reddine,
2-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli ve yetkili Adana 3 Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine,
3-Yargılamaya gideri ve vekalet ücretinin yetkili mahkemece hüküm altına alınmasına,
4-Kararın istinaf yoluna başvurmaksızın kesinleşmesi halinde yargı yerinin belirlenmesi için Yargıtay İlgili Hukuk Dairesine gönderilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi. 17/10/2019