Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/150 E. 2020/147 K. 13.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/150 Esas
KARAR NO : 2020/147

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/09/2015
KARAR TARİHİ : 13/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı …’in —– ve —- tuttarındaki 2 adet senedi dayanak göstererek davacı şirket aleyhine İstanbul —-Asliye Ticaret Mahkemesinin —. İş sayılı dosyasından ihtayiti haciz kararı alındığını, davacı şirket yetkilileri tarafından düzenlenerek davalıya verilmiş böyle bir senet olmadığı gibi defter ve kayıtlarına da senetlerin işlenmediğini, ihitiyati hacze ve takibe konu senetlerin—- tarafından düzenlenerek davalı …’e teslim edilen senetlerin — tanzim tarihli sıralı senetler olduğu davacı şirketin tüzel kişiliği ile ilgisinin olmadığı, protesto amacıyla banka tarafından noter vastasıyla gönderilen senetlerin bankadan alınan ekran görüntülerinde davacı şirketin kaşesinin olmadığını, senetlerin altına sahte kaşe basmak suretiyle suç işleyen davalı aleyhinde ——Cumhuriyet Başsavcılığı nezdinde——- soruşturma numaralı dosya ile suç duyurusunda bulunulduğunu, senetlerin tanzim edildiği —- tarihinde imzasının üzerine sahte kaşe basılan —– davacı şirketin ortağı veya yetkilisi olmadığını, senetlerin düzenlendiği tarihte şirketin yetkili temsilcisinin davalı …’in olduğunu, senetlerin düzenleme tarihinden—- tarihinde Kadıköy —– yevmiye numaralı —hisse devir işlemi ile—-davalı ile aralarında herhangi bir ticari ilişki olmadığından bahisle borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu senetlerin müvekklinin borçlu şirketteki payının—- sonucunda, —— tarafından düzenlenerek verildiğini, bilahare şirketin ortağı —–tarafından üzerlerine şirket kaşesi vurulduğunu, takip borçluları ——– şirketi tarafından keşide edilerek müvekkiline gönderilmiş bulunan dilekçe ekinde sunulan ihtarnamede ” … İşin esası —— tarihinde —- vadeli, ödeme tarihli evraktan başlayarak —senetler karşılığında evretmiş bulunmaktasınız” şeklinde beyanda bulunularak takip konusu senetlerin şirket payı devri sonucunda verildiğini, müvekkili …’in ——– ile yarı yarıya hissedarı iken, şirket payını kardeşinin oğlu —- devri hususnda anlaştığını bu amaçla —– tarafından— tarihinde sıra senetler düzenlendiğini, senetlere şirket kaşesinin de basılması ve boçtan şirketin de sorumlu olması husususnda anlaştıklarını fakat pay devri öncesinde, müvekkilinin şirketin ortağı ve müdürü olması nedeni ile alacaklısı olduğu senetlere kaşe kaşe vurması, imzalamasının mümkün olmadığından senetlerin tanzimi sırasında senetlere kaşe vurulmasının mümkün olmadığından dolayı senetlerin tanzimi sırasında senetlere kaşe basılmadığını, şirket payının devrinin beklendiğini, pay devrinin yapılmasından sonra da müvekkilinin oyalandığını, 6. ay senedinin ödenmemesi nedeniyle —- tarafından süre istenmesi üzerine müvekkilinin senetlerin üzerine şirket kaşesinin bilahare basılması hususunda anlaştıklarını, —kaşesinin senetler üzerine basılması halinde senetlerin ödenmesi için kendsine süre verebileceğini belirtmesi üzerine —-tarafından şirket kaşesinin — — müvekkilinin elinde bulunan diğer senetlere şirket müdürü olarak şirket kaşesinin basıldığını, davanın esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava takibe konu edilen çeklerden dolayı borçlu bulunmadığının tespitine ilişkindir.
İstanbul ——. Asliye Ticaret Mahkemesinin— numaralı kararı ile asıl ve birleşen davada yetkisizlik kararı verilerek, dosyanın mahkememize tevzi edildiği anlaşılmıştır.
Asıl ve birleşen dosyanın tetkikinde, İstanbul— ATM’nin —- karar numaralı kararı ile dosyanın İstanbul — esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verildiği, birleşen dosya davacı vekilinin ———olduğu, asıl dosya davacı vekilinin —- davalı vekilinin—–esas sayılı dosyada yetkisizlik kararı verdiği, yetkisizlik kararının asıl dosya davacı avukatı …’ye ve davalı avukatı …’a tebliğ edildiği, birleşen dosyada davacı vekili —- gerekçeli kararın tebliğe çıkarılmadan kesinleşme işleminin yapıldığı, birleşen İstanbul —–ATM’nin—-esas sayılı dosyası yönünden kesinleşme işlemi yapılmadan ve gönderme talebi olmadan birleşen dosyanın mahkememize tevzi edildiği anlaşılmakla birleşen İstanbul ——- sayılı dosyasının tefrik edilerek ayrı bir esasa kaydedilmesine karar verilmiştir.
İstanbul—-. İcra Müdürlüğünün — Esas sayılı dosyası ile davalının davacı hakkında—- başlattığı görülmüştür.
Takip dayanağı senetlerin tetkikinde her bir senedin —— bedeli olduğu, düzenleme tarihlerinin— olduğu ve davacı şirketin kaşesi olduğu görülmüştür.
Davacı şirketin 14.02.2014 tarihli ortaklar kurulu kararı ile —– imza ile temsil ve ilzam etmek üzere yetkili kıldığı görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı vekili, davalının lehtar olarak yer aldığı—- bedelli olan— düzenleme tarihli çeklerin düzenleme tarihinden sonra davacı şirket kaşesinin basıldığını, düzenleme tarihinde davalının şirket yetkilisi olduğunu, taraflar arasında borç doğuracak bir ilişki olmadığını bildirerek anılan çekler nedeniyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, takip konusu çeklerin müvekkilinin davacı şirketteki hisselerin satması sonucu — tarafından düzenlenerek verildiğini, bilahare şirket kaşesinin basıldığını, çeklerin düzenleme tarihinde müvekkilinin şirket müdürü olduğunu, şirket payının devrinden sonra senetlere kaşe basılması hususunda anlaşıldığını, kaşenin sahte olmadığını bildirerek davanın reddini talep etmiştir. Dava konusu senetlerin——. arasındaki hisse devri nedeniyle düzenlendiği, düzenleme tarihinden sonra davacı şirket kaşesinin basıldığı davalının da kabulündedir. Dava konusu çeklerin davalının davacı şirketteki hisselerinin devri karşılığında keşide edildiği, Kadıköy ——— tarihli devir sözleşmesi ile davalı lehtarın davacı şirketteki hisselerinin dava dışı— devrettiğini beyan ettiği ve —kurulu kararı ile davalı lehtarın davacı şirketteki hisselerinin devrini kabulüne, devir hususunun pay defterine işlenmesine karar verildiği ve davalının işbu tarih itibari ile şirket müdürlüğünden istifa talebinin kabulüne karar verildiği dolayısıyla senet lehtarı davalının senet tanzim tarihi olan — tarihinde davacı şirketin ortak ve müdürü olduğu ancak senetleri tanzim eden — senetlerin tanzim tarihi olan 31.01.2014 tarihinde şirketin ortağı ve yöneticisi olmadığı tüm dosya kapsamında anlaşılmıştır. Senetlerin düzenleme tarihinde şirket ortağı ve yetkilisi olmayan — davacı şirketi temsil yetkisi olmadığı, hisse devrinin tarafı olmayan davacı şirketi borç altına sokamayacağı değerlendirilerek davacının davalıya dava konusu senetler nedeniyle borçlu olmadığı mahkememizce kabul edilmiştir. Diğer yandan davalının takip konusu senetlere düzenleme tarihinden sonra kaşe basıldığını ve söz konusu senetleri düzenleyen — davacı şirket yetkilisi olmadığını bildiği halde kötü niyetli olarak senetleri takibe koyduğu değerlendirilerek davacının kötü niyet tazminatı talebinde haklı olduğu değerlendirilmiştir. Açıklanan nedenlerle davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile, Davacının İstanbul —. İcra Müdürlüğünün —- esas sayılı dosyasında takibe konu 31/01/2014 tanzim, — vade tarihli, —– tarafından, … lehine keşide edilen —- tanzim, —– tarafından, … lehine keşide edilen 30.000,00 TL bedelli bonolar nedeniyle DAVALIYA BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE,
2-İcra İflas Kanununun 72.maddesi uyarınca taktiren %20 oranında hesaplanan 12.000,00 TL kötü niyet tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
KARAR HARCI
3-Alınması gerekli 4.098,60 TL harcın davacı tarafından peşin olarak yatırılan 1.024,65 TL harçtan mahsubu ile eksik bakiye 3.073,95 TL nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
AVUKATLIK ÜCRETLERİ
4—— tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 8.600,00 TL TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
DİĞER YARGILAMA GİDERLERİ
5-Davacı tarafından dava açılırken harç olarak yatırılan 1.056,45 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından sarfedilen 282,00 TL posta ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer ya da başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.