Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/133 E. 2020/722 K. 12.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/133 Esas
KARAR NO : 2020/722

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 26/03/2019
KARAR TARİHİ : 12/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —– tarihinde müvekkilinin sevk ve idaresindeki motorundan indiğini, arkası dönük olduğu halde motorun anahtarını alacağı sırada olay sebebiyle öğrendiği ——-plakalı araç sürücüsünün otomobili ile sağ ayak bileği üzerinden geçmek suretiyle yaralanmasına neden olduğunu, müvekkilinin motorunu park ettikten sonra anahtarını almak için motora manevra yaptığı sırada kazanın meydana gelmesi karşısında müvekkilinin taşıt yolunda yaya olarak beklemediğini, aksine motoru yola park ettikten sonra anahtarını almayı unuttuğu için motora hamle yaptığı sırada araç sürücüsünün yolda hareket halinde olan müvekkilinin hızlı ve kontrolsüz olarak meskun halde araç kullanması nedeniyle ayağının üzerinden geçme şeklinde meydana gelen kazada asli kusurlunun sigortalı araç sürücüsü olduğunu, dosyada yer alan kusur raporunu kabul etmesinin mümkün olmadığını, kaza sonrası müvekkilinin —- sevkinin sağlandığını, burada ameliyat olduğunu, müvekkilinin yaralanmasına neden olan şikayete konu kaza nedeniyle müvekkilinin ancak tedavisi yapıldıktan 10 gün sonra karakola giderek şikayette bulunabildiğini, kaza tespit tutanağı düzenlenmemesi nedeniyle araç sürücüsünün sonradan tespit edilebildiğini, dava konusu aracın davalı sigorta şirketine sigortalı olduğunu, davalı şirkete limitleri dahilinde ödeme yapılması talebinde bulunulduğunu, ancak olumlu bir netice alınamaması nedeniyle dava açmak zorunda kaldıklarını , kaza nedeniyle müvekkilinin ayağında oluşan kırık nedeniyle birkaç ay işe gidemediğini, tüm bu nedenlerle hakları hakları saklı kalmak kaydıyla 50 TL trafik kazası sonrası meydana gelen maddi tazminatının kaza tarihi olan 14/04/2018 tarihinden itibaren ticari faiziyle birlikte tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle ; dava konusu —– plakalı aracın müvekkili şirkete sigortalı olduğunu, eldeki davanın konusunun bir miktar paranın ödenmesine ilişkin tazminat talebi niteliğinde olduğunu bu hali ile de dava şartı arabuluculuğa tabi olduğunu, eldeki davanın mutlak ticari dava olup —tarihinden sonra açıldığını, dava öncesi dava şartı arabuluculuğa başvurulmadığını ve bu hali ile dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddi gerektiğini, davaya konu aracın —poliçesi ile teminat altına alındığını ve kasko poliçesinde ihtiyari mali sorumluluk teminatı bulunduğundan bahisle davanın reddini yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
HMK’nın 114/1 nci maddesinde dava şartları tahdidi olarak sayıldıktan sonra anılan maddenin ikinci fıkrasında da “Diğer kanunlarda yer alan dava şartlarına ilişkin hükümler saklıdır.” hükmü ile diğer kanunlarda dava şartlarına ilişkin düzenlemelerin de dikkate alınması gerektiği belirtilmiştir.
6102 sayılı TTK nın 5/A maddesinde “Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.” hükmü uyarınca Asliye Ticaret Mahkemelerinde görülecek olan bazı davalarda, dava açılmadan önce arabulucuya başvurulması dava şartı hâline getirilmiştir.
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A maddesinin 2. fıkrası gereğince davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.
Eldeki dava bakımından; talebin trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkin olduğu, Mahkememizin 06/02/2020 tarihli celsesinin 1 nolu ara kararı ile davacı vekiline arabuluculuk tutanak aslı ya da onaylı bir suretini sunmak üzere duruşma zaptının tebliğinden itibaren bir haftalık kesin süre verildiği, duruşma zaptının davacı vekiline 11/02/2020 tarihinde tebliğ edildiği, davacı vekilinin 10/02/2020 tarihli dilekçesi ile Uyap üzerinden arabuluculuk tutanak suretini sunduğu, kesin sürenin sonuçlarının ihtar edildiği, bu hali ile 6325 sayılı Kanunun 18/A maddesi uyarınca dava şartının gereği gibi yerine getirilmediği anlaşılmakla dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın 6325 sayılı Kanunun 18/A maddesi uyarınca dava şartı yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE,
2-Alınması gereken karar ve ilam harcı 54,40 TL’nin dava açılışı esnasında peşin yatırılan 44,40 TL harçtan mahsubu ile eksik kalan 10,00 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı yararına karar tarihinde yürürlükte bulunan——.13/2 uyarınca belirlenen 50,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davalı tarafça herhangi bir masraf yapılmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde artan gider avanslarının ilgilere iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul BAM nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu.