Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/126 E. 2022/908 K. 08.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/126 Esas
KARAR NO : 2022/908

DAVA : Alacak (Cari Hesap Veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 22/03/2019
KARAR TARİHİ : 08/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan alacak (cari hesap veya ticari kredi sözleşmesi kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin davalı———sözleşmesi ile kredi kullanıldığı, davalı tarafından kredinin verilmesi için banka nezdinde ——– hesap numarası ile müvekkili şirketin hesabının açıldığı, açılan bu hesaba kredi sözleşmesi gereğince davalı tarafça kredi sözleşmesi gereğince para yatırıldığı, daha sonra bu hesaptan; kredi dosyası tahsis ücreti, kredi dosyası bazında istihbarat ücreti, —– masraf tahsilatı, ——tahsilatı, itibar ——-ücreti gibi başlıklar altında kesintiler yapıldığı, bu kesintilerin yapılabileceğinin sözleşmede bulunmadığının, ——— teammüllerine de uygun düşmemediğinin, kesintilerin yapılacağına ilişkin hiçbir bildirimin yapılmadığını veya müvekkilinden onay alınmadığını, davalı —– müvekkili şirketten yukarıda sayılan —— haksız ve fahiş miktarlarda kesintiler yaparak ——- olmasından kaynaklanan kendisine duyulan güvene ve TMK. 2. Maddede yer bulan dürüstlük kuralına açıkça aykırı işlemler yaptığının, müvekkiline hiçbir şekilde bilgi vermediğini, kesintilere ilişkin onay almadığının, fahiş miktarlarda kesintiler yaptığının, sadece müvekkili şirketin ihale makamına verilmek üzere şartnamede olması gereken ————— maddi risk oluşturmayan bir işlem için müvekkili şirketin hesabından—- kesinti yapıldığının, müvekkili şirket, davalı ——-tarafından, ——– kesinlikle alınmayacağı konusunda şifahen bilgilendirildiği neticesinde kredi limiti açılmasına onay verdiğini, —— raporunda görüleceği üzere —-dosyası bazında istihbarat ücreti kesintisi yapıldığının, bu ve benzeri haksız kesintileri tümden reddettiklerini ve müvekkile iadesine karar verilmesini talep ettiklerini, davalı tarafından yapılan işbu haksız kesintiler müvekkili şirkete hiçbir şekilde bildirilmeden ve müvekkilinden onay alınmaksızın yapıldığı, davalı bankaya işbu haksız kesintilerin iadesi için ————- gönderildiği, davalı tarafın kesintinin iadesini sağlamadığı gibi, bu —— kesintilerin hangi gerekçeyle yapıldığına dair açıklayıcı bir cevap da verilmediğinin, davalı tarafça kredi sözleşmesine, usul ve yasaya aykırı olarak yapılan bu kesintilerin yapılış tarihlerinden itibaren, davalı taraftan tahsili ile müvekkiline iadesini talep ettiklerini, açıklanan nedenlerle; müvekkilinin başta davalı ———- nezdindeki tüm hesaplarından kredi sözleşmesine ve bankacılık teammüllerine aykırı olarak yapılan haksız kesintilerin; davalarının belirsiz alacak davası olarak kabulüyle davalı bankaca yapılmış kesintilerin haksız ve hukuka aykırı olanları bilirkişi incelemesi ile tespit edildikten sonra talep artırma haklarının saklı kalması kaydıyla şimdilik 1.000,00-TL’nin müvekkiline iadesine karar verilmesini, kesintilerin yapıldığı tarihlerden itibaren ticari avans faizi işletilerek davalıdan tahsiline karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı —– yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava ettikleri görüldü.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının müvekkili banka ile imzaladığı kredisi sözleşmesine istinaden kredi kullandığını, davacının kullandığı—————- olduğu, bu tarihte kendisinden toplamda kredi kullandırım masrafının tahsil edildiği, davacının kendisinden tahsil edilen bu tutarın iadesi yönündeki talebi 1 yıllık zamanaşımına tabi olduğu, davanın öncelikle bu nedenle reddini talep ettiklerini, kredi kullandırımı esnasında müşteriden masraf tahsil edildiği, söz konusu tutarın kredi kullandırım masrafı, ————–istihbarat ücretlerinden ibaret olduğu, buna ilişkin olarak müvekkili banka tarafından bu kalemlerin —– öncesinde belirlenmiş olduğu, davacı tarafça da kabul edildiğini, bu tutarların kredi kullandırım esnasında ——tarafından tahsil edilen ve —– dahilinde olan tutarlar olduğu, kredi kullandırımı esnasında ——– masrafların müşteriden tahsili ve bankanın bu ticari faaliyeti karşılığında komisyon ve ücret tahsili, yapılan ticari faaliyetin bir gereği olduğu, —– kullandırıldığı, müşterinin itiraz ettiği tutarların da bu tarihte tahsil edildiği, aradan uzun bir süre geçtikten sonra davalının bu tutarlarının iadesini talep etmesinin de, tutarların müşterinin bilgi ve kabulü dahilinde olduğunu gösterdiğini, davacının hesabından tahsil edilen bu tutarlardan sonradan haberdar olması hayatın olağan akışına aykırı olduğu, ayrıca aradan bir yılı aşkın bir süre geçmiş olması nedeniyle davalının taleplerinin de zamanaşımına uğradığı, kredi kullandırımı esnasında müşteriden sözleşme öncesinde belirlenmiş masraflar tahsil edilmiş olduğu, söz konusu tutarların ekspertiz ücreti, erken ——-kapama ücretlerinden oluştuğunu, müşterinin bu tutarların iadesi yönündeki talebinin hiçbir yasal dayanağı bulunmadığının,——- Bankacılık Kanunu’nun 144. Maddesi, Türk Ticaret Kanunu’nun 20. Maddesi ve ——– tebliğ gereğince başvuru ücreti,————– masrafları kredi müşterilerinin bilgisi ve kabulü dahilinde tahsil edildiğinin, davacı firmanın——— tarihinde hesap mutabakatı gönderdiği, mutabakatta bulunan———- dışında müvekkili bankadan hiç bir hak ve alacağı olmadığını bildirdiğini, bu beyanından sonra bankadan herhangi bir alacağı olduğunu iddia etmesinin kötü niyetli olduğunu, bu mutabakatın kredi kullanımından sonra olduğunu, sözleşme yapıldığı andaki belirlenen karşılıklı edimler yerine getirldikten sonra sözleşmeye aykırı bir şekilde sözleşmede ve öncesinde belirlenen şartlarla tahsil edilen masrafların iadesinin talep edilmesinin sözleşmeye bağlılık ve sözleşme adaleti ilkelerine aykırı bir durum yarattığını, açıklanan nedenlerle; davacı tarafından açılan haksız ve dayanaksız davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ettikleri görüldü.
Hukuki Nitelendirme, Delillerin Değerlendirilmesi ve Netice
Dava, taraflar arasındaki kredi kullandırım sözleşmesinden kaynaklı haksız kesintilerin iadesine dair alacak davasıdır.
Davacı vekili dilekçesinde————– nedeniyle müvekkil şirketten haksız kesintilerinin yapıldığını belirterek bunların tespiti ile iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili ise usulüne uygun cevap dilekçesinde özetle yapılan kesintilerin yasal mevzuatı gereği ve davacı şirketin bilgi dahilinde olduğunu, ayrıca kredi kullanımından sonra davacı firma tarafından gönderilen mutabakat gereği, —–dışında alacağının bulunmadığını bildirdiğini, sözleşme ile belirlenen şartlar dahilinde yapılan kesintilerinin daha sonra talep edilmesinin sözleşmeye bağlılık ve sözleşme adaleti ilkelerine de aykırı olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ———-müzekkere yazılarak kredi sözleşmesi, ekleri ve kullanıma dair sair evrak talep edilmiş, ikmal edilerek dosyamız arasına alınmış; ayrıca ilgili———— müzekkere yazılarak davacı ——gösterir evrakın gönderilmesi talep edilmiştir. Davalı tarafından savunmalarına —— mutabakat altındaki imza davacı tarafça inkar edildiğinden imza incelemesine esas kayıtlar celp edilerek mutabakat aslında yer alan imza ile karşılaştırılmak suretiyle imza incelemesi yapılmış ve ——- imzanın davacı ——yetkilisi—————— ürünü olduğu tespit edilmiştir. Rapora yapılan itiraz üzerine istiktap tutanağı düzenlenmek ve emsal imza temin edilerek dosya —— dairesine tevdi edilmiştir.—– rapora göre ilk rapordaki şekilde ——–yetkili eli ürünü olduğu tespit edilmiştir.
Yine ——mutabakat gereğince davacı şirketin kesintilerden haberdar olduğu ve onayının bulunduğunun belirtildiği anlaşılmaktadır. Raporda ikili bir tespite yer verilmiş, mutabakata itibar edilmemesi ihtimaline göre kesintiler ve haklılık durumları tek tek belirtilmiştir.
“…———-, tacirlerin, faaliyette bulundukları ticaret alanında bilgi ve deneyime sahip oldukları kabul edilmektedir. Bu bilgi ve deneyim, tacirlerin göstermeleri gereken özenin, tacir olmayan kişilere göre, daha yüksek bir ölçüye göre belirlenmesi sonucuna yol açmaktadır——— işlerdeki ölçüsüne göre, tacirin ticari faaliyetlerinde yükseltilmiş olan ölçüsü; basiretli davranma gerekliliği olarak somutlaşmaktadır …
Tacirin ticari faaliyetlerinde basiretli bir—– gibi davranması gerektiğine ilişkin genel norm olan TTK m.18, f.2’nin, —- olduğu konusunda öğretide ve yargı kararlarında görüş birliği bulunmaktadır. Basiretli davranma gerekliliği, tacirin göstermesi gereken —– belirlemektedir; ancak başlı başına sorumluluk kaynağı oluşturmamakta veya bir talep hakkının doğumuna yol açmamaktadır. Basiretli davranma gerekliliğinin öngördüğü özen ölçüsünün, objektif olduğu kabul edilmektedir. Buna göre, tacirin ticari işletmesiyle ilgili faaliyetlerinde, kendi yetenek ve imkânlarına göre kendisinden beklenebilecek özeni değil; aynı ticaret dalında faaliyet gösteren tedbirli, öngörülü bir tacirden beklenen özeni göstermesi gerektiği kabul edilmektedir” ———
———-, gereksinimleri gereği,—— kuruluşlarından temin ettikleri kredi ve teminat mektupları ile nakit ve teminat ihtiyaçlarını karşılayarak iştigal konularında faaliyet göstermekte ve ticari hayatlarını devam ettirmektedirler. Her iki tarafın da tacir sıfatı ile hareket ettiği bu ilişkilerde tarafların —– adamı gibi davranma yükümlülüğü bulunmaktadır. Bunun sonucu olarak sözleşme ve eki mahiyetinde yahut devam eden bir ticari ilişkideki hak, borç, yükümlülük, külfet yahut alacak kapsamını belirleyen mutabakat ve benzeri evrakın onaylanmasında da gerekli özeni göstermekle yükümlüdürler.
Somut olayda, taraflar —— sözleşmesi nedeniyle yapılan kesintiler ve hesap bakiyesi ile ilgili —– kesintilerin bilgisi dahilinde onaylı olarak kesildiğini davacı tacir tarafından herhangi bir çekince konulmaksızın kabul edildiğine göre, davacı tacir tarafından kesintilerin sözleşmeye aykırı olarak haksız şekilde yapıldığı iddiasıyla iadelerinin talep edilememesi gerekir. Açıklanan nedenlerle, davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1.-Davanın REDDİNE,
2.-Alınması gerekli 80,70.-TL karar ve ilam harcının, davacı tarafından dava açılırken peşin olarak yatırılan 44,40-TL harç ve 143,00-TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 187,4‬0 harçtan mahsubu ile artan bakiye 106,70-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3.-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4.-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5.-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde ———- ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6.-Arabuluculuk sürecinde düzenlenmiş sarf kararında yer alan—– 6325 Sayılı Kanunun 18/A maddesi uyarınca, davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
7.-Kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine,
Dair, Davacı Vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul BAM nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu.