Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/974 E. 2021/547 K. 27.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/974 Esas
KARAR NO : 2021/547
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 14/08/2018
KARAR TARİHİ : 27/04/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkiline ait —- plakalı aracın —- tarihinde — Tarafından sigortalı —– plaka sayılı araçla yaptığı kaza sonrası araçta oluşan değer kaybının tahsili amacı ile—— sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, başlatılan icra takibine haksız ve kötü niyetli olarak itiraz edildiğini, yapılan itirazın iptali ile takibin kaldığı yerden devamına ve davalı aleyhine %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafa —– tarihinde dava dilekçesinin tebliğ edilmiş, ancak yasal süresi içinde cevap dilekçesi sunulmadığından, HMK 128 madde hükmü gereği dava dilekçesinde ileri sürülen vakıaların tamamını inkar etmiş sayılmıştır.
Dava, İİK’nun 67/1 maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları resen belirlenerek; taraf vekillerinin vermiş olduğu dilekçeler, tarafların ibraz ettiği tüm deliller, poliçe ve hasar dosyası,—— sayılı dosyası, mahkememizce alınan bilirkişi raporu ile dosya arasındaki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.
—— dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından—- değer kaybı,— işlemiş faiz olmak üzere toplam—- alacağın, asıla alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline yönelik icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalıya —- tarihinde tebliğ edildiği, davalı tarafından —– tarihinde icra takibine itiraz edildiği, davanın yasal — yıllık süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
— Tarafından düzenlenen poliçe ve hasar dosyasının incelenmesinde; —plakalı aracın —– tarihleri arasında——–sigortalandığı, poliçe limitinin —– olduğu, davacı yana — tarihinde hasar bedeli olarak—– ödeme yapıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce uyuşmazlık konularına ilişkin olarak kusur ve değer kaybı konusunda uzman bir bilirkişi ile mali müşavir bir bilirkişiden oluşan bilirkişi heyetinden rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen —— tarihli raporda özetle; meydana gelen kazada davacıya ait aracın sürücüsünün kusursuz olduğu, davalı yana sigortalı araç sürücüsünün %100 oranında kusurlu olduğu, araçta oluşan değer kaybı miktarının— olduğu,—- olduğu, ——tutarında ekspertiz ücreti talep edilebileceği kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce davacı vekilinin itirazlarına ilişkin olarak teknik bilirkişiden ek rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen — tarihli ek raporda özetle; davacının —- göre talep edebileceği değer kaybı tutarının—- olduğu kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce—– iptal kararına istinaden teknik bilirkişiden ek rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi tarafından düzenlen —-tarihli ek raporda özetle; davacının talep edebileceği değer kaybı tutarının —- göre yapılan hesaplama sonucu —– olabileceği kanaatine varılmıştır.
Davacı vekilince sunulan—- tarihli ıslah dilekçesi ile; — olan dava değeri — daha artırılarak — çıkarılmış ve artırılan —– yönünden davaya alacak davası olarak devam edilmesi talep edilmiş; ıslah dilekçesi davalı yana tebliğ edilmiştir.
Tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesi neticesinde; davacı tarafça, trafik kazası sonucunda aracında oluşan değer kaybı hasarının tazmini için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptalinin talep edildiği; davalı tarafça, davanın reddinin savunulduğu anlaşılmıştır.
Somut olayda —-tarihinde davacı yana ait araç ile davalı yanın——– olduğu aracın çarpışması sonucu meydana geldiği sabittir. Meydana gelen kaza sonucu, davacı yanın uğradığı maddi zararlardan, davalı sigorta şirketi poliçe kapsam ve limitleri ile ve sigortalı aracın sürücüsünün kusuru oranında sorumlu olacaktır. Mahkememizce alınan kusur raporuna göre meydana gelen kazada davacıya ait araç sürücüsünün kusursuz olduğu, davalı yana sigortalı aracın sürücüsünün %100 oranında kusurlu olduğu tespit edilmiştir. Düzenlenen rapor kaza tespit tutanağı ile de uyumlu olup mahkememizce de benimsenmiştir. Bu hali ile davalı sigorta şirketi işbu kusur oranı ile meydana gelen zararlardan sorumlu olacaktır.
—– tarihli —–tarihinde yürürlüğe girmiştir. —- tarihinde—– yapılan değişiklikler ile Genel Şartlar’ın uygulanması hususunda yasal düzenlemeler yapılmıştır. Buna göre, Genel Şartlar’ın yürürlüğe girmesinden sonra düzenlenen poliçeler yönünden, meydana gelen bir trafik kazasında sigorta şirketlerine yöneltilecek tazminat taleplerinin Genel Şartlar dikkate alınarak belirlenmesi ve hesaplanması gerekmekte idi. Ancak; Mahkememizde yargılama süreci devam ederken,——– kararı ile 2918 Sayılı KTK’nun 90. Maddesinin birinci cümlesinde yer alan “… Ve bu kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda …” ibaresi ile ikinci cümlesinde yer alan “… Ve genele şartlarda …” ibaresinin ve 92. Maddesinin (i) bendinin Anayasaya aykırı olduğu gerekçesi ile iptaline karar verilmiştir.
Anayasa’nın 153/6. Maddesinde “Anayasa Mahkemesi kararları Resimi Gazete’de hemen yayımlanır ve yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını, gerçek ve tüzel kişileri bağlar.” düzenlemesi mevcut olup, bu düzenlemenin doğal sonucu olarak Anayasa Mahkemesi’nce bir kanun veya kanun hükmünde kararnamenin tümünün ya da bunların belirli hükümlerinin Anayasa’ya aykırı bulunarak iptal edildiği bilindiği halde görülmekte olan davaların Anayasa’ya aykırılığı saptanan kurallara göre görüşülüp çözümlenmesi, Anayasa’nın üstünlüğü prensibine ve hukuk devleti ilkesine aykırı düşeceği için uygun görülmeyeceği kabul edilmektedir. Anayasa Mahkemesi’nin somut norm denetimi neticesinde verdiği iptal kararlarının Resmi Gazete’de yayımlanması ile sonuç doğuracağı ve eldeki tüm uyuşmazlıklara uygulanması gerektiği yargısal içtihatlar ile kabul edilmiştir. ——-
Bu hali ile;——–Sayılı iptali kararı ile birlikte sigorta şirketlerinin tazminat sorumluluğunu azaltan Genel Şartlar’ın birçok hükmünün uygulanamaz hale geldiği, sigorta şirketlerinin trafik kazalarından doğan tazminat sorumluluğunun Karayolları Trafik Kanunu, Borçlar Kanunu’nun haksız fiillere ilişkin hükümleri, Genel Şartlar öncesi Yargıtay uygulamaları ile Genel Şartlar’ın KTK ve TBK’ya aykırı olmayan hükümleri dikkate alınarak belirlenmesi gerektiği anlaşılmıştır.
Bu durumda; —- tarihli bilirkişi raporu ile —- göre davacı aracında oluşan değer kaybı miktarının —- olduğu tespit edilmiş ve rapor mahkememizce de benimsenmiştir. Tespit edilen miktarın—- tutarlı kısmı icra takibi ile talep edilmiş, bakiye — tutarlı kısmı ıslah dilekçesi ile alacak olarak talep edildiğinden talep gibi hüküm kurulmuştur. Davalı sigorta tarafından yapılan—— tutarlı ödeme hasar bedeline ilişkin olduğundan, davacı alacağından düşülmemiştir.
Davacı tarafça davalı aleyhine başlatılan icra takibi ile diğer alacaklar adı altında —– talep edildiği görülmüştür. İşbu alacak miktarının hizmet bedeli, ekspertiz ücreti, baro pulu, vekalet suret harcı ve noter ücretinden ibaret olduğu anlaşılmıştır.
Talep olunan hizmet bedeline ilişkin faturanın araç hasar bedeline ilişkin olduğu davacı tarafça beyan edilmiş olup, değer kaybı alacağına ilişkin olmadığından istemin reddine karar vermek gerekmiştir.
İcra takibi ile talep edilen noter ücretinin davacı asil tarafından vekili için çıkarılan vekaletnameye ilişkin olduğu, vekalet suret harcı ve baro pulu masraflarının icra takip dosyasına sunulan vekaletname için yapılan masraflara ilişkin olduğu, anılan masrafların vekil tayin etmek ve işlerini vekil ile takip etmek isteyen kişinin yapmakla yükümlü olduğu masraflar olduğu, anılan masrafların davalı yanın sorumluluğunda olmadığı kanaatine varılmakla, işbu kalemlere yönelik istemin de reddine karar verilmiştir.
Davacı tarafça değer kaybına yönelik olarak ekspertiz hizmeti alındığı bildirilmiş ve buna ilişkin rapor sunulmuş ancak ekspertiz faturası dosyaya ibraz edilmemiştir. Dosya kapsamında alınan bilirkişi raporu ile talep edilebilecek ekspertiz ücretinin—— olabileceği tespit edilmiştir. Yapılan tespit mahkememizce de benimsenmiş ve davacının talep edebileceği ekspertiz ücretinin—— olduğu kanaatine varılmıştır.
Davacı yanın işlemiş faiz talebi yönünden, davacı tarafça her ne kadar takip öncesinde davalı sigortaya başvuruda bulunduğu tespit edilmiş ise de, yapılan başvurunun hasar bedeline ilişkin olduğu, değer kaybı isteminde bulunulmadığı, davacının başkaca bir başvurusuna da dosya kapsamında rastlanılmadığı, bu hali ile davalı sigortanın takip tarihinde önce temerrüde düşürülmediği anlaşılmakla, işlemiş faiz isteminin yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır.
Islah edilen —– tutarlı değer kaybı alacağı yönünden ıslah dilekçesi ile birlikte faiz isteminde bulunulmadığından, faize hükmedilmemiştir.
Takip konusu alacağın belirlenmesi yargılamayı gerektirmekte olup, likit olmadığından; davacının icra inkar tazminatı isteminin de reddine karar verilmiştir.
Dosya kapsamından tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda açıklandığı üzere —– gereğince ayrıntılı, detaylı inceleme yapılmış olup, yukarıda gerekçesi de yazılı olduğu üzere davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1.Davanın KISMEN KABULÜ İLE;
Sabit olan — değer kaybı ve—- eksper ücreti olmak üzere toplam—- alacağın takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ve isabet eden takip giderleri ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmek üzere borçlu davalının—– sayılı dosyasına yapılan itirazının kısmen iptaline, takibin belirtilen şekilde devamına,
—— değer kaybı alacağının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Aşan istemlerin reddine,
Likit bir alacak bulunmadığından icra inkar tazminatının reddine,
2.Alınması gerekli karar ve ilam harcı olan 105,43.-TL’den dava açılırken yatırılan 35,90.-TL peşin harç ve 15,00.-TL ıslah harcı toplamı 50,90.-TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 54,53.-TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3.Davacı tarafından yatırılan 35,90.-TL peşin harç, 15,00.-TL ıslah harcı ve 35,90.-TL başvurma harcı olmak üzere toplam 86,80.-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4.Davacı tarafından yapılan 1.900,00 TL bilirkişi ücreti, 157,20.-TL posta gideri olmak üzere toplam 2.057,20.-TL yargılama giderinin davada haklı çıktığı %74 oranında olmak üzere 1.522,33.-TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5.Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine
6.Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, kabul edilen kısım için karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen 1.543,40.-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7.Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen kısım için karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen 533,61.-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
8. Kararın kesinleşmesi halinde kullanılmayan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
Dair, Davacı Vekilinin yüzüne karşı miktar itibari ile kesin olmak üzere verilen karar açıkça okundu.27/04/2021