Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/943 E. 2020/82 K. 28.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/943 Esas
KARAR NO : 2020/82

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/08/2018
KARAR TARİHİ : 28/01/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili sigorta şirketine genişletilmiş kasko poliçesi ile sigortalı —– plakalı araca şantiye içerisinde —– plakalı aracın çarpması sonucunda maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, sürücülerin imzasını taşıyan tutanaktan anlaşılacağı üzere kazanın oluşumunda—– plakalı aracın sürücüsünün kazanın oluşumunda %100 kusurlu olduğunu, davalı —– plakalı aracın trafik sigortacısı olarak, diğer davalı ——ise araç sahibi olarak sorumlu olduğunu, davalı— kazanın meydana geldiği yerin karayolu olmadığından bahisle hasarın teminat dışı kaldığını öne sürerek ödeme yapmadığını, ancak —- kararı gereği şantiye alanı araç trafiği olan bir yer olup kararyolu sayıldığını, maddi hasar ile sonuçlanan bu kaza sonucu sigortalı araçta 8.782,00 TL hasar tespit edildiğini ve hasar miktarının tamamının sigortalısına ödendiğini, müvekkili şirketin, davalıların %100 kusuruna karşılık gelen ödenen tazminat miktarının tamamına TTK m.1472 gereği sigortalısının haklarına halef olduğunu, davalılara gönderilen rücu yazılarına olumlu bir cevap verilmemesinin akabinde alacaklarına ilişkin olarak başlattıkları İstanbul Anadolu —-. İcra Müdürlüğü’nün —- Esas sayılı dosyasından başlatılan takibe, borçlular tarafından yapılan itiraz sonucu takibin durduğunu, tüm bu nedenlerle, borçluların İstanbul Anadolu —–İcra Müdürlüğü’nün — esas sayılı dosyasına yaptıkları itirazın iptaline ve takibin devamına haksız itiraz eden borçlular aleyhine alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatı hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı ——- Şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; —- plakalı aracın müvekkili şirket tarafından—– vadeli trafik sigorta poliçesi ile sigortalandığını, öncelikle sigortalı aracın dava konusu kazaya karıştığının davacı yan tarafından ispatlanması gerektiğini, 2918 sayılı KTK ve poliçe genel şartları çerçevesinde trafik poliçesiyle karayolunda meydana gelen zararların teminat altına alındığını, dava konusu olayın ” şantiye alanı içerisinde” meydana geldiğini, bu nedenle dava konusu talebin teminat kapsamı dışında kaldığını, dava konusu olayın meydana gelmesinde araç sürücüsünün kusuru bulunmadığını, yine davacının ödememesi gereken bir tazminatı ödediğini ve söz konusu araçta bu kadar hasar bulunmadığını ayrıca dava konusu talebin zamanaşımına uğradığını, tüm bu nedenlerle sigortalı aracın kazaya karıştığının ispatlanamamış olması, olayın teminat dışı olması, sürücüye atfı kabil kusur bulunmaması nedeniyle davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı —–vekili cevap dilekçesinde özetle: müvekkili idarece meydana gelecek zararlara karşı araçlara sigorta yaptırılmasındaki amacın bu tür zararlardan beri durabilmek olduğunu, araçların —– tarafından sigortalandığını, davanın —–karşı devam etmesi gerektiğini, sigortalatan olarak müvekkili idarenin ortak sorumluluğu bulunmadığını, araç sürücüsüne kusurundan dolayı rücu davası açılması gerekecek olsa dahi bunu yapacak olanın ——- olduğunu, davanın husumetten reddine karar verilmesine,davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla, dava konusu kazanın meydana geldiği yerin şehir içi meskun mahal olmasından dolayı araçların uyması gereken hız sınırının 40-50 km/saat olduğunu, 50 km/saat hızla seyreden aracın kazaya sebebiyet vermeyeceğini, —-plakalı araç sürücüsünün öndeki araç ile takip mesafesini ve hızını iyi ayarlaması gerektiğinden dikkatsiz ve tedbirsiz gitmesi sonucu kusurlu olduğunu düşündüklerini, dava konusu kaza sonucunda rücuen alacak davası nedeniyle müvekkiline dava açılması için kanunların öngördüğü bir yıllık zamanaşımı geçmiş olduğundan davanın süre yönünden zamanaşımına uğraması nedeniyle reddi gerektiğini, müvekkili belediyenin kaza nedeniyle herhangi bir kusuru ve sorumluluğu bulunmadığını, tüm bu nedenlerle davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Taraf delilleri toplanmış ve dosya kapsamına ilişkin olarak bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir.
Mahkememizce alınan —- tarihli bilirkişi raporunda özetle: 12.03.2018 tarihinde ———- asfalt firmasında aracını geri geri kaydırarak arkasında bulunan —— plakalı vasıtanın ön kısmına çarpması neticesi maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kusur yönünden inceleme neticesinde—- plakalı kamyon sürücüsü —– olayda —- oranında asli derecede kusurlu olduğu, hasar yönünden inceleme neticesinde; kazanın meydana geldiği 12.03.2018 tarihinde ——— poliçesini düzenleyen — poliçe limitleri dahilinde tespit edilen KDV dahil 8.783.15 TL hasardan sorumlu olduğu kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava sigorta ödemesine istinaden rücu talebine dayalı ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali ve icra inkar tazminatına karar verilmesi talebine ilişkindir.
İstanbul Anadolu —–. İcra müdürlüğünün — esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı—- tarafından borçlular —–aleyhine —- işlemiş faiz üzerinden sigorta ödemesine dayanan rücu talebine dayalı ilamsız icra takibi başlatıldığı, borçluların itirazı üzerine takibin durduğu, işbu davanın İİK 67. Maddesinde öngörülen 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Karayolları Trafik Kanununun 110. maddesinde “İşleteni veya sahibi Devlet ve diğer kamu kuruluşları olan araçların sebebiyet verdiği zararlara ilişkin olanları dahil, bu kanundan doğan sorumluluk davaları, adli yargıda görülür.” düzenlemesi yer almakta olup eldeki davada mahkememiz görevlidir.
——– tarihlerini kapsayacak şekilde davacı sigorta şirketine genişletilmiş kasko poliçesi ile sigortalandığı, —-tarihli tutanağa göre dava dışı sürücü —–sevk ve idaresindeki, davalı — —- plakalı aracın geri kaçması sonucu —- plakalı aracın ön kısmına çarpması neticesinde —– plakalı aracın ön camında ve kaputunda KDV dahil —– geldiği, bilirkişi raporuna göre davalı —- sigortalı bulunan —-plakalı kamyon sürücüsü — olayda %100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu, davacı sigorta şirketi tarafından sigortalı aracın tamirini yapan —- olmak üzere toplam 8.782,00 TL ödeme yaptığı anlaşılmıştır.
TTK nın 1472. maddesine göre davacının ödediği bedeli davalılardan talep hakkı var ise de davacının 8.875,11 TL için icra takibi yaptığı ve bu miktar için itirazın iptalini talep ettiği, davacı sigorta şirketinin 31/08/2018 tarihli müzekkere cevabından ve hasar dosyasının incelenmesinden davacı tarafından sigortalı aracın tamirini yapan—- ve — tarihinde 1.339,00 TL ödediği dolayısıyla 7.443,00 TL asıl alacak ve ödeme tarihinden takip tarihine kadar hesaplanan 77,08 TL işlemiş faizi talep edebileceği, 08/06/2018 takip tarihi itibariyle henüz doğmamış olan 1.339,00 TL yönünden davanın hukuki yarar yokluğundan reddine ve alacağın likit olmaması nedeniyle icra inkar tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE
Davalıların İstanbul Anadolu—-. İcra müdürlüğünün—- esas sayılı dosyasına yaptıkları itirazın kısmen iptaline, takibin 7.443,00 TL asıl alacak ve 77,08 TL işlemiş faiz üzerinden devamına,
2-Takip tarihi itibariyle henüz doğmamış olan 1.339,00 TL yönünden davanın hukuki yarar yokluğundan REDDİNE,
3-Alacak likit olmadığından davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine,
4-Davanın kabul edilen 7.520,08 TL dava değeri üzerinden alınması gereken 513,69 TL nisbi karar harcından, davacı tarafça peşin yatırılan 107,19 TL harcın mahsubu ile kalan 406,50 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafça yatırılan 35,90 TL başvurma harcı, 107,09 TL peşin harç ve 5.20 TL vekaletname harçlarının davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça yapılan 650,00 TL Bilirkişi inceleme gideri, 159,20 TL tebligat ve müzekkere gideri olmak üzere toplam 809,20 TL yargılama giderinin davanın kabul ve ret oranına göre belirlenen 685,65 TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, geriye kalan 123,55 TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı —-tarafından yapılan 5,20 TL vekalet harcının davacıdan tahsili ile davalı —- verilmesine,
8-Davanın kabul edilen 7.520.08 TL dava değeri üzerinden davacı yararına belirlenen 3.400,00 TL maktu avukatlık ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
9- Davanın reddedilen 1.355,03 TL dava değeri üzerinden davalılar yararına belirlenen 1.355,03 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
10-Davacı tarafça yatırılan gider avansından kararın tebliğ gideri karşılandıktan sonra arta kalan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalıların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içersinde İstanbul BAM nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.